Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1226 E. 2020/532 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1226 Esas
KARAR NO:2020/532

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/12/20218
KARAR:FERAGAT NEDENİYLE RED
KARAR TARİHİ:30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM/
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili … aleyhine … Bankası … şubesinin … nolu 100.00,00 TL bedelli çeke istinaden …. İcra müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki lehtarın cirosu olan imzanın müvekkilinin …’a ait olmadığını, ayrıca takibe konu edilen çekin müvekkilinin alacaklı olduğu ve 23/05/2018 keşide tarihli olan bir çek olduğunu, bu çek bedelli keşideci tarafından bedeli müvekkiline ödenmek suretiyle keşideciye iadesi yapılmış olan bir çek olduğunu beyan ederek takibin müvekkili yönünden yargılama sonuna kadar tedbiren teminatsız veya makul bir teminat miktarı karşılığında durdurulmasını, çekteki lehtarın ciro imzasının müvekkiline ait olmaması ve çekin keşide tarihinde tahrifat edilmesi nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, davalının alacağın %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin davaya konu çek hakkında yetkili hamil olduğu hususu taraflar arasında tartışmasız olduğunu, davacı tarafın kendisine usulüne uygun şekilde gönderilen ve tebliğ edilen ödeme emrine süresinde itiraz etmediğini, davacı ve çeki düzenleyenin kötü niyetle hareket ettiğini, davacı tarafın gerek usulüne uygun yapılan tebligat neticesinde herhangi bir itirazda bulunmaması gerekse de çeki düzenleyen ile aralarında yaptıkları hileli hareketler sebebiyle öncelikle tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini talep ederek davacı ile çeki düzenleyen …. Ltd. Şti.’nin yetkili … hakkında suç duyurusunda bulunma haklarının saklı kalmak kaydı ile tedbir talebinin reddini, davanın reddini davacının alacağının yüzde yirmisinden aşağı olmamak kaydı ile tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE/
Dava; icra takibine konu çek üzerinde imzanın davacıya ait olup olmadığına, davacının bu çek nedeniyle borçlu olup olmadığına ve %20 tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı istemine ilişkindir.
Bilirkişi …’in 14/01/2020 tarihli raporu incelenmiştir. “İnceleme konusu belgede …’a atfen atılmış imza ile …’un dosyada mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç ve bitiş hareketlerinde, ara gramalarında farklılıklar görüldüğünü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından işleklik derecesinin, alışkanlıkların, farkılıkların görüldüğünü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından işleklik derecesinin, alışkanlıklar tersim biçiminin, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu … adına atfen atılmış imzanın elde mevcut …’un imzalarına benzerlik göstermediğini, dolayısıyla inceleme konusu belgedeki imzaların …’un eli ürünü olmadığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir. “
Davacı vekili 21/09/2020 teslim tarihli dilekçesi ile, davadan feragat ettiklerine ilişkin beyan dilekçesi sunduğu, davalı vekilinin bila tarihli dilekçesi ile davaya konu çek hakkında başlattıkları icra dosyasının haricen tahsilde kapatıldığı, davacı tarafın davadan feragat etmesi halinde, davacı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığına ilişkin dilekçe sunduğu görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davadan feragat edilmiş, feragatin tek taraflı ve Mahkemeye ulaşmakla sonuçlandıran, davayı sona erdiren işlemlerden olduğu, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
492 Sayılı Harçlar Kanunu 22.Maddesinde “Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.” amir hükmü yer aldığı, davacının ön inceleme duruşmasından sonra davadan feragat ettiği anlaşıldığından ret harcı olan 54,40.-TL’nin 2/3’ünün alınmasına yönelik olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle reddine,
2-Davacı tarafça ön inceleme duruşmasından sonra davadan feragat edilmiş olması nedeniyle 492 Sayılı Harçlar Kanunun 22. Maddesi gereğince 2/3 oranında hesap edilen 36,27.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.230,00-TL gider avansından artan avans olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Talep olmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Talep olmadığından davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.30/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır