Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/666 E. 2020/687 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/666 Esas
KARAR NO:2020/687

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/07/2018
KARAR TARİHİ:17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında akdedilen 22.09.2017 tarihli sözleşme gereğince davalı firmanın, müvekkili şirkete birim fiyatı 1,7- TL 800 ton nar teslimatını gerçekleştireceğini taahhüt ettiğini, buna karşılık müvekkili şirket hesabından davalı şirkete sözleşme gereği ön ödeme olarak 22.09.2017-03.11.2017 tarihleri arasında peyder pey olmak üzere toplamda 683.000,00-TL ödeme yapıldığını, ödemelerini eksiksiz olarak almasına rağmen mal teslimini yapmayan davalı şirket ile yapılan görüşmeler çerçevesinde bu defa yedinde yeteri kadar nar kalmadığından sözleşme gereği 800 ton narı teslim edemeyeceğini, ancak 390 tonu nar ve kalan kısım için de birim fiyatı2,25-TL den gala (elma) verebileceğini belirttiğini, yapılan bu anlaşma çerçevesinde taraflar arasında 04.12.2017 tarihli anlaşma tutanağı düzenlendiğini, bu tutanağa göre 390 ton nar teslimi için davalının 05.12.2017 tarihinde 100 ton ve 05.01.2018 tarihinde ise 290 ton üzerinden fatura keserek müvekkiline teslimat yapacağı kararlaştırılmasına rağmen davalı tarafından 07.12.2017 tarihinde 120 ton nar ve 19.02.2018 tarihinde ise 22 ton galanın(elma) faturalandırılarak müvekkiline teslim edildiğini, ancak bakiye 379.800,00-TL ödemeye karşılık mal teslimi gerçekleştirilmediğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre yapılan ödemeye, bahçe işçiliği depoya sevkiyat masrafı, narların ilaçlanması, depo işçiliği, depodan limana sevkiyat masrafı, ambalaj ücreti dahil, liman teslimi olmasına rağmen karşın davalı tarafından teslim edilen 120 ton nar ve 22 ton elma için ayrıca 54.353,11- TL plastik kasa ambalaj masrafı yapılması gerektiğini, bu bağlamda, yukarıda izah edildiği üzere davacı müvekkili tarafından davalı firmaya peşin olarak ödenen 683.000,00 TL karşılığında sadece 303.200,00-TL karşılığı mal teslimi yapılmış olduğunu bakiye 379.800,00- TL ve teslim edilen mallar için harcanan 54.353,11- TL plastik kasa ve ambalaj ücretinin istirdatı için davalı taraf aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçilmişse de davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı şekilde itiraz ettiğini belirterek davalının haksız ve kötü niyetli itirazlarının iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline , asıl alacağın % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahküm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; örcelikle mahkeme yetkisine itiraz edildiğini, Hukuk Mahkemeleri Kanunumuzun 6. Maddesine göre “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Bu nedenle müvekkili şirketin merkezinin … olduğu için yetki … mahkeme ve icra dairelerinde bu nedenle işbu davanın … mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, taraflar 04.12.2017 tarihli “ Anlaşma” başlıklı sözleşmenin akdedilmiş olduğunu, bu sözleşme müvekkili şirket yetkilisi …, … tarafından imzalanmak suretiyle taraflar bakımından bağlayıcılık kazandığını, 04.12.2017 tarihli sözleşme metninden de açıkça anlaşıldığı üzere; …konulmuş olan tahmini 390 ton civarında Nar üzerinden tarafların bir anlaşma yaptığını; buzhanede bulunan ve davacı tarafında bizzat görmek suretiyle alınmış olan narların, … Soğuk hava Deposundan çıkarıldıkça ödenmesinin müvekkiline yapılacağı konusunda tarafların anlaştığını, depoda 390 ton civarında Nar bulunduğu bu narın alıcı tarafından alınmasına engel bir durumun bulunmadığını, alıcı tarafından çıkarılan her nar karşılığında ise bedelinin müvekkiline ödeneceği konusunda hiçbir şüphe bulunmadığını, 04.12.2017 tarihli bir sözleşmede müvekkili şirket yetkilisi adına depoda muhafaza edilmekte olan 1 konteynır galanın da davacıya teslimi konusunda ve bedelinin kilogram fiyatı olarak 2,25 TL hesaplanmak suretiyle alıcı yani davacı tarafından depoya ödeneceği hususunda da anlaşıldığını, depo parasının davacı tarafından ödeneceğinin çok açık bir şekilde kararlaştırılmış olmasına rağmen davacının bu bedeli ödemekten imtina ettiği için müvekkilinin ödemek mecburiyetinde bırakıldığını, müvekkilinin nar ve gala teslimi yapmadığı yönündeki davacı tarafın haksız ve mesnetsiz iddialarının taraflarından kabulünün mümkün şekilde bulunduğunu, taraflar arasında akdedilmiş olan 04.12.2017 tarihli sözleşme uyarınca satıcı olarak müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğunu, yükümlülüklerini ve sorumluluklarını yerine getirmeyen tarafın davacının kendisi olduğunu, belirterek dava açma ve talepte bulunma hakları saklı kalmak üzere işbu davanın … Mahkemelerinde görülmesi gerektiğine ve … Mahkemelerinin yetkilisine ilişkin ilk itirazlarının tekrarla davacı tarafın haksız ve mesnetsiz bir şekilde açmış olduğu işbu hukuka ve hakkaniyete aykırı davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından uyap üzerinden gönderilen 05/08/2019 tarihli dilekçe ile istifa ettiğini belirtmiş, dilekçe davalı asile tebliğ edilmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 464.153,11 -TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
Taraflar arasında bağıtlandığı çekişmesiz bulunan 22/09/2017 tarihli sözleşme kapsamında davacının para alacağı yönünden HMK 10 ve TBK 89 maddeleri gereğince İstanbul Mahkemeleri (davacı şirketin adresi itibarıyla) yetkili bulunduğundan davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasında bağıtlanan 22/09/2017 tarihli sözleşme ile ileriye yönelik 800 ton nar tesliminin davacı tarafça davalıya sipariş edildiği, davacının ön ödeme yaptığı, daha sonra bağıtlanan 04/12/2017 tarihli anlaşma ile 390 ton nar ve elma teslimi suretiyle davalı ediminin değiştirildiği çekişmesiz olup davalının sözleşmeden kaynaklanan teslim ediminin yerine getirilip getirilmediği, teslimin depo veya limanda yapılıp yapılmadığı, ilaçlama-paketleme ve ambalaj bedelinin sadece elma ürünün teslimine ilişkin olup olmadığı ve bu kapsamda davacının istirdadı gereken alacağının varlığı ve miktarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafa ait ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması için … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesince inceleme gününde defter ibrazı için davalı tarafa tebligat gönderildiği ancak davalı tarafça defter ibraz edilmediğinden talimat bila ikmal iade edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacı defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
09/07/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı taraf defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının defterlerine göre 17.04.2018 takip tarihi itibari ile davacının 660.268,33 TL’si asıl alacaklı olduğu, davalı tarafa (Yazılan Talimat evrakına istinaden talimat mahkemesi tarafından) defterlerin ibrazı konusunda ihtar verdiği verilen süreye karşın davalının defterlerini ibraz etmediği, davalının defter ve belge ibraz etmemesine ilişkin değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait olduğu; ancak davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterleri lehine kati delil teşkil edebileceği, davalının cevapları ve sözleşme içeriği ile ilgili hukuki değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait olduğu, diğer taraftan sözleşme içeriğinin yorumlanması sonucunda; davalının Mahkemenin ara kararı ve ihtarına rağmen davalının defter ve belgelerini ibraz etmediği, davalının davacı tarafça yapılan ödemelere itirazının olmadığı, yine davalı tarafça verilen beyanlarda dosya kapsamında sunulu olan faturalar haricinde davacı adına fatura tanzim edildiği hususunda herhangi bir beyan ve dayanak vesaik sunulmadığı, taraflar arasında ki uyuşmazlığın dosya kapsamında fotokopisi olan içeriği hukuki olarak tam anlaşılamayan sözleşmenin yorumlanmasına ilişkin olduğu, sözleşme içeriği ile ilgili hukuki değerlendirme ve kanaat Sayın Mahkemeye ait olmak üzere davacı defterleri ve dosya kapsamında ki vesaiklere göre davacının davalı taraftan teslim aldığı 303.200,00 TL’lik alıma karşılık davacı tarafın 958.668,33 TL’lik ödeme yaptığı, Yapılan fazla ödemeler dolayısıyla davacının 655.468,33 TL’si alacaklı olduğu; ancak talepte bağlılık ilkesi doğrultusunda davacının 17.04.2018 takip tarihi itibari ile cari hesaptan dolayı 379.800,00 TL’si asıl alacaklı olduğu, yine davacının iş bu davada konu ettiği plastik kasa ve ambalajlar ile ilgili dava dışı firmalara yapılan ödemelerden dolayı 17.04.2018 takip tarihi itibari ile 48.253,21 TL’si alacaklı olduğu, davacının takibe konu ettiği ancak iş bu davada vazgeçtiği 30.000,00 TL’lik işçilik ödemeleri ile ilgili herhangi bir vesaikin sunulmadığı, bu itibarla dikkate alınmadığı, tüm bu tespitlere göre davacının 17.04.2018 takip talebine göre asıl alacak miktarının (379.800,00 TL cari hesap+ 48.253,21 TL Plastik kasa- ambalaj) 428.053,21 TL’si olduğu, davalı tarafın TBK. m 117 uyarınca rapor içeriğinde ayrıntısı verildiği üzere 17.04.2018 takip tarihi itibari ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı, 17.04.2018 tarihli 464.153,11-TL’lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında 36.099,90 TL’lik fazla talebin olduğu, fazlalığın iş bu davada vazgeçilen 30.000,00 TL’lik işçilik alacağından ve dayanağı olmayan 6.099,90 TL’lik plastik kasa ve ambalaj masrafları ile ilgili taleplerden kaynaklandığı, iş bu davadaki talep olan 434.153,11 TL’si ile karşılaştırıldığında ise sadece 6.099,90 TL’lik plastik kasa ve ambalaj masrafları ile ilgili talebin fazla olduğunun belirlendiği, bu itibarla takibin 428.053,21-TLsı üzerinden devamı ile davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 03.11.2016 takip tarihinden itibaren talep doğrultusunda davacı asıl alacağı 428.053,21-TL’sına davacı talebi doğrultusunda 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları (01.01.2017-30.06.2018 arası %9,75; 01.07.2018- 31.12.2019 arası %19,50; 01.01.2020 sonrası %13,75) üzerinden basit usulde(3095 Sy.K.m3)temerrüt faizi tahakkukunun uygun olacağı, davacı tarafça talep edilen %20 oranında icra inkar tazminatının mahkemenin takdirinde bulunduğu belirtilmiştir.
Taraflar arasındaki 22/09/2017 tarihli sözleşme ile; davalının davacıya kg fiyatı 1,7-TL olmak üzere 800-ton nar teslimini taahhüt ettiği, davacının yapacağı 450.000,00-TL ön ödeme sonrası davalının sevkiyata başlayacağının, fiyata nar bahçe işçiliği, bahçeden depoya sevkiyat, depo işçiliği, depodan limana sevkiyat ve paketleme( her palet boylama tel ölçü olacak şekilde) ücretlerinin dahil olduğunun kararlaştırıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki 04/12/2017 tarihli sözleşme ile; … Buzhanesinde(… veya … veya …adına konan) bulunan 390 ton nar karşılığı, buzhaneden narlar çıkarıldıkça davacının 100.000,00-TL ödeyeceğinin, bunun haricinde davacının … hesabına 11/12/2017 tarihinde 16.000,00-USD ödeyeceğinin, 1 konteynır gala(elma)nın teslim alınacağının, boylamanın davalıya, ambalaj, paket, kutu plastiklerinin davacıya ait olacağının, galanın kg fiyatının 2,25-TL olacağının, galanın artanının yine davacıya ait olacağının; ancak 6 tonunun bedelsiz alınacağının, fazlasının yine kg bedeli 2,25-TL den ödeneceğinin, galanın 138.845-TL ilaçlama bedelinin davacı tarafından 22/12/2017 tarihine kadar ödeneceğinin, davalının malın 100 tonunun faturasını 05/12/2017 tarihinde, kalan 290 tonun faturasını ise 05/01/2018 tarihinde keseceğinin, gala elmanın kalanının ise 15/12/2017 tarihine kadar depodan çıkartılacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Dosyaya mübrez faturalar incelenmiştir. Davalı tarafından 07/12/2017 tarihinde 120-ton nar için KDV dahil 259.200,00-TL tutarlı fatura düzenlendiği anlaşılmış, narın birim fiyatının 2,00-TL olarak alındığı(KDV hariç bedel/nar miktarı) mahkememizce hesaplanmıştır. Davalı tarafından 19/02/2018 tarihinde 22-ton gala için KDV dahil 44.000,00-TL tutarlı fatura düzenlendiğı anlaşılmış, galanın birim fiyatının 1,85185-TL olarak alındığı(KDV hariç bedel/gala miktarı) mahkememizce hesaplanmıştır. Faturaların incelenmesi neticesinde davalı tarafından davacıya toplam 303.200,00-TL tutarında mal teslim edildiği, fatura tanzim edilirken nar ve gala birim fiyatlarının her iki sözleşmede kararlaştırılan tutardan farklı alındıkları, bu hususun da taraflar arasında ihtilaf konusu olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan ödeme dekontları mahkememizce tek tek incelenmiştir. Buna göre; 03/11/2017 tarihli 36.000,00-TL bedelli dava dışı … hesabına nar açıklamalı, 23/10/2017 tarihli 27.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 18/10/2017 tarihli 25.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 17/10/2017 tarihli 40.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 13/10/2017 tarihli 35.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 12/10/2017 tarihli 50.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 10/10/2017 tarihli 55.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 09/10/2017 tarihli 15.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 06/10/2017 tarihli 40.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 03/10/2017 tarihli 100.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 02/10/2017 tarihli 70.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 28/10/2017 tarihli 180.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce), 22/10/2017 tarihli 10.000,00-TL bedelli davalı şirket hesabına nar açıklamalı(ingilizce) olmak üzere toplam 683.000,00-TL tutarında ödeme belgesi sunulduğu anlaşılmıştır. Bunlardan 36.000,00-TL bedelli 03/11/2017 tarihli ödeme davalı şirket hesabına değil, dava dışı … hesabına gönderilmiştir. Nitekim bu ödeme davacı şirketin kendi defterlerinde de kayıtlı değildir. Her ne kadar 04/12/2017 tarihli ikinci sözleşmede dava dışı …’ye 16.000-USD ödeme yapılacağı kararlaştırılmış ise de; 36.000,00-TL lik ödemenin 03/11/2017 tarihinde yapılması karşısında, bu ödemenin taraflar arasındaki ilk veya ikinci sözleşme ile ilgili bulunmadığı anlaşılmaktadır. Böylece davacının davalıya, 36.000,00-TL tutarın mahsubu sonucu 647.000-TL ödeme yaptığı tespit olunmuştur. Bu ödemelerin tamamı ilk sözleşme kapsamında yapılmıştır. İlk sözleşme kapsamında herhangi bir mal teslimi yapılmamış, taraflar bunun üzerinde tekrar bir araya gelerek 04/12/2017 tarihli ikinci sözleşmeyi imzalamışlardır. İkinci sözleşmede ilk sözleşmenin ortadan kalktığına dair açık bir düzenleme bulunmamaktadır.
Davalı tarafından davacıya teslim edildiği uyuşmazlık konusu olmayan ürün bedeli olan 303.200,00-TL’nin 647.000,00-TL den mahsubu sonucu bakiye 343.800,00-TL ödeme kalmaktadır. Bu noktada uyuşmazlığın çözümü için; davalının bakiye bedelin karşılığı olan ürünlerin depoda hazır edildiği ve böylece teslim borcunun yerine getirildiği iddiasının yerinde olup olmadığının ve davacının ayrıca talep ettiği 54.353,11- TL plastik kasa ve ambalaj ücretinin davalının sorumluluğunda olup olmadığının çözümü gerekmektedir.
Taraflar arasındaki ilk sözleşmede depo bedelinin, depodan limana sevkiyat bedelinin ücrete dahil kararlaştırılmış; ikinci sözleşmede bu konuda revizyon yapılmamıştır. Böylece teslim borcunun limanda teslim ile yerine getirilmiş sayılacağı açıktır. Kaldıki ikinci sözleşmede 390-ton narın … buzhanesinde kimin adına tutulduğu net olarak belirtilmemiş, “… veya … veya… adına konan” ifadesine yer verilmiştir. Narlar için buzhaneden narlar çıkarıldıkça yapılacağının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Ancak ikinci sözleşmede nar ve elmaların teslim ediminin, buzhanede hazır bulundurulmak suretiyle gerçekleştirilmiş sayılacağına dair açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Kaldı ki davalı yan cevap dilekçesinde ikinci sözleşmeye konu olan galanın buzhanede dava dışı … adına bulunduğunu beyan etmiştir. Şu halde nar ve galanın depoda hazır bulundurularak teslim edilmiş sayıldığından bahsedilemez. Davalının ilk sözleşme kapsamında yapılan avans ödemesi karşılığında ikinci sözleşme ile kararlaştırılan ürünlerden 303.200,00-TL tutarında ürünü davacıya teslim ettiği, bakiye 343.800,00-TL karşılığında ürün teslimi gerçekleştirdiğini ispat edemediği anlaşılmıştır. Şu halde bu tutarın davacıya iadesi ile yükümlüdür.
Taraflar arasındaki ilk sözleşmede paketlemenin ücrete dahil olduğu kararlaştırılmış; ikinci sözleşmede bu konuda revizyona gidilmiştir. 04/12/2017 tarihli sözleşmede ambalaj, paketleme, plastik kutu masrafının davacıya ait olacağı açıkça kararlaştırılmış, nar ve gala arasında açık bir ayrım yapılmamıştır. Şu halde davacının 54.353,11- TL tutarındaki plastik kasa ve ambalaj ücretinin tahsili istemi yerinde değildir. Kaldı ki bir an için paketleme masraflarının sadece gala için davacıya ait olacağının kararlaştırıldığı kabul edilse dahi, davacı tarafça sunulan plastik kasa ve ambalaj masraflarına ilişkin dava dışı firmalarca kesilen faturaların içeriğinden, fatura konusu plastik kutu ve ambalaj malzemelerinin nar için mi gala için mi kullanıldığı anlaşılamamaktadır.
Yukarıda yapılan tüm saptamalar çerçevesinde; taraflar arasında 22/09/2017 tarihli 800-ton nar alımına yönelik sözleşme yapıldığı, davacı yanın bu sözleşme kapsamında davalı şirkete toplam 647.000,00-TL avans ödemesi yaptığı, ilk sözleşme kapsamında herhangi bir mal teslimi yapılmadığı, bu kez tarafların bir araya gelerek 04/12/2017 tarihli sözleşmeyi imzaladıkları, bu ikinci sözleşme kapsamında davalının davacıya toplam 303.200,00-TL tutarında mal teslim ettiği, bakiye 343.800,00-TL için mal teslimi yapılmadığı, davalının ürünlerin depoda hazır bulundurulduğunun ve teslim borcunun böylece yerine getirildiğinin savunulduğu; buna karşılık taraflar arasındaki ilk sözleşmede depo bedelinin, depodan limana sevkiyat bedelinin ücrete dahil(satıcı davalıya ait olduğunun) olduğunun, böylece teslim borcunun limanda teslim ile yerine getirilmiş sayılacağının kararlaştırıldığı, ikinci sözleşmede bu konuda revizyon yapılmadığı, depoda teslime ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığı, ürünlerin depoda hazır bulundurulmasının teslim borcunun ifası sayılamayacağı, davalının karşılığında mal teslim etmediği 343.800,00-TL avans ödemesini iade ile yükümlü olduğu; yine taraflar arasındaki ilk sözleşmede paketlemenin ücrete dahil olduğunun(satıcı davalıya ait olduğu) kararlaştırıldığı, ikinci sözleşmede bu konuda revizyona gidildiği ve ambalaj, paketleme, plastik kutu masrafının davacıya ait olacağının açıkça kararlaştırıldığı, şu halde davacının 54.353,11- TL tutarındaki plastik kasa ve ambalaj ücretinin tahsili isteminin yerinde olmadığı anlaşılmış; davanın kısmen kabulüne, davalı tarafça ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine yapılan itirazın 343.800,00-TL asıl alacak yönünden iptaline, bu tutara takip tarihinden itibaren yıllık 9,75’den başlamak kaydıyla değişen oranlarda ticari avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacının hüküm altına alınan alacağı likit nitelikte olup, davalı itirazında haksız bulunduğundan, İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren tespit edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı tarafça ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine yapılan itirazın 343.800,00-TL asıl alacak yönünden iptaline, bu tutara takip tarihinden itibaren yıllık 9,75’den başlamak kaydıyla değişen oranlarda ticari avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hüküm altına alınan alacağın % 20’si (68.760,00-TL) oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 23.484,98-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 18.391,50-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 5.093,48 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 32.516,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.921,00 TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre % 80’inin (1.536,80 TL) davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/11/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır