Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/559 E. 2018/1041 K. 19.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/559 Esas
KARAR NO : 2018/1041
DAVA : Menfi Tespit (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/11/2017
KARAR TARİH : 19/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ – İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesi ile davalının emlak komisyoncusu olup …’nde 205.000 TL karşılığında satışa arz edilen dairenin mülk sahibi ile tanıştırması ve gerekli pazarlıkları yapmak üzere anlaştığını, davalının komisyonculuk sözleşmesi adı altında sözleşme imzalandığını, ancak mal sahibi ile kendisini tanıştırmadığını, oyaladığını, başka daire göstermeyi teklif ettiğini, buna rağmen İstanbul…İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından 21/02/2016 tarihli emlak komisyonculuğu sözleşmesine dayalı olarak takip yapılıp kesinleştirildiğini, davalının sözleşmeye konu olan daireyi satmak gibi bir yetkisinin bulunmadığını, bedelsiz olan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve % 20 icra inkar tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya karşı cevabında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici ve hizmet veren arasında doğduğunu, bu nedenle yetkili ve görevli İstanbul Tüketici mahkemesi olduğunu bildirmiş, taraflar arasındaki sözleşme gereğince davacı gösterilen taşınmazlardan birini satın aldığı takdirde hizmet bedelini ödemeyi kabul ettiğini, haksız yere cayma tazminatını ödemekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin taraflar arasındaki sözleşmenin gereğini yerine getirdiğini, simsarlık sözleşmesi, vekalet sözleşmesinin konusu belli ve simsarın her zaman ücrete hak kazandığına ilişkin bir çeşidi olup alıcı almaktan veya satıcı söz konusu taşınmazı satmaktan vazgeçerse vazgeçen taraf komisyon ücretini tek başına karşılayacağı belirtilmiş olup davacı daireyi almaktan tek taraflı olarak vazgeçmiş olduğundan sözleşme gereğince cayma bedelini ödemek zorunda olup davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar ve 09/02/2017 tarihli yetkisizlik ilamı ile Mahkememize gelen davanın… Esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, TBK’nun 520 maddesi kapsamında simsarlık sözleşmesine dayalı menfi tespit davasıdır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Eldeki dava, simsarlık sözleşmesine dayalı menfi tespit davasıdır. Davaya konu simsarlık sözleşmesinin konusu, tüketici sıfatını haiz davacının satın almak istediği konuta ilişkin olup işlem bu hali ile 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu’na göre bir tüketici işlemidir Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakma hususunda tüketici mahkemesi görevlidir. Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır. Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınır. Dava şartı yokluğu halinde HMK’nun115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair 5235 Sayılı Kanunun geçici 2.maddesine göre Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 ve 29525 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere , dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, tarafların yokluklarında, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı