Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/568 E. 2019/157 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/568 Esas
KARAR NO : 2019/157
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 13/06/2018
KARAR :USULDEN RED
KARAR TARİHİ: 13/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;davalı şirkete sigortalı …A.Ş’nin malik ve işleteni olduğu … plakalı aracın 16.12.2017 tarihinde …’e ait … plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, davalıya sigortalı araç sürücüsünün dosya kapsamındaki maddi hasarlı trafik kazası tepit tutanağından da anlaşılacağı üzere kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu, … plakalı aracın 08.09.2017/2018 vade tarihli … nolu zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile davalıya sigortalı olduğunu, davalının hasarın tamamından poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kazanın akabinde hasarın tespitinin amaçlı ekspertiz atandığını ve aracın tamir bedeli olarak KDV dahil 3.026,58 TL tespit edildiğini, yapılan ekspertize rağmen davalının şirket tarafından ödeme yapılmadığını, hasar olan parçaların tespiti ile hasar bedelinin tespiti için ekspertiz raporu alınmak zorunda kalındığını, bu rapor için 354 TL ekspertiz ücreti ödendiğini beyan ederek hasar bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edebilecekleri miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar arttıracaklarını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 250,00 TL hasar bedeli ile 250,00 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 21.05.2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini, her türlü başvuru, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen hususları kabul etmediklerini, davacı tarafından hasara ilişkin sunulan faturaların gerçek zararı yansıtmadığını, hasar onarım bedeli talebinin reddinin gerektiğini, hasar onarım ücretinin eksper raporu belirlenebilir tazminatlar olduğundan belirsiz alacak davası şeklinde açılamadığını, müvekkili şirketin kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun meydana gelmediğini beyan ederek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Dava; … plakalı hasar bedelinin ve ekspertiz ücretinin davalıdan tahsiline ilişkindir.
Dava konusu trafik kazasında … plakalı araç ile … plakalı araçlarının çarpıştığının iddia edildiği anlaşılmaktadır.
Poliçe ve hasar dosyası incelendiğinde; davacı tarafın 3.026,58 TL değer kaybı ile 354,00 TL ekspertiz ücretinin başvuru ile sigorta şirketinden talep ettiği görülmektedir.
Davalı taraf genel mahiyette davanın reddini savunmuştur.
Dava; hasar bedeli ve eksper ücretinin faizi ile davalıdan tahsiline ilişkindir.
Dava dosyası incelendiğinde; davacının dava konusu talep ettiği araç hasar bedelini tespit ettiği bu hasar bedelinin belirli olduğu, belirlenemeyecek bir talebinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Belirli olan dava konusu bulunmasına rağmen davacının belirsiz alacak davası açtığı dava dilekçesindeki yazılı beyanından ve duruşma esnasındaki beyanından ( 6100 S HMK m107 gereğince talebi bulunmakla ) görülmektedir.
Belirli olan dava konusu değer açısından hukukumuzda belirli alacak davası veya kısmi dava açılması mümkün iken belirsiz alacak davası açılması mümkün değildir.
Davacının dava açmasında hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunması dava şartıdır. Bu durum 6100 Sayılı HMK m. 114/ 1- h de düzenlemiştir.
Hukuki yarar davacının sübjektif hakkına hukuki korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hali hazırda hukuken korunmaya değer bir yararın bulunmasını ifade etmektedir. Hukuki yarar davanın açıldığı anda aranır. Belirlenmiş olan/ belirlenebilir bir talebin bulunduğu ancak buna rağmen belirsiz alacak davası açıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle eksper tarafından belirlenmiş olan hasar bedeli bulunması karşısında artık belirsiz alacak davası olarak iş bu davanın açılmasında hukuki yarar yoktur.
Dava şartları 6100 Sayılı HMK m. 115 gereğince incelenir. Dava şartı eksikliğinde dava usulden red olunur. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca davacının belirlenen alacağını belirli alacak davası veya kısmi dava ile tam olarak güvenle ulaşabilme imkanı varken belirsiz alacak dava açmasında hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmış, aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının usulden reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 44,40 TL ‘nin peşin harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına; 8,50 TL daha hacın davacıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince red edilen miktar üzerinden belirlenen 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır