Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/674 E. 2022/631 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/674
KARAR NO : 2022/631

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/12/2015
KARAR TARİHİ : 15/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’un üzerine kayıtlı … plakalı aracın diğer davalı …’un yönetimindeyken 26.06.2015 tarihinde … son otobüs duraklarının yanında nizami olarak karşıdan karşıya geçmek isterken davacı … ’a çarpması sonucu yaralanmasına neden olduğunu, davalı …’un kusur ve ihmali sonucu davacının ağır şekilde yaralanırı asına neden olduğunu, aşırı hız ve ihmalinin yanında davalı çarptığı davacıya yardım etmek yerine olay yerinden kaçtığını, davacının kaza sonucu vücudunda yara ve kırıklar oluştuğunu, ameliyat olduğunu, uzun süre tedavi gördüğünü» tedavisinin devam ettiğini, trafik kazası sonucu davacının geçici ve daimi işgücü kaybına uğradığını, davalılar tarafından bu zararlarının tazmininin gerektiğini, trafik kazası sonucu davacının üzüntü ve ızdırabının giderilmesi için manevi tazminat talep ettiklerini, davacının ekonomik durumu nedeniyle 13K 76. Maddesi gereğince geçici ödeme yapılmasını istediklerini, 26.06,2015 tarihli kazaya ait tutanakların … Polis Merkezinden istenmesini İstediklerini. … plakalı aracın davalılardan … Sigorta A,Ş. tarafından düzenlenen trafik sigorta poliçesinin dosyaya sunulduğunu belirtmiş ve fa/laya dair haklan saklı kalmak üzere şimdilik yasal faizi ile birlikte 10.000 TL geçici ve sürekli iş göremezlik gelir kaybının davalılardan tahsiline, ekonomik durumu gereği davacıya 20.000 TL geçici ödeme yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı şirket (münfesih … Sigorta A.Ş.) nezdinde… no.lu trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, davacı şirketin kusur ve zarar oranında sorumlu olduğunu, poliçe limitinin maktuen ödenecek bir rakam olmadığım, polipe limiti üzerindeki zarardan sorumlu olmadıklarını, kazaya neden olay olayda öncelikle kusur yönünden inceleme yapılması gerektiğini, davacının sigortalısı şoförün kusurunu ispat etmesi gerektiğini, davacı vekilinin davacının sürekli sakatlığının olduğunu ileri sürdüğünü ancak Özürlülüğünün sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi gerektiğini, dava konusu kazanın 26,06.2015 tarihinde meydana yeldiğini ve kaza tarihinden 12 ay geçmediğinden davacının daimi sakatlık iddiasının reddinin gerektiğini, meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından yapılan geçici veya sürekli iş göremezlik dönemine ait sağlık ve bakıcı giderlerinden sorumlu olmadıklarını, 6111 sayılı yasaya göre sağlık giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, faize hükınedilınesi halinde faiz başlangıcı olarak dava tarihinin esas alınması gerektiğini belirtmiş vc davanın reddini istemiştir.
Davalılar … ve …’a usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş, davalılar … ve … davaya herhangi bir cevap vermemiş ve mahkememizce yapılan açık duruşmalara da katılmamışlardır. Davalı tarafların HMK’nın 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı tespit edilmiştir.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, … İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 04/01/2016 tarihli yazı cevabı ekinde …plakalı araca ait trafik kayıtları, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 22/01/2016 tarihli yazı cevabı ve ekinde muayene raporları, … Sosyal Güvenlik Müdürlüğü’nün 15/01/2019 tarihli yazı cevabı, … Sigorta A.Ş’nin 30/01/2019 tarihli yazı cevabı, … 48. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13/03/2019 tarihli yazı cevabı, … İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 04/01/2019 tarihli davacı … ‘ın sosyal ve ekonomik durumunun gösterir tutanak, … İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 05/02/2019 tarihli yazı cevabı ekinde …plakalı aracın trafik kayıtları, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 27/03/2019 havale tarihli yazı cevabı ekinde tedavi evrakları, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 26/08/2019 tarihli yazı cevabı ve ekinde muayene evrakları, Adli Tıp Kurumu raporları ile bilirkişi heyet raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
… 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı öncesinde almış olduğu bilirkişi Murat Vural tarafından hazırlanan 15/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda ve özetle; dava konusu olayda yaralanan davacı yaya …, trafik ışıklarının veya yaya geçidinin olmadığı noktadan karşıdan karşıya geçmemesi, 25-30 m yürüyerek trafik ışıklarıyla kontrol edilen kavşaktan karşıya geçişini yapması gerekirken bu kurallara uymamış, akan taşıt trafiğinin arasından karşıya geçmeye çalışmış ve yaklaşan ve kısmen süratli olduğu anlaşılan davalı sürücü yönetimindeki aracın geçmemesini beklemeden bu aracın önünden geçmeye çalışmış ve aracın darbesine maruz kaldığı, bu nedenle davacı yaya …kendi yaralanmasıyla sonuçlanan olayda %75 oranında asli kusurlu olduğu, davalı sürücü … ise 25 m ileride trafik ışıklarının bulunduğu meskun mahalde, çarpışmanın şiddetine göre aşırı süratli tedbirsiz ve dikkatsiz seyrettiği, aracının hızını aracının teknik özelliklerine, yol, hava ve trafiğinin olduğu yerde daha düşük süratle ve her an durabileceği bir hızda araç kullanması gerekirken bu kurallara uymadığını, bu nedenlerle davalı sürücü … olayda %25 oranında tali kusurlu olduğu, dava konusu olayda davacı yaya …’ın %75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, davalı sürücü …’un olayda % 25 oranında tali kusurlu olduğu bildirilmiştir.
… 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı öncesinde dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği ve ATK tarafından düzenlenen 05/02/2018 tarihli raporda özetle; Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki kamyoneti ile tek yönlü yol üzerinde seyir halinde iken mahal şartlarını ve otobüs durağını dikkate alıp yayaların her an yola girebileceğini öngörüp hızını alabilecek seviyeye düşürerek müteyakkız bir şekilde seyretmediği geçiş yapan yayaya karşı ikazda bulunup zamanında etkin tedbir almadığı olayda tali kusurlu olduğu, davacı yaya … yol üzerinde seyir halinde olan taşıtların hız ve mesafesini gözetip gerekli ve yeterli kontrollerinin akabinde tedbirli bir şekilde geçişini gerçekleştirmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip kontrolsüz bir şekilde geçiş yaparak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde geçiş yaparak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, ilk geçiş hakkını gelen kamyonete vermediği olayda asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın … tarihli rapor da özetle;Her ne kadar Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre mütalaa düzenlenmesi istenilmiş ise de, 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, … oğlu, 1993 doğumlu …’ın 26/06/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:Gr1 XII (32a……….1)A %5, E cetveline göre: %3.3(yüzdeüçnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 19/12/2019 tarihli raporunda özetle; Davalı sürücü … yönetimindeki kamyoneti ile mahal şartlarını dikkate alarak seyrini müteyakkız bir şekilde sürdürmemiş, geçiş için yola giren davacı yayaya karşın ikazla birlikte çarpma öncesinde zamanında etkili tedbir almamış olmakla tali kusurludur. Davacı yaya …, taşıt yolunu etkin bir şekilde kontrol etmemiş, yaya geçidi mahalli dışından yola girip davalı idaresindeki kamyonetin sadmesine maruz kalarak ilk geçiş hakkını bu araca bırakmamış olmakla olayda asli kusurludur. Davalı sürücü … ‘un %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya … ‘ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın … tarihli raporunda özetle; … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 12/10/2015 tarih, 3647 sayılı raporunun Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında Yönetmelik ile 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği farklı yönetmelikler olduğu ve hastaların değerlendirilmesinin farklı parametrelere göre yapıldığı, aralarında bağlantı bulunmadığı, bu nedenle düzenlenmiş maluliyet raporu ile özürlülük raporunun mukayese edilemeyeceği, Ayrıca Maluliyet hesaplamaları dava konusu kazada kişide meydana gelen yaralanmalar ile bu yaralanmaların fizyolojik iyileşme süreleri sonunda vücutta meydana getirdiği fonksiyonel kayıpların tespit edilmesi yöntemiyle hesaplandığı, Okmeydanı EAH raporu dava konusu kazadan yaklaşık 4(dört) ay sonra, yaralanmanın fizyolojik iyileşme süreleri içerisinde düzenlendiği, Sinan oğlu 1993 doğumlu …’ın 26/06/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve aşçı olduğu anlaşılmakla meslek grup numarası Grup 12 kabul olunarak:Gr12 XII (32a……….1)J %2 E cetveline göre: %1.2(yüzdebirnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’nin 15. maddesine göre dava konusu olay nedeniyle başka birinin bakımına muhtaç durumda olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişiler … ve Aktüerya Uzmanı … tarafından hazırlanan 19/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının 26/06/2015 tarihli kaza nedeniyle sağ kaval kemiğinin kırıldığı, … Eğitim ve Araştırma
Hastanesi’nde tedavisi ve ameliyatı uygulandığı, dosyaya tedavi giderine yönelik herhangi bir fatura ekli olmadığı, davacının ameliyat, doktor, ilaç giderlerinin SGK tarafından karşılandığı, ancak SGK tarafından karşılanmayan ve belgelendirilemeyen tedavi giderleri (ulaşım, özel diyet, ek ilaç, pansuman vb) olacağı, bu kapsamda kişinin yaralanma niteliği ve iyileşme süresi de göz önünde bulundurulduğunda toplam 2.000,00 TL meblağın uygun olacağı değerlendirilmiştir,
Davacının 26.06.2015 tarihli kaza nedeniyle oluşmuş sağ kaval kemiği etkin iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği, iyileşme döneminde ilk 1(bir) aylık süreçte başkasının bakımına muhtaç olduğu, iyileşme sürecinde geriye kalan süreç diliminde kanadyen yardımı ile günlük ihtiyaçlarını karşılayabileceğinden bakıma muhtaç olmadığı değerlendirilmiştir,
17.07.2020 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı ve Karayolları Trafik Kanun’undaki değişiklik uyarınca ve de Konya BAM 3. Hukuk Dairesinin İstinaf Kararı da dikkate alınarak kurumlar arasında ortak görüş ve uyum sağlanıncaya, “ulusal mortalite tablosu” oluşturuluncaya ve ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak PMF-1931 tablosu kullanılarak Progresif Rant Yönetmine göre hesap yapıldığı, Davalı … Sigorta A.Ş. ya da SGK tarafından davacı … ‘e herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacı … ’ın talep edebileceği Geçici İş Göremezlik zararının 2.373,84 TL olduğu, söz konusu zararın TAMAMINDAN davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacı … ’ın talep edebileceği Sürekli İş Göremezlik zararının 4.161,39 TL olduğu, söz konusu zararın TAMAMINDAN davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacı … ’ın talep edebileceği Bakıcı Gideri zararının 310,39 TL olduğu, söz konusu zararın tamamından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 22/11/2020 tarihli raporunda özetle; maluliyet hesaplamalarının dava konusu kazada kişide meydana gelen yaralanmalar ile bu yaralanmaların fizyolojik iyileşme süreleri sonunda vücutta meydana getirdiği fonksiyonel kayıpların tespit edilmesi yöntemiyle hesaplandığı, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 12/10/2015 tarih, 3647 sayılı raporunun dava konusu kazadan yaklaşık 4(dört) ay sonra, yaralanmanın fizyolojik iyileşme süreleri içerisinde düzenlendiği cihetle, mevcut belgelere göre;… oğlu 1993 doğumlu …’in 26/06/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği, Dava konusu olay nedeniyle başka birinin sürekli veya geçici olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, haksız fiilden kaynaklı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54. maddesi gereğince maddi tazminat ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi gereğince manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
… 12. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… esas… karar sayılı 15/02/2018 tarihli kararı uyarınca görevsizlik kararı verilerek mahkememize tevzi edilen dava dosyası mahkememizin iş bu esas sırasına kayıt edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
26/06/2015 tarihinde davalı …’un sevk ve idaresi altındaki … plaka sayılı kamyoneti ile … Caddesi üzerinde seyir halinde iken … otobüs durakları önlerine geldiği esnada aracının sol ön kısmıyla karşıdan karşıya geçiş yapan davacı yaya …’a çarpması neticesi dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Dava konusu 26/06/2015 trafik kazasında davacı …’ın KTK’nın 68. Maddesinde düzenlenen yayaların uymakla yükümlü olduğu kurallara uymadığı ve ilk geçiş hakkını davalı …’a bırakmadığı, bu nedenlerle de dikkatsizliği ve tedbirsizliği de gözetilerek davaya konu trafik kazasının oluşumunda %75 oranında kusurlu olduğu, davalı …’un ise KTK’nun 52/1-b. Maddesini ihlal ettiği ve hızın yol koşullarına göre ayarlamayarak fren tedbirini kullanmadığı ve bu şekilde kazanın oluşumunda %25 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Dava konusu kaza ile alınana atk raporu ile bilirkişi raporunun birbiri ile uyumlu olması ile objektif, gerekçeli, yeterli, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olması nedenleriyle bu raporlara itibar edilmiştir.
Davanın tüm davalılara yönelttiği maddi tazminat talepleri yönünden kusur oranında davalı … Sigorta A.Ş.’nin … plakalı aracın kaza tarihinde zmss poliçesinden dolayı teminat limiti kadar maddi tazminattan sorumlu olduğu, davalı …’un trafik kazasına karışan aracın sürücüsü ve diğer davalı olan ve yargılama sırasına vefat eden …’un ise bu aracın işleteni olması sebebiyle sorumluluklarının bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/3494 E.2021/4150 K. ve 2021/2626 E. 2021/3923 K. sayılı içtihatlarında belirtilen maluliyet rapor tarih dönemleri dikkate alınarak kaza tarihi olan 26/06/2015 itibariyle Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Bu yönetmeliğe göre düzenlenen 22/11/2020 tarihli atk raporuna itibar edilmiş, dosyadaki diğer atk raporunun ise farklı yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş olması nedeniyle itibar edilmemiştir. 22/11/2020 tarihli itibar edilen raporuna göre davacının kazaya bağlı yaralanması nedeniyle özürlülüğünün bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu atk raporu denetime açık, yeterli, gerekçeli, objektif, bilimsel verilere haiz ve hüküm kurmaya elverişli olduğu için itibar edilmiştir. Davacı vekilince gerekli delil avansının yatırılmaması nedeniyle dosya ATK 2. Üst İhtisas Kurulu’na Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine rapor için gönderilememiştir. Davacı vekili maddi tazminat talebinin içeriğini 31/12/2018 tarihli dilekçe ile açıklamıştır. Davacının dava konusu kaza nedeniyle sürekli iş göremezliğinin bulunmaması nedeniyle bu yönden maddi tazminat talebinin reddi gerekmektedir. Davacının dava konusu kaza nedeniyle 9 ay süreyle geçici iş göremezliğinin bulunduğu yine atk raporu ile tespit edilmiştir.
6098 Sayılı TBK’nın 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş görmezlik zararlarının da bu kapsamda olmasına, sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararları da 2918 Sayılı Kanunun 92. maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacının geçici iş göremezliğe ilişkin maddi tazminatını, davalı … şirketinden talep edebilmesine bir engel bulunmamaktadır.
Davacının maluliyetinin bulunmaması nedeniyle sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunamayacaktır. Davacının geçici iş göremezlik zararının ise itibar edilen bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere kusur oranı da dikkate alındığında 2.373,84 TL olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenlerle davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 2.373,84 TL geçici iş göremezlik miktarındaki maddi tazminatın davalı … ve davalı … mirasçılarından haksız fiil tarihi olan 26/06/2015, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden ise zmss poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak kaydıyla dava tarihi olan 08/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar … ve … 15. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21/04/2021 tarihli …E. … K. sayılı mirasçılık belgesinde yer alan … mirasçılarından ve … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat davası yönünden ise; zaman itibarı ile somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6098 sayılı TBK’ nun 56/1. maddesinde “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir” hükmüne yer verilmiştir. Ayrıca 22.06.1966 tarih ve 2/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’ nda manevi tazminat, bir ceza ya da gerçek anlamda bir tazminat olmayıp, zarara uğrayan kişinin manevi ıstırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araç olabileceğini belirtmiştir. Bu durumda TBK’ nun 56. maddesi hükmü ve İçtihadı Birleştirme Kararı da nazara alınarak, olayın meydana geliş şekli, kaza ile maluliyete ilişkin rapor, kusur durumları dikkate alınarak, davacının kaza nedeni ile duyduğu elem ve üzüntü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olay tarihine göre paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkeleri bir arada değerlendirilmek suretiyle davacının uğradığı manevi zarar nedeni ile, manevi tazminat talebinde haklı olduğu kanaatine varılmış olmakla davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 5.000,00 TL miktarındaki manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 26/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birliktedavalılar … ve … 15. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21/04/2021 tarihli … E…. K. sayılı mirasçılık belgesinde yer alan … mirasçılarından müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 2.373,84 TL geçici iş göremezlik miktarındaki maddi tazminatın davalı … ve davalı … mirasçılarından haksız fiil tarihi olan 26/06/2015, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden ise zmss poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak kaydıyla dava tarihi olan 08/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar … ve … 15. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21/04/2021 tarihli …E. … K. sayılı mirasçılık belgesinde yer alan … mirasçılarından ve … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin reddine,
2-Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 5.000,00 TL miktarındaki manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 26/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … 15. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21/04/2021 tarihli … E. … K. sayılı mirasçılık belgesinde yer alan … mirasçılarından müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin reddine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 162,16-TL harcın, davacı tarafça peşin olarak yatırılan 102,47 TL’den mahsubu ile Hazine’ye gelir kaydına, eksik kalan 59,69 TL harcın davalılar …, … mirasçılarından ve … Sigorta A.Ş.’den alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 341,55 TL nispi karar ve ilam harcın davalılar … ve … mirasçılarından alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça peşin yatırılan ve (3) numaralı maddede mahsup edilen 102,47 TL peşin harcın davalılar …, … mirasçılarından ve … Sigorta A.Ş.’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.100,00-TL bilirkişi raporu ücreti, 27,70 TL başvuru harcı, 1.168,03 TL tebligat ve posta masrafları, 2.267,00 TL Adli Tıp Maluliyet ve kusur raporu ücretleri olmak üzere toplam 5.562,73 TL yargılama giderinin davadaki kabul/ret oranına göre hesap edilen 1.320,50 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı taraflarca yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Maddi tazminat davası yönünden AAÜT’nin uyarınca hesap edilen 2.373,84 TL vekalet ücretinin davalılar …, … mirasçılarından ve … Sigorta A.Ş.’den alınarak davacı tarafa verilmesine,
10-Maddi tazminat davası yönünden AAÜT’nin 13/3. maddesi uyarınca hesap edilen 2.373,84 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
11-Manevi tazminat davası yönünden AAÜT’nin 10/1-4. maddesi uyarınca hesap edilen 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar davalılar … ve … mirasçılarından alınarak davacı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin ve diğer davalı tarafların yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/09/2022

Katip …

Hakim …