Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/635 E. 2022/919 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/635 Esas
KARAR NO : 2022/919

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/07/2018
KARAR TARİHİ : 14/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket ile davalı firma arasında 02.01.2015 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre müvekkili şirketin davalı şirkete … adlı projede çelik kapı, iç kapı, ahşap süpürgelik, mutfak dolabı genel ve ebeveyn banyo dolapları ile vestiyer dolabı ve aksesuarlarını üretmeyi, sevk etmeyi ve montajını sağlamayı taahhüt ettiğini, fakat inşaatın seviyesi ilerledikçe müvekkili firmaya sözleşilen ölçü ve malzemelerde de revizyona gidildiğini, uyuşmazlığın kaynağının da tam bu vakalarda ortaya çıktığını ve ek iş mahiyetinde mali külfetler oluşturduğunu, sözleşmenin “4. Özel Şartlar/C. Ölçü ve Mekan Hazırlığı Ürün Birim Fiyatları” bölümünde belirtildiği gibi alıcı tarafın siparişinden sonra “değiştirilmiş ölçü ve modelleri” nedeniyle kendilerince termin süreleri ve ek ödeme uygulamaları doğduğunu, siparişlerindeki sonradan yapılan değişikliklerin ek maliyet oluşturduğunu, işin teslimi ile birlikte satıcı tarafın ilgili vadelerdeki önceden kararlaştırılmış çekleri tahsil ettiği fakat ek işlerden dolayı oluşan cari borcunun 13.506,46 TL ve 11.06.2017 tarihli faturadaki 80.830,00 TL tutarındaki ödemesini alamadığını beyan ederek davalı tarafın
itirazlarının iptalini, kötüniyetli itiraz karşısında %20’den az olmamak kaydı ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Taraflar arasında bir sözleşme olduğunu ancak söz konusu alacak iddiasının sözleşmeden kaynaklanmadığını nitekim davacı tarafından … 28. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile müvekkili şirket hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını davacı tarafın yetkiye itirazına rağmen sayın mahkemenize de itirazın iptali davası açtığını İstanbul’da yapılan takibin geçerli olmadığını taraflara arasında 02.01.2015 tarihinde KDV dahil 1.724.975,92 TL’lik bir sözleşme akdedildiğini ve 12 adet çek ile sözleşmenin bedelinin fazlası olan 1.725.000,00 TL 12 adet çek ile davacı firmaya ödendiğini, sözleşmenin “e” maddesine göre sipariş formu üzerinde onaydan itibaren 6 hafta sonunda müvekkilinin o tarihte devam eden Star Residence isimli inşaat projesinde yer alan 134 daireye Mutfak Dolabı, Ebeveyn Banyo Dolabı, Banyo Dolabı, Süpürgelik (Montajsız), Vestiyer Dolabı, Sparta 8 Dış OP, İç Divaplus, Divaplus 7F2 Dolu Kanatlı, Yavru Kanalı Camlı, Dıştan Sürme Camlı, Ana Kanat Camı, Yavru Kanat Camı davacı tarafından satılarak müvekkilinin şantiyesine nakline başlanacak ve işin tamamının teslimi ise 30.08.2015 tarihi olacağı, yine taraflar arasındaki sözleşmenin d maddesine göre nakliye ve montaj hizmetinin birim fiyatlara dahil edildiğini, montaj işlemini davacı tarafın yapacağını, ancak davacı tarafın yan ürünleri sözleşmeye aykırı olarak süresi içinde teslim etmediğini ve projenin gecikmesine sebebiyet verdiğini, projenin termin süresi olan 30.08.2015 tarihi itibariyle bile sözleşme konusu emtianın şantiyeye gelmediğini, davacı yanca 11.06.2017 tarih ve … sıra nolu 80.830 TL tutarındaki faturanın kesildiğini, faturanın 2 kalem olduğunu, mutfak vestiyer ölçü farkının 59.120 TL ve Çelik Kapı Boru kol farkı 9.380 TL olduğunu, iş bu fatura içeriği hizmet ve malın alınmadığı belirtilerek … 2. Noterligi’nin … tarih ve … nolu fatura ve içeriğine itiraz ve ihtardır başlıklı itiraz yapıldığını, oysa ki icra takibi başlatılan rakamın 94.336,49 TL ile konulduğunu beyan ederek davanın reddini, yargılama giderleri, icra tazminatı ve vekalet ücretinin davacı yandan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlığın; taraflar arasında aktedilen 02/01/2015 tarihli satış sözleşmesi başlıklı eser sözleşmesi kapsamında, davacının … 28. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu alacağının varlığı, miktarı ve talep edilebilirliğine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; 02/01/2015 Tarihli Satış Sözleşmesine, Cari hesap kaydına, faturalara, taraf temsilcileri arasındaki yazışmalara, ticari defterlere, tutanaklara, keşfe, bilirkişi incelemesine, yemine ve her türlü yasal delile delil olarak dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Şirket adres kaydına, tanıklara, ticari defterlere, fatura ve irsaliyelere, dışardan temin edilen iş ve işlemlere ilişkin kayıtlara, bilirkişi incelemesine, faturaya itiraza ilişkin … 2. Noterliğinin … yevmiyeli ihtarına ve sair yasal kanıtlara delil olarak dayanmıştır.
… 28. İcra Daireisi’nin … E. Sayılı dosyası aslı celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 28. İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı takip dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı aleyhinde fatura alacağının tahsili amacı ile 95.319,27-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirketin 02/08/2017 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
12/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda; “Dosya münderecatından; detayları yukarıda esaslıca açıklanan gerekçelerle icra takibine konu edilen işlerin hangi dairelerde ve ne miktarda olduğunu, hangi değişiklikler neticesinde gerçekleştiği hususlarına ilişkin bir bilgi olmamasından ötürü; sitenin bütününde mutfak dolabı, vestiyer ve genel banyo dolapları açısından ilave ya da bir eksilme olup olmadığını, heyetlerince tespit edilebilmesinin mümkün olmadığını, davacı vekilince ilave ya da eksilen iş olarak; sadece mutfak dolaplarının miktarı ile ölçülendirilmesine dair bir hesap tablosu dosyaya sunulduğunu, ancak; vestiyer ve genel banyo dolabına ilişkin daire bazlı herhangi bir açıklayıcı bilgiye dosyada rastlanılamadığını, bu itibarla sadece mimari projelerin incelenmesi neticesinde mutfak ölçüleri yönünden; davacının uygulama yapıldığı iddiası ile öne sürdüğü mutfak ölçüleri birbirleriyle karşılaştırıldığını ve ardaki farkın 2,86 m olduğu anlaşıldığını, ancak mutfak dolabı ölçüleri yönünden sözleşmede daire bazlı bir ölçü kriteri mevcut olmadığından heyetlerince ilave iş olarak mukayeseli karşılaştırma yapılamadığını, Mahkememizin takdiri davacı yanın mutfak dolapları açısından iddia ettiği hesap metodolojisinin doğru olduğu yönünde ise; bu hususa ilişkin hesaplama aşağıda arz edildiğini, 1 adet daire için 3.250 TL olan 1 adet mutfak dolabı için boy ölçüsünün 440 cm olarak kabulü halinde toplam 134 daire olduğu için 134 x 440 cm- 58.960,00 cm olarak genel toplamda öngörülen mutfak dolabı boy ölçüsü olacağını, mimari projeye göre heyetlerince hesap edilen mutfak boy ölçüsünün 65.586,00 cm olduğunu, aradaki farkın 65.586,00 cm – 58.960,00 cm – 6.626,00 cm (66,26 m) olacağını, bu farka isabet eden ilave iş bedeli (440 cm’nin standart mutfak ölçüsü olarak referans 3250 alınması durumunda) 440 Türk Lirası Dört Kuruş) olarak hesap edildiğini, 6.626 – 48.942,04 TL (Kırk sekiz bin dokuz yüz kırk iki) takdirin yüce mahkemenize ait olduğu yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir. “
22/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; “Kök raporda ve iş bu ek raporda gerekçeleri ile aktarıldığı üzere; icra takibine konu edilen işler yönünden sitenin bütününde (134 dairenin tamamında) mutfak dolabı, vestiyer ve banyo dolapları açısından ilave ya da bir eksilme olup olmadığı hususunun; dava kapsamındaki mevcut unsurlar ve keşif mahallinde içerisi görülebilen taşınmazlar ile net olarak tespitinin mümkün olmadığını, sadece içerisi görülen daireler yönünden, eksiklik olarak tespit edilebilen eksik iş bedelinin 3.936,00 TL (ÜçbindokuzyüzotuzaltıTürkLirası) olacağını, bu bağlamda; heyetimizin kök raporundaki görüş ve kanaatlerinde bir değişikliğin bulunmadığı yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.”
04/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda;. “Davalı … Tic. Ltd. Şti. tarafından incelemeye sunulan 2014-2017 yılına ait ticari defterlerin TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğunun görüldüğünü, davalı yanın incelenen ticari defterlerine ve cari hesap ekstresine göre davacı yana 31.12.2016 tarihi itibariyle 13.506,49-TL borçlu olduğu görüldüğünü, dosya incelemesi kapsamında davacının sunmuş olduğu ekstreye göre 31.12.2016 tarih itibari ile bu bakiyede mütabık oldukları görüldüğünü, davalı yanın incelenen ticari defterlerine ve cari hesap ekstresine göre davacı yana 31.12.2017 tarihi itibariyle 13.506,49.-TL cari hesap borçlusu olduğu görüldüğünü, dava konusu 11.06.2017 tarihli 80.830,00 TL fatura Davalının kayıtlarında gözüktüğünü, tarafların, inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin Mahkememizin takdiri içinde kaldığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.”
04/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda;”Davacı şirketin takip dayanağı fatura sebebiyle davalı şirketten alacaklı olmadığını, cari hesap bakiye alacağından davalı lehine oluşan fiyat farkı ve eksik işler bedeli düşülerek, davacı şirketin takip tarihi 20.07.2017 itibariyle, davalı şirketten 13.506.49-8.102,30= 5.404,19.-TL talep edebileceğinin hesaplandığını, davacı taraf faturayı davalıya tebliğ etmiş ise de takip tarihinden önce temerrüt ihtarı göndermediğinden, davacı takip öncesi faiz isteyemeyecek, takipten sonra TCMB avans faizi oranı üzerinden faiz talep edebileceğini, alternatif hesaplama Mahkeme tarafından, bilirkişilerin yukarıdaki tespit ve hesaplamalarından farklı olarak, takip dayanağı faturaya davalı tarafça süresinde itiraz edilmemesi sebebiyle ispat yükünün davalı tarafa geçtiğini, teknik ve mali inceleme sonuçlarına göre davalı tarafça faturanın aksinin ispat edilemediği sonucuna varılması halinde, davacı taraf 13.506.49 TL cari hesap alacağı ve 80.830.-TL fatura alacağı olmak üzere takip tarihi 20.07.2017 itibariyle davalı şirketten toplam 94.336.40.-TL alacaklı olacak ve borçluya temerrüt ihtarı gönderilmediğinden takip öncesi faiz istenemeyeceği yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.”
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, TBK 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesine dayalı bakiye fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali isteminden ibarettir. Taraflar arasında 02/01/2015 tarihli, çelik kapı, iç kapı, ahşap süpürgelik, mutfak dolabı genel ve ebeveyn banyo dolapları ile vestiyer dolabı ve aksesuarları üretme, sevk etme ve montajına ilişkin eser sözleşmesi düzenlendiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye, iş bedelinin ödendiğini ispat yükü iş sahibine aittir. Eser sözleşmesini düzenleyen TBK’nın 470 ve devamı maddelerine göre, bu sözleşmenin tarafı olan yüklenici eseri, kanuna, sözleşme ve varsa eklerine, fen ve sanat kurallarına ve iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun yapmak ve süresinde teslim etmek, iş sahibi ise iş karşılığı bedeli ödemekle yükümlü olup, yüklenici eseri yukarıda belirtilen usul ve şekilde yapıp teslim ettiğini, iş sahibi de iş bedelini ödediğini ispatla yükümlüdür. Eser sözleşmesinde iş bedelinin hesaplanmasında genel ilke, yapılan imalat ve tutarının saptanıp belirlenmesi ve varsa eksik ve ayıplı işler karşılığı miktar ile ödendiği ispatlanan bedelin mahsup edilmesi şeklindedir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, 02.01.2015 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre müvekkili şirketin davalı şirkete … adlı projede çelik kapı, iç kapı, ahşap süpürgelik, mutfak dolabı genel ve ebeveyn banyo dolapları ile vestiyer dolabı ve aksesuarlarını üretmeyi, sevk etmeyi ve montajını sağlamayı taahhüt ettiğini, inşaatın seviyesi ilerledikçe ölçü ve malzemelerde revizyona gidildiğini, ek iş mahiyetinde mali külfetler oluşturduğunu, sözleşmenin “4. Özel Şartlar/C. Ölçü ve Mekan Hazırlığı Ürün Birim Fiyatları” bölümünde belirtildiği gibi alıcı tarafın siparişinden sonra “değiştirilmiş ölçü ve modelleri” nedeniyle kendilerince termin süreleri ve ek ödeme uygulamaları doğduğunu, siparişlerindeki sonradan yapılan değişikliklerin ek maliyet oluşturduğunu, işin teslimi ile birlikte satıcı tarafın ilgili vadelerdeki önceden kararlaştırılmış çekleri tahsil ettiği fakat ek işlerden dolayı oluşan cari borcunun 13.506,46 TL ve 11.06.2017 tarihli faturadaki 80.830,00 TL tutarındaki ödemesini alamadığını beyan ederek bu alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalı tarafın itirazının iptalini talep etmiştir.
Mahkememizce alınan 06.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda mali yönden yapılan değerlendirmede, davacı … A.Ş ve davalı …Tic. Ltd. Şti. nin ilgili dönemlere ait yasal ticari defterlerinin TTK ve VUK göre usulüne uygun olarak tutulduğu ve gerekli bildirim ve tasdiklerinin yaptırıldığı görüldüğü, davalı ve davacı şirketlerin birbirini doğrulayan ticari defter kayıtlarına göre 31.12.2016 tarihi itibariyle davacının davalı şirketten 13.506.49.-TL alacaklı olduğunun görüldüğü, davacı …Tic. A. Ş. tarafından 11.06.2017 gün ve 187718 no ile düzenlenen ve davalı … Ltd. Şti gönderilen ihtilaf konusu fatura içeriğine 8 günlük süre geçtikten sonra 12 gün sonra noter kanalıyla itiraz edilmiş olup itiraz süresi geçirildiğinin görüldüğü, bu faturanın kabulü halinde davacı şirketin davalı şirketten alacağının 94.336.40.-TL olduğu tespit edilmiştir. Bu kapsamda taraflar arasındaki ihtilaf, 02.01.2015 tarihli … Ref. Nolu satış sözleşmesine konu işlerden dolayı siparişten sonra alıcı tarafından değiştirildiği iddiası ile ölçü ve modeller nedeniyle ek işlerden dolayı ek maliyet oluştuğu iddiası ile ek maliyet bedellerine ilişkin olup, taraflar arasında, sözleşmede belirlenen iş bedeli dışında ek işlerin ve bu sebeple ek maliyetlerin oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı ve bunları davacı tarafın talep edip edemeyeceği konularında toplanmıştır.
Taraflar arasında imzalanmış olan 02.01.2015 tarihli sözleşmede işin bedelinin KDV dahil 1.724.975,92-TL olduğu ve teslim tarihinin ise 30.08.2015 olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Mahkememizce alınan 06.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda teknik bilirkişinin tespitlerine göre, davacı şirketin talep ettiği mutfak dolapları metraj farkı, vestiyer fiyat farkı, çelik kapı kolu fiyat farkı hesaplamalarının nasıl yapıldığının anlaşılamadığı, davacının hesap yöntemine göre davalıdan talep edebileceği fiyat farkının 4.543,70.-TL olarak hesap edildiği, davalının davacıdan talep edebileceği bedelin ise G. Banyo fiyat farkı olan 8.710.-TL ve A65 ve A66 dairelerde tespit edilen eksikliklerin giderilme bedeli olarak hesap edilen 3.936.-TL olmak üzere toplam 12.646.-TL olduğu, böylece davalı lehine farkın: 12.646.-TL – 4.543,7 = 8.102,30.-TL olduğu tespit edilmiştir. Takip dayanağı ek maliyet bedeline ilişkin 11.06.2017 tarih ve 187718 nolu faturanın davalı
tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafın faturaya TTK.m.21’deki 8 günlük itiraz süresi geçtikten sonra itiraz ettiği anlaşılmıştır. Faturanın Türk Ticaret Kanunu’nun 21. Maddesi gereğince kesinleşmiş ve tarafları bağlayıcı olduğunun kabul edilebilmesi için fatura konusu işle ilgili taraflar arasında sözleşme yapıldığının yasal delillerle kanıtlanması ve bedeli uyuşmazlık konusu olan işin de kabul edilebilir yeterlilikte iş sahibine teslim edildiğinin yüklenici tarafından kanıtlanmış olması zorunludur. Sadece faturanın karşı tarafa tebliğ edilmiş ve itiraz edilmemiş olması, taraflar arasında akdi ilişkinin kurulmuş olduğunu, iş bedelinin istenebilir olduğunu kanıtlamaz. (Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi, 2007/2029 Esas, 2008/1483 Karar) Faturayı alan kimsenin aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde kapsamı hakkında itirazda bulunmaması sonucunda fatura kapsamını kabul etmiş sayılabilmesi için, faturanın taraflar arasındaki yazılı sözleşme şartını değiştirir nitelikte de olmaması gerekir. Çünkü taraflar arasında yazılı bir sözleşme mevcut ise, taraflardan birisi tek yanlı olarak sözleşme hükümlerini değiştiremez. (Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi, 2007/3090 Esas, 2008/3800 Karar) Yine taraflar arasındaki sözleşmede iş bedelinin belirlenme yöntemini gösteren bir hüküm var ise iş bedelinin bu sözleşme hükmüne göre belirlenmesi gerekir. Buna uygun olarak düzenlenmeyen faturaya süresi içinde itiraz edilmemiş olması, fatura içeriğinde gösterilen bedelin kesinleşmesi sonucunu doğurmaz. (Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi, 2006/7750 Esas, 2007/882 Karar) Belirtilen nedenlerle, eldeki dava kapsamında teknik bilirkişi tarafından yapılan
tespitlere göre davacı şirketin aradaki sözleşme gereğince, talep edebileceği bir fiyat farkı veya ek maliyetin bulunmadığı, aksine davalı tarafın G.Banyo fiyat farkı ve A65 ve A66 nolu dairelerde tespit edilen eksik işler sebebiyle toplam 8.102,30.-TL alacaklı olduğu sonucuna varıldığı, bu tespitlere göre, taraf şirketlerin eksik ve ayıplı işler sebebiyle karşılıklı olarak birbirinden alacakları, birbirini doğrulayan cari hesap bakiyeleri, takip/dava konusu fatura ve faturaya süresi geçtikten sonra itiraz edilmesinin sonuçları ile işbu davada, davacı şirketin takip dayanağı fatura sebebiyle davalı şirketten alacaklı olmadığı, cari hesap bakiye alacağından davalı lehine oluşan fiyat farkı ve eksik işler bedeli
düşülerek, davacı şirketin takip tarihi 20.07.2017 itibariyle, davalı şirketten 13.506.49-8.102,30 = 5.404,19.-TL talep edebileceğinin 04/06/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edildiği, 04/06/2022 tarihli bilirkişi raporunun tespit ve değerlendirmeler bakımından somut olaya uygun ve denetime elverişli bulunduğu anlaşılmış, davalı tarafın icra takibinden önce temerrüde düşürülmediği ve takip öncesinde faiz istenemeyeceği, davacının alacağına icra takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği ve bu bağlamda işlemiş faize yönelik talebin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve davanın kısmen kabulü ile, davalının … 28 İcra Müdürlüğü’ nün …esas sayılı takibine yaptığı itirazın 5.404,19-TL-TL asıl alacak yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık değişen oranlarda avans faizi ile takibin devamına,fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunulmuş ise de, İİK’nun 67/2. maddesinde düzenlenen icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için alacağın likit olması gerekmektedir. Eser sözleşmesi neticesindeki davacının talep edilebileceği bedelinin yargılama sırasında ortaya çıkmış olması dikkate alındığında alacağın likit olmadığı kanaatine varılmakla koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı tarafından cevap dilekçesinde kötüniyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davanın reddedilen kısmı yönünden haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığının dosya kapsamı itibariyle ispatlanamamış olması ve bu yönde herhangi bir delil bulunmaması nedenleriyle davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-… 28 İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın: 5.404,19-TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile, takibin; asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık avans faizi uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 369,16.-TL nispi karar ve ilam harcının, dava ilk açılırken davacı taraftan peşin alınan 1.151,82.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 782,66.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 369,16.-TL peşin harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvurma harcı, 314,00 TL keşif harcı, 5.700,00.-TL bilirkişi masrafı ve 667,15.-TL posta giderleri olmak üzere toplam 6.717,05.-TL yargılama giderinin, davadaki kabul ret oranına göre 380,82.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avansın, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davadaki kabul ret oranına göre 47,16.-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 5.404,19.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 14.386,41.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin huzurunda, diğer tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.14/12/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır