Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1135 E. 2019/921 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/1135 Esas
KARAR NO: 2019/921

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/12/2012
KARAR TARİHİ: 28/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;müvekkili şirketin uluslararası kara taşımacılığı yaptığını, davalı ile bağıtlanan sözleşme uyarınca taşıyıcının borcu olan safir-pastalık böreklik unun İstanbul /Halkalı ‘dan varma yeri …/Minsk’e taşınarak teslim edildiğini, ancak davalı gönderen tarafından sağlanması gereken refakat belgesinin bulunmaması nedeniyle … Devleti karantina idaresi tarafından alınan kararla ürünlerin iade edildiğini, davacı taşıyıcının eşyayı bu nedenle gönderilene teslim edemediğini, gönderenin sorumluluğunu yerine getirmemesi sebebiyle de emtianın iade edilmesi yüzünden maddi zarara uğradığını, TTK nun 860-864 maddeleri uyarınca gönderen taşıyıcının zararları tazminle yükümlü olduğunu, tazminat üst sınırına uygun olarak 9.000-USD talep ettiklerini, CMR konvansiyonunun 11. Maddesi uyarınca refakat belgesi açısından gönderenin taşıyıcıya verdiği bilgilerin doğruluğunun ve yeterliliğinin taşıyıcı tarafından incelenmek zorunda olmadığını, gönderenin kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu, taşıyıcı olarak müvekkili şirketin kusur ve ihmalinin söz konusu olmadığını belirterek 9.000 -USD maddi tazminatın 31.12.2011 tarihinden itibaren CMR’nin 6/2 maddesi gereğince yıllık %5 oranında faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; taşıyıcının faaliyet adresi itibariyle davaya bakmanın Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkisi kapsamında bulunduğunu, müvekkili şirketin … Cumhuriyetinde faaliyet gösteren … firmasına satmış olduğu malların davacı şirkete taşıyıcı sıfatıyla teslim edildiğini ve satın alan şirketin talebi üzerine …’te taşınmak ve gönderene teslim edilmek üzere yola çıktığını, ürünlerle ilgili paketlemelerin yapılarak sağlık sertifikalarının alındığını ve taşıyıcıya teslim edildiğini, ancak ürünlerin varma yerindeki ilgili kurumunca “zirai karantina belgesinin” eksik olması nedeniyle geldiği ülkeye iadesine karar verildiğini, ürünlerin geri iadesinde müvekkili şirketin herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, taşınan ürünlerin çoğunun safir- pastalık böreklik un olduğunu, ihracat yapan ürünlerin sadece sağlık sertifikasını yeterli bulduğunu, fakat … Cumhuriyetinin kendi kanunlarına göre zirai karantina belgesini de istediğini, satın alan …’taki firmanın bu konuda müvekkilini uyarmadığını, taşıyıcı tarafından da bilgi verilmediğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, davacının ürünleri geri getirerek … AŞ’nin antreposuna bırakacağını bildirdiğini ve talebi üzerine 2.200,00 -TL antrepo ücretinin yatırıldığını, yapılan araştırmada davacının başkaca ürünlerle ilgili antrepo ürünlerinin de kendisinden tahsil ettiğinin tespit edildiğini, ürünlerin bu sefer başkaca bir taşıyıcı firma ve daha sonra çıkarılan zirai karantina belgesi ile gönderilerek teslim edildiğini, davacının uğradığını iddia ettiği zararların tek tek gösterilmediğini, 9.000 -USD tutarlı faturanın bu nedenle kabul edilemeyeceğini belirterek davanın haksızlığını savunmuş ve reddine karar verilmesini istemiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; maddi tazminatın ödetilmesi istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, taşımaya ilişkin belge örnekleri, gümrük beyanname örneği, taşıma senedi, sağlık sertifikası, antrepo giderine ilişkin belge örnekleri getirtilerek dosya içine alınmış, …’ta firmaya yapılan ihracat ile ilgili belge örnekleri, dosya içeriği deliller ve taraf şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile inceleme yapılarak bilirkişi raporu düzenlenmiş ve toplanan tüm delillere göre; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
Mahkememizce verilen 04/11/2014 tarih ve … Esas, …Karar sayılı karar davalı vekilince temyiz edilmiş ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 17/02/2016 tarih, 2015/15089 Esas, 2016/1656 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş olup, dava dosyası Mahkememizin 2018/1135 Esas sayılı sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 04/11/2014 tarih, 2015/15089 Esas, 2016/1656 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, dosya bozma ilamı doğrultusunda bilirkişiye tevdii edilmiş, 10/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; davalının FOB teslim şekli ile ihraç ettiği mallar bakımından gönderen sıfatının davalı değil, dava dışı ithalatçıya ait olduğu, davacının zararlarından davalının sorumlu tutulamayacağı, pasif husumetin yanlış yöneltildiği, kök ve 1.ek raporlarda pasif husumet incelemesinin eksik yapıldığı bu nedenle farklı kanaate ulaşıldığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
İddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın, davacı tarafça davalının yurt dışına ihraç ettiği mallarının taşınması sırasında, davalı tarafından temini gereken refakat belgelerinin kendisine verilmemesi ve varma yeri makamlarınca malların iade edilmesi nedeniyle zarara uğranıldığı iddiası ile tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davalı taşıma sözleşmesinin tarafı olmadığı yönünde savunmada bulunmuş davacı da, davalının sözleşmenin tarafı olduğu iddiasında bulunmuştur. Bu nedenle uyuşmazlığın, davalının gönderen olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır. Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere, gönderen; taşıma sözleşmesinde taşıyıcının sözleşme yaptığı karşı taraf olup, sözleşme uyarınca eşyanın taşınması kendisine karşı taahhüt olunan ve bunun karşılığında taşıma ücreti ödemekle yükümlü olan kimse olduğu, gönderen kavramının navlun sözleşmesindeki karşılığının da taşıtan kavramını oluşturduğu, taşıma sözleşmesi gönderen veya taşıyıcı tarafından şahsen veya temsilci vasıtasıyla yapılabileceği gibi, eşyanın taşıtılmasında veya taşınmasında fiilen rol almaları da gerekmeyeceği, gönderenin, eşyanın taşıyıcıya teslimi veya ondan tesellümü için üçüncü kişiye yetki de verebileceği, bu durumda dava konusu olayda davalının FOB teslim şekli ile ihraç ettiği mallar bakımından gönderen sıfatının bulunmadığı, bu nedenle meydana gelen masraf ve zararlardan sorumluluğunun bulunmadığı, gönderen sıfatının dava dışı ithalatçıya ait olduğu, meydana gelen masraf ve zararlardan dava dışı yurt dışı firmasının sorumlu olduğu, kanaatine varılarak davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 239,20-TL harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde bakiye 194,80-TL harcın davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan 2.470,00-TL gider avansından artan avans olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan 25,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yatırılan 100,00-TL gider avansından artan avans olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde mahkememize verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır