Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/496 E. 2019/975 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/496 Esas
KARAR NO : 2019/975

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24.05.2018
KARAR :RED
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davacının davalı yandan fatura alacaklısı olduğunu, Faturalara davalının itiraz etmemesine rağmen ödeme yapmadığını, Alacağın tahsili amacı ite davalı aleyhine İstanbul …icra Müdürlüğünün’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu beyan ederek yukarıda arz ve izah olunan nedenler ile dava arının kabulünü, borçlunun itirazının iptalini, takibin devamını, Davalının; Alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacının dava dilekçesinde belirttiği gibi, davalının davacı ile ticari ilişkisi olduğunu, ticari ilişkiden kaynaklanan borçlarını taraflar arası akdedilen protokol, tahsilat makbuzu, banka ödemesi ve çeklerle ödediğini ve borcunun kalmadığını beyan ederek yukarıda arz ve izah olunan nedenler ile davanın reddini, Davacının; Alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere Kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir: Davacı- alacaklı İstanbul… İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyası ile davalı- borçlu aleyhine ilamsız takip yapmıştır. Davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur. Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır. Davalı genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar etmiş davanın reddini savunmuştur. Dava; İcra ve İflas Kanunun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup; davalı tarafın hakkındaki icra takibine vaki itirazlarının iptali, alacağın varlığı ve varsa miktarına ilişkindir. Bilirkişi …’ın 17/04/2019 tarihli raporu “Davacı şirket yetkilisi tarafından “uyuşmazlık dönemine ait ticari defterlerinin eski Mali müşavirinde kaldığını, mali müşavirinin ceza aldığı ve kendisine ulaşamadıkları için ticari defterlerini sunamayacakları tarafına beyan edilmiştir, Tarafından davacı yan ticari defterleri üzerinde inceleme yapılamadığını, Takdirin mahkememize ait olduğunu, Davalı yan tarafından incelemeye sunulan 2013-2014-2015-20’6 yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğunu, Takibe konu 55 adet faturanın tamamının davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, Davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan 14.03.2016 Itarihi itibarıyla 211.919,80 TL alacaklı olduğunu, Davalı yanın temel itirazın takibe konu borcun ödendiği dosyaya sunulu bila tarihli protokolde; Davalı yan tarafından davacı yana 221.919,80 TL’nin (TAKİP BAKİYESİ) 5 adet sıralı çekle takip tarihinden ödendiğini, Davacı yan tarafından 22.03.2016 tarihli tahsilat makbuzu ile çek teslim alındığını, olduğunu, Davalı yan tarafından davacı yana 15.04.2016 tarihinde (… nolu çekin tahsili) 10.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını, takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin T.B.K. 100 gereği İcra müdürlüğü tarafından kapak hesapında dikkate alınması gerektiğini, Davalı yanın ticari defterlerinde 4 adet 211.919,80 TL tutarlı çekin davacı yan tarafından davalı yana iade edildiğini ve davalı yan tarafın davacı yana çeklerin ödemelerinin elden yapıldığının görüldüğünü, Bu kayıtlara ilişkin taraflarına belge (davacı yan kaşe imzalı hakit ödemeye ilişkin tahsilat makbuzu gibi) sunulmadığından taraflarından nakit ödeme kayıtları dikkate alınmadığını, nakit ödemelere ilişkin takdirin sayın mahkemenize ait olduğunu, Davacı yanın 211.919,80 TL alacağı için 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan; 14.03.2016 tarihinden 30.12.2016 tarihine kadar %10,50, 31.12.2016 tarihinden 28.06.2018 tarihine kadar %9,75, 29.06.2018 tarihinden itibaren ise %19,50 oranında avans faiz talep edebileceğini, tarafların icra inkâr tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin muhterem mahkememizin takdiri içinde kaldığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.” incelenmiştir.
Dosyaya mübrez tüm bilgi, belge, beyanlar incelenmiştir. Hakim, Türk hukukunu resen uygular ilkesine riayet edilmiştir. 4721 Sayılı TMK 6 ve 7 ile 6100 Sayılı HMK 187- 293. Maddeleri ve İİK m 67 gereğince ispat hususuna, ispat kurallarına dikkat edilmiştir. HMK m. 222 gereğince ticari defterlerin ibrazı ve delil olma vasfına dikkat edilmiştir. Davacı tarafından Mahkememizce belirlenen gün ve saatte ticari kayıt ve defterlerin sunulmadığı, bu durum karşısında yapılan ihtaratın sonucu olarak davacının ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış sayıldığı gözetilmiştir. Davalı tarafından ticari ve kayıtların sunulduğu görülmekle; usule uygun tutulan ticari ve defter kayıtlarına itibar edilmiştir. Dosya kapsamında takip tarihinin 14.03.2016 olduğu, borç miktarının 221.919,80 TL olduğu ve itiraza uğradığı, dava konusu değerin de 221.919,80 TL olarak belirlendiği, davanın 24.05.2018 tarihinde açıldığı, dava tarihi öncesinde davalı tarafından 211.919,80 TL nin 22.03.2016 tarihinde çek ile ödendiği, 10.000,00 TL nin de 15.04.2016 tarihinde çek ile ödendiği görülmüştür. Saptanan ve hukuksal durum karşısında; teknik değerlendirmeler de dikkate alındığında davacının ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçındığı, dava açılmadan önce takip konusu alacağın davalı tarafından ödendiği ve davacının davasını ispatlayamadığına kanaat getirilmiştir. Dosyaya sunulu bilgi ve belge ile aksine dair kanaat getirilmemiştir. Davacının davasında haklılığına kanaat getirilememiş bu nedenle varlığına kanaat getirilmeyen davanın reddi gerekmiştir. Dava konusu değer ve belge ile ispat kuralı dikkate alınarak yazılı delil ve belgeyle ispata değer verilmiştir. Davasını davacı ispat edememiştir. Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 44,40 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.680,24 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 2.635,84 TL harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İş bu dava nedeniyle davalı tarafından yapılan 7,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ….T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 19.265,19 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı taraf iadesine, artan davalı delil avansının talebi ile karar kesinleşince iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır