Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/436 E. 2020/31 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/436 Esas
KARAR NO : 2020/31

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2016
KARAR TARİHİ : 16/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
Davacı/karşı davalı vekili dava dilekçesinde ve özetle; taraflar arasında 07/11/2005 tarihli … inşaatı işi için sözleşme imzalandığı, davacı şirketin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalının sorumluluğunda olan ve davalının ödemesi gereken 98.101,41.-TL’yi ödediği, bu meblağın ödenmesi için davalıya…Noterliğinin 24/04/2014 tarihli ihtarnamesinin keşide edildiği, ancak buna rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalı hakkında Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız bir şekilde itiraz ettiğini, takibin durduğunu iddia ve beyan ederek davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap/karşı dava dilekçesinde ve özetle; öncelikli olarak davacının dava konusu taleplerine dayanak oluşturan … inşaatı işine ilişkin …Noterliğinin 01/02/2006 tarihli “Ortaklık Sözleşmesi” nin 10.maddesi uyarınca işbu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğu, bu nedenle öncelikli olarak yetki itirazında bulunulduğu, ayrıca esas yönünden de davanın reddinin gerektiği, zira davacı-karşı davalının alacak taleplerine dayanak 07/11/2005 tarihli ortaklık sözleşmesi ve eklerinin … Noterliğinin 01/01/2006 tarihli ortaklık sözleşmesi ile ortadan kaldırıldığı, bu nedenle geçersiz sayılan sözleşmeye dayalı tüm taleplerinin reddinin gerektiğini, müvekkilinin davacı/karşı davalıdan 45.072,19.-TL alacaklı bulunduğu iddia ve beyan ederek bu alacağın karşı dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davacı/karşı davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı/karşı davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı/karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde ve özetle; davalı karşı davacının alacağının neye dayandığının, alacağın temelinde hangi hukuki veyahut ticari ilişkinin yattığının, alacağın sebebinin belirtilmediğini, vakıanın açıkça belirtilmesi gerektiğini, verilen dilekçenin zaruri unsurları taşımadığını, müvekkili şirketin davalı/karşı davacıya herhangi bir borcunun olmadığını iddia ve beyan ederek karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Asıl davada dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Karşı davada dava, alacak istemine ilişkindir.
Bakırköy… İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Bakırköy … İcra Dairesi’nin…Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı/karşı davalı şirketin davalı/karşı davacı aleyhinde cari hesap alacağının tahsili amacı ile 113.437,48.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı/karşı davacı şirkete 08/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/karşı davacı şirketin 11/03/2016 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … İcra Dairesi’ne … esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile açılan takip dosyasının onaylı bir örneği dosya kapsamına kazandırılmıştır.
01/02/2006 tarihli … referans numaralı kesin ve süresiz teminat mektubu nedeniyle 24/04/2014 tarihi itibariyle ödenmiş olan toplam komisyon tutarının ne olduğunun ve ödemenin kim tarafından yapıldığının araştırılması için…bank’a yazılan müzekkere cevabı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
2005 ve devamı yıllarına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak dava ve karşı davadaki taleplerin değerlendirilmesi, asıl davada takip tarihi itibariyle alacağın varlığı ve miktarının hesaplanması, karşı davada dava tarihi itibariyle alacağın tespiti yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir. 03/01/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında özetle; asıl davada; davacının davalıdan 52.746,03.-TL alacaklı olduğu ancak akdi ortaklık ilişkisinde ortakların birbirlerine karşı olan alacak haklarının 5 senelik zamanaşımı süresine tabi olduğu, davacının icra takip tarihi olan 18/01/2016 tarihinden geriye doğru 5 yıldan daha önce doğan alacakları bakımından zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu, işbu 5 yıllık süre içinde doğan davacının talep edebileceği tutarın 24.273,36.-TL olduğu ve davalının icra takibine vaki itirazının bu meblağ ile sınırlı olmak üzere kaldırılması gerektiği, karşı davada; dosya içeriği itibariyle ispat edilemeyen davanın kabule şayan sayılamayacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Dosyanın önceki rapor düzenleyen bilirkişi heyetine tevdii ile tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmesine karar verilmiştir. 04/03/2019 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunun sonuç kısmında özetle; İtirazların raporda herhangi bir değişiklik gerektirmediği, kök rapordaki tespit ve görüşlerin aynen muhafazasının icap ettiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 07/11/2005 tarihli … inşaatı işi için sözleşme imzalandığı, davacı şirketin, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalının sorumluluğunda olduğu iddiasıyla ödediği 98.101,41.-TL’nin tahsili amacıyla girişilen icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Dava; adi ortaklıktan kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında bir adi ortaklık kurulduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın; taraflar arasında yapıldığı tartışmasız olan adi ortaklık sözleşmesine göre, davalı karşı davacının 07/11/2005 tarihli sözleşme ve bu sözleşmeye ek olarak yapılan ek sözleşme uyarınca dava dışı iş sahibi …’ye kesin teminat mektubu verme, ortaklık konusu parkın yapım işi nedeniyle ortaya çıkan … borçlarını ödeme yükümlülüğün bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, ortaklık konusu işin yapılması nedeniyle ortaya çıktığı hususunda tartışma bulunmayan yukarıdaki borçlar nedeniyle tarafların sorumluluklarının ortaklık payları oranında olup olmadığı, yine taraflar arasındaki 01/02/2006 tarihli ortaklık sözleşmesi ile 07/11/2005 tarihli sözleşme ve bu sözleşmeye dayalı ek sözleşmenin ortadan kalkıp kalkmadığı, davacı/karşı davalının talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplandığı, karşı davada da; taraflar arasında var olduğu iddia olunan açık hesap ilişkisi nedeniyle davalı/karşı davacın, davacı/karşı davalıdan alacaklı olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. Mahkememize sunulan 03/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda, … İnşaat Ortak Girişiminin; …’ya ve Vergi Dairesine bazı yükümlülüklerini yerine getirmediği ve buna karşılık teminat mektubu tedarikine ilişkin masraflar dahil raporda tespit edilen ödemelerin davacı …. Tarafından ödendiği, davalı … tarafından da bu ödemelerin ortak girişimine ait olmadığı, borcunun olmadığı ya da ödemelerin yapılmadığı vb. hususlarda farklı bir görüşünün yer almadığı, … prim ve vergi borçlarının ödemesi açısından, müşterek müteselsilen sorumluluğun sözleşme ile devrinin mümkün olamayacağı, incelenen belgeler ile ortaya çıkan … borçlarının ödeme yükümlülüğünün öncelikle iki firmanın oluşturduğu …-…. İş ortaklığının olduğu, bu ortaklığın ödememesi halinde ise her iki ortağın hisseleri oranında sorumlu olduğu ve yapılan inceleme sonucunda davacının davalıdan 52.746,03TL alacaklı olduğu, Mahkemenin zamanaşımını dikkate alması halinde 24.273,36TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu tespit ve değerlendirmeler bakımından somut olaya uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
Dosya kapsamından, davalının cevap dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunmayıp, ikinci cevap dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunduğu, cevaba cevap dilekçesinin davalı vekiline 15/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, ikinci cevap dilekçesinin ise 01/03/2017 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının ikinci cevap dilekçesi süresinde olduğundan, davalının zamanaşımı defiinin usulüne uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı yasanın 126/4. Maddesi gereğince bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasında açılmış bulunan davalar hakkında beş yıllık zamanaşımı uygulanır. Sözleşmeden doğan alacaklarda zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihten başlar.(818 sayılı TBK. m. 128) Adi ortaklıkta; ortağın alacağını isteme hakkı, ortaklığın son bulduğu tarihte doğar ve borç muaccel hale gelir. Zamanaşımı süresi de bu tarihten itibaren işlemeye başlar. 818 sayılı yasanın 535/1. Maddesi gereğince ortaklık sözleşmesinde öngörülen amacın gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin imkansız duruma gelmesi ortaklığın sona erme sebepleri arasında yer almıştır. Dava konusu olayda… ile …aat-…aat Ortak girişimi arasında 24.06.2008 tarihinde kesin kabulün yapıldığı, kesin kabulle ortaklık sözleşmesinde öngörülen amacın gerçekleştiği ve zamanaşımının bu tarihten itibaren başladığı, davacının alacak kalemi olarak saptanan ödemelerinin her birinin yapıldığı tarih ile icra takibinin başlatıldığı tarih olan 18.01.2016 arasında 5 seneyi geçen ödemelerin zamanaşımına uğradığı, bu durumda 2009 ve 2010 yıllarında yapılan ödemelerin zamanaşımına uğradığı, davacının icra takip tarihi olan 18.01.2016 tarihinden geriye doğru 5 yıldan daha önce doğan davacı alacakları bakımından zamanaşımı süresi geçmiş olduğundan, iş bu 5 yılllık süre içinde doğan ve davacının talep edebileceği tutarın 24.273,36 TL olduğu, davacı tarafından icra takibinden önce davalıya …Noterliğinin …yev nolu ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin davalıya 28/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede verilen süre sonunda davalının 02/05/2014 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşıldığından, temerrüt tarihi olan 02/05/2014 tarihinden takip tarihine kadar 3.752,75TL işlemiş yasal faiz alacağı Mahkememizce hesap edilmiş ve asıl dava yönünden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Karşı dava yönünden yapılan değerlendirmede; davacı, karşı dava dilekçesinde davalıdan 45.072,19TL alacağı bulunduğunu, bu alacağın taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi, faturalar ve hesap mutabakatından kaynaklandığını iddia etmektedir. Davalı savunmasında davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı yönünde savunmada bulunmuştur. Mahkememizce hükme elverişli bulunan 03/01/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda davacının dava konusu iddia edilen alacak hakkında ibraz edilemeyen yılların defter belgeler ile kapanış tasdiki yapılamayan 2010 yılı yevmiye defteri ve dosya kapsamından iddia edilen 45.027,19TL alacağın korunduğu yönünde bir tespitin yapılamadığı yönünde görüş bildirildiği, ileri sürülen vakıaları ispatlama yükünün iddia eden tarafa ait olduğu (TMK madde 6), davacının iddiasını ispat edemediği anlaşıldığından karşı davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
Asıl dava yönünden;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı icra dosyasına yaptığı itirazının KISMEN İPTALİ ile takibin 24.273,36.-TL ve temerrüt tarihi olan 02/05/2014 tarihinden itibaren takip tarihine kadar işlemiş faizi 3.752,75.-TL olmak üzere toplam 28.026,11.-TL yönünden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
3-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Hükmolunan 28.026,11.-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.914,46.-TL nispi karar ve ilam harcından 1.370,04.-TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir yadına, bakiye 544,42.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 1.370,04.-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 4.203,92.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 11.903,48.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 1.466,70.-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre 481,27.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
11-H.M.K.’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Karşı dava yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 54,40.-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, peşin alınan 770,00.-TL harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan 715,60.-TL harcın davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 6.659,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-H.M.K.’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır