Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/376 E. 2018/1185 K. 28.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/376 Esas
KARAR NO : 2018/1185
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 18/04/2018
KARAR : DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE RED
KARAR TARİHİ : 28/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkil şirket ile davalı arasında 05/06/2017 tarihinde ”Reklam Ajansı Hizmet ve İşbirliği Sözleşmesi” akdedildiğini, söz konusu sözleşmenin ”Uyuşmazlıkların Çözümü” başlıklı 14. Maddesi gereğince taraflar arasında sözleşmeden kaynaklanan ihtilafların halinde yetki konusunda İstanbul veya Kayseri Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olacağı hususunun kararlaştırıldığını, davalı tarafından esasa ilişkin ileri sürülen itirazların tümünün maddi gerçeğe aykırı ve hukuki dayanaktan yoksun iddialardan ibaret olduğunu, davacı müvekkilin mezkur sözleşmeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini ve sözleşmeye konu hizmetleri talepler doğrultusunda gerçekleştirdiğini, davacı müvekkilin tüm ısrarlı talep ve başvurularına rağmen takibe konu alacağını davalı şirketten tahsil edemediğini, bunun üzerine …Noterliğinin 11/01/2018 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesini keşide etmek suretiyle davalı tarafa alacak ihtarında bulunduğunu, davalı vekili tarafından esasa ilişkin itirazlar başlığı altında beyan edilen taraflar arasındaki sözleşmenin feshine konu ”Kayseri … Noterliği 20/12/2017 tarih …yevmiye nolu ihtarname metninin davacı müvekkile tebliğ edilmediğini, davalının söz konusu ihtarname metnini davacı müvekkilin şirket merkez adresinin değişmiş olduğunu bilmesine rağmen eski adrese tebliğe çıkardığını ve söz konusu ihtarname metninin adres değişikliği nedeniyle iade edildiğini, davalının müvekkil tarafından keşide edilen 11/01/2018 tarihli ihtarnameyi tebellüğ ettiğinde art niyetle tasarladığı oyununun bozulacağını fark ederek bu defa müvekkil aleyhine … Noterliğinin 18/01/2018 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ettiğini, davacı müvekkilin aleyhine keşide edilen söz konusu ihtarnameler öncesinde ve devamında da mezkur sözleşme ile yükümlendiği edimlerini eksiksiz ve zamanında yerine getirdiğini beyan ederek haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ayrıca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA / Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; İşbu davaya konu icra takibinin yetkili icra dairesinde açılmadığını, müvekkilin adresinin Kayseri ili sınırlarında olduğunu, İcra İflas Kanunu madde 50 atıfla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 6 vd maddeleri çerçevesinde İcra takibinin Kayseri İli Kayseri İcra Dairelerinde açılması gerekirken İstanbul İcra Dairelerinde açıldığını, bu sebeple yetki itirazında bulunulduğunu, davacının doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sözleşme yürürlük tarihinden itibaren stratejik iletişim planı, rakip analiz ve bilgileri, iletişim stratejisini, aylık rapor veyahut herhangi bir isim altında hiçbir rapor hizmeti sunulmaması sonucu haklı nedenle Kayseri … Noterliği’nin 20.12.2017 Tarih ve … yevmiye nolu bildirimi ile feshedildiğini ve takibe konu söz konusu faturaların sözleşmeye aykırı ifa nedeniyle Medya Teknolojiye iade edildiğini, kriz yönetimi kapsamında medyada çıkan haber üzerine çözüm önerisinin sunulması bir yana ilgili haberin müvekkil şirket tarafından re-tweetlendiğini, tüm bu durumların sözleşme başlangıç tarihinden itibaren 9 ay geçmesine rağmen davacı tarafından yerine getirilmemesi, daha da önemlisi hizmetler kapsamında sözleşmelerde belirtilen raporlama ve analizleri yapılmamasının tespiti sonucu davacı ile müvekkil şirket arasında akdedilmiş olunan REKLAM AJANSI HİZMET VE İŞBİRLİĞİ SÖZLEŞMESİnin HAKLI NEDENLE FESHEDİLdiğini, davacı taraf dava dilekçesinde adres değişikliğini müvekkil şirkete bildirildiği halde eski adreslerine fesih bildiriminin tebliğ edildiğini iddia ettiğini ancak adres değişikliğini tarafımıza bildirdiklerine dair her hangi bir delil sunamadığını, kaldı ki müvekkilin adres değişikliğini bilerek eski adrese tebliğ etmesini ve bu durumun kötü niyetli olarak yapıldığını iddia etmesinin hayatın olağan akışına ve mantığa aykırılık teşkil ettiğini, zira müvekkilin sözleşme yükümlülüklerinin davacı tarafça yerine getirilmemesine rağmen kendi yükümlülüklerini yerine getirmeye devam etmek zorunda kalacağı için bilerek yanlış adrese tebliğ etmekten bilakis imtina edeceğini, bu nedenlerle söz konusu fesihin ihtarı davacıya sözleşmede ki yazılı adresi üzerinden tebliğ edildiğini ancak davacının adres değişikliğine gitmesine rağmen bu durumu müvekkil şirkete bildirmemesi sonucu 20/12/2017 tarihli fesih bildiriminin iade olduğunu, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından, davacının değişen adres bilgileri haricen öğrenildiğini ve yeni adreslerine 18/01/2018 tarihinde Kayseri … Noterliği … yevmiye numaralı ihtarla fesih bildirimi ve fatura iadeleri davacıya yeniden tebliğ edildiğini, sözleşme fesih tarihine kadar davacı tarafa tüm ödemelerin banka üzerinden yapıldığını, davacı tarafça müvekkil şirkete tebliğ edilmiş olan Kasım ve Aralık aylarına ait faturaların ise davacı tarafın sözleşmeye konu edimlerini yerine getirmemesi ve ayıplı ifa nedeniyle davacıya iade edildiğini beyan ederek işbu haksız ve mesnetsiz davanın Müvekkil yönünden esastan reddine ve işbu davaya konu icra takibinin iptali ile davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama gideriyle vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE / Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir: Dava, İİK 67 maddesi gereğince açılan İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline ilişkindir. Davalı tarafa FETÖ terör soruşturması kapsamında kayyım atandığı ve hali hazırda KHK lar kapsamında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durum davalı tarafın da ikrarında olup yargısal kararlar mevcuttur. Ülkemizde Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı 15.07.2016 tarihinde yapılan ve bastırılan darbe teşebbüsü sonrasında 20.07.2016 tarihli … sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kararı doğrultusunda darbe teşebbüsü ve terörle mücadele çerçevesinde alınması zorunlu tedbirler kapsamında çıkarılan 03.10.2016 tarihli 675 sayılı KHK nin 16. Maddesinde dava ve takip usulü ”… (1) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile …Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır. (2) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce başlatılan icra ve iflas takipleri ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen takipler hakkında icra müdürlüklerince, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca düşme kararı verilir. Bu kararlar dosya üzerinden kesin olarak verilir ve takip alacaklısına resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı takip giderleri kendi üzerlerinde bırakılır. (3) 20/7/2016 tarihli ve … sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile … Genel Müdürlüğü aleyhine 17/8/2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir. (4) Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen kararlarda davacı veya alacaklının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama, tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvurabileceği belirtilir. İdari başvuru üzerine idari merci tarafından verilecek karar aleyhine idari yargıda dava açılabilir. İdari yargının verdiği karar kesin olup, uyuşmazlık adli yargıda hiçbir şekilde dava konusu yapılamaz…” hükmü getirilmiştir. İş bu dava dosyası da 18.04.2018 tarihinde açılmakla ( takip 16.02.2018 tarihinde başlatılmakla ) davacının davasının dava şartı bulunmadığından dava şartı yokluğundan reddine ilgili mevzuat gereğince dosya üzerinden kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle reddine,
2-Karar ve ilam harcı olarak 35,90 TL ‘nin peşin yatan harçtan mahsubuna, Hazine’ye gelir kaydına, artan 1.477,57 TL harcın davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 333. Maddesine uygun olarak artan gider avansının davacıya iadesine,
4-İş bu kararın resen taraflara tebliğine (kısa karar tefhim edildi),
5-Davacının 670 Sayılı KHK madde 5’te belirtilen usule göre idari makama gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 30 gün hak düşürücü süre içerisinde başvuru serbestisi olduğunun, idari başvuru üzerine idari merci kararı aleyhine idari yargıda dava açabileceğinin, idari yargı kararının kesin olup uyuşmazlığın hiç bir şekilde adli yargıda dava konusu yapılamayacağının davacı tarafa ihtarına (ihtarat yapıldı),
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, KHK gereğince kesin olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır