Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/520 E. 2021/419 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/520 Esas
KARAR NO : 2021/419

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2018
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili tarafından 22/10/2015 tarihli sözleşme gereği teminat amacıyla verilmiş 2 adet çekin davalı tarafından 2 ayrı takibe konu edildiğini, davalı alacaklı tarafından … Bankası … Şubesi … çek nolu 30/06/2016 tarihli 1.000.000,00 Euro bedelli, keşidecisi … olan çek için … 7.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 12/07/2016 tarihinde kambiyo senedine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, takibin dayanağı olan çekin kambiyo vasfına haciz olmadığını, söz konusu ödeme emrinin ve takibin iptal edilmesi talepleri ile borçlu müvekkili tarafından açılan davanın … 6.İcra Hukuk Mahkemesinin … esas… karar sayılı dosyası ile görüldüğünü, dosyanın Yargıtay’da temyiz incelemesi aşamasında bulunduğunu, davalı alacaklı tarafından … Bankası … Şubesi … çek nolu 30/10/2016 tarihli 1.070.000,00 Euro bedelli, keşidecisi … olan çek için … 18.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 07/11/2016 tarihinde kambiyo senedine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, takibin dayanağı olan çekin kambiyo vasfına haiz olmadığını, söz konusu ödeme emrinin ve takibin iptal edilmesi talepleri ile borçlu müvekkili tarafından açılan davanın … 9.İcra Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyası ile görüldüğünü, dosyanın istinaf incelemesi aşamasında olduğunu, her ne kadar davalı tarafından iki çekin icra takibine konu edilmişse de şimdilik yüksek harçlar nedeniyle yalnızca 1.000.000,00 Euro bedelli çekin davaya konu edildiğini, 22/10/2015 tarihli tutanak ile davalıya verilen çeklerin müvekkilinin ortağı olduğu … AŞ’nin hissedarı olunan eski ünvanı …Tic. Aş yeni ünvanı …Tic.AŞ ile davalı şirket arasında kurulması planlanan ticari ilişkinin garantisi-teminatı olarak verildiğini, taraflar arasında düzenlenen 22/10/2015 tarihli tutanak ile bu durumun açıkça ortaya konulduğunu, müvekkilinin şahsi olarak davalıya veya dava dışı … Tic. Aş’ne herhangi bir borcunun bulunmadığını, bunlarla arasında ticari bir ilişkinin bulunmadığını belirterek müvekkilinin, 22/10/2015 tarihli tutanak ile … Aş (yeni ünvanı … Dış Tic.AŞ) ile davalı arasında kurulması muhtemel ticari ilişkini teminat-garanti olarak davalıya verdiği … Bankası … Şubesi … çek nolu 30/06/2016 tarihli 1.000.000,00 Euro bedelli, keşidecisi … olan çek için … 7.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, … 7.İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasının iptaline, takibe konu çekin müvekkiline iadesine, 1.371.411,39 TL’nin fiili tahsilat tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan istirdatına, davalının % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili tarafından 22/10/2015 tarihli sözleşme gereğince teminat olarak verilen 2 adet çekin davalı tarafından iki ayrı takibe konu edildiğini, … Bankası … Şubesine ait … çek nohlu 30/10/2016 tarihli 1.000.000,00 Euro tutarlı çek hakkında … 7.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, …Bankası … Şubesine ait … çek nohlu 30/10/2016 tarihli 1.070.000,00 Euro tutarlı çekle ilgili … 18.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, bu çeklerin 22/10/2015tarihli tuktanak ile davalı ve yeni ünvan ..Tic.Aş arasında planlanan ticari ilişkinin garantisi- teminatı olarak verildiğini, dava konusu … Bankası … Şubesine ait … çek nohlu 30/10/2016 tarihli 1.070.000,00 Euro tutarlı çekin teminat çeki olduğunu, çekin kayıtsız şartsız borç ikranını içermediği için kambiyo senedi vasfına haiz olmadığını belirterek bu davanın … 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, müvekkilinin … Bankası … Şubesine ait … çek nohlu 30/10/2016 tarihli 1.070.000,00 Euro tutarlı çekle ilgili … 18.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, davalının % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı borçlunun davaya konu çekin teminat olarak verildiği gerekçesi ile … 6. İcra Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile dava açtığını ve davanın reddedildiğini, tüm safahattan geçerek de kesinleştiğini, davacı borçlunun dilekçesinde bahsettiği diğer çeki ile ilgili ise aynı gerekçelerle ile itiraz da bulunduğunu, … 9. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında şirket defter incelemesi istediğini, Mahkemenin tüm davacı borçlunun taleplerinin reddedildiğini, itiraz incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi ise 2018/728E, 2018/1316 Sayılı Kararı ile davacının itiraz taleplerini esastan reddettiğini, davacının teminat sözleşmesi dediği yazının, atılan imza ile beraber tek elden çıktığı aşikar olmakla birlikte, müvekkili şirketin unvanı veya kaşesini ihtiva etmediğini, müvekkilinin yazının tarafı olmadığını, söz konusu yazının her ne kadar müvekkilini bağlamaması ve müvekkilinin bu yazıda taraf olmasa da karşı taraf delil olarak sunduğudan cevap vermek zorunda kalındığını, davacının hazırladığı yazıda, teminat ibaresi ve müvekkilimin ünvanı olmadığını, imzanın da sahte olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava; İİK.nun 72. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, davacının davalının icra takibine dayanak alınan çekden dolayı borcunun bulunmadığının tespitine ve ödenen bedelin istirdadına karar verilmesi istemine ilişkindir.
Asıl ve birleşen davalarda uyuşmazlık; asıl ve birleşen davalara konu çeklerin dava dava dışı … (yeni unvan: …Tic.A.Ş ile davalı arasında kurulacak ticari ilişkinin teminatı olarak ve 22/10/2015 tarihli belge kapsamında 3.kişi olan davacı tarafından davalıya verilip verilmediği ve adı geçen şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki kurulmadığından bu çeklerin karşılıksız kalıp kalmadığı, davacının bundan dolayı davalıya borcunun varlığı, miktarı istirdadı gereken bedelin bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, asıl ve birleşen davalara konu çek asılları, 22/10/2015 tarihli belge aslı, … 9 İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … 6 İcra hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyalarında verilen karar örnekleri, … A.Ş, … A.Ş ve davalı şirkete ait sicil dosyası örnekleri, …. 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı ve … 18. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyaları, davalı şirketin 22/10/2015 tarihi itibariyle yetkililsi olduğu anlaşılan …’nin ıslak imzalı belge asılları dosya arasına alınmıştır.
22/10/2015 tarihli, asıl ve birleşen davalara konu çeklerin görüntülerini de içeren belge aslı incelenediğinde; ” Yukarıda fotokopisi çekilen 2 adet toplam 2.070.000 Euro değerli çekler, … Tic. A.ş. … A.Ş. Firması arasındaki hesabın ödenmesine istinaden garanti olarak …’ndan teslim alınmıştır. Not: Taraflar arasında daha öncesinden verilen/alınan tüm senet ve çekler hükümsüzdür.” ibarelerinin yer aldığı, belge altında … ve …’nin ıslak imzalarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Asıl davaya konu çekin incelenmesi neticesinde; … Bankası … Şubesi’ ne ait hesaptan davacı tarafından keşide edilen … çek numaralı 30/06/2016 keşide tarihli ve 1.000.000,00-EURO bedelli ve lehdarı davalı olan bir adet çek olduğu, çek üzerinde teminat kaydı bulunmadığı, çekin … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine konu edildiği, davacının bu takip dosyasına, 19/08/2016 tarihinde 215.236,21-TL, 29/12/2016 tarihinde 1.156.175,18-TL ödeme yaptığı anlaşılmıştır.
Birleşen davaya konu çekin incelenmesi neticesinde; …Bankası … Şubesi’ ne ait hesaptan davacı tarafından keşide edilen … çek numaralı 30/10/2016 keşide tarihli ve 1.070.000,00-EURO bedelli ve lehdarı davalı olan bir adet çek olduğu, çek üzerinde teminat kaydı bulunmadığı, çekin … 18. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine konu edildiği, davacının bu takip dosyasına herhangi bir ödeme yapmadığı anlaşılmıştır.
Dava dışı … Şirketi ile davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan mali bilirkişi incelemesi neticesinde; bilirkişi … tarafından düzenlenen 01/04/2019 teslim tarihli bilirkişi raporundan; asıl ve birleşen davaya konu çeklerin dava dışı … şirketinin defterlerinde kayıtlı olmadıkları anlaşılmaktadır. Davalı şirket defterlerinde; …tarihli ve … numaralı yevmiye kaydı ile … kodlu “diğer çeşitli alacaklar” hesabı altında ve … hesabı borçlandırıldığı; … kodlu” diğer çeşitli borçlar” hesabı altında ise, “…” hesabının alacaklandırıldığı, bu kaydın yevmiyesinin “… tarafından …’na şirketimiz adına verilen borç 2.070.000 Euro x 3.1838” şeklinde açıklandığı ve tutarının 6.590,466,00-TL olduğu tespit edilmiştir. Yine davalı şirket defterlerinde …tarihli ve … numaralı yevmiye kaydı ile … adına kayıtlı “diğer çeşitli alacaklar” hesabı altında takip edilen tüm hesabın kapatıldığı, tüm tutarın “Alınan Çekler” hesabı altında takip edilen 101.01.0001 kodlu … hesabına aktarıldığı, asıl ve birleşen davaya konu çeklerin de bu hesaba kaydedildiği tespit edilmiştir. Yine davalı ile … şirketi arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davalı ile … arasında da herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı tespit edilmiştir.
Asıl ve birleşen davalı tarafça 22/10/2015 tarihli belge altındaki imzanın sahte olduğu, şirket kaşesinin bulunmadığı şirketi bağlamayacağı savunması yapıldığından, mahkememizce imza incelemesine gidilmiş, … tarafından düzenlenen 25/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu belgedeki imza ile …’nin mevcut karşılaştırma imzaları arasında yapılan karşılaştırmada, başlangıç hareketlerinde benzerlikler, ara gramalarında kısmi farklılıklar ve bitiş hareketlerinde benzerlikler görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde, inceleme konusu belgede …’ye atfen atılmış imzanın elde mevcut …’nin imzalarına büyük oranda benzerlik gösterdiği, dolayısıyla inceleme konusu belgedeki imzanın kuvvetle muhtemel …’nin eli ürünü olduğu belirtilmiştir.
Asıl ve birleşen davacı tarafça; davacının …(Eski Ünvan …” şirketinin ortağı olduğu, buradaki hisselerini ise 08/06/2015 tarihinde, yine temsilcisi ve ortağı olduğu … A.Ş.’ye devrettiği, dava dışı …(…) şirketi ile davalı arasında ticari ilişki kurulmasının planlandığı, bu ilişkinin teminatı olarak 22/10/2015 tarihli belge ile asıl ve birleşen davaya konu çeklerin davalı şirket yetkilisi …’ye garanti olarak verildiği; ancak 02/11/2015 tarihinde davalı şirket yönetim kurulunun değiştiği ve …’nin yetkisinin sona erdiği; yeni yönetim ile görüşmeler devam etse de ticari ilişki kurulamadığı, akabinde davacının ortağı ve temsilcisi olduğu …’in dava dışı …(…) şirketindeki hisselerini devrederek ortaklıktan ayrıldığı, teminat çeki olan dava konusu çeklerin bedelsiz kaldığı iddia olunmaktadır. Dosya kapsamında bulunan ticaret sicil kayıtlarının, davacının izah ettiği, hisse devri, hisse devralınması ve yönetim değişikliğine ilişkin bilgileri teyit ettiği tespit edilmiştir.
Asıl ve birleşen davalı tarafça; asıl ve birleşen davaya konu çeklerin, davacı …’nun şahsi borcuna karşılık alındığı, 22/10/2015 tarihli belgedeki imzanın sahte olduğu, kaldı ki şirket ünvanı veya kaşesi bulunmadığı için belgenin şirketi bağlamadığı, çeklerin teminat çeki olduklarını ve bedelsiz kaldıklarını ispat yükünün davacı yanda olduğu savunulmuştur.
Somut olayda çözülmesi gereken ilk uyuşmazlık; imzasının …’ye ait olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilen 22/10/2015 tarihli tutanağın davalı şirketi bağlayıp bağlamayacağıdır. TTK’nun 372/1 fıkrası uyarınca şirket adına imza atmaya yetkili kişiler şirketin ünvanı altına imza atarlar. TTK’nun 40/2 fıkrası uyarınca tüzel kişi tacirlerde, şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerin noter onaylı imza sirkülerlerinin sicile verilmesi zorunludur. Yine dosya kapsamına alınan davalı şirket ana sözleşmesinin 8. Maddesi ile …’nin üç yıllığına yönetim kurulu başkanı olduğu ve şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili bulunduğu, şirket tarafından verilecek belgelerin ve yapılacak sözleşmelerin geçerli olabilmesi için, bunların şirket ünvanı altına konmuş şirketi temsile yetkili en az bir kişinin imzasını taşıması gerektiği düzenlenmiştir. Dava konusu belgenin imza tarihi itibariyle …’nin şirketi temsil ve ilzama yetkili olduğu ticaret sicil kayıtlarından anlaşıldığı gibi, TTK’nun 40/2 fıkrası uyarınca noter onaylı imza sirkülerinin sicile verildiği de açıktır. Uyuşmazlık konusu belge bir bütün olarak incelendiğinde; ” Yukarıda fotokopisi çekilen 2 adet toplam 2.070.000 Euro değerli çekler, … Tic. A.ş. Firması ile … A.Ş. Firması arasındaki hesabın ödenmesine istinaden garanti olarak …’ndan teslim alınmıştır. Not: Taraflar arasında daha öncesinden verilen/alınan tüm senet ve çekler hükümsüzdür.” ibaresinin yer aldığı, metnin altının da davalı şirketi belge tarihi itibariyle münferiden temsil ve ilzama yetkili olan … tarafından imzalandığı görülemktedir.. Her ne kadar imza üzerinde şirket kaşesi yok ise de; metnin içerisinde davalı …’nin tam ve eksiksiz ünvanının yer aldığı, şirket yetkilisinin metnin, dolayısıyla ünvanın altını imzaladığı, şu halde atılan imzanın, TTK’nun 372/1 fıkrasına ve davalı şirketin tescil ve ilan edilen ana sözleşmesinin 8.maddesine uygun olduğu, belgenin şirketi bağlayacağı kabul edilmek gerekir. Nitekim dava konusu çekler şirket yetkilisi tarafından şirket adına teslim alınmıştır.
Eldeki davada çözülmesi gereken ikinci uyuşmazlık, mahkememizce şirketi bağlayacağı kabul edilen 22/10/2015 tarihli belge ile yaptırılan mali bilirkişi incelemesi kapsamında çeklerin, teminat çeki olup olmadıklarıdır. Anılan belgede çeklerin …Tic. A.ş. firması ile … A.Ş. Firması arasındaki hesabın ödenmesine istinaden “garanti” olarak verildiği yazılmaktadır. Yaptırılan mali bilirkişi incelemesi neticesinde davalı ile … şirketi arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı gibi, davalı ile … arasında da herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı tespit olunmuştur. Öte yandan davalı şirket tarafından, 22/10/2015 tarihli belgenin tanzim tarihinden iki ay sonra … tarihinde … yevmiye numarası ile ticari defterlere, “… tarafından şirket adına …’na verilen borç” adı altında 2.070.000,00 Euro’luk bir kayıt oluşturularak …’nun borçlandırıldığı, aynı gün 11 yevmiye numaralı ikinci bir kayıtla mevcut tutarın yine … adına açılan ” Alınan Çekler” hesabına geçirildiği, 10 yevmiye nolu hesabın kapatıldığı, asıl ve birleşen davaya konu çeklerin de bu hesaba kaydedildiği anlaşılmıştır. Görüldüğü üzere asıl ve birleşen davaya konu çekler ile ilgili verildikleri 22/10/2015 tarihi itibariyle herhangi bir kayıt bulunmadığı gibi, davalı şirket yönetimi değişmesi akabinde, çeklerin veriliş tarihinden ise yaklaşık iki ay sonra; aynı gün içerisinde önce asıl ve birleşen davacının borçlandırıldığı bir kayıt oluşturulmuş, akabinde asıl ve birleşen dava konusu çeklerin bu borç karşılığında alındığına dair ikinci bir kayıt oluşturulmuştur. Bu tarihten önce davacı ile davalı arasında herhangi bir ad altında ticari bir ilişki bulunduğunu gösterir başkaca kayıt mevcut değildir. Tüm bu tespitler karşısında 22/10/2015 tarihli belge/protokol içeriği ile de uyuşmayan kaydın fiktif bir kayıt olduğu tespit edilmiştir. Davalı şirketin defter ve kayıtlarına göre dava dışı …(…) şirketinden herhangi bir alacağı da bulunmadığına göre dava konusu çeklerin, 22/10/2015 tarihli belgedeki “garanti” ifadesi karşısında teminat çeki oldukları ve bedelsiz kaldıkları hususlarının davacı tarafça ispat olunduğu kabul edilmiştir.
Yukarıda yapılan tüm bu saptamalar karşısında; asıl ve birleşen davaların kabulüne, asıl davada, davacı tarafından takip dosyasına yapılan toplam 1.371.411,39-TL ödemenin, 215.236,21-TL lik kısmına 19/08/2016 ödeme tarihinden; 1.156.175,18-TL lik kısmına 29/12/2016 ödeme tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Yine asıl ve birleşen davalının, dava konusu çeklerin teminat çeki olduğunu ve bedelsiz kaldığını bilerek haksız ve kötü niyetli takip başlattığının tespiti nedeniyle asıl ve birleşen davalarda kötü niyet tazminatı talepleri kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A) ASIL DAVADA;
1-Davanın KABULÜNE; … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine konu … Bankası … Şubesi’ ne ait hesaptan keşide edilen … çek numaralı 30/06/2016 keşide tarihli ve 1.000.000,00-EURO bedelli çekten ve bu takipten ötürü davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı tarafından icra dosyasına yaptığı toplam 1.371.411,39-TL ödemenin, 215.236,21-TL lik kısmına 19/08/2016 ödeme tarihinden; 1.156.175,18-TL lik kısmına 29/12/2016 ödeme tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine,
3-Davalının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından İİK’nun 72/5 fıkrası uyarınca takip tutarının %20 si (710.185,84-TL) oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 393.850,72-TL nispi karar ve ilam harcından 90.681,53-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 303.169,19-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 146.281,38- TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 93.054,08 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
B) BİRLEŞEN DAVADA;
1-Davanın KABULÜNE; … 18. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine konu … Bankası … Şubesi’ ne ait hesaptan keşide edilen … çek numaralı 30/10/2016 keşide tarihli ve 1.070.000,00-EURO bedelli çekten ve bu takipten ötürü davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından İİK’nun 72/5 fıkrası uyarınca takip tutarının %20 si (826.149,00-TL) oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 536.499,40-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 121.301,16-TL harcın mahsubuna, bakiye 415.198,24-TL nispi karar ve ilam harcının davalıldan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 167.163,93- TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 121.345,56 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. Açıklandı. 25/05/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

ASIL DAVADA HARÇ BEYANI /
393.850,72- TL. KARAR HARCI
90.681,53- TL. PEŞİN HARÇ
303.169,19 -TL. KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
90.717,43 TL İLK GİDER
1.650,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
686,65 TL POSTA MAS.
93.054,08 TL TOPLAM

BİRLEŞEN DAVADA HARÇ BEYANI /
536.499,40– TL. KARAR HARCI
121.301,16- TL. PEŞİN HARÇ
415.198,24 -TL. KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
121.345,56 TL TOPLAM