Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/34 E. 2018/759 K. 05.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/34
KARAR NO : 2018/759
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2015
KARAR TARİHİ : 05/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ – İSTEM :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin … abone numarasıyla 2013 ve 2014 yıllarında davalı şirketten enerji satın aldığını, düzenlenen fatura içinde kayıp kaçak bedeli adı altında hizmet bedeli olmayan meblağında tahsil edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL kayıp kaçak bedelinin ödeme tarihinden itibaren uygulanacak yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Dava dosyasında yetki ilk itirazları olduğunu, müvekkilinin adresinin İstanbul Anadolu Adliyesi yargı çevresinde bulunduğunu, ayrıca dava dosyasında husumet itirazları olduğunu, alınan kayıp kaçak bedellerinin müvekkili şirket tarafından EPDK kararları gereğince enerji ve tabi kaynaklar bakanlığına aktarıldığını, müvekkilinin EPDK karar ve yönetmelikleri doğrultusunda tahsilat yaptığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER :
Abonelik sözleşmesi ve ilgili faturalar dava dosyası arasına alınmıştır.
Dosya rapor tanzimi için Elektrik mühendisi bilirkişi …’e tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 02/03/2016 tarihli raporda özetle; davalı taraflarca EPDK’nun düzenleyici işlemlerine uygun olarak faturalara yansıtılan toplam kayıp kaçak bedelinin 200.984,24 TL olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay… Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları uyarınca taleple bağlı kalınarak davacıdan tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin iadesinin mümkün olduğu hususları tespit edilmiştir.
Davacı vekili 29/03/2016 havale tarihli talep arttırım dilekçesi ile 227.161,40 TL arttırarak talebinin 237.161,40 TL olduğunu belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava elektrik abonesi olan davacıdan tahsil edilen kayıp-kaçak vs. bedellerin davalıdan tahsili talepli eda davasıdır.
Mahkememizden verilen 13/06/2016 tarih, … Esas ve…Karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulü ile 200.984,24 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili 18/08/2016 havale tarihli dilekçesi, Davacı vekili de 08/09/2016 havale tarihli dilekçesi ile Mahkememizden verilen 13/06/2016 tarih, …Esas ve…Karar sayılı ilamı temyiz etmiştir.
Yargıtay …Hukuk Dairesi Başkanlığının 08/06/2017 tarih,… Esas ve … Karar sayılı ilamı ile Mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 26/07/2017 havale tarihli karar düzeltme talebini içerir dilekçesi Yargıtay … Hukuk Dairesi Başkanlığının 12/12/2017 tarih,… Esas ve …Karar sayılı ilamı ile reddedilmiş olmakla dosya Mahkememizin … Esasına kaydedilmiştir.
Taraflar arasında Elektrik Abone Sözleşmeleri’nin düzenlendiği ve sözleşmelerin halen geçerli olduğu uyuşmazlık konusu değildir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sırasında yürürlüğe giren yasal değişiklik karşısında dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi raporunda; davacıdan tahsil edilen bedelin toplam 200.984,24 TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Kayıp-kaçak, dağıtım ve iletim bedeli, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedeli ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve … E.- … K. sayılı kararı ile Anayasa’nın “Vergi Ödevi” başlıklı 73.maddesinde “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir” şeklindeki düzenlemeye göre kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığından bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak elektrik bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğundan EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınması doğru bulunmayarak hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Dava tarihinden sonra, 17.06.2016 tarihinde 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21.maddesi ile 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bent ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; Tüketici Hakem Heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” hükmü getirilmiştir.
Ayrıca, 6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19.madde de; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” ve Geçici 20.madde de ise, “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır” hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre Tüketici Hakem Heyetleri’nin ve mahkemelerin bu konuda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri geçmişe de etkili olarak sadece dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmıştır.
Dava tarihi olan 12/02/2015 tarihinden sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Buna karşılık davacının talebinin davalı yanca tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin tamamının iadesi olduğu, başka ifade ile davacının kurum işlemlerine dayalı olarak ve mevzuata uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş olsalar dahi kayıp kaçak bedellerinin iadesini talep ettiği göz önünde bulundurulduğunda dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan yukarıda anılı yasal düzenleme kapsamında davalının kayıp kaçak bedellerini kurum işlemlerine uygun tahakkuk ettirip ettirmediği yönündeki bir araştırmaya gidilemeyeceği, anılan düzenleme ile davacının kayıp kaçak bedellerinin iadesi hakkının ortadan kaldırıldığı bu nedenle eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamından, yargılama sırasında dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren yasa gereğince tahsilatların EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uygunluk denetimi yapılması yönünde bir netice-i talep değişikliğinin bulunmadığı açıkça anlaşıldığı gibi, davacı vekilinin 05/07/2018 tarihli celsede, kayıp kaçak bedelinin tamanın iadesini talep ettiklerine, faturaların EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uyumlu olup olmadığı hususunda bir inceleme taleplerinin olmadığına dair açık beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davanın devamı sırasında, dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde, mahkemece; esas (asıl talep) hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. Bu tür kararlar, hükümler gibi (eda, tespit, inşai) nihai kararlardandır. Mahkeme kararı, aynı zamanda dava konusu hakkın mevcut olmadığını da tespit ettiği için tespit hükmü niteliğindedir.
Davanın konusuz kalması halinde, mahkemece; yargılamaya devam edilerek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haklı olduğunun tespit edilmesi, o taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Başka bir deyişle, yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada, yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde, davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden taraf lehine “maktu vekalet” ücretine hükmedilmesi, yargılama giderlerinin ise karşı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarih, … E.-… K. sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Somut olayda, dava tarihi itibariyle HGK kararı uyarınca davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Yargılama harç ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir (HMK md.326/1). Aynı şekilde, vekalet ücreti yönünden de haksız çıkan taraf aleyhine hüküm kurulur (HMK md.330/1). Dava açıldığı anda haklı durumda bulunan tarafın, yargılama sırasında oluşan yasa değişikliği sonucu haksız duruma düşmesi halinde yargılama giderlerinden, dolayısıyla karşı tarafın vekalet ücretinden sorumlu tutulması olanaklı değildir.
İzah edilen gerekçelerle 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17.maddesine 6719 sayılı Kanunun 21.maddesiyle eklenen 10.fıkra hükmü ile aynı yasa ile eklenen geçici 20.madde hükmü dikkate alınarak konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, konusuz kalan dava hakkında, toplanan deliller çerçevesinde davacının dava tarihi itibariyle haklılığını ispatlamış olduğu anlaşılmakla yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline ve davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Kısa kararda kanun yolu sehven istinaf olarak belirtilmiş, dava ve karar temyiz kanun yoluna tabi olduğundan bu maddi hata gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17.maddesine 6719 sayılı Kanunun 21.maddesiyle eklenen 10.fıkra hükmü ile aynı yasa ile eklenen geçici 20.madde hükmü dikkate alınarak konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile kalan 4.014,88.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
27,70.-TL başvuru harcı, 35,90.-TL peşin harç, 926,50.-TL masraf toplamı 990.10.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacının kendisini bir vekil aracılığı ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.180,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair kararın tebliğinden itibaren on beş gün içerisinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı

HARÇ BEYANI /
4.050,78.-TL PEŞİN HARÇ
35,90.-TL KARAR HARCI /
4.014,88.-TL TALEP HALİNDE
DAVACIYA İADESİNE.

DAVACI GİDERİ /
63,60.-TL İLK GİDER
226,50.-TL POSTA MASRAFLARI
700,00.-TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ /
990,10.-TL TOPLAM