Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/443 E. 2019/130 K. 06.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/443 Esas
KARAR NO : 2019/130
DAVA : Sözleşme Cezai Şart Alacağı Davası
DAVA TARİHİ: 08/05/2018
KARAR :USULDEN RED
KARAR TARİHİ: 06/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;… Eğitimin ülke genelinde ün yapmış bir eğitim öğretim kurumu olan… Koleji’nin kurucusu ve işleteni olduğunu, …’nun ise yemek ve temizlik hizmetleri sunan bir şirket olduğunu, … 01/06/2014 tarihinde… Koleji’nin yemek hizmetlerine ilişkin olarak 5, yıllık sözleşme imzalandığını, bu doğrultuda …,… Koleji’nde Yemek Hizmetleri Sözleşmesi kapsamında öğrencilere, idari ve eğitim personeline yemek hizmeti sağlaması, sağlık, temizlik, kalite standartlarına uygun olarak yemek üretilmesi, yemek hizmetinin sunulduğu alanlarda ve pişirme alanlarında sağlık, temizlik, kalite standartlarına uyulması, yemek üretimi için malzeme ve gıda ürünlerinin temin edilmesi, üretilen meyeğin işverenin bildirmiş olduğu günler ve zaman aralıklarında yemekhanede sunulması, kurum kantinin işletilmesi, hizmetlerini vermeyi kabul ve taahhüt ettiğini, ancak davalının yükümlülüklerini, sürekli olarak eksik ve kusurlu yerine getirmiş ve/veya hiç yerine getirmediğini, … Eğitim 12/06/2017 tarihinde, …Noterliği’nin… yevmiye numaralı ihbarnamesiyle Sözleşmenin 11. Maddesi gereğince, Sözleşmeyi 3 ay süre vermek kaydıyla feshettiğini, Sözleşmenin 11. Maddesi”Taraflar, Sözleşme süresinde herhangi bir zamanda herhangi bir neden belirtmeksizin 3 ay önceden yazılı ihbarda bulunmak şartı ile Sözleşme’yi feshetme hakkına sahiptir” …’nun feshe ilişkin bildirimi almasını müteakip vermekte olduğu hizmetin kalitesini iyice düşürdüğünü, hijyen kurallarına uymadığını, sağlıksız yemekler servis etmeye başladığını, çürümüş sebze ve meyveler kullanıldığını, garson olarak çalışan bir kişiye ise aşçılık yaptırdığını, bunun üzerine bir çok kez tutanak tutulduğunu, fotoğraflarla tespit edildiğini, davalı tarafından sözleşme hükümlerine açık aykırılıkların devam etmesi üzerine … Eğitim Sözleşmenin ilgili maddeleri yuarınca … aleyhine 31/07/2017 tarihinde … numaralı fatura karşılığı, toplam 158.531,74 TL, 04/08/2017 tarihinde … numaralı fatura karşılığı toplam 605.511,45 TL tutarında ceza kesildiğini, Sözleşmenin 7.2. Maddesi gereğince, sözleşme bedelinin %1’i oranında ceza kesilecektir ibaresi bulunduğunu, …’nun her bir ihlaline ilişkin Sözleşme bedelinin %1’i tutarında ceza faturaıs kesilerek kendilerine gönderildiğini, kesilen faturaların hukuka, hakkaniyete ve iyi niyete aykırı olarak kendilerine iade edildiğini, … Eğitimin Sözleşmenin 7.2 maddesi uyarınca söz konusu ceza tutarlarının 20.000 TL’yi aşması nedeniyle 3 aylık süreyi beklemeksizin, 14/08/2017 tarihinde, … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi aracılığıyla sözleşmeyi derhal feshettiğini, … Eğitimin Sözleşmenin cezai şart hükümleri uyarınca, …’ya 01/08/2017 tarihinde 158.531,74 TL ve 11/08/2017 tarihinde 605.511,48 TL olmak üzere, toplam 764.043,22 TL ceza faturası düzenlendiğini, davalının kesilen cezaları kabul etmesine rağmen söz konusu bedellerin ödemediğini, davanın kabulünü, taraflar arasındaki sözleşme gereğince, hüküm altına alınan cezai şart tutarlarının tespiti ile toplam ceza tutarlarının şimdilik 50.000 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte …’dan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı taraf 6100 sayılı HMK m. 128 kapsamında davaya cevap vermemiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı, davalı ile aralarındaki yemek ve temizlik hizmet sözleşmesinin hükümleri gereğince 01.08.2017 tarihli 158.531,74 TL ve 11.08.2017 tarihli 605.511,48 TL bedelli olmak üzere toplam 704.043,22 TL cezai şart alacağının bulunduğunu iddia ederek davalı taraftan sözleşme gereğince 08.05.2018 tarihli dava dilekçesi ve 03.01.2019 tarihli 6100 Sayılı HMK m. 119 kapsamda talep sonucunu açıklama dilekçesi ile belirsiz alacak davası olarak 50.000,00 TL temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi vermeyerek iddia olunan vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Dava, belirli olan cezai şart alacağının belirsiz alacak davası olarak talep edilmesine ilişkindir.
Davacı tarafından belirlenen 704.043,22 TL sözleşme hükümlerine göre hesaplanan cezai şart alacağının varlığının ileri sürülmesine karşın davacının belirli olan dava konusu bulunmasına rağmen belirsiz alacak davası açtığı dava ve beyan dilekçesindeki yazılı beyanından ( 6100 S HMK m107 gereğince talebi bulunmakla ) görülmektedir. Belirli olan dava konusu değer açısından hukukumuzda belirli alacak davası veya kısmi dava açılması mümkün iken belirsiz alacak davası açılması mümkün değildir. Davacının dava açmasında hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunması dava şartıdır. Bu durum 6100 Sayılı HMK m. 114/ 1- h de düzenlemiştir. Hukuki yarar davacının sübjektif hakkına hukuki korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hali hazırda hukuken korunmaya değer bir yararın bulunmasını ifade etmektedir. Hukuki yarar davanın açıldığı anda aranır. Belirlenmiş olan/ belirlenebilir bir talebin bulunduğu ancak buna rağmen belirsiz alacak davası açıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı tarafından belirlenmiş olan cezai şart alacağının bulunması karşısında artık belirsiz alacak davası olarak iş bu davanın açılmasında hukuki yarar yoktur. Dava şartları 6100 Sayılı HMK m. 115 gereğince incelenir. Dava şartı eksikliğinde dava usulden red olunur. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca davacının belirlenen alacağını belirli alacak davası veya kısmi dava ile tam olarak güvenle ulaşabilme imkanı varken belirsiz alacak dava açmasında hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmış, 6100 Sayılı HMK nın 107, 114/ 1-h ve 115. maddeleri gözetilerek aşağıdaki şekilde kanunen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının usulden reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 44,40 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 8,50 TL daha harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına,
3-İş bu dava nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen davacı gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır