Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/738 E. 2019/958 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/738 Esas
KARAR NO : 2019/958

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ :23.11.2010
KARAR :KISMEN KABUL-KISMEN RED
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin, davalı müteahhit şirket ile G.O.Paşa …Noterliği’nin 29.06.2009 tarih ve …yevmiye sayısı ile tapunun… mah. 331 ada, 9 parselde kain arsası üzerine düzenleme şeklinde gayrımenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, sözleşmeye göre müvekkile anahtar teslim 5 daire verileceğini, müvekkilinin daha önce inşaat ruhsatını kendisinin alarak, ruhsat, harç ve masraflarını kendisinin yatırdığını, ancak önceden ödeme yaptığı nalburunun malzemelerini teslim edememesi nedeni ile inşaatı kendisinin yapamadığını, müteahhite kat karşılığında vermek durumunda kaldığını, müvekkilinin ayrıca müteahhite alacaklısı olduğu … keşideli 28.09.2009 tarih, 10.000 TL çek, 30.10.2009 tarih, 15.000 TL çek, 30.11.2009 tarih, 15.000,00 TL çek ve 30.12.2009 tarih ve 24.000,00 TL senet olmak üzere toplam 64.000,00 TL çek ve senet verdiğini, kat karşılığı inşaat sözleşmesine g öre % 50 hisse müteahhite, %50 hisse arsa sahibine tekabül ettiğini, arsa sahibine ikisi dubleks anahtar teslim 5 daire verileceğinin taahhüt olunduğunu, inşaatın tamamlandığını, kat irtifakının kurulduğunu, 4 dairenin müteahhite kaldığını, 5 dairenin de arsa sahibine verildiğini, arsa sahibinin müvekkiline 5 daire verilmesinin nedeninin de daha önce inşaat ruhsatı bedelinin müvekkilce karşılanması ve 64.000,00 TL ek ilave ödeme yapılması olduğunu, davalı müteahhit şirketin kendisine verilen çeklerden ilk ikisini ( 10.000,00 TL ve 15.000,00 TL çeki) 3.şahıslara kullandığını ve çeklerin gününde ödenmemesi neticesinde 3.şahsın alacaklı çekin keşidecisini cirantanın müvekkili ve müteahhit, diğer cirantayı Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … ve … esas no ile çeklerin alacaklı vekili Av. …’ce icra takibine konulduğunu, takip borçlularının alacaklı vekilinin ofisinde görüşerek, bir kısm nakit, bir kısmı da 20.000,00 TL değerindeki çekin müvekkilinin ciro ederek, müteahhit şirket sahibi ve yetkilisi …’a verildiğini, icra takibinde borçlu … Şti. Olan …’ın 2 adet icra dosyasının toplam 31.961,00 nakitle kapatılması gerektiği, bu çekin vadesinin 31 Ocak 2010 olup, çekin kendisinde kalması ve yine kendisinin 20.000,00 TL teminat senedi daha verilmesi halinde 31.961 TL kendisini ödeyeceğini ve çeki de kendisinin kullanacağını, çekin karşılığının çıkması ve bakiye kalanın da verilmesi ile birlikte teminat senedinin iade edileceğini müvekkil ve diğer borçluya söylediğini, müvekkilinin de bu güvenceyi veren kişinin halen inşaatını yapan müteahhiti olduğunu düşünerek, borçlu ile birlikteçeke ilave olarak 20.000,00 TL teminat senedi verdiğini, ancak bu görüşmeler içinde ödemeler ve verilen çek-senet içn bir porotokol tanzim edilmediğini, makbuz da alınmadığını, müvekkilinin davalı müteahhite toplam 64.000,00 TL değerinde 4 adet çek ve senedi ciro ederek verdiğini, davalı şirketin yapılan ödemeleri düşülmeksizin , hiç ödeme yapılmamış gibi, şahsı ve şirketi adına tekrardan icra takibine koyarak, mükerrer tahsili amaçladığını, tüm bu nedenlerle, öncelikle, …, 331 parselde 8-9 bağımsız bölümlerdeki hacizler nedeniyle Eyüp …İcra Müdürlüğü’nün 2010/179 esas, Eyüp …İcra Müdürlüğü’nün 2010/2470 , … esas ile yapılan icraların davanın durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini, davalı borçlulara, Eyüp …İcra Müdürlüğünün … esas, Eyüp …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayısı ile yapılan icra takiplerinde ödeme nedeni ile 25.000,00 TL asıl alacak ve işleyecek ferileri yönünde borçlu olmadıklarının tespiti ile bir ödeme halinde ödemenin işleyecek banka reeskont faizleri ile birlikte geri alınmasına, istirdadına, Eyüp …İcra Müdürlüğü’nün … esas ile yapılan icra takibinde takibe konu senedin rücuya konu icra takiplerindeki bakiye kalan borcun temini için verilen bir teminat senedi olması nedeni ile davalıya müvekkilin 20.000,00 TL senet ve ferilerine ilişkin borçlu olmadığının tespiti ile bir ödeme halinde ödemenin işleyecek banka reeskont faizleri ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalılar vekilinin 01/03/2011 havale tarihli cevap dilekçesinde ve özetle; davanın konusu itibarıyla T.T.K. 4.maddesinde yer alan davalardan olduğunu, aynı kanunun 5.maddesi gereğince dava dilekçesi içeriğine göre de ticari mahiyetteki bir işe ilişkin davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da davacının hakikat dışı tüm iddialarını kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini savunmuş, İ.İ.K. Md.72 gereğince %40 dan aşağı olmamak üzere tazminatla cezalandırılmasını talep etmiştir.

İŞ BÖLÜMÜ KARARI /
Davacı vekili tarafından 23/11/2010 tarihinde Eyüp …Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan dava da, Mahkemenin 10.05.2011 gün ve … Esas … karar sayılı kararında, işbölümü nedeni ile dosya İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, 15/06/2011 tarihinde İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilerek … esasını almış olup, 6110 SK. 13 Md. değişik 5235 SK. 5. maddesi ile Ticaret Mahkemelerinin, tek hakimle görev yapacağına ilişkin yeniden yapılandırması ve HSYK nın 12/07/2011 gün ve 233 sayılı kararı ile Beyoğlu Adliyesinin İstanbul Adliyesi ile birleştirilmesi ve HSYK’nın 15/07/2011 gün ve 12364 sayılı, “Müstemir yetkilerin belirlenmesi ile, mahkemelerdeki iş ve davaların tevziine ilişkin kararları gereğince dosya İstanbul Adalet Komisyonunun 29/07/2011 günlü kararı ile İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas sırasına tevzi edilmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
İstanbul Kapatılan …Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas … Karar sayılı 10.10.2013 tarihli kısmen kabul kararı Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’ nin 2014/ 6452 Esas 2016/ 645 Karar sayılı 10.02.2016 tarihli bozma ilamı neticesinde Mahkememiz yukarıdaki esas sırasına kaydolmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılmıştır.
Davacı vekili, müvekkili ile davalı … Şti. arasında 29.06.2009 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, inşaat ruhsatının sözleşme imzalanmadan önce müvekkilince alındığını, sözleşmede %50 paylaşım öngörüldüğünü, müvekkilinin ayrıca davalı yüklenici şirkete 64.000,00 TL bedelli çek ve senetler verildiğini, inşaatın tamamlandığını ve kat irtifakının kurulduğunu, davalı yükleniciye 4 daire verildiğini, inşaat ruhsatını almış olması ve verdiği çek ve senetler nedeniyle müvekkilinin de 5 daire aldığını, davalılarca, bedelleri ödenmiş olmasına rağmen sözleşme kapsamında verilen çek ve senetlere dayalı olarak daha sonra icra takipleri başlatıldığını ileri sürerek, müvekkilininin Eyüp … İcra Müdürlüğü’nün … E. ve Eyüp … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyalarında ödeme nedeniyle 25.000,00 TL asıl ve işleyecek ferileri yönünden borçlu olmadığının tespiti ile bu dosyalara bir ödeme yapılması halinde ödemenin reeskont faizi ile birlikte istirdatını, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı icra dosyasındaki takibe konu senet önceki icra takiplerindeki rücu alacağının teminatı olarak verildiğinden, müvekkilinin bu dosyada 20.000,00 TL asıl alacak ve fer’ilerine ilişkin olarak borçlu olmadığının tespiti ile bu dosyaya bir ödeme yapılması halinde ödemenin reeskont faizi ile birlikte istirdatını talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, demir, beton gibi inşaat malzemelerinin davacı ve dava dışı… tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığını, müvekkili şirketin edimlerini süresinde yerine getirerek inşaatı teslim ettiğini, sözleşmede paylaşım %50 olarak belirlenmiş ise de, inşa edilen 9 adet daireden 5 tanesinin davacıda geriye kalan 4 dairenin de müvekkili şirkette kaldığını, davacının fazladan bir daire alması ve demir, beton gibi malzemeleri karşılamaması nedeniyle müvekkiline icra takiplerine konu çek ve senetlerin verildiğini, müvekkilince çeklerin üçüncü kişiye ciro edildiğini, ancak çeklerin karşılıksız çıkması üzerine üçünü kişiye icra takipleri üzerine ödeme yapan müvekkillerinin rücu alacağına dayalı olarak davacı hakkında icra takipleri başlattığını, davacının ödeme iddiasının doğru olmadığını savunarak, davanın reddini ve %40’dan aşağı olmamak üzere tazminatın tahsilini istemiştir.
Mahkemece ilk karar ile; iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı ile davalı yüklenici şirket arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde %50-%50 paylaşım öngörüldüğü, bu paylaşımda davalı yüklenici şirkete ait olan 10 no’lu dubleks dairenin 160.000,00 TL bedelle davacı arsa sahibine bırakıldığı, davacı arsa sahibi, henüz sözleşme imzalanmadan önce inşaat ruhsatı ve proje giderlerini karşıladığından bu işler için harcandığı taraflarca kabul edilen 70.000,00 TL’nin daire bedelinden mahsup edildiği ve davacı arsa sahibinin geriye yaklaşık 90.000,00 TL borcu kaldığı, bu borcun 56.000,00 TL’sinin davacı tarafından davalıya 01.07.2009 ve 08.08.2009 tarihli protokoller ile verilen 64.000,00 TL bedelli çek ve senetler ile karşılandığı, geriye kalan yaklaşık 35.000,00 TL’nin ise sözleşme gereği %50 hissesi davacıya ait olması gereken ancak davalı yüklenici şirketin uhdesinde kalan 70.000,00 TL değerindeki bodrum kattaki dairenin bedelinden mahsup edildiği ve 10 dubleks dairenin bedelinin böylece davacı arsa sahibi tarafından davalı yüklenici şirkete ödendiği, 01.07.2009 ve 08.08.2009 tarihli protokoller ile davalı yüklenici şirkete verilen çeklerden, 28.09.2009 keşide tarihli 10.000,00 TL bedelli ve 30.10.2009 keşide tarihli 15.000,00 TL bedelli çeklerin davalı yüklenici şirket tarafından üçüncü kişiye ciro edildiği, ancak bu çeklerin karşılıksız çıkması üzerine üçüncü kişi tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … ve … E. sayılı icra dosyalarında keşideci ve cirantalar aleyhine takipler başlatıldığı, bu takipler sonucu üçüncü kişiye ödemede bulunan davalı şirketin söz konusu çeklere dayalı rücu alacağının tahsili amacıyla bu kez, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün (Eski Eyüp… İcra Müd.)… E., İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün (Eski Eyüp … İcra Müd.) … E. sayılı icra dosyasında davacı hakkında icra takibi başlattığı, fakat davacı arsa sahibinin bu icra takiplerine konu borçların karşılığı olarak davalı yüklenici şirket yetkilisi …’a 20.000,00 TL bedelli başka bir çek ciro ederek teslim ettiği ve çek bedelinin davalı şirket tarafından tahsil edildiği, her ne kadar davalı taraf bu 20.000,00 TL bedelli çekin de 10 nolu dubleks dairenin karşılığı olarak verildiğini iddia etmiş ise de, bu iddiasını ispat edemediği, söz konusu çekin üçüncü kişi tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … ve … E. sayılı icra takiplerinden sonra tanzim ve davalı yana teslim edildiğinin bizzat davalı şirket yetkilisinin yeminli ve imzalı beyanı ile kabul edilmiş olması karşısında, bu çekin, karşılıksız çıkan 28.09.2009 keşide tarihli 10.000,00 TL bedelli ve 30.10.2009 keşide tarihli 15.000,00 TL bedelli çekler karşılığında davalı yana verildiğinin kabulü gerektiği, bu durumda, 20.000,00 TL tutarlı çek bedelinin İstanbul 28. İcra Müdürlüğü’nün (Eski Eyüp … İcra Müd.) … E., İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün (Eski Eyüp … İcra Müd.) … E. sayılı icra dosyalarındaki borçtan mahsubu gerektiği, ayrıca davalı yüklenici şirket yetkilisi diğer davalı … tarafından, davacı aleyhine 24.02.2010 vadeli 20.000,00 TL bedelli senede dayalı olarak icra takibi başlatılmış ve davacı söz konusu takibin dayanağı olan senedin teminat senedi olarak verildiğini ve haricen davalı şirkete 5.000,00 TL ödeme yaptığını iddia etmiş ise de, bu yöndeki iddialarını TMK’nın 6. ve HMK’nın 200. vd. maddeleri uyarınca usulüne uygun yazılı delil ile ispat edemediği, bu hususta davalı yana yemin teklifinde bulunduğu, davalının da teklif edilen yemini eda ettiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, keşidecisi…Şti. olan ve ciro yoluyla davacıdan davalıya intikal eden 31.01.2010 tarihli 20.000,00 TL bedelli çekin, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün (Eski Eyüp… İcra Müd.) … E., İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün (Eski Eyüp… İcra Müd.) … E. sayılı icra dosyalarındaki davalı alacağından mahsubu ile söz konusu icra dosyalarında davacının, davalı yana bu çek miktarı olan 20.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İİK’nın 72/4. maddesi, ” Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden (02.07.2012 tarih ve 6852 sayılı Kanun’un yürürlük tarihinden önce başlatılan takipler yönünden yüzde kırktan) aşağı tayin edilemez.” hükmünü içermektedir. Anılan yasal düzenlemeye dayalı olarak tazminata hükmedilebilmesi için ihtiyati tedbir kararının infaz edilmiş olması gerekir. Dosya kapsamından, davacı vekilinin talebi üzerine, mahkemece, 05.09.2011 tarihli karar ile, dava konusu çek ve senetlere dayalı olarak başlatılan takiplerde, teminat karşılığında icra veznesine yatırılacak paranın alacaklısına ödenmesinin İİK’nın 72/3. maddesi gereğince ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine karar verilmiş, davacı tarafça buna ilişkin kesin teminat mektubu dosyaya ibraz edilmiş, mahkemenin 23.02.2012 tarihli kararıyla, bu kez, anılan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce, 05.09.2011 tarihli ihtiyati tedbir kararının infaz edilip edilmediği araştırılmış, 05.04.2012 tarihli celsede tarafların ” … Davacı vekilinden soruldu. Dosyadan alınan mahkemenizin 05/09/2011 günlü ihtiyati tedbir kararını aldık ancak icra dosyasına sunarak infaz ettirmedik ayrıca bu ihtiyati tedbir talebinden feragat ettik ve mahkemece 23/02/2012 günlü karar ile ihtiyati tedbir kaldırıldı, davalı yan da teminatın iadesine muvafakat gösterdi teminat mektubunu da teslim aldık dedi. … Davalı vekili: Bahsi geçen ihtiyati tedbirin uygulanmadan kaldırıldığı doğrudur icra dosyasında infaz edilmemiştir dedi….” şeklinde beyanlarının varlığı karşısında bu durumun tarafların ikrarında bulunduğu anlaşılmıştır. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; davalı tarafın, İİK’nin 72/4. maddesine dayalı tazminat isteminin şartlarının oluşmadığı kanunen değerlendirilmiştir. Sonuca göre aşağıdaki hükme varılmıştır.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile;
Dava konusu … A.Ş, keşidecisi …ŞTİ olan ve ciro yoluyla davacıdan davalıya intikal eden 31/01/2010 tarihli 20.000,00 TL’lik çekin Bakırköy… İcra Dairesi’nin… ve… E. Sayılı dosyalarında davalı şirket … ŞTİ.nin yapmış bulunduğu ödemeler sonrasında aldığı rücu belgesinden kaynaklanan alacağı mahsuben davacı tarafından davalıya verildiğinin ancak rücu belgelerinin İstanbul … İcra Dairesi’nin (eski Eyüp … İcra Dairesi) … E. Ve İstanbul… İcra Dairesi’nin (Eski Eyüp … İcra Dairesi) … E. Say. İcra dosyasından icra takibine konu edildiğine kanaat getirildiğinden işbu 20.000,00 TL’lik çek bedelinin icra takiplerinden davalı şirketin alacağından mahusu ile alacağın çekin keşide tarihli 31/01/2020 tarihi itibarı ile işbu çek değeri olan 20.000,00 TL’lik miktar yönünden mezkür icra takiplerinde davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, davalının tazminat talebinin reddine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Bozmadan önce İstanbul (Kapatılan) …Asliye Ticaret Mahkemesince 14/04/2014 tarih,… Esas, … Harç tahsil müzekkeresi ile 885,55 TL bakiye harcın tahsili için yazılan harç tahsil müzekkeresinde tahsilde tekerrürlük kaydedilmek kaydı ile 6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 1.366,20 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 668,25 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 697,25 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, mahsup edilen 668,25 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-6100 S HMK gereğince bozmadan önce yapılan bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 3.886,40 TL ile bozmadan sonra yapılan 86,20 TL olmak üzere toplam 3.972,60 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 3.178,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmının davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ….T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli….T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince red edilen miktar üzerinden belirlenen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana tarafa iadesine,
Dair, davacı tarafın vekilinin ve davalı asil …’ın ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde YARGITAY’a gönderilmek üzere temyiz yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır