Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1247 E. 2019/1000 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1247 Esas
KARAR NO : 2019/1000

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 19/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Taraflar arasında 18/06/2012 tarihli Yurt dışı Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi akdedildiğini işbu sözleşmeye istinaden müvekkili şirketin davalı şirkete ait gönderileri taşıdığını, davalı şirketin faturalardan 8.508,06.-TL tutarındaki kısmını ödemediğini bu sebeple İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalı şirketçe borca ve yetkiye itiraz edildiğini, takibin durduğunu, davalı tarafın itirazlarının haksız ve usulsüz olduğunu iddia ve beyan ederek itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını yine taraflar arasında yazılı bir yetki sözleşmesi olmadığını, müvekkilinin adresinin …olduğunu, yetkili mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkide vade farkı faturasının düzenlenmesinin hukuki dayanağının bulunmadığını, icra takibinde belirtilen borcun sebebi ile davada tartışılan borcun sebebinin uyuşmadığını, davacının verdiği hizmetin bedelini talep etmediğini iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası aslı celbedilerek dosya ekine alındığı görüldü.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı aleyhinde cari hesap alacağının tahsili amacı ile 8.508,06.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 27/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirketin 02/01/2018 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin Ticaret Sicil Dosyası örneğinin İTO sisteminden çıkartılarak dosya kapsamına kazandırıldığı görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, faturadan doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline yöneliktir. Davalı borçlu aleyhine girişilen icra takibinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek yetkili icra dairesinin Büyükçekmece İcra Dairesi olduğunu ileri sürmüştür. Yetkili icra dairesinde takip yapılması, itirazın iptali davası koşullarından biri olup mahkememizce İİK’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 5. vd maddelerinde yetki, 17. maddesinde ise yetki sözleşmesi düzenlenmiştir. Maddede, tacirler veya kamu tüzel kişilerinin, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davayı sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemede açacaklarına yer verilmiştir. Yetki Sözleşmesinin geçerlilik şartları ise 18. maddede düzenlenmiştir. Yetki sözleşmesi, ayrı bir sözleşme olarak veya somut olayda olduğu gibi, sözleşmeye bu sözleşmenin uygulanmasından doğacak uyuşmazlıklar için belli bir yer mahkemesinin yetkili olacağına dair bir hüküm konularak gerçekleştirilebilir. Ancak böyle bir durumda, doğal olarak, sözleşmenin geçerli bir sözleşme olması gerekecektir. Geçerli bir sözleşme olması halinde sözleşmeye konulan yetki şartıda geçerli kabul edilecektir.Somut olayda, davalı tarafça sözleşme kabul edilmemiştir. Davacı tarafça sözleşme aslının sunulmadığı ve davacı tarafından ibraz edilen sözleşme örneğinde davacı şirketin kaşesinin bulunmadığı, davacı şirket adına sözleşme imzalayan kişinin yetkili olup olmadığına ilişkin herhangi bir delil ibraz edilmediği gibi davalı şirket kaşesi üzerindeki imzanın da sunulan imza sirkülerindeki imzalar ile farklı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı yanca akdî ilişki inkâr edildiğinden sözleşmedeki yetki şartının ve taraflar için bağlayıcı olduğunun kabulü mümkün değildir. 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 89. maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir.Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalıya geçer. Dava bir miktar para alacağına ilişkin olduğuna göre ve davacının şirket merkezinin bulunduğu… adresinin Bakırköy Mahkemelerinin yargı çevresine bağlı olduğu, davacının yetkisiz icra dairesinde takip başlattığı dolayısıyla yetkili Mahkemeyi seçme hakkının davalıya geçtiği, davalı borçlu tarafından süresinde, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz edildiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 6.maddesi gereğince, davalı şirketin ticari merkezinin bulunduğu …ilçesinin bağlı bulunduğu Büyükçekmece Mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğu anlaşıldığından, davanın, HMK 114/2 ve115/2 maddeleri uyarınca, yetkili İcra Dairesine yapılmış bir icra takibi bulunmaması nedeniyle, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın yetkili İcra Dairesine yapılmış bir icra takibi bulunmaması nedeniyle, dava şartı noksanlığından USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 44,40.-TL maktu karar ve ilam harcının dava açılırken peşin alınan 102,76.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde bakiye 58,36.-TL harcın davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 2.725,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-H.M.K.’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 200,00.-TL gider avansından bakiye gider avansı olması halinde hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır