Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/541 E. 2022/884 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/541 Esas
KARAR NO : 2022/884

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiler sebebiyle, davalı şirket aleyhine tarafların mutabakatı ile düzenlenmiş olan cari hesap özetinde yer alan 272.094,32 USD (1 USD = 3,56 TL) ile 2.550,95 TL olmak üzere toplam 971.206,73 TL alacağın tahsili için 07.06.2017 tarihinde … 7. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı takip dosyasıyla ilamsız takibe geçilerek ödeme emri gönderildiğini, davalı şirketin ödeme emri üzerine 16.06.2017 tarihinde borca, faize ve ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini ve kötü niyetli olarak takibin durdurulmasını sağladığını, davalının ticari defter ve kayıtları incelendiğinde cari hesap özetinde alacağın görüleceğini, davalı şirket tarafından kötü niyetli olarak takibin durması ve davacının alacağına ulaşmasını engellemek amacıyla davalı şirketin davacının alacağını ödemediği gibi sebepsiz yere borca itiraz ettiğini belirterek davanın kabulüne, … 7. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında yapılan haksız ve dayanaksız itirazın iptaline, takibin devamına, alacak likit olduğundan ve davalı şirketin haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı şirket, davalı şirketin distribütörlüğünü yaptığı “…” markalı ürünlerin Türkiye içerisinde dağıtımının yapılması amacıyla davalı şirket ile 01.01.2006 tarihli Yetkili Dağıtıcılık Sözleşmesi imzaladığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin temelini oluşturan bu sözleşme ile ticari ilişkilerin devam ettiğini, dava konusu faturaların iş bu sözleşme uyarınca keşide edildiğini, -BK. 146. Maddesinde bu tip sözleşmelerden doğan davalar için zamanaşımı süresi 10 yıl olarak belirlendiğini, davacı şirket sözleşme uyarınca talep ettiği alacak hakkını sözleşmenin imzalanma tarihi göz önüne alındığında en son 01.01.2016 tarihinde kullanabileceğini, davacı tarafından … 7. İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyası ile Haziran 2017 tarihinde icra takibine geçildiği, 2018 yılında huzurdaki davanın ikame edildiği göz önüne alındığında davanın zamanaşımına uğradığın sözleşme hükümleri tahtında taraflar arasındaki ticari ilişki devam etmekteyken davacı şirket, sözleşme kapsamında dağıtımı yapılan ve ayıplı olması sebebiyle tüketicilere iade edilen ürünlerden dolayı zarara uğradığını davalı şirkete bildirdiğini, dağıtımı yapılan “…” markalı ürünlerin uluslararası düzeyde sahibi, üreticisi olan ve merkezi Almanya’da bulunan …isimli dava dışı şirket, söz konusu zarardan dolayı üretici sıfatıyla sorumlu olduğu ve davalı şirketin bu şirketten alacağı olduğu için davalı şirket tarafından davacının zararının giderilmesi amacıyla davacıya … Şirketi adına fatura düzenlemesi ve faturanın … tarafından davacıya ödenerek tüm zararının karşılanacağının bildirildiği (… 18. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi), taraflarca dağıtımı yapılan ve ayıplı çıkan ürünlerden dolayı ortaya çıkan zararlardan sorumlu olan şirketin … Şirketi olduğunu, Davalı şirketin söz konusu talebinin davacı tarafça olumlu karşılanarak kabul edildiğini, bu kapsamda davacı şirketin … Şirketine 30.06.2016 tarihli …, …, sayılı 154.111,89 USD tutarında faturaları düzenlemiş bedelinin davacıya … tarafından ödendiğini, aynı şekilde davalı şirketin davacıya 30.06.2016 tarih … 154.111,89 USD faturayı keşide ederek davacı şirketin tüm zararlarının üretici firma tarafından karşılandığını, davacı şirket, taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı olarak davalı şirket tarafından keşide edilen fatura için 07.09.2016 tarihinde iade faturası düzenlediğini, 21.09.2016 tarihinde davalı şirketin tekrar fatura düzenlediğini, 12.10.2016 tarihinde davacı şirket tarafından faturanın tekrar iade edildiğini, 19.10.2016 tarihinde davalı şirket tarafından tekrar fatura düzenlendiğini, davalı şirket tarafından keşide edilen son faturanın ise davacı tarafından iade edilmediğini, davacı şirketin zararın karşılanmasına rağmen farklı arayışlar içerisine girdiğini, … 43. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesiyle … markalı ürünlerin iade alınarak ödenen bedeller ile ilgili zarara uğradığı iddiası ile 13.158,44 USD ve 156.782,19 TL zararın olduğunu söz konusu bedelin talep edildiğinin beyan edildiğini, davacı şirket 16.01.2017 tarihli ihtarnamesi ile yine aynı konuda alacak talep ettiğini, davalı şirket tarafından düzenlenen cevabi ihtarnamede ise uğradığı iddia edilen zarar ile ilgili detaylı açıklama yapılmadığı gerekçesi ile hukuka aykırı taleplerin kabul edilmediğini, taraflar arasındaki karşılıklı faturalar ve ihtarnameler neticesinde davacı şirketi, … markalı ürünlerin tüketicilere iade edilmesi ve bedellerinin ödenmesi sebebi ile zarara uğradığı iddiası ile dava konusu faturalar için davalı şirket aleyhine huzurdaki davayı ikame ettiğini, taraflar arasında imzalanan Yetkili Danışmanlık Sözleşmesi’nin 6.2. maddesinde davacının iade edilen ve bedeli ödenen ürünler ile ilgili rapor hazırlanması gerektiğinin düzenlendiğini, davacı şirketin söz konusu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, hiçbir açıklama yapılmadan keyfi olarak faturalar düzenlediğini, davacı şirketin iade edilen ürünler sebebiyle uğradığını iddia ettiğini zararını ispatlamak ile mükellef olduğunu, huzurdaki davada sadece faturaları delil olarak gösterdiğini, söz konusu faturalardan doğan alacaklarının nereden olduğuna ilişkin hiçbir açıklama yapmadığını, herhangi bir delil dosyaya sunmadığını, yukarıda izah edildiği üzere davacı şirketin uğradığını iddia ettiği zararın üretici firma olan … tarafından karşılandığını, bu sebepten dolayı davanın reddini; davanın zamanaşımına uğraması sebebiyle usulden, davacının alacağını ispat edememesi sebebiyle davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine, davanın üretici firma olan … Europe Gmhb şirketine rücu hakkı göz önüne alınarak ihbarına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
… 7. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 272.094,32-USD ve 2.550,95-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalı tarafından yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık hak süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 01/01/2006 tarihli olup sözleşmesel ilişkinin mevcut bulunduğu ve 10 yıllık zamanaşımına tabi olup, devam edegelen ilişki kapsamında davacı zararının 01/10/2015 – 01/07/2017 tarihleri arasındaki cari hesaba dayalı oluştuğu ,06/06/2017 takip tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla davalı tarafından ileri sürülen zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Uyuşmazlığın, taraflar arasında bağtılanan tek satıcılık sözleşmesi kapsamında davalının tek satıcısı olduğu … marka ürünlerin Türkiye de dağıtımı için taraflar arasında anlaşma yapılmakla, ayıplı ürünlerin iadesi ve bedelin iadesinden kaynaklı davacı zararının 01/10/2015-01/07/2017 tarihleri arasında oluştuğu iddia edilen davacının cari hesabına dahil olup olmadığı, alacağın ürün satışı ürün iadesi, fon aksiyon faturası da veya ayıplı ürünlerle ilgili zarardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, varsa davacının ayıplı ürünlere ilişkin zararının dava dışı üretici … firması tarafından karşılanıp karşılanmadığı, alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığına, taraflar arasındaki 01/01/2006 tarihli sözleşmenin 5.2 ile 6.1 ve 6.2 maddelerine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 7. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası celp edilerek dosya arasına alınış, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
SMMM …, Sektör Uzmanı …, Bilgisayar Mühendisi … tarafından düzenlenen 12/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda; taraf şirketlerin ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğini taşıdıkları ,“…” markalı ürünlerin uluslararası düzeyde sahibi, üreticisi olan ve merkezi …’da bulunan … isimli dava dışı şirketin işbu dava konusu Dağıtıcı şirketin tüketicilere karşı sorumluluklarının yerine getirilmesinden doğan zararlardan üretici sıfatıyla sorumlu olduğu , İstisnai olarak davalı tarafın davacı … tarafından ilk kez davalı … ile anlaşarak amacıyla … Şirketi adına fatura düzenlemesi ve faturanın … tarafından davacıya ödenerek tüm zararının karşılanması yoluna gidildiği; davacı … A. Ş.nin dava tarihi itibariyle davalı …A.Ş.’nden 25.894,89 TL ve 272.094,32 USD alacaklı göründüğünü, huzurdaki dava konusu alacağın temelini oluşturan davacı tarafın 19/11/2016 tarihli 154.111,89 USD tutarındaki faturanın davalı tarafa düzenlenmesinin haklı ve yerinde bir alacağa dayandığının dosya içindeki belgelerle ispat edilmesinin yetersiz olduğunu; davacı tarafın 6/10/2017 tarihli ve 23.343,94 TL faturasının davalı taraf muhasebesinde kayıt dışı kaldığını; davalı … Sistemleri A.Ş.’nin dava tarihi itibariyle davacı …. Tic. A. Ş.’ne 2.550,95 TL ve 79.493,40 USD tutarında borçlu olduğunun tespit edildiğini; davalı …A.Ş.’nin 25/07/2014 tarihli 7.817,26 USD ve 05/11/2014 tarihli 597,08 USD tutarında toplam 8.414,34 USD faturasının kayıt dışı kaldığının tespit edildiğini; dava konusu cari hesap alacağının bir kısmını oluşturan kayıt dışı kalan bu tutarların kayıtlara alınmama nedenleri ve ayrıntılı açıklamaları tarafımıza verilmediğinden dolayı bu konuyu netleştiremediklerini belirtmişlerdir.
SMMM …, Sektör Uzmanı …, Bilgisayar Mühendisi … tarafından düzenlenen 22/06/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı şirketin davalı şirket adına kesmiş olduğu ve dosyada mevcut olan faturaların hepsi davalı şirketin onayı doğrultusunda kesilmiş faturalar olduğu, Zira, taraflar arasındaki ticari ilişkide davalı şirketin talebi doğrultusunda provizyon sistemi kullandığını, provizyon sisteminde taraflar arasındaki ticari alış-veriş kayıtlarına istinaden kesilecek olan faturalar, davalı şirketin sağladığı portal üzerinden onay vermesi halinde müvekkil şirket tarafından kesildiğini, bununla birlikte, cevaba cevap dilekçelerinde belirttikleri iadeli ürünlere ilişkin formlar ile iadeli ürünlerin teslimine ilişkin kayıtların da taraflar arasında kullanılan provizyon sisteminde mevcut durumda bulunduğunu, dosyaya sunmuş oldukları tablolar ve ekran görüntüleri provizyon sisteminden alınmış olan görüntüler olduğunu, Provizyon sisteminin taraflar arasında çok önemli bir yere sahip olduğunu, sistem kayıtları incelendiğinde onay işlemlerinin hangi faturaya ilişkin olduğu, onayın kim tarafından verildiği ve daha birçok hususun açıkça görüleceğini belirtmiştir. Dava kapsamında daha önce Sayın Heyet ile birlikte davacı şirket … adresinde yerinde incelemede bulunulmuştur. Davacı şirket kayıtlarının bulunduğu provizyon sistemi içerisine giriş için portal üzerinden davacı tarafın beyan ettiği şifre ile sisteme giriş yapılmak istenmiş olup, şifre hatası alınması nedeni ile sisteme giriş yapılamadığını Provizyon sistemi ana sistem kayıtların davalı şirkette sunucularında bulunması nedeni ile davalı şirket vekili ile provizyon sistemlerinde yerinde inceleme yapılmak için iletişime geçilmiş olup, davalı şirket vekili tarafından şirketin provizyon sisteminin kapalı olduğu ve provizyon sistemine erişim sağlanamadığı yönünde tarafımıza bildirimde bulunulmuştur. Bu kapsamda; heyetimiz tarafından tarafların bilgisayar sistemlerinin incelenmesi istenmiş olsa da, davacı şirket vekilinin; davacı şirketin provizyon sistemine erişiminin kapalı olduğunu beyan etmesi ve davalı şirket vekilinin de provizyon sisteminin artık kullanılmadığı ve erişim sağlanamadığı yönünde bildirimde bulunması nedenleri ile, tarafların bilgisayar kayıtları üzerinde teknik inceleme yapılamamış olup, bu kapsamda dosyada bulunan daha önceden kök raporda bulunan teknik tespitlerimiz aynen geçerli olduğu belirtilmiştir.
SMMM …, Sektör Uzmanı …, Bilgisayar Mühendisi … tarafından düzenlenen 25/07/2022 tarihli bilirkişi 2.ek raporunda; Takip tarihi itibari ile taraflar arasındaki mutabakat farkının sebebinin davalı şirketin 31.12.2016 tarihinde davacı tarafın ise 01.02.2017 tarihinde TL hesabından USD hesabına virman işleminden kaynaklı farktan olduğu, mezkur farkın doğru şekilde yapılmasına dayanak olarak taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin 10.03 ve 10.04. maddesinde belirtildiği şekli ile ödeme günündeki Efektif satış kuru üzerinden değerlemesinin yapılmasının gerekeceğinden 31.12.2016 tarihindeki TCMB Efektif kurunun 3.5308 TL/USD olarak dikkate alınması gerektiği ve davalının uygulamış olduğu kur farkı işlemleri doğru kurdan dikkate alındığından iş bu rakam davalı cari hesabındaki 31.12.2016 tarihindeki rakam baz alınarak dikkate alınması gerekeceği, bu itibarla olması gereken tutarın ise; (410.894,51 TL / 3,5308 TL) 116.374,34 USD bakiye olarak dikkate alınması gerektiği, ancak davacının 108.607,79 USD olarak dikkate aldığından davacı alacağından (116.374,34 USD -108.607,79 ) 7.766,55 USD’nin mahsubunun yapılmasının gerekeceği kanaatine varılmıştır. Diğer ihtilaf konusu davacının davalıya ve davalının davacıya süre gelen şekilde gönderim ve iade şeklinde devam eden 154.111,89 USD tutarlı faturanın davacı alacağından mahsup edilip edilemeyeceği hususundan kaynaklı olduğu, dosyaya mübrez 07.06.2019 tarihli müdahil olan … firması tarafından sunulan ödeme dekontundan ve gönderilen dilekçe örneğinden davacıya mezkur fatura bedelinin ödendiğine ilişkin … mesajının gönderildiği, bu itibarla davacının alacağından 154.111,89 USD bakiyenin de mahsubunun gerekeceği kanaatine varılmıştır. Diğer farkın sebebinin ise taraflar arasındaki 2015 yılından gelen cari hesap bakiyelerinin devri konusundan kaynaklı olduğu, mezkur işlemlere ilişkin olarak 8.262,77 USD fark tutarından kaynaklı olduğu, mezkur farka ilişkin olarak davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 21.12.2021 tarihli dilekçe ekinde 2014 yılına ait 2 adet toplamda (7.817,26+597,08) 8.414,34 USD faturalardan kaynaklandığı dile getirilmiş, dilekçe ekinde faturaların kabul edildiğine ilişkin faturaların davacıya iletilmiş olduğuna ilişkin zarf (e-Fatura olarak düzenlenen faturaların, istenilen adette bir araya getirilerek topluca yada tek tek Gelir İdaresi Başkanlığı ‘na (GİB) iletilmek üzere tek bir belgede gönderilmesine Zarf adı verilir) Fatura bilgileri paylaşılmış bu itibarla 8.414,34 USD tutarlarında davacı alacağından mahsubunun gerekeceği kanaatine varılmıştır. Neticeten, yukarıda sayılan işlemler neticesinde takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 101.801,54 USD ve 2.550,95 TL tutarında alacaklı olduğu (2.550,95 TL faturanın takip sonrası taraflar arasında tekrarlanarak ileti-iade şeklinde tekrar tekrar faturalandırıldığı, bu itibarla mezkur faturanın davacı alacağına eklenmesi hususunun takdirinin Mahkeme’ye ait olduğu belirtilmiştir.
Taraf İddia, savunmaları, ibraz edilen deliller ve alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;
Davalı şirketin distribütörlüğünü yaptığı “…” markalı ürünlerin Türkiye içerisinde dağıtımının yapılması amacıyla taraflar arasında 01.01.2006 tarihli Yetkili Dağıtıcılık Sözleşmesi imzaladığı,
“Sözleşmenin süresi: 01/01/2006 tarihinden 31/12/2006 tarihine kadar yürürlükte kalacak ve bitimine 1 ay kala yazılı ihtar ile feshedilmediği takdirde 1 yıl daha yenilenmiş sayılacaktır.” şeklinde olup,
…’nin hak ve yükümlülükleri başlıklı madde 5.2 ; “….dağıtıcıya satacağı ürünlerin her türlü ayıbından sorumlu olduğunu, ayıplı mal dolayısıyla dağıtıcının uğrayacağı tüm zararlarını tazmin etme yükümlülüğünü kabul etmektedir. Madde.6.2 Dağıtıcı her hafta …’ye ürünlerle ilgili satış, stok, iade bilgilerini içeren raporu digital ortamda verecektir.” şeklinde olduğu,
Hükme esas alınan Bilirkişi 2. ek raporundaki tespitler ile ;Taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2015 yıl sonuna kadar sorunsuz devam ettiği ve 31/12/2015 tarihi itibariyle taraflar arasında hesap mutabakatı yapıldığı, tespit edildiği halde 2014 yılından gelen 8.414,34 USD tutarındaki 2 adet USD faturanın davacı taraf … kayıtlarına alınmadığı,
06/06/2017 takip tarihi itibariyle cari hesap ilişkilerinin davacı defterlerine göre ; Davacı şirketin davalıdan 272.094,32 USD ve 2.550,95 TL cari hesap alacağı bulunduğu;
Davalı defterlerine göre ise davalının davacıya 79.476,64 USD ve 2.550,95 TL cari hesap borcu bulunduğu; davacı tarafından kesilen faturaların davalının provizyon vermesi sonucu düzenlenip düzenlenmediğinin, her iki tarafın bilgisayar kayıtları ve davalı şirketin provizyon sistemi üzerinde yapılan inceleme neticesinde tespit edilemedği, davalı tarafın Haziran 2016 tarihinde var olan TL alacağının; taraflar arasında ne kadar TL nın hangi kurdan ne kadar USD’na çevrileceğinin anlaşılmadan yılsonunda işlem yapılarak doğan başkaca farkların Kur farkları hesaplarına alındığı anlaşıldığı,
Takip tarihi itibari ile taraflar arasındaki mutabakat farkının sebebinin davalı şirketin 31.12.2016 tarihinde davacı tarafın ise 01.02.2017 tarihinde TL hesabından USD hesabına virman işleminden kaynaklı farktan olduğu, bu farkın doğru şekilde yapılmasına dayanak olarak taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin 10.03 ve 10.04. maddesinde belirtildiği şekli ile ödeme günündeki Efektif satış kuru üzerinden değerlemesinin yapılmasının gerekeceğinden 31.12.2016 tarihindeki TCMB Efektif kurunun 3.5308 TL/USD olarak dikkate alınması gerektiği ve davalının uygulamış olduğu kur farkı işlemleri doğru kurdan dikkate alındığından iş bu rakam davalı cari hesabındaki 31.12.2016 tarihindeki rakam baz alınarak dikkate alınması gerekeceği, bu itibarla olması gereken tutarın ise; (410.894,51 TL / 3,5308 TL) 116.374,34 USD bakiye olarak dikkate alınması gerektiği, ancak davacının 108.607,79 USD olarak dikkate aldığından davacı alacağından (116.374,34 USD -108.607,79 ) 7.766,55 USD’nin mahsubunun yapılmasının gerekeceği kanaatine varılmıştır.
…’nın Türkiye piyasasından çekilme kararıyla birlikte daha önce dava konusu “…” faturalarını olması gerektiği gibi ve karşılıklı sözleşmelerin olağan gereği olarak; Index tarafından …’firmasına, … firması tarafından da … firmasına düzelenecek olması gerekmesine rağmen Davalı …A.Ş.’nin … 18.Noteri … tarihinde … yevmiye sayılı ihtarname ile; “… açıklamasıyla … ’e 154.111,90 USD tutarında bir fatura düzenlemelerini bu tutarın … tarafından geçmişte yapılan ve firmanızdan alım yapan bayilere ödenmiş destekleri içerdiği Fatura ödemesi doğrudan tarafınıza yapılacak olup … kesilen fatura tarafımıza ulaştığında … aynı tutar faturayı İndex’e kesecektir.” denilmiş olmasına rağmen bu tutarda faturanın … ve ayrıca davalı İndex tarafından davacı .. Şti.’ne düzenlendiğinin tespit edildiği,
Davacı …Şirketinin doğrudan kendi iradesiyle …’e fatura düzenleyebilme ve tahsil etme yetkisi olmayıp, davacı şirketin … Şirketine 30.06.2016 tarihli …, .., sayılı 154.111,89 USD tutarında faturaları düzenlemiş bedelinin davacıya … tarafından ödendiği, aynı şekilde davalı şirketin davacıya 30.06.2016 tarih … 154.111,89 USD faturayı keşide ederek davacı şirketin tüm zararlarının üretici firma tarafından karşılandığı, davacı şirketin davalı şirket tarafından keşide edilen fatura için 07.09.2016 tarihinde iade faturası düzenlediği 21.09.2016 tarihinde davalı şirketin tekrar fatura düzenlediği ve 12.10.2016 tarihinde davacı şirket tarafından faturanın tekrar iade edildiği, 19.10.2016 tarihinde davalı şirket tarafından tekrar fatura düzenlendiği davalı şirket tarafından keşide edilen son faturanın ise davacı tarafından iade edilmediği, davacı şirketin … 43. Noterliğinin …tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesiyle … markalı ürünlerin iade alınarak ödenen bedeller ile ilgili zarara uğradığı iddiası ile 13.158,44 USD ve 156.782,19 TL zararın olduğu beyanla söz konusu bedelin talep edildiği,
Davacı şirketin davalı adına düzenlediği 19/10/2016 tarihli … sayılı 156.442,96 USD.miktarlı faturanın davalı tarafça … 19.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı yazısı ekinde iade edildiği,
Davacı şirketin davalı adına düzenlediği 16/11/2015 tarihli …. sayılı 156.442,96 USD.miktarlı faturanın davalı tarafça … 19.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı yazısı ekinde iade edildiği, bu faturanın taraflarca muhasebe kayıtlarına alındığı ayrıca tekrar tekrar taraflarca aynı faturanın düzenlenip iade edildiği bilirkişi tarafından taraf defterleri üzerinde yapılan inceleme ile tespit edildiği görülmüştür.
Esasen davacı … Bilgisayar 156.442,96 USD lık faturayı davalı …’a düzenleyecek ve … da …’a ödeme yapacak sonrasında davalı … ise … ’e 156.442,96 USD lık faturayı düzenleyecek ve … ’den tahsil edecekti; bu kapsamda taraflar arasında diğer ihtilaf konusunun; davacının davalıya ve davalının davacıya süre gelen şekilde gönderim ve iade şeklinde devam eden 154.111,89 USD tutarlı faturanın davacı alacağından mahsup edilip edilemeyeceği hususundan kaynaklı olduğu, dosyaya mübrez 07.06.2019 tarihli müdahil olan … firması tarafından sunulan ödeme dekontundan ve gönderilen dilekçe örneğinden davacıya mezkur fatura bedelinin ödendiğine ilişkin … mesajının gönderildiği, bu itibarla davacının alacağından 154.111,89 USD bakiyenin de mahsubunun gerekeceği kanaatine varılmıştır.
Diğer farkın sebebinin ise taraflar arasındaki 2015 yılından gelen cari hesap bakiyelerinin devrine ilişkin olarak 8.262,77 USD fark tutarından kaynaklı olduğu, davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 21.12.2021 tarihli dilekçe ekinde 2014 yılına ait 2 adet toplamda (7.817,26+597,08) 8.414,34 USD faturalardan kaynaklandığı dile getirilmiş, dilekçe ekinde faturaların kabul edildiğine ilişkin faturaların davacıya iletilmiş olduğuna ilişkin zarf fatura bilgileri paylaşılmış bu itibarla 8.414,34 USD tutarlarında davacı alacağından mahsubunun gerekeceği kanaatine varılmıştır.
Anılan durum karşısında Davacının Takip Tarihi itibari ile 272.094,32 USD Alacaklı olup bu alacağından 7.766,55 USD (kurdan kaynaklı) + 154.111,89 USD (… ödemesi) +8.414,34 USD (e-fatura/zarf) alacağının mahsubu ile sonuç olarak davacınındavalıdan101.801,54 USD ve her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı olan 2.550,95 TL tutarında alacaklı olduğu anlaşılmış davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren tespit edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile … 7. İcra Müdürlüğü … E sayılı takip nolu dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 2.550,95 TL ve 101.801,54 USD asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren TL cinsi alacağa yasal faiz, USD cinsi alacağa (%9 yasal faizi geçmemek kaydı ile) 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının USD de ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Takip tarihi itibarı ile USD cinsi alacağın TL karşılığı olan 362.413,48 TL olmak üzere toplam 364.964,43 TL alacağın %20 oranı olan 72.992,88 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 24.930,73-TL nispi karar ve ilam harcından11.752,48-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 13.178,25-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 54.095,02- TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 84.686,65-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 4.995,40-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre % 38’inin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2022

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI /
24.930,73-TL KARAR HARCI
11.752,48-TL PEŞİN HARÇ /
13.178,25-TL KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
35,90-TL BVH
4.600,00-TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
359,50-TL POSTA MAS. /
4.995,40-TL TOPLAM