Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/278 E. 2018/1031 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/278 Esas
KARAR NO : 2018/1031
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/03/2018
KARAR : USULDEN RED
KARAR TARİHİ : 18/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Sigorta Şirketinden olan acalak hakkının müvekkilimi Temlik edilmesi neticesinde ortaya çıktığını, davalı şirkete sigortalı …Şti’nin malik ve işleteni olan … plakalı araçın 10.11.2017 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarparak hasarlanmasına yol açtığını, … plakalı aracın 11.08.2017/2018 vade tarihli… Nolu Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile davalıya sigortalı olduğunu, davalının hasarın tamamından poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kaza akabinde hasarın tespiti amaçlı ekspertiz atandığını ve aracın tamir bedeli olarak KDV dahil 2.215,14 TL tespit edildiğini, yapılan ekspertize rağmen davalının tamir bedelini ödemekten imtina ettiğini, hasar alan parçaların tespiti ile hasar bedelinin tespiti için ekspertiz raporu alınmak zorundu kalındığını, bu rapor için 250,00 TL ekspertiz ücreti ödendiğini, davalı … şirketine hasar bedelinin temlik alan taraflarına ödenmesi için 07.02.2018 tarihinden başvuru yapılmışsa da iş bu davanın açıldığı güne kadar taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını, beyan ederek taraflar arasındaki hasar bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edebilecekleri miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edlimesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar arttıracaklarını, 500,00 TL hasar bedeli ile 250,00 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 17.02.2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini, hertürlü başvuru, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı vekilinin 10.11.2017 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını belirttiği … plakalı aracın 11.08.2017 başlangıç-11.08.2018 bitiş tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile … Şti adına kaza tarihi itibariyle maddi hasarda araç başına 33.000,00 TL’sine kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkil şirkete sigorta ettirildiğini, söz konusu maddi teminat miktarının davalı müvekkil sigorta şirketinin işbu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu, davaya konu trafik kazasında müvekkillerinin temlik alacaklısı olduğu … plakalı aracının hasar gördüğünü, davacı vekililnin davaya konu talepleri ile müvekkil sigorta şirketine başvurusu akabinde müvekkil şirketin nezdinde 4100682869/1 numralı hasar dosyasının açıldığını, konunun değerlendirildiğini, yapılan değerlendirmede aynı davacı firmanın temlik alacaklısı olarak çok fazla araç için başvuru yaptığını, hasarlı araçları kendi bünyesinde onararak müvekkil şirkete fahiş fiyatlarla başvuruda bulunduğunun tespit edildiğini, davacı vekilinin hasar bedeli ile ilgili maddi tazminat talebi bakımından kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için müvekkil sigorta şirketinin dava konusu talep ile sorumlu olduğunu düşündüklerini bu sebeple kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının tespitinin gerektiğini, kusur oranlarının belirlenmesi ve sonrasında alanında uzman bir bilirkişiye davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedelinin tespit ettirilmesinin gerektiğini, davacı vekilinin temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinde yasal isabet bulunmadığını beyan ederek davanın reddini, aksi halde belirttikleri şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini beyan etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir: Davacı temlik alan; … plakalı aracın trafik kazası sonrasında oluşan 2.115,14TL araç değer kaybının ve 250,00TL eksper ücretinin davalı taraftan faizi tahsilini belirsiz alacak davası olarak 750,00TL dava değeri belirleyerek talep etmiştir. Davalı taraf genel mahiyette davanın reddini savunmuştur. Dava; araç değer kaybı ve eksper ücretinin faizi ile davalıdan tahsiline ilişkindir. Dava dosyası incelendiğinde; davacının dava konusu talep ettiği araç değer kaybını tespit ettiği be değer kaybının belli bir miktar olduğu ve eksper ücretinin de belirli olduğu, belirlenemeyecek bir talebinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Belirli olan dava konusu bulunmasına rağmen davacının belirsiz alacak davası açtığı, hatta buna ilişkin duruşma esnasında da belirsiz alacak davası açıldığının vurgulandığı görülmektedir. Belirli olan dava konusu değer açısından hukukumuzda belirli alacak davası veya kısmi dava açılması mümkün iken belirsiz alacak davası açılması mümkün değildir. Davacının dava açmasında hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunması dava şartıdır. Bu durum 6100 Sayılı HMK m. 114/ 1- h de düzenlemiştir. Hukuki yarar davacının sübjektif hakkına hukuki korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hali hazırda hukuken korunmaya değer bir yararın bulunmasını ifade etmektedir. Hukuki yarar davanın açıldığı anda aranır. Belirlenmiş olan/ belirlenebilir bir talebin bulunduğu ancak buna rağmen belirsiz alacak davası açıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle eksper tarafından belirlenmiş olan araç değer kaybı ve belirli olan eksper ücreti bulunması karşısında artık belirsiz alacak davası olarak iş bu davanın açılmasında hukuki yarar yoktur. Dava şartları 6100 Sayılı HMK m. 115 gereğince incelenir. Dava şartı eksikliğinde dava usulden red olunur. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca davacının belirlenen alacağını belirli alacak davası veya kısmi dava ile tam olarak güvenle ulaşabilme imkanı varken belirsiz alacak dava açmasında hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmış, aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının usulden reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 35,90 TL’nin peşin harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ….T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
E-imzalı
Hakim …
E-imzalı