Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/492 E. 2023/114 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/492 Esas
KARAR NO : 2023/114

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/05/2018
KARAR TARİHİ : 16/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 29.10.2017 tarihinde plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün asli ve tam kusuru ile, yaya olarak yol kenarında bekleyen müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını, müvekkilinin olay tarihinde aracı ile seyir halinde iken telefonu çalınca aracını yolun kenarına park ettiğini ve aracından inerek yolun kenarında telefonla konuşurken plakasını alamadığı bir aracın kendisine çarparak olay yerinden kaçtığını aracın plakası ve sürücüsünün tespit edilemediğini, dava konusu kazaya sebebiyet veren aracın plakasının tespit edilememiş olması nedeni ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun ilgili (kazayı yapan motorlu aracın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararların tazmini) maddesi hükmüne istinaden … Hesabı Müdürlüğünün davada davalı taraf olarak gösterildiğini, dava konusu kaza sonrasında … Devlet Hastanesine kaldırılan müvekkilinin gördüğü tüm tedavilere rağmen iyileşemeyerek daimi olarak sakat kaldığını, dava konusu trafik kazası sebebi ile müvekkilin zararının tazmini için davalı tarafa yapılan müracaat üzerine açılan … nolu hasar dosyasından bir takım evraklar istenmişse de söz konusu evrakların temini yargılamayı gerektirdiğinden ve çok uzun süreçler aldığından taraflarınca davalı kuruma gerekli izahatın yapıldığını, müvekkilinin mağduriyetinin önlenmesi ve zaman kaybına mahal vermemek adına Mahkemede davanın ikame edildiğini beyanla tahkikat sonucunda müvekkilinin maddi zararının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda 6100 sayılı HMK md.107 gereği arttırılmak üzere fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00-TL iş göremezlik tazminatının kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan trafik sigortası poliçesi kapsamında azami poliçe teminatı limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından, HMK’nın 128.maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR /
Tedavi evrakları celbedilmiş, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… soruşturma sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, hasar dosyası, hastane evrakları, SGK hizmet dökümü, nüfus kayıt örnekleri, sosyal ekonomik durum araştırma tutanakları, taraflarca gösterilen diğer deliller toplanmış ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 30/05/2018 tarihli tensip tutanağının (8) numaralı ara kararı ile; ”04/04/1997 gün ve 4244 sayılı kanunla onaylanarak 24/09/1997 gün ve 23090 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanıp 15/01/1998 tarihinde yürürlüğe giren; 1996 tarihli Türkiye Cumhuriyeti ve Gürcistan Cumhuriyeti arasında Hukuki, Ticari ve Cezai Kanunlarda Adli Yardım Anlaşması’ nın 2 ve 16/1 maddeleri uyarınca davacının yabancılık teminatından muaf olduğu anlaşılmakla teminat alınmasına yer olmadığına” karar verilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …soruşturma sayılı dosyasının UYAP üzerinden dosyamız arasına celbedildiği ve incelenmesinde; “mağdurun …, şüphelinin meçhul, şüphelinin üzerine atılı suçun ”Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma”, suç tarihinin 29/10/2017 olduğu ve şüpheli hakkında ”…Mağdurun polis merkezinde alınan ifadesinde özetle yaralanması nedeniyle kimseden şikayetçi olmadığını beyan ettiği, Türk Ceza Kanunu 89. maddesinde düzenlenen taksirle yaralanmaya neden olma suçunun soruşturması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlardan olduğu, mağdurun alınan ifadesinde şikayetinin bulunmadığını beyan etmesi karşısında kimliği belirsiz şüpheli hakkında soruşturmaya devam edilerek kovuşturma yürütülebilmesi için gerekli şikayet koşulunun gerçekleşmediği incelenen tüm soruşturma dosyası kapsamından anlaşılmakla; Yukarıda açıklanan nedenlerle müsnet suçtan kamu adına KOVUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA…” Dair karar verildiği tespit edilmiştir.
Davacı vekili 22/11/2018 tarihli dilekçesinde; müvekkilinin tazminat hesabının asgari ücret üzerinden yapılmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 20/09/2019 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; “… Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne(ASHM) talimat yazılarak; dava konusu kazanın meydana geldiği mahalde re’sen seçilecek trafik kusur uzmanı bilirkişi marifetiyle keşif icrası ile, davacı vekilince tanık olarak gösterilen …’nin keşif mahallinde hazır edilmesi halinde dinlenilmesi ve dava konusu kazadaki hukuk yargılamasına esas olacak şekilde yüzde üzerinden kusur oranlarını gösterir rapor tanzim ettirilmesine” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda … Nöb. Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimatın … 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevzii edildiği ve işbu Mahkemenin … talimat sırasına kaydının yapıldığı, işbu dosyadan bilirkişi …. tarafından tanzim edilen 18/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Dosya muhteviyatında bulunan belgeler tümü ile tetkik edildiğinde,olay yeri keşif mahallinde fotoğraflamak suretiyle tespit ettiği bilgiler doğrultusunda; tüm bu veriler birlikte nazara alındığında, kaza yerinin konumu ve mahal şartları dikkate alınarak olay değerlendirilip, yukarıdaki hususlar muvacehesinde meydana gelen trafik kazasında;
A- Plakası Tespit Edilemeyen Tır Sürücüsü’nün (%50) ( Yüzde Elli) oranında KUSURLU olduğu,
B- Davacı Yaya …’nin % 50 (Yüzde Elli ) ORANINDA KUSURLU olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 15/05/2020 tarihli dilekçesinde; dava dilekçesinde talep ettikleri toplam 5.000,00-TL iş göremezlik tazminatı taleplerinin 4.000,00-TL’si müvekkilinin daimi iş göremezlik tazminatına ilişkin olup 1.000,00-TL’sinin ise geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu belirtmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 27/08/2021 tarih ve 14674 Karar sayılı raporunda özetle; 01/05/1978 doğumlu …’nin 29.10.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak
Gr1 XII (32a……1) A%5
E cetveline göre; %5 (yüzdebeş) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 29/12/2021 tarih ve 20963 Karar sayılı raporunda özetle; … 01/05/1978 doğumlu …’nin 29.10.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;Kas İskelet Sistemi Sağ ayak bileği hareket kısıtlılığı Tablo 3.10 %7, Tablo 3.2 %41. Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 4 (yüzdedört) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz ) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 21/02/2022 tarihli ara kararının (3) numaralı ara kararı ile; ”…dosyanın ATK TRAFİK İHTİSAS DAİRESİNE tevdii ile dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne olduğunun hasar dosyası içerisinde yer alan bilirkişi raporu ile dosyamızda aldırılan bilirkişi raporu nazara alınarak çelişkiyi giderecek şekilde ve davacı vekilinin 25/11/2019 tarihli dilekçesi de değerlendirilerek tespitinin istenilmesine,” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan 23/03/2022 tarih ve … sayılı raporunda özetle;
A) Kimliği belirsiz sürücünün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu,
B) Davacı yaya …’nin kusursuz olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 10/05/2022 tarihli ara kararının (1) nolu ara kararı ile; “29/10/2017 tarihinde meydana gelen davaya konu kazada tarafların,
-Hasar dosyasının içerisinde yer alan 30/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda davacının %75, kimliği belirsiz sürücünün ise %25 kusurlu olduğu,
-Dosyamızda aldırılan bilirkişi raporunda taraflara %50 kusur atfedildiği,
-İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 23/03/2022 tarih ve 4092 sayılı raporunda ise davacının kusursuz, kimliği belirsiz sürücünün ise %100 kusurlu olduğu, tespit edilmesi Dolayısıyla raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ve tarafların kusur durumlarının tespit edilmesi bakımından dosyanın Karayolları Fen Heyetinden oluşacak 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi ile rapor düzenlenmesine…” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda bilirkişiler …, … ve Nizamettin … tarafından tanzim edilen 02/08/2022 teslim tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle;
A) Yaya …’nin % 50 (yüzde elli) oranında kuşurlu olduğu,
B) …’nin % 25 (yüzde yirmibeş) oranında Kusurlu olduğu,
C)Plakası belirlenemeyen aracın % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu bulunduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 13/10/2022 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; “…Dosyanın davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli ile
-Davacı vekilinin 22/11/2018 ve 15/05/2020 tarihli dilekçeleri,
-SGK’nın 01/12/2021 havale tarihli cevabi yazısı ve ekleri,
-ATK 2.İhtisas Kurulu’nun 29/12/2021 tarih ve 20963 karar sayılı raporu,
-Karayolları Fen Heyetinin 30/06/2022 Tarihli raporu, nazara alınarak dosya üzerinde bir aktüerya bilirkişisi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, ” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda bilirkişi … tarafından tanzim edilen 07/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Raporun, tazminat talebinin hukuken oluşup oluşmadığına dair bir değerlendirme içermeyip, sadece tazminatın hesabına ilişkin olduğu, 6754 sayılı bilirkişi kanunu 6. Maddesi kapsamında Bakanlık tarafından 07.09.2020 tarihli bilirkişilerin uyacağı rehber ilkelerin 27.maddesi gereği (asli kusurlu, tali kusurlu, kusur oranı) tespitinin Hakim yetkisinde olduğu,
-Hesap/Rapor tarihi itibariyle, Davacının 29.10.2017 tarihinde geçirmiş olduğun trafik kazası sonrası;
a)9 ay süre ile geçici iş göremezlik zararının 14.016,69 TL olduğu, davalı … Hesabının % 25 kusur sorumluluğu dahilinde değerlendirildiğinde, talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatının 3.504,17 TL olabileceği, SGK tarafından davacıya yapılan rücuya tabi bir ödemenin bulunmadığı ve SGK kaydına rastlanmadığı,
b) % 4 maluliyet oranı dahilinde sürekli maluliyet zararının 77.399,99 TL olduğu, davalı … Hesabının %25 kusur sorumluluğu dahilinde değerlendirildiğinde, talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 19.350,00 TL olabileceği,
29.10.2017 kaza tarihi dikkate alındığında, ZMMS sigortası teminat limiti 330.000,00 TL‘nin içinde bulunduğu, dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte talep edilebileceğinin hukuki değerlendirmesinin elbette Yüce Mahkemenin takdirlerinde olduğu, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
ATK 2.İhtisas Kurulu’nun 29/12/2021 tarih ve 20963 karar sayılı raporu, Karayolları Fen Heyetinin 30/06/2022 Tarihli raporu ile 07/11/2022 tarihli bilirkişi raporu teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunduğundan Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili 05/12/2022 tarihli talep arttırım dilekçesinde ve özetle; dava dilekçesi ile müvekkili için daimi ve geçici iş göremezlik tazminatı olarak toplam 5.000-TL üzerinden açmış oldukları maddi tazminat davasında, mahkeme dosyasından alınan 07.11.2022 tarihli bilirkişi raporuna istinaden taleplerini 22.854,17-TL – 5.000-TL = 17.854,17-TL kadar arttırarak davanın ( maddi tazminatın) müvekkili … için; 19.350-TL daimi iş göremezlik tazminatı ile 3.504,17-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere TOPLAM 22.854,17-TL üzerinden kabulü ile 24.05.2018 dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 vd. maddeleri ile 97 maddesi ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.Maddesi kapsamında maddi tazminat talepli eda davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının, dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne olduğu, davacının yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise maddi tazminat tutarlarının ne olduğu, bu zararın davalıdan talep edilip edilemeyeceği noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85.maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:”
a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
ı) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesinde; ”Bu Kanunun 13’üncü maddesi, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde … Hesabı oluşturulur. Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b)Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …” başvurulabileceği öngörülmüştür.
Anılan düzenlemeler, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda davacının % 50 (yüzde elli) oranında kuşurlu olduğu, dava dışı …’nin %25 (yüzde yirmibeş) oranında Kusurlu olduğu, plakası belirlenemeyen aracın % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu, kaza nedeniyle kişinin tüm vücut engellilik oranının % 4 (yüzdedört) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz ) aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 3.504,17 TL olduğu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının ise 19.350,00 TL olduğu, davacı vekilinin 05/12/2022 tarihli talep arttırım dilekçesi ile 4.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatını 19.350-TL’ye, 1.000,00-TL olan geçici iş göremezlik tazminatı taleplerini ise 3.504,17-TL’ye çıkardıklarını belirtmesi ile toplamda 22.854,17-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği,mahkemenin talep ile bağlı olduğu, davalının bu zarardan 2918 Sayılı Kanunun 91 vd. maddeleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesi kapsamında sorumlu olduğu anlaşılmakla Mahkememizce davanın 05/12/2022 harçlandırma tarihli dilekçe ile talep edilen tutar üzerinden kabulü ile, 22.854,17 -TL maddi tazminatın (19.350,00-TL sürekli iş göremezlik ve 3.504,17-TL geçici iş göremezlik tazminatı) dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle Mahkememizce aşağıda yazılı bulunan hüküm tesis olunmuştur
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KABULÜ İLE; 22.854,17-TL maddi tazminatın (19.350,00-TL sürekli iş göremezlik ve 3.504,17-TL geçici iş göremezlik) dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.561,17-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 35,90-TL ve 61,00-TL tamamlama harcının toplamı olan 96,90-TL ‘ nin mahsubuna, bakiye 1.464,26‬-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 35,90-TL peşin harç, 61,00-TL tamamlama harcı, 6.650,00-TL bilirkişi ücreti, 2.376,80-TL Adli Tıp Fatura tutarı, 110,00-TL keşif araç ücreti, 314,00-TL keşif harcı ve 764,50-TL posta masrafları olmak üzere toplam 10.348,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/02/2023

Katip
¸

Hakim
¸