Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/531 E. 2020/359 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/531 Esas
KARAR NO: 2020/359

DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/06/2018
KARAR TARİHİ: 25/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; … tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile …’nun idaresindeki ve davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı aracın çarpışması sonucu … plakalı otomobilde maddi hasar meydana geldiğini, her iki davalıdan da müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı bedeli için şimdilik 1.500,00-TL olarak sigorta şirketine başvuru tarihi olan 16/05/2018 tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline, davalı …’ndan tamir süresince araç mahrumiyet bedelinin şimdilik 100,00-TL olarak dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline, değer kaybı ve araç mahrumiyet tazminatı için aldırılan eksper raporuna yapılan 237,53-TL eksper ücretinin her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılarca sorumlulukları oranında ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı … A.Ş.vekili cevap dilekçesinde ve özetle; … plakalı aracın 29/06/2017-29/06/2018 tarihleri arasında ZMMS poliçesi ile … adına araç başına 36.000,00-TL olmak üzere müvekkili şirket tarafından sigortalı olduğunu, maddi teminat miktarının davalı müvekkili sigorta şirketinin bu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu, taraflarınca yapılan eksper raporu doğrultusunda değer kaybı bedeli olan 1.290,00-TL’nin 04/06/2018 tarihinde davacı yana ödendiğini, kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının tespitinin gerekli olduğunu, müvekkili şirketin davacıya karşı dava tarihinden önce temerrüdünün söz konusu olmadığını, ancak kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’na yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE: Dava; 6098 Sayılı Kanunun 49 ve 2918 Sayılı Kanunun 85 ve 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri kapsamında maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne olduğu, dava konusu … plakalı araçta kaza sonucu değer kaybı zararının meydana gelip gelmediği, meydana gelen gerçek değer kaybı tutarını ne olduğu, kaza nedeniyle davacının aracın kullanılamaması nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığı, gerçek zarar tutarının ne olduğu, zararın davalılardan talep edilip edilmeyeceği noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, hasar dosyası, trafik ve tramer kayıtları, celbedilmiştir.
Davacının aracının kasko sigortacısı … Şirketine yazı yazılmış, gelen yazı cevabından davacının aracının kasko kapsamında tamir ediliği 10 gün boyunca davacıya ikame araç sağlandığı anlaşılmıştır.
Dosya kusur ve hasar hususlarında uzman bilirkişisi …’e tevdii edilmiş, 02/01/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı sigorta şirketi … A.Ş. Z.M.S.S. trafik poliçesi bulunan … plakalı otomobil sürücüsü …’un kazada %100 oranında asli derecede kusurlu olduğu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına Göre Değer Kaybı Hesabı sonucunda davaya konu olan … model ve ….KM bulunan “…” otomobilde tespit edilen değer kaybının 1.461,00-TL olduğu, Tampon Plastik ve cam parçalarının değişimlerinin yapılması halinde değer kaybı yaratmaması nedeniyle hesaplamada dikkate alınmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
6098 Sayılı Kanun’un 49 maddesi uyarınca kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkalarına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bu sorumluluğun hukuki niteliği kusur sorumluluğu olup haksız fiil failinin sorumluluğu bu madde kapsamında değerlendirilir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
Anılan düzenlemeler ve tüm dosya kapsamına göre; somut olayda dava konusu kazanın meydana gelişinde davalı sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu … plakalı araç maliki ve sürücüsü davalı …’nun asli ve tam kusurlu olduğu, kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının 1.461,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya 04/06/2018 saat 12:41 itibariyle 1.290,00-TL değer kaybı ödemesi yapıldığının hasar dosyası içerisindeki dekonttan anlaşıldığı, davacının ise eldeki davayı 04/06/2018 saat: 13:15 itibariyle ikame ettiği, dava tarihi itibariyle bakiye değer kaybı alacağının 171,00-TL olduğu, davacının aracının kasko sigortacısı … Şirketi’ne yazılan yazı cevabından davacının aracının kasko kapsamında tamir edildiği 10 gün boyunca davacıya ikame araç sağlandığı, davacının aracını kullanamaması nedeniyle oluşmuş zararının bulunmadığından, bu yöndeki talebinin yerinde olmadığı, davacının dava tarihi itibariyle talep edebileceği 171,00-TL değer kaybı zararından, davalı …’nun TBK’nun 49 maddesi uyarınca haksız fiil faili ve 2918 Sayılı Kanunun 85 maddesi uyarınca işleten sıfatıyla; davalı sigorta şirketinin ise 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri uyarınca zorunlu mali sorumluluk sigortacısı sıfatıyla müteselsilen sorumlu oldukları anlaşılmakla, 171,00- TL değer kaybı tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden dava, davalı … yönünden 16/01/2016 kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, davalı …’na karşı açılan araç mahrumiyetine dayalı tazminat talebinin, davacıya kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş. tarafından, kendi aracının tamir süresi boyunca ikame araç sağlandığı, davacının araç mahrumiyeti nedeniyle zararı bulunduğunu ispatlayamadığı anlaşılmakla reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
a)171,00- TL değer kaybı tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden dava, davalı … yönünden 16/01/2016 kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
b)Davalı …’na karşı açılan araç mahrumiyetine dayalı tazminat talebinin, davacıya kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş. tarafından, kendi aracının tamir süresi boyunca ikame araç sağlandığı, davacının araç mahrumiyeti nedeniyle zararı bulunduğunu ispatlayamadığı anlaşılmakla REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 54,40-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubuna, bakiye 18,50-TL karar harcının davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Kabul edilen miktar üzerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 171,00-TL TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen miktar üzerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.329,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ne verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı, 700,00-TL bilirkişi ücreti ve 219,20-TL posta masrafı ve 237,53-TL ekspertiz masrafı toplamı olmak üzere toplam 1.228,53-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre 12,29-TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı taraflarca dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.25/06/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı