Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/689 E. 2019/383 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/689 Esas
KARAR NO: 2019/383

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/07/2018
KARAR TARİHİ: 11/04/2019

Mahkememizden verilen 24/03/2016 Tarih ve … Esas, … sayılı kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 05/04/2018 Tarih ve 2016/13724 Esas, 2018/3537 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla dosya Mahkememizin … Esasına kaydı yapılıp Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … adresinde bulunan işyerini 01/08/2012 başlangıç tarihli sözleşmeyle kiraladığını, davacının işyerinde, genel olarak dokuma diye adlandırılan tül ve diğer kumaşların imalatını yaptığını … numaralı elektrik aboneliği aldığını ,adresteki üretim faaliyetinin fiili olarak 14/08/2012 tarihinde başladığını, adresteki aboneliği sağlayan elektrik sayaçlarının muayene ve kontrol için davalı çalışanlarınca söküldüğünü, yerine müvekkilinin aldığı yeni sayacın takıldığını, müvekkiline sökülen elektrik sayaçlarının hatalı ölçüm yaptığından bahisle 13.596,15 TL borç çıkarıldığını,bu tutarın ödenmemesi halinde elektrik verilmeyeceğinin belirtilerek akımın kesildiğini, borcun da kendi kullanımından kaynaklandığı söylendiği ve elektrik olmadan makinalar çalışmayacağından borcun taksitlendirilerek ödenmesi için müvekkilinin protokolü imzalamak zorunda kaldığını belirterek, öncelikle işyerindeki elektrik enerjisinin kesilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı kurumla müvekkilinin yaptığı 30/05/2014 tarihli taksitlendirme protokolünün iptaliyle davacının karşı tarafa 13.569,15 TL borçlu olmadığının tespitine, davacının davalı firmaya 30/05/2014 tarihinde ödediği 2.278,01 TL’nin ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket çalışanlarınca sayacın eksik ölçüm yaptığından şüphelenilip kontrol için söküldüğünü ve yeni sayaç takıldığını,labaratuar incelemesinde sökülen sayacın şönt yaparak eksik ölçüm yaptığının tesbit edildiğini,takılan yeni sayaç ölçümü ile eksik ölçüm miktarının tesbit edildiğini,yapılan hesap ile davacı adına kaçak elektrik kullanımı nedeniyle fatura düzenlendiğini,davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava İİK’nun 72 maddesi kapsamında menfi tespit ve istirdat istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise davaya konu yapılandırma bedelinin yönetmelik hükümlerine uygun tahakkuk ettirilip ettirilmediği noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi ve ve davacıya ait abonelik dosyası celbedilmiştir.
Davacı tanığı …; “davacı … dayımın kızıdır, davacı … iş yerinde tekstil işi yapar, kendisi iş yerini açtı, … isimli şahıstan iş yerini 2012 yılı Ağustos ayında iş yerini kiraladı ve çalışmaya başladı, elektrik kurumundan gelip elektrik sayacını söktüler, sökerken de saati parçaladılar, …’ın babası bir sorun çıkar mı diye sordu, görevliler zaten bu sayacı sen bu hale getiremezsin dediler, sayacı sökerken uğraştılar, sayaç çıkmadı, bundan sonra sayacı kırarak söktüler” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; ” ben …’ın amcasıyım, …’ın …’dan kiraladığı iş yerini bilirim, … 2012 yılı 8.ayında bu iş yerini kiraladı, tekstil örme işi yapar, elektriği kullanmaya da kira tarihinden itibaren başladı, …’ın babasının ismi …’dir,…’ın iş yerine o da gider, ben gittiğimde … oradaydı, elektrikler yoktu, aşağıda elektrik saatini görevlilerin söktüğünü söyledi, önceki abonenin borcu olduğu için saati söktüklerini söylediler, saati çekiçle vurarak kırıp o şekilde söktüler, çıkaramadıklarını düşündük, önceki borcun …’a ait olduğunu kağıtta yazması nedeniyle gördüm ve biliyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davaya konu elektrik tüketiminin yapıldığı … adresinde bulunan iş yerinde refakate 2 elektrik 1 hukuk bilirkişisi alınarak keşif icra edilmiştir.
Keşif mahallinde dinlenen tutanak tanığı…; “gösterilen tutanakta ismim altındaki imza bana aittir, biz genel uygulama olarak sayacı söküp muayenesi yapıldıktan sonra tutanağı tutarız, her ne kadar tutanakta 2 adet tarih var ise de, sonraki tarih olan 06.03.2014 de tutanak tutulmuş olmalı, sayacı da ben söktüm, söktükten sonra muayeneye verdim, bundan sonra tutanağı tuttuk, sayacı ampermetreye ve detonama bağladık, buna göre eksik ölçüm yaptığını gördük ve söktük, sökerken sayaçta başkaca bir arıza tespit etmedik, laboratuvar sonucuna göre sayacın şönt yapılmış olduğunu anladık ve gösterilen tutanağı tuttuk, sayacın arkasındaki deliği görerek sökmedik, akıma göre söktük, sayacı şüphe üzerine söktük, mutat değişim değildi, söktüğümüz sayaç dijital sayaçtı, biz tutanak tarihi itibariyle eksik ölçümü tespit ettik, aynı sayaç ve önceki abone zamanındaki eksik ölçüm miktarını kurum ve laboratuvar hesaplıyor” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Keşif mahallinde dinlenen tutanak tanığı …; “gösterilen tutanakta ismim altındaki imza bana aittir, tutanak tarihi üstte olan 06.03.2014 olmalı, sayacı sökerken delik olup olmadığını hatırlamıyorum, ampermetre ile ölçümde sayacın eksik ölçtüğünü gördüğümüz için şüphe üzerine sayacı söktük ve muayene için laboratuvara verdik, laboratuvar sonucuna göre de tutanağı tuttuk, sayacı söktükten sonra söküm tarihi olan 19.02.2014 de yerine sıfır yeni sayaç taktık, … refakatinde bu işlemi yaptık, dosyada bulunan sayaç değiştirme tutanağını da tuttuk, çıkarılan sayacın bilgileri sayaç değiştirme tutanağında vardır, önceki borçtan dolayı sayacı sökmedik, şüphe üzerine söktük, aynı gün diğer sayaçları da kontrol ettik, o gün diğer sayaçlarda da söküm yapıp yapmadığımızı hatırlamıyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan 21/12/2015 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Sayaçla oynamanın davacının döneminde olmadığı, iki önceki abone … zamanında sayacın açılıp şöntlenmiş olabileceği,bu tarihten sonra sayacın söküldüğü 19/02/2014 e kadar kullanıldığı, …’ın davacıya tahakkuk ettirdiği 14750,50 TL borcun,… isimli önceki abone ile ilgisi olmadığı,yapılan işlemin, davacı … ile ilgili olarak eksik tüketim tespiti olup,yeni sayaç tüketimi esas alınarak yapıldığı, davacı tarafından yapılan peşinat ödemesine ait tahsilat makbuzuna, sehven …yazıldığı, …’ın sonradan bu kaydı… olarak düzelttiği, sökülen sayacın Bedaş’ın labaratuar incelemesine göre %50,42 ve %58,89 oranlarında eksik tüketim kaydı yaptığı,eksik tüketimin hurdaya çıkarılan ve saklanmaması nedeniyle incelenemeyen sayaçtaki şöntlemeden dolayı olabileceği ya da stabil olmayan elektrik tüketiminden de kaynaklanabileceği, kullanılan kaçak elektriğin çıplak bedelinin,davacının aboneliğinin başlayıp ilk fatura ödemesinin olduğu 10/10/2012 tarihinden itibaren sayacın söküldüğü 19/02/2014 e kadar olan dönemler için ayrı ayrı yeni sayaç ile tespit edilen güç üzerinden normal tarifelere göre hesaplandığında; eksik tüketim enerji bedelinin 5932,68 TL olduğu, davalı tarafça 13.569,15 Tl borç tahakkuk ettirilip bu borcun,13/11/2015 tarihi itbariyle 15446,10 TL ye çıktığı, davacı tarafından 2.278,01TL peşinat dışında kalan taksitlerin ödenmediği ve icra takibinde olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 24/03/2016 Tarih ve … Esas, …sayılı kararı ile; taraflar arasında 01/08/2010 tarihli elektrik abone sözleşmesinin akdedildiği,davacının 5723408 numaralı abone olarak davalı tarafça kayıt edildiği, davacının abone adresinde kullanılan elektrik sayacının arka tarafının kırılarak şönt yapıldığı bu nedenle sayacın yaklaşık olarak %50,42 ve %58,89 oranında eksik kayıt yaptığı bunun 19/02/2014 tarihinde sayacın sökülmesi ve labaratuar incelemesi sonucu tesbit edildiği, sayaç söküm tarihine kadar davacının kullandığı eksik elektrik bedelinin bilirkişilerce Yargıtay içtihatları dikkate alınarak tesbit edilen güç üzerinden normal tarifelere göre çıplak bedel olarak hesaplandığında 5.932,68 TL olacağı, bu nedenle davacının taksitlendirme anlaşması gereğince peşinat olarak ödediği ve istirdadını istediği 2.278,01 TL yönünden davanın reddine, davacının menfi tasbit talebinin kısmen kabulü ile davalıya 5.932,68 TL borçlu olduğunun , 7.636,47 TL borçlu olmadığının tespitine, davacının borçlu olduğu ve bu borç miktarını ödemediği anlaşıldığından 30/05/2014 tarihli taksitlendirme protokolünün iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 05/04/2018 Tarih ve 2016/13724 Esas, 2018/3537 sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bozma ilamı doğrultusunda dosyanın 3 elektrik mühendisi bilirkişiden oluşacak heyetine tevddine karar verilmiş, 08/02/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda raporu özetle; Davalı tarafından davacı adına düzenlenmiş olan 19/02/2014 tarihli F/668949 seri numaralı kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağında, “Sayaç damgaları ile oynanmış, Sayacın dış gövdesi arka taraftan kırılmış, 22.04.2009 tarihinde gövde kapağı açılma ikazı var, Sayaç içerisinden “R” “S” “T” fazlarına ait akım ölçüm uçlarına direnç vasıtasıyla “ŞÖNT” yapılmış, “R” fazında -%55,8, “S” fazında -%56,1, “T” fazında -%56,5 eksik kayıt yapıyor.” şeklinde belirtilen elektrik kullanımı her ne kadar 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ‘na dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ELEKTRİK PİYASASI MÜŞTERİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ (EPMHY)” ‘nin; “Kaçak elektrik enerjisi tüketimi başlıklı; “Gerçek veya tüzel kişiler tarafından, dağıtım sistemine veya sayaca veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir.” düzenlemesini içeren 13.maddesine maddesine göre kaçak elektrik kullanımını gösterse de; Davacının dava konusu adresteki işyerinin, dava konusu …numaralı elektrik tesisatındaki dava konusu … Marka 38135706 seri numaralı elektrik sayacına; gövde kapağının açılmak suretiyle müdahale edildiğinin 22.04.2009 tarihinde gerçekleştiği, elektrik sayacının Laboratuvar Muayenesi sonucunda kesinlik kazandığı, davacının ise dava konusu adresteki bu işyerini, dava konusu elektrik sayacına müdahale yapıldığı tespit edilen 22.04.2009 tarihinden çok sonra 01.08.2012 tarihi itibari kiralamış olması ve işyerindeki faaliyetinin Ağustos/2012 tarihi itibari ile hazırlıklarını tamamladığı ve davalı kurum ile 10.10.2012 tarihinde imzalamış olduğu sözleşme ile de dava konusu adresteki iş yerinde elektrik kullanmaya başlamış olduğunun ispatlandığı yukarıda rapor içeriğinde TESPİT EDİLEN HUSUSLAR bölümünde belirtildiği üzere anlaşılmakta olduğu, dolayısıyla rapor içeriğinde yapılan açıklamalar ve ispatlara istinaden davanın konusu, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ‘na dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ELEKTRİK PİYASASI MÜŞTERİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ (EPMHY)” ‘ne göre değerlendirilemeyeceği, Kaçak elektrik kullanımından davacının değil, dava konusu sayaca müdahale edildiği tarih olan 22.04.2009 tarihinde dava konusu işyerini kullanan abonenin sorumlu olmasının gerektiği, fakat dava konusu elektrik sayacına daha öncesinde yapılmış olan müdahale nedeniyle, davacının bu sayaç üzerinden elektrik kullandığı dönemlerde, dava konusu elektrik sayacı eksik kayıt yapmış olduğundan davalı kurumun zararının oluştuğu, bu zararın da, sayacın eksik tüketim oranı kadar kaydetmemiş olduğu tüketim miktarının yani eksik tüketim bedelinin davacı tarafından ödenmesi gerektiği, Yargıtay Bozma İlamında belirtilen ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Tarafından yayınlanmış olan 29.12.2005 günlü 622 Sayılı Kararı ile dava konusu dönemde yürürlükte olan ELEKTRİK PİYASASI MÜŞTERİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ ‘nde; Madde 19 ve Madde 20 de belirtilen Sayacın Tüketim Kaydetmemesi ve Sayacın Doğru Tüketim Kaydetmemesi durumunda, yapılacak olan Eksik Tüketim Bedeli Hesabında, herhangi bir süre sınırlaması belirtilmemiş olduğundan, bu yönetmeliğe uygun olarak, Rapor içeriğinde yapılan açıklamalar ve hesaplamalar ile davacının abonelik başlangıç tarihi olan 10.10.2012 tarihi ile dava konusu elektrik sayacının söküldüğü yani zabıt tarihi olan 19.02.2014 tarihi arasındaki Eksik Elektrik Tüketim Bedelinin 5.932,08 TL. (Beş Bin Dokuz Yüz Otuz İki Lira, Sekiz Kuruş) olduğu, davacının davalı kuruma 30.05.2014 tarihinde ödemiş olduğu 2.278,01 TL. ‘nin, 5.932,08 TL. Eksik Elektrik Tüketim Bedelinden mahsup edilmesi ile davacının davalı kuruma 3.654,07 TL. (Üç Bin Altı Yüz Elli Dört Lira, Yedi Kuruş) borçlu olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamında göre; taraflar arasında 10/10/2012 tarihli elektrik abone sözleşmesinin akdedildiği, davacının abonelik sözleşmesini yaptığı sırada dava konusu iş yerinde bulunan 3813516 numaralı sayaca 2009 tarihinde gövde kapağı açılmak suretiyle müdahale edildiğinin, davalı şirket görevlilerince 06/03/2014 tarihinde yapılan kontrol sırasında anlaşıldığı buna istinaden tutanak düzenlendiği, yine bu tutanağa istinaden davacı adına 13.596,15-TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirildiği, bu bedel için taksitlendirme yapıldığı, davacının 2.278,01-TL’lik ilk taksidi ödediği, 06/08/2014 tarihli konrtol sırasında arızalı olduğu anlaşılan sayacın söküldüğü, yerine yeni bir sayaç takıldığı, sökülen sayacın laboratuar incelemesinden yaklaşık olarak %50,42 ve %58,89 oranında eksik kayıt yaptığının tespit edildiği, yapılan keşif, dinlenen davacı ve tutanak tanıkları, alınan raporlar ve tüm dosya kapsamına göre, kaçak elektrik tespit tutanağına konu sökülen ve eksik kayıt yaptığı tespit edilen sayacın gövdesine 2009 yılında müdahale edildiğinin, davacının ise dava konusu iş yerini 2012 yılı Ağustos ayında kiraladığının ve abonelik sözleşmesini 10/10/2012 yılında yaptığının anlaşılması karşısında, davacının kaçak elektrik tüketiminden sorumlu tutulamayacağı anlaşılmıştır.
Her ne kadar Yargıtay Bozma ilamında tutanak tarihinde yürürlükte olan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak değerlendirilme yapılması gerektiği, dava konusu sayacın şönt yapılmak suretiyle yukarıda belirtilen mevzuat hükmü çerçevesinde kaçak elektrik enerjisi kullanımının gerçekleştiğinin kabulü ile yönetmelik çerçevesinde kaçak tüketim bedeli ve ek bedellerinin hesaplanması gerektiği belirtilmiş ise de; tutanak tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğin 25/06/2002 günlü resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’dir Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 19/12/2005 tarihli ve 622 Sayılı Kararının 1. maddesine göre; “Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinin (a) bendinde yer alan hususlar göz önünde bulundurularak; kullanım yerinde yapılan kontrollerde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından; dağıtım sistemine veya ölçü sistemine yada tesisata tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle yapılan müdahalelerin tespiti halinde, doğrudan kaçak tespit tutanağı düzenlenir”. Somut olayda sayaca müdahalenin 2009 yılında gerçekleştiği, davacının dava konusu iş yerini dosyada mevcut kira sözleşmesine göre 2012 yılı Ağustos ayında kullanmaya başladığı, buna göre gerek tutanak tarihinde yürülükte olan yönetmeliğin 13. maddesine gerekse Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 19/12/2005 tarihli ve 622 Sayılı Kararının 1. maddesine göre, davacının “dağıtım sistemine veya ölçü sistemine yada tesisata tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle” müdahale ettiğinden bahsedilemeyeceği, bu haliyle davacının kaçak elektrik tüketiminden sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce Yargıtay Bozma İlamı sonrasında alınan bilirkişi heyet raporunda, davacının yukarıda izah edildiği üzere, sayacın eksik kayıt yapması nedeniyle ortaya çıkan eksik tüketim bedeli, kayıp bedeli, dağıtım bedeli, iletim bedeli, PSH bedeli, TRT fon payı, Enerji fon bedeli, belediye tüketim vergisi, EPDK’nun ulusal tarife birim fiyatına göre hesaplanmış ve davacının sorumlu olduğu tutar denetime elverişli şekilde 5.932,08-TL olarak tespit edilmiştir. Davacı taksitlendirme protokolü çerçevesinde ödenen 2.278,01-TL’nin, davacının sorumlu olduğu 5.932,08-TL den düşük olduğu anlaşıldığından istirdat talebi yerinde görülmemiştir. Davacı tarafından daha önce ödenen 2.278,01-TL nin ödenmiş olması karşısında dava tarihi itibariyle davacının davalı kuruma 9.915,08-TL tutarında borçlu olmadığının tespitine, davacının sorumlu tutulamayacağı kaçak elektrik tüketimi nedeniyle tahahhuk ettirilen taksitlendirme protokolünün iptaline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
Davacının istirdat talebinin REDDİNE,
Davacının menfi tespit talebinin KISMEN KABULÜ ile davalıya 9.915,08-TL tutarında borçlu olmadığının tespitine,
Davacının 30/05/2014 tarihli protokolün iptaline yönelik talebinin kabulü ile protokolün iptaline,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 677,29- TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 231,75-TL peşin harcın mahsubu ile, bakiye 445,54 – TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça yatırılan 231,75.-TL peşin harcın davalıdan tahsiline,
Davacının kendisini bir vekil aracılığı ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının kendisini bir vekil aracılığı ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davalıcıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan, 25,20-TL başvuru harcı, 195,40TL keşif harcı, 3.300,00-TL bilirkişi ücreti, 214,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 3.734,60-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 2.725,82-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 69,75-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 18,83-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafınadn yatırılan gider avansından arta kalan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde Temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır