Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/621 E. 2020/330 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/621 KARAR NO : 2020/330

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 28/06/2018
KARAR TARİHİ : 16/06/2020

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9.maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız ve tarafsız İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin kararıdır.
Davacı vekili dava açan dilekçesinde özetle;
Davalının 30/09/2016 düzenleme tarihli, 01/12/2016 ödeme tarihli 650.000 TL bedelli senede dayanarak İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlattığını, müvekkili davacının davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin böyle bir senedi tanzim ve imza etmediğini, senedin haksız olarak vücuda getirildiğini, bu nedenle senedin metin itibariyle ve imza itibariyle birde şekil itibariyle bilirkişi incelemesine tabi tutulması gerektiğini beyanla, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine konu 01/12/2016 vade, 30/05/2016 tanzim tarihli 650.000,00 TL miktarlı senetten dolayı davacının davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, icra takibinin iptaline, senet aslının davacıya iadesine, maddi ve manevi tazminat davalarına ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalının takip miktarının % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalının uzun yıllardır Mekke’de turizm firmalarına toplu yemek hizmeti verdiğini ve verilmesine aracılık ettiğini, bu bağlamda borçlu davacının … isimli otelde konaklayan 950 kişilik kafilesine 30/05/2016-12/07/2016 tarihleri arasında 42 gün boyunca sabah ve akşam olmak üzere günde iki öğün yemek tedarik edilmesine aracılık ettiğini, anlaşma gereği bedelin bir kısmının davalıya peşin ödendiğini, geri kaylan alacak miktarı için ise davaya konu senedin verildiğini, davacının senetten kaynaklanan borcunu vadesinde ödememesi üzerine icra takibine başvurulduğunu, davacı tarafın senetteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığı hususunun doğru olmadığını, bu hususun imza incelemesiyle tespit edileceğini, yine senedin tüm unsurlarıyla kanunda öngörülen koşulları taşıdığını ve borç doğrucu nitelikte bulunduğunu, aksine davacı iddialarının yerinde olmadığını, davacının tüm iddia ve itirazlarının borcun ödenmesini geciktirmeye matuf olduğunu beyanla, davanın reddine, davacının % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :
Elde ki dava; İcra iflas Yasasının 72.maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup davacının; İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına dayanak 30/09/2016 düzenleme tarihli, 01/12/2016 ödeme tarihli 650.000 TL bedelli senetten dolayı davalıya borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
İcra İflas Yasasının 72/1.maddesi gereğince borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığının ispatı için menfi tespit davası açabilir. Anılan yasanın 72/7.maddesi gereğince de; takibe itiraz etmemiş veya itirazın kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek zorunda kalan kişi, ödediği tarihten itibaren 1 yıl içinde genel hükümler kapsamında ödediği paranın geri alınmasını isteyebilir.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün… sayılı takip dosyası kapsamından, keşidecisi davacı, lehtarı davalı … olan 30/05/2016 düzenleme, 01/12/2016 ödeme tarihli 650.000,00 TL bedelli “bono” dayanak alınarak, davacı hakkında, 650.000,00 TL tutarındaki varlığı ileri sürülen alacağın ferileriyle birlikte ödetilmesi istemiyle, kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu tespit olunmuştur.
Elde ki davada davacı taraf;
a)İcra takibine konu senedin düzenleme tarihinde ki şirket yetkilisinin imzasını içermediğini, bu nedenle davalı lehine ve davacı aleyhine borç doğurucu nitelikte bulunmadığını,
b)Davacının davalıya her hangi bir borcunun bulunmaması nedeniyle senedin haksız olarak vücuda getirildiğini,
c)İmza, senet metni ve vücuda getiriliş biçimi itibariyle senedin sahte olduğunu,
d)Neticede davacının davalıya davaya konu senet nedeniyle borcunun bulunmadığını iddia etmiş,
Davalı taraf ise;
a)İcra takibine ve davaya konu senedin, davacının … isimli otelde konaklayan 950 kişilik kafilesine 30/05/2016-12/07/2016 tarihleri arasında 42 gün boyunca sabah ve akşam olmak üzere günde iki öğün yemek tedarik edilmesine davalının aracılık etmesinden kaynaklandığını,
b)Senedin keşide tarihinde şirket yetkilisi tarafından imzalandığını ve Türk Ticaret Kanununu kapsamında geçerli bir bono niteliğinde olduğunu, borç ilişkisinin davacının ticari defter ve kayıtlarının ayrıntılı olarak incelenmesi neticesinde tespit edilebileceğini, davacının davalıya icra takip talebinde ki miktar kadar borçlu olduğunu, beyan etmiş ve savunmuştur.
Davalının, davacının ticari defter ve kayıtlarına delil olarak dayandığı cevap dilekçesi içeriğinden anlaşılmış olmakla, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi hususunda yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim edilen 22/07/2019 havale tarihli raporda özetle;
Davacı şirketin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, davalının vergi mükellefi olmadığı, ticari defterlerinin bulunmadığı, dava konusu senedin davacı defter kayıtlarında olmadığı yönünde görüş açıklandığı anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere, Hukuk Muhakemeleri Yasasının 208.maddesi hükmü gereğince, resmi olan veya olmayan her çeşit senedin sahteliğini iddia eden kimse bu iddiasını asıl davaya bakan mahkemede gerek dava, gerekse ön sorun biçiminde ileri sürülebilir. Sahtelik incelemesi Hukuk Muhakemeleri Yasasının 211.maddesine göre yapılır. Senetteki yazı ve imzanın inkarı durumunda da Hukuk Muhakemeleri Yasasının belirtilen bu hükümleri uygulanır. Bu hükümler kesindir. Hukuk Muhakemeleri Yasasının 211.maddesi gereğince, davanın incelenmesi sırasında bir taraf kendisi ile ilişki kurulan senette bulunan yazı ve imzasını inkar veya tanımadığını ileri sürürse iki tarafın açıklamaları ve o yolda ileri sürülen deliller üzerinde hakim yeterli derecede kanıya varırsa senet veya sözleşmeyi geçersiz sayarak uyuşmazlığın esası hakkında karar verir. Kanaat sahibi olmaz ise hakim iki tarafın belirlenecek günde gelmelerinde karar verir. Her iki taraf belirli günde gerekli açıklamaları yapar ve verilebilecek ise elverişli belgeleri verir ve yazı ile imzanın gerçekliğini ne biçimde ve hangi delillerle kanıtlayabileceklerini mahkemeye bildirirler. Bu konuda yapılan incelemeye rağmen hakimde sahtelik konusunda kesin bir kanaat oluşmamışsa bilirkişi incelemesine karar verir.Bilirkişi incelemesinden önce, mevcutsa o tarafa ait karşılaştırmaya elverişli yazı ve imzalar ilgili yerlerden getirtilir. Bilirkişi bu yazı ve imzalarla o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. Somut olayda, icra takibine ve davaya konu senedin, keşide tarihinde şirket yetkilisi tarafından imzalanmadığı davacı taraf iddiası gereğince, senedin keşide tarihinde ki şirket yetkilisinin (-30/05/2016 senedin düzenleme tarihi olup, bu tarihte şirket yetkilisi …tır ve adı geçenin imza örnekleri dosyaya ikame olunmuştur-) imza incelemesine esas yazı ve imza örnekleri dosyaya ikame olunmuş, bu hususta yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim olunan 15/11/2019 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Dava konusu senet üzerinde ki imzanın keşide tarihinde ki davacı şirket yetkilisi …’ın eli ürünü olmadığı, dava dışı …’ın eli ürünü olduğu, yönünde görüş açıklandığı anlaşılmıştır.
Az yukarıda kısaca açıklanan davanın safahatı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, 30/09/2016 düzenleme tarihli, 01/12/2016 ödeme tarihli 650.000 TL bedelli icra takibine ve davaya konu senetteki (-tanzim tarihi olan 30/05/2016 tarihinde davacı adına kambiyo senedi düzenlemeye yetkili olan kişinin … olduğu-) keşideci imzasının davacı şirket yetkilisi …’a ait olmadığı, sonucuna varılmıştır. Hal böyle olunca da yetkisiz kişi tarafından keşide ve imza edilen senet nedeniyle Türk Ticaret Kanunu hükümleri ile Borçlar Yasasının yetkisiz temsil ve ticari mümessile ilişkin hükümleri kapsamında davacı şirketin icra takibi ile davaya konu senet nedeniyle lehtara karşı sorumlu olup olmayacağı üzerinde durulması gerekir.
Türk Ticaret Kanununun 778/2.maddesinin (e) bendinin göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken Türk Ticaret Kanununun 678.maddesinde; “Temsile selahiyeti olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan kişi, o poliçeden dolayı bizzat sorumludur…” hükmü yer almaktadır. Madde metninden çıkarılacak sonuç ise, keşideciyi temsile yetkili olmadığı halde bir poliçeye keşideci adına imza koyulması halinde, aleyhine kıymetli evrak düzenlenen keşidecinin bu borç ilişkisinden sorumlu olmayacağıdır. Somut olay bu doğrultuda değerlendirildiğinde, yetkilisi tarafından imzalanmayan icra takibine ve davaya konu senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmayacağı sonucuna varılmıştır. Hemen belirtilmelidir ki mahkememiz heyeti davalı tarafça ispat edilememesi nedeniyle somut olayda Borçlar Yasasının yetkisiz temsil ve ticari mümessile ilişkin hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı sonucuna varmıştır.
Özetle ve öz olarak; 30/09/2016 düzenleme tarihli, 01/12/2016 ödeme tarihli 650.000 TL bedelli, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine ve elde ki davaya konu senetteki imzanın, davacı keşideci şirketi temsile yetkili kişiye ait olmadığı bu suretle davacı şirketin senet nedeniyle davalıya borçlu olmadığı, ispat edilememesi nedeniyle somut olayda Borçlar Yasasının yetkisiz temsil ve ticari mümessile ilişkin hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, icra takibinde davalının kötü niyetli ve haksız olduğu hususunun (-İcra İflas Yasasının 72/5.maddesi kapsamında-) davacı tarafça ispat edilememesi nedeniyle davalının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulamayacağı sonucuna ve vicdani kanaatine varılarak, aşağıda ki karar verilmiştir.
16/06/2020 tarihli kısa kararda senet düzenleme tarihinin sehven (-yazı benzerliği sebebiyle-) 30/09/2016 olarak yazıldığı görülmekle, dosyadaki mevcut kayıt ve belgeler incelendiğinde düzenleme tarihinin 30/05/2016 olduğu anlaşılmakla; kısa kararda sehven 30/09/2016 olarak yazılan düzenleme tarihi 30/05/2016 olarak gerekçeli kararda düzeltilmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)Davanın KABULÜNE,
2)Davacının; İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ki 30/05/2016 düzenleme tarihli, 01/12/2016 ödeme tarihli 650.000 TL bedelli takibin dayanağı senet nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
3)Davalının takipte, İcra İflas Yasasının 72/5.maddesinde tarif edildiği gibi haksız ve kötü niyetli olduğu hususu ispat edilemediğinden davacının tazminat isteminin reddine,
4)Yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine,
5)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 44.401,50 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan harcın mahsubuna,
6)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 49.550,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7)Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 12.758,87 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8)Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI
44.401,50 -TL. KARAR HARCI
11.100,37 -TL. PEŞİN HARÇ
33.301,13 -TL. KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ
11.141,47 TL İLK GİDER
700,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
917,40 TL POSTA MAS.
12.758,87 TL TOPLAM