Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/535 E. 2020/411 K. 09.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/535 Esas
KARAR NO: 2020/411

DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/06/2018
KARAR TARİHİ: 09/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisine ait olan … plakalı aracı ile davalı şirkete, şehirler arası yolcu taşımacılığı hizmeti vermiş olan araç sahibi ve şoförü gerçek kişi olduğunu, davalının ise şehirler arası yolcu taşımacılığı faaliyeti için müvekkilinden hizmet satın alan kişi olduğunu, … adı verilen sistem ise … A.Ş. Tarafından sunulan, otobüs komisyon hesapları, satış sorgulama, rezerve sorgulama, bilet satış gibi işlemlerin tek bir noktadan yapılmasını sağlayan, Türkiye’ nin 7 bölgesinde dev bir ağı destekleyen ve davalı tarafça kullanılan bir otomasyon sistemi olduğunu, müvekkilinin çalıştığı süreç içerisinde davalı tarafa verilen hizmetler nedeniyle 50.000,00-TL alacağın biriktiğini, müvekkili tarafından davalı şirkete defalarca yapılan şifahi başvuruya rağmen ödeme konusunda herhangi bir sonucun alınmadığını, müvekkilinin hiçbir onayı, izni, muvafakat olmadan … Şubesine ödeme yaptığı için müvekkiline karşı borçtan kurtulmasının mümkün olmadığını, davalıya yapılan tüm müracaatlara rağmen müvekkiline ödeme yapılmadığından dolayı … Noterliği’ nin 03/01/2018 tarih ve 15 yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek ödeme yapılmasının talep edildiğini, davalı tarafın ödeme yapmaması nedeniyle… İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının haksız yere ödeme emrine itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, haksız yere itirazı durdurmuş olduğundan dolayı davalı hakkında asıl alacağın %20 ‘ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve iddia etmektedir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; davacının müvekkili şirketten alacağının olduğu, müvekkili şirkete defalarca yapılan şifahi başvuruya rağmen ödeme konusunda herhangi bir sonuç alamadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın kötü niyetli bir şekilde alacağı bulunmamasına rağmen haksız yere icra takibine başladığını, müvekkilinin de haksız icra takibine itiraz ettiğini, davacı tarafın müvekkili şirketin markasıyla taşımacılık yapan, müvekkili şirketin şehirler arası yolcu taşımacılığı faaliyeti için hizmet aldığı gerçek kişi olduğunu, müvekkili şirketin kullanmış olduğu … sistemi ile çalışmakta olduğunu, bu sistemi kullanarak araca ikram almalarını, yakıt ve diğer giderlerini karşılamaları amacıyla bakiye yüklenmesine imkan sağlandığını, bu sistem dahilinde araç işleten şirketlere, alacaklarını sözleşmeden doğan vadeler beklenmeksizin anında nakit kullanım imkanının sağlandığını, davacı ile … Turizm … yetkilisi … arasındaki anlaşma sonucu, … yüklemelerinin davacı tarafından yol güzergahında … kartı kullanabilecekleri uygun yer olmaması ve ödeme sürelerini beklemeden doğrudan ödeme almak istemeleri sebebiyle yüklemelerinin bahsi geçen …’ dan nakit bir şekilde aldığının bilgisini müvekkili şirkete sözlü olarak ilettiğini, bu bilginin aktarım yapılan … Turizm … yetkilisi …’ a da teyit ettirdikten sonra, işlem yapılmadan telefon vasıtasıyla davacının son onayının alındığını, bu onay işlemi üzerine … Yüklemesinin … Turizm … Bölge İşletmesi hesabına yapıldığını, davacının müvekkili şirketten alacağının kalmadığını, müvekkili şirketten alacağı kalmayan davacının haksız yere …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasıyla takibe başladığını, davacının davalı şirkete ilettiği …. Noterliği’ nin 03/01/2018/15 yevmiye numaralı ihtarnamede belirtiği gibi 50.000,00-TL … bakiyesinin 30.377,00-TL kısmının … Turizm … şubesinden nakit olarak tahsil ettiğini, aralarındaki uyuşmazlık sonucu bakiyeyi nakit olarak tahsil edemeyeceğini anlaması üzerine, kötü niyetli bir şeklide müvekkili şirketten tahsil etmeye çalıştığını bu durumun dilekçe ekinde sunmuş olduğukları e-mail silsilesinde de görüleceği üzere hak ediş ödemeleri davacının talebi üzerine istiği şekilde gerçekleştiğini, davacı taraf ile müvekkil şirket arasındaki aktif bir şekilde iş ilişkisinin devam ettiği süreçte aralarında güven bağının olması nedeniyle davacı tarafın telefonda vermiş olduğu onay ve daha önceki teamülleri gereğince ödemelerini bu şekilde devam ettiğini, davacı şirketin … Turizm … Şubesi tarafından söz konusu miktarların nakit olarak ödendiği süreçte yazılı onay vermediğine ilişkin hiçbir itirazın bulunmadığını, uyuşmazlık çıktığı anda yazılı onay vermediğini öne sürmesi kötü niyetinin göstergesi olduğunu, tüm bu hususların dikkate alındığında davacı tarafın kötü niyetli bir şekilde icra takibi başlattığını, müvekkil şirketin icra takibine itiraz edilmesinin sebebinin davacının şirketten alacağının bulunmadığından olduğunu, haksız ve mesnetsiz olarak ikame edilen davanın esastan reddini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE:Dava; alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası celbedilmiş, takibe itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; taraflar arasındaki sözleşme kapsamında, davalı tarafından muhtelif tarihlerde … Turizm … Şubesi’ne gönderilen toplam 50.000,00-TL ödemeden davacı tarafından tahsil edilen 30.377,00-TL’nin mahsubu ile davacının davalıdan bakiye alacağının varlığı ve miktarı, davacının iddia olunan bakiye alacağı için başlattığı takibe davalı tarafça vaki itirazın haklı olup olmadığı, davalının … Turizm … Şubesi’ne yaptığı ödemeler ile borcundan kurtulup kurtulmadığı, taraflar arasında davacı alacağının bu şekilde ödenmesine yönelik bir anlaşma bulunup bulunmadığı, temerrüt, işlemiş faiz ve inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için, ayrıca davacının davalıdan ne şekilde ödeme aldığı ve ödemelerin davacı defter ve kayıtlarında ne şekilde gözüktüğünün tespiti için davacının 2017 yılı ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmak üzere … Nöb. ASHM(Asliye Ticaret Mahkemesi sıftıyla)’ne talimat yazılmış, 05/12/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından davalı tarafa 2017 yılında 218.577,01-TL tutarında hizmet yapıldığı, buna ilişkin faturaların kesildiği, ticari defterler kayıtlarının nakit olarak yapıldığı, cari hesap takibin yapılmadığı, cari hesap tutulmaması sebebiyle kesilen fatura bedellerinin ne kadarının nakit ne kadarının … hesabına aktarıldığının bilinemediği, davalının ödemelerin 50.000,00-TL tutarını … Turizm … Bölge İşletmesi hesabına gönderdiğini beyan ettiği, bu tutarın davacının hesaplarında görünmediği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Celbedilerek incelenen takip dosyası dayanağı …. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi incelenediğinde, davacının davalıya 12/07/2017, 18/07/2017, 25/07/2017, 12/09/2017, 03/10/2017, 05/10/2017, 06/10/2017 tarihlerinde toplam 50.000,00-TL lik … ödemesi alacağının 30.777,00-TL sinin muhtelif tarih ve muhtelif miktarlarda … Turizm … Şubesi’nden tahsil edildiği, ancak kalan 19.623,00-TL nin halen ödenmediğini beyanla, bu tutarın 3 gün içerisinde ödenmesi hususunu ihtar ettiği, akabinde davalı aleyhine bakiye tutar için ilamsız icra takibi başlattığı anlaşılmıştır.
Davalı yan ise, toplam 50.000,00-TL ödemenin davalının sözlü beyanı ile … Turizm … Şubesi’ne ödendiğini savunmuştur.
Taraflar arasında; davacının toplam 50.000,00-TL … ödemesine hak kazandığı ile ilgili uyuşmazlık mevcut olmayıp, uyuşmazlık davalı tarafından … Turizm … Şubesi’ne yapılan ödemenin davalıyı borcundan kurtarıp kurtarmayacağıdır.
6098 Sayılı TBK’nun, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi başlıklı 41. maddesi;
“Başkası adına ve hesabına temsil kamu hukukundan doğmuşsa, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi bu konudaki yasal hükümlere; temsil hukuksal bir işlemden doğmuşsa, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi o hukuksal işleme göre belirlenir.
Temsil yetkisi üçüncü kişilere bildirilmişse temsil yetkisinin içeriği ve derecesi, bu bildirime göre belirlenir.” düzenlemesini içermektedir.
Aynı Kanunun yetkinin sınırlanması ve geri alınması başlıklı 42.maddesi ise;
“Temsil olunan, hukuki bir işlemden doğan temsil yetkisini her zaman sınırlayabilir veya geri alabilir.
Ancak, taraflar arasındaki hizmet, vekâlet veya ortaklık sözleşmeleri gibi hukuki ilişkilerden doğabilecek haklar saklıdır.
Temsil olunan, bu hakkından önceden feragat edemez.
Temsil olunan verdiği yetkiyi üçüncü kişilere açıkça veya dolaylı biçimde bildirmişse, bu yetkiyi tamamen veya kısmen geri aldığını onlara bildirmediği takdirde, yetkinin geri alındığını iyiniyetli üçüncü kişilere karşı ileri süremez.” düzenlemesini içermektedir.
Somut olayda; davacının davalıdan olan toplam 50.000,00-TL’lik alacağının farklı tarihlerde doğduğu; bu tarihlerin ve tutarların ihtarnameye göre 12/07/2017 tarihinde 5.000,00-TL, 18/07/2017 tarihinde 5.000,00-TL, 25/07/2017 tarihinde 15.000,00-TL, 12/09/2017 tarihinde 10.000,00-TL, 03/10/2017 tarihinde 5.000,00-TL, 05/10/2017 tarihinde 5.000,00-TL ve 06/10/2017 tarihinde 5.000,00-TL şeklinde olduğu, davalının bu tutarların tamamını davacıya ödenmek üzere … Turizm … Şubesi’ne gönderdiği, davacının gerek mezkur ihtarnamede gerekse dava dilekçesinde toplam alacağın 30.377,00-TL sinin farklı tarih ve farklı miktarlarda … Turizm … Şubesi’nden tahsil ettiğini beyan ve ikrar ettiği, davacının 30.377,00-TL tutarındaki tahsilatlar esnasında davalıya, ödemenin doğrudan kendisine yapılması, … Turizm … Şubesi’ne yapılmaması yönünde herhangi bit itiraz ileri sürmediği, şu halde davacının, davalı …’den olan … alacaklarının tahsili hususunda dava dışı … Turizm … Şubesi’ne temsil yetkisi verdiği ve herhangi bir itiraz ileri sürmeksizin tahsilat yaparak davalıya TBK’nn 41/2 fıkrası kapsamında, dava dışı … Turizm … Şubesi’nin kendisi adına … ödemelerini tahsil konusunda temsil yetkisi bulunduğunu dolaylı yoldan bildirdiği, buna karşılık … Turizm … Şubesi’ne tahsilat hususunda verdiği temsil yetkisini kaldırdığına dair bir bildirimi davalıya ulaştırmadığı, Nitekim alacakların 2017 Temmuz ve Ekim ayları arasında doğduğu; ihtarnamenin ise davalıya 03/01/2018 tarihinde gönderildiği, bu tarihten önce davalının yapmış olduğu ödemelerin doğrudan davacının temsilcisine, yani davacıya yapılmış sayılacağı ve davalıyı borcundan kurtaracağı, davacının TBK’nun 42/3 fıkrası uyarınca; tahsil yetkisini tamamen geri aldığına dair bir savunmayı davalıya karşı ileri süremeyeceği anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan avanstan arta kalanının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/07/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır