Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/588 E. 2023/41 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/588
KARAR NO : 2023/41

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/04/2017
KARAR TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalının arsa sahiplerinden kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile yapımını üstlendiği; … İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, Dış Kapı No:… sınırlarında bulunan 1582 Ada, 19 Parselde bulunan binanın mermer ve granit yapım işlerini davalıdan alarak yapımını – imalatını eksiksiz tamamlayarak davalıya teslim ettiğini, müvekkilinin, yapım esnasında davalının beğenmiş olduğu tüm malzemeleri, davalını isteği doğrultusunda seçerek davalı ile anlaşılan m2 birim fiyatı üzerinden üretimini ve montajını yaptığını, davalının, montaj bitene değin, müvekkiline ödeme yapmadığını, işin bitimini müteakip ödemesini yapacağını bildirdiğini, ancak davalı şirketin, sadece 30/05/2016 tarihli 5.700,00 TL bedelli çeki verdiğini, başkaca bir ödeme yapmadığını, müvekkili şirketin hak ediş yapmasına izin vermediğini, fatura kesmesine onay vermeyerek, müvekkilinin kalan ödemelerini yapmadığını, müvekkilinin, davalı müteahhit ile defalarca görüşmesine rağmen davalıdan ödeme alınamaması üzerine … 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne müracaat ederek, yaptığı işlerin mahallinde tespiti, yapılan imalatların bedelinin belirlenmesi hususunda tespit davası açıldığını, tespit dosyasında mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi raporu alındığını, raporda, müvekkili şirket tarafından yapımı üstlenilen imalatların tamamının eksiksiz olarak yerine getirildiğinin, yapılan imalatların toplam tutarının 2016 yılı birim fiyatları ile 153.857,33 TL + KDV olduğunun belirtildiğini, yaptırılacak bilirkişi incelemesinde bu bedelin 216.905,00 TL çıkacağını, bu nedenle fazlaya ilişkin talep ve haklarını saklı tuttuklarını, … 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında verilen bilirkişi raporuna dayalı olarak, davalı aleyhinde … 3. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, itiraz akabinde takibin durduğunu, müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini ancak davalıdan ödeme alınamadığını, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, takibi sürüncemede bıraktığını iddia ve beyan ederek, davanın kabulüne, itirazın iptaline, davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı taraf ile davacı arasında, dava konusu olan mermer yapımı konusunda hiçbir yazılı ya da sözlü sözleşme olmadığını, davacının, dava dışı … – …ve onun ortağı … ile anlaşıldığını ve onlara iş yaptığını, bedelini de onlardan aldığını veya alacağını, müvekkilinin, yapmış olduğu inşaatın birçok işi için dava dışı … – …ve onun ortağı … ile anlaşıldığını, inşaatın; mermer, mutfak, pimapen işinin hep dava dışı … – … ve onun ortağı … ile anlaşılarak yapıldığını, dava dışı … – … ve onun ortağı … da bu işleri kendi bünyelerinde başka kişilere yaptırdığını, dava dışı … – … ve onun ortağı …’ın, davalıdan bağımsız bir işletme olduğunu, bu işletmenin sadece davalıya değil başka kişilere ve başka işler de yaptıklarını, taraflar arasında işin yapımı, ne yapılacağı, ne kadara yapılacağı, hangi sürede yapılacağı ve benzer konularda hiçbir konuşma geçmediğini ve hiçbir anlaşma yapılmadığını, hiçbir sözleşme olmadan, hiçbir şekilde ne yapılacağı, ne özellikte ve miktarı belli olmadan hiçbir peşin ücret alınmadan ve hiçbir şekilde işin devamında ücret alınmadan bir iş yapıldığı iddiasının, bu işin olağan şekline uymadığını, davacı bir anlaşma yapmış olsa idi, fiyatının belli olacağını ve net anlaştığı bedeli talep edeceğini, davacının, dava dışı … – … ve onun ortağı … ile anlaşarak ona iş yaptığını ve anladıkları kadarı ile ondan parasını alamayınca veya eksik alınca bu kez bu anlaşmasını yok sayarak müvekkili ile anlaştığı şeklinde gerçek dışı iddiada bulunduğunu, davacının, müvekkilinden çek aldığı iddiasının doğru olmadığını, çekin davacıya verilmediğini, davacı ile dava dışı … – … ve onun ortağı … arasında ilişki ve aslışveriş olduğunu, davacının bunu gizlemeye çalıştığını, davacının, müvekkili ile görüşmesi ve konuşmasının olmadığını, dava dışı … – … ve onun ortağı …’ın yaptıkları işler nedeniyle piyasada birçok borç bıraktığını ve kayıplara karıştığını, davacının da muhtemelen bu kişiden aklan bakiye alacağını alamadığı için haksız yere davayı müvekkiline yönelttiğini, müvekkilinin sözleşme sorumluluğu olmadığını, davacının yaptığı işin özelliği ve niteliği, işçilik kalitesi, piyasa fiyatları ile en fazla 80.000,00 – 90.000,00 TL edeceğini, davacı tarafın talebinin fahiş olduğunu, delil tespit bilirkişi raporundaki imalat miktarı ile davacının iddia ettiği imalat miktarının farklı olduğunu iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, …’ın 22/01/2019 tarihli cevabi yazısı ve eki, … Bankası A.Ş.’nin 19/02/2019 tarihli cevabi yazısı ve eki, … Bankası A.Ş.’nin 25/02/2019 tarihli cevabi yazısı ve eki, … A.Ş.’nin 20/02/2019 tarihli cevabi yazısı ve eki, … Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 13/06/2019 tarihli müzekkere cevabı, … Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün 28/06/2019 tarihli müzekkere cevabı, tanık beyanları ve bilirkişi heyeti raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
HMK’nın 266/1. maddesi gereği, tarafların ticari kayıtları ve defterleri ile ilgili gayrimenkul üzerinde inceleme yapılmak üzere dosyanın mevcut durumu ile iddia, savunma ve toplanan deliller kapsamında değerlendirilebilmesi açısından bir Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi, bir İnşaat Mühendisi bilirkişi, bir Mimar bilirkişi ve bir Eser Sektör Uzmanı bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verilmiş, 21/06/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında; davacı şirketin ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdikinin süresinde yapıldığı, usulüne uygun tutulduğu ve her üç defter kayıtlarının birbirini teyit ettiğinden, davacı şirketin ticari defterlerinin kendi açısından delil niteliği taşıdığı, davacı şirketin ticari defterlerinde, davacı şirket ile davalı … veya davalı vekilinin iddia ettiği gibi dava dışı …- … ve onun ortağı … ile ticari ilişkisi olduğuna ilişkin herhangi bir muhasebe kaydına rastlanılmadığı, diğer bir deyişle ticari defterlerde 5.700,00 TL çekin tahsilatına ve fatura kaydına rastlanılmadığı, dava konusu taşınmazda, davalı yana yapıldığı iddia olunan, granit ve mermer imalatlarının 18/06/2016 icra takip tarihi itibariyle serbest piyasada oluşan emsal işlerdeki rayiç bedel ortalamaları baz alınarak yapılan hesaplama neticesinde (malzeme, işçilik, nakliye v.b dahil) 171.683,91 TL + KDV olduğu, 18/06/2016 icra takip tarihi itibariyle davacı alt yüklenicinin dava konusu işler nedeniyle delil tespit raporuna bağlı olarak icra takibi başlattığı, istemle bağlı kalınarak kendisine yapılan 5.700,00 TL ödeme düşülerek kalan iş bedelinin (153.857,33 – 5.700,00) 148.157,33 TL, buna 27.694,31 TL %18 KDV eklenilmesi ile 175.851,64 TL olarak hesaplandığı, davacının, davalı tarafı takip öncesinde temerrütte düşürmediğinden, takip öncesi faizi talep edemeyeceği, davalı asıl yüklenicinin, davacı alt yüklenici ile aralarında eser sözleşmesi temel ilişkisinin kurulmadığına yönelik savunmaları ile davacının icra inkar tazminatı istemleri konusunda taktirin Mahkememize ait olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesi nedeniyle bakiye iş bedeli alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 04/04/2018 tarih …Esas ve …karar sayılı görevsizlik kararı üzerine, mahkememize tevzi edilen işbu dava dosyası TTK’nın 4/1. fıkrası uyarınca davacı tarafın ticari şirket davalı tarafın … Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 13/06/2019 tarihli müzekkere cevabı ile tacir olduğunun bildirilmesi nedeniyle tarafların ticari işletmelerin kaynaklanan nisbi ticari dava olması nedeniyle yargılamaya devam olunmuştur.
… 3. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız takip dosyasının incelemesinde, alacaklının dosyamız davacısı …, borçlunun dosyamız davalısı … olduğu, toplam alacak tutarının 187.346,14 TL olduğu, ödeme emrinin 04/01/2017 tarihinde takip borçlusuna tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 06/01/2017 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği görülmüştür.
İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık taraflar arasında davalıya ait bina inşaatının mermer ve granit yapım işine ilişkin olarak eser sözleşmesi olup olmadığı, bu şekilde bir sözleşme ilişkisi mevcut ise davacı tarafından yapılan işlerin bedellerinin davalı tarafça ödenip ödenmediği, bu kapsamda başlatılan icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı ve iptalinin gerekip gerekmediği, davacının icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Eser sözleşmesi, kural olarak zorunlu şekil koşuluna bağlı değildir. Ancak, sözlü yapılan sözleşme inkâr edildiği takdirde, sözleşmenin yapıldığı zamandaki miktar veya değeri HMK’nın 200. maddesindeki miktardan fazla ise akdî ilişkinin davacı tarafından yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Davacı tarafça akdi ilişkinin varlığının yasal deliller ile kanıtlaması zorunludur. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde, davalıya ait bina inşaatının mermer ve granit işlerinin tamamen yapılarak teslim edildiği ve iş bedelinin davalı tarafından ödenmediği bildirilmiştir. Davalı taraf eser sözleşmesi ilişkisini inkar etmektedir. Mahkememizce temin edilen delil tespiti dosyası ve davalı tarafça verildiği bildirilen çeklereilişkin banka kayıtlarında davacı şirketçe mermer ve granit yapım işine ilişkin olarak eser sözleşmesi yapıldığına dair herhangi bir bilgi veya belge bulunmamaktadır. Bilirkişi heyeti raporunda belirtildiği üzere davacı tarafın ticari defter ve kayıtları dikkate alındığında taraflar arasında herhangi bir fatura düzenlenmediği ve davalının alacak kaydının olmadığı da sabittir. Davalı tarafa hitaben yapılan iş ve masraflarla alakalı tek bir fatura dahi düzenlenmemesi de ticari hayatın olağan akışına aykırıdır. Uyuşmazlığın temeli olan eser sözleşmesi ilişkisi ispat edilemediğinden bildirilen vakıalara göre de nitelendirmeyi de hakimin yapması hususu dikkate alınarak bilirkişi heyeti raporundaki sebepsiz zenginleşme yönünde tespit ve yapılan iş hesabına itibar edilmemiştir. Davacı tarafın sözlü olarak taraflar arasında eser sözleşmesi yapıldığını ispat edici herhangi bir delil sunamaması nedeniyle bu hususa ilişkin olarak dava dilekçesinde açıkça dayanılan yemin deliline ilişkin yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış ve bu kapsamda davacı taraf yemin deliline dayanmamıştır. Tüm bu nedenlerle davacı tarafın eser sözleşmesinin varlığı noktasında üzerinde bulunan yazılı delillerle ispat yükünü yerine getiremediği kanaatine varılmakla sübut bulmayan davanın reddine dair karar verilmiş, davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle İİK’nın 67/2.fıkrasındaki koşullar oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, davacı taraftan peşin olarak alınan 2.260,68 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 2.080,78 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 4,25 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 29.101,92 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.*