Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1125 E. 2021/180 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1125 Esas
KARAR NO:2021/180

DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/11/2018
KARAR TARİHİ:02/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 6446 sayılı kanuna göre kurulmuş bir tedarik şirketi olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 01/06/2018 imza tarihli, 01/07/2018 tedarik başlangıç tarihli 24 aylık Elektrik Tedarik Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre müvekkili tedarik şirketinin davalı şirkete elektrik satışı yapacağının, davalı şirketin de kullanım miktarına göre müvekkili şirket tarafından keşide edilecek faturaları ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalı şirkete kullanmış olduğu elektrikten dolayı … sıra numaralı, 02/10/2018 keşide tarihli, 09/10/2018 vade tarihli 30.045,29.-TL bedelli fatura keşide edilerek gönderildiğini, faturanın davalı şirket tarafından ödenmediğini bunun üzerine …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, belirtilen takibe faturayla birlikte sözleşmenin 4.2.maddesine göre icra cezai şartı da uygulandığını, davalı şirketin icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ettiğini, takibin itiraz nedeniyle durduğunu, müvekkili tarafından icra takibine geçilen tüm alacak kalemlerinin hukuka uygun, likit ve taraflar arası sözleşmeye uygun olduğunu, davalı şirketin elektrik tüketiminin hem faturada belirtildiğini hem de …’tan gelecek müzekkere cevabı ile doğruluğu tespit edildiğinde faturadaki YEK bedelinin de hesaplanmasının mümkün olacağını, faturada yer alan YEK bedelinin davalının tüketimleri ile …’ın müvekkili şirkete bildirmiş olduğu birim fiyatların çarpılması sonucu hesaplanan bir kalem olduğunu, anılan bedelin müvekkiline kazanç sağlamadığını, …’a ödendiğini, müvekkili şirketin davalının tüketiminden dolayı fazladan maliyete katlanmak zorunda olmadığını iddia ve beyan ederek itirazın iptaline, takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; faturadaki aktif enerji bedeline, YEK piyasa bedeline, dağıtım bedeline, reaktif bedeline ve sair tüm hesaplamalara itiraz ettiklerini, icra cezai şartı adı altındaki sözleşme maddesinin geçersiz olduğunu, faturadaki YEK bedeli adı altında hesaplanan ödeme kaleminden müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, bu bedelin tedarikçi şirket tarafından ödenmesinin mevzuat gereği olduğunu, sözleşme ile bedelin müşteriye yansıtılmasının genel işlem koşulu olduğu hiçbir geçerliliği bulunmadığını, YEK bedeli tutarının da kabulünün mümkün olmadığını, hesaplamaların doğru yapılıp yapılmadığının bilirkişilerce tespit edilmesi gerektiğini, faturada yer alan alacak kalemlerinin likit alacak olarak kabul edilemeyeceğini, alacaklı tarafından talep edilen ödeme kalemlerinin müvekkili tarafından tüm unsurlarıyla bilinebilecek ve hesaplanabilecek, tahkik ve tayin edilebilecek tutarlar olmadığını, alacağın likit olmaması nedeniyle şayet davanın kabulüne karar verilse dahi icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, davacının faturada sözleşmenin 3.maddesi gereği ulusal tarife üzerinden %15 indirim uygulamamasının da kabul edilemeyeceğini, bu hususa da itiraz ettiklerini, müvekkilinin davacıya, faturada belirtilen miktarda borcunun olmadığını, icra takibinin ve açılan davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu iddia ve beyan ederek davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.

…. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır. İcra dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı aleyhinde fatura alacağının tahsili amacı ile 34.326,74.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı şirkete 30/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirket vekilinin 30/10/2018 tarihli itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin 2018-9 dönemine ait toplam tüketim miktarları (KwH) ile aktif enerji ve YEK bedelinin 2018-9 dönemi aylık birim fiyatının bildirilmesi için …’a yazılan müzekkere cevabı ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Dosya içeriği deliller üzerinde takip tarihi itibariyle davacı şirketin, icra takibine konu yapılan fatura nedeniyle alacağının varlığı ve miktarının tespiti için Elektrik Elektronik Mühendisi bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
15/10/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/06/2018 sözleşme başlangıç tarihli, 01/07/2018 tedarik başlangıç tarihli; tedarik başlangıç tarihinden 24 ay sonra bitiş tarihli (sözleşme uyarınca kendiliğinden uzaması halinde bir önceki sözleşme bitiş tarihinin birinci yıl dönümü) Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığını, takibe konu asıl alacak tutarının davalı adına tahakkuk ettirilmiş olan 02/10/2018 tarihli, sözleşmenin 3.ay normal fatura tahakkuku olduğunu, dava konusu fatura için faturanın mahalde tüketilebilecek elektrik miktarı ile uyumlu olduğu, faturanın EPDK’nin sair hükümlerine uygun olarak tahakkuk ettirilmiş olduğunun tespit edildiği, fatura tarihi itibariyle EPDK onaylı … ulusal tarife ticarethane birim fiyatının 0.343257.-TL/kwh olduğu, sözleşme ile davacı tedarikçi şirket tarafından taahhüt edilen %15 indirim oranının davalı faturasına yansıtılmadığının tespit edildiği, hukuki değerlendirme Mahkememize ait olmak üzere davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği indirim uygulanmama nedenlerinin davalı şirketi bağlamayacağı kanaatine varıldığı, YEK bedeli kapsamında davacı üzerinde kalmayan bedelin davacı tarafça talep edilebileceği, … tarafından belirtilen fatura tarihi itibariyle YEK birim bedeli ve %15 indirim taahhüdü doğrultusunda davalı şirketin dava konusu faturanın 26.557,50.-TL’sinden (asıl alacak) sorumlu tutulabileceği, taraflar arasında imza edilen sözleşme madde 4.2.maddesi hükmü gereği davacı şirketçe 3.186,90.-TL icra cezai şart bedeli talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna karşı taraflarca yapılan itirazların değerlendirilmesi bakımından dosyanın önceki rapor düzenleyen bilirkişiye tevdi ile ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
02/02/2021 teslim tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında özetle; taraf vekillerinin itirazları bakımından kök rapordaki kanaatin aynen devam ettiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 4.2.maddesi hükmü gereği, davacı tarafın 597,54.-TL takip öncesi faiz talebinin olabileceği, … tarafından belirtilen fatura tarihi itibariyle YEK birim bedeli ve %15 indirim taahhüdü doğrultusunda davalı şirketin dava konusu faturanın 26.557,50.-TL’sinden (asıl alacak) sorumlu tutulabileceği, yine kök raporda belirtildiği üzere davacı tedarikçi şirketçe 3.186,90.-TL cezai şart bedelinin talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi kök ve ek raporu birlikte değerlendirildiğinde; davanın, faturadan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Dava konusu olayda, takip faturaya dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf dava konusu faturaya konu alacağını dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir.Davacı şirket ile davalı arasında 01.06.2018 tarihli “Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi” imzalandığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesi ile sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davacının ticari defter ve kayıtlarının kesin delil olacağının kararlaştırıldığı, Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine bilirkişi kök ve ek raporunda davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/06/2018 sözleşme başlangıç tarihli, 01/07/2018 tedarik başlangıç tarihli; tedarik başlangıç tarihinden 24 ay sonra bitiş tarihli Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığı, takibe konu asıl alacak tutarının davalı adına tahakkuk ettirilmiş olan 02/10/2018 tarihli, sözleşmenin 3.ay normal fatura tahakkuku olduğunu, dava konusu fatura için faturanın mahalde tüketilebilecek elektrik miktarı ile uyumlu olduğu, faturanın EPDK’nin sair hükümlerine uygun olarak tahakkuk ettirilmiş olduğunun tespit edildiği, fatura tarihi itibariyle EPDK onaylı … ulusal tarife ticarethane birim fiyatının 0.343257.-TL/kwh olduğu, sözleşme ile davacı tedarikçi şirket tarafından taahhüt edilen %15 indirim oranının davalı faturasına yansıtılmadığının tespit edildiği, YEK bedeli kapsamında davacı üzerinde kalmayan bedelin davacı tarafça talep edilebileceği, … tarafından belirtilen fatura tarihi itibariyle YEK birim bedeli ve %15 indirim taahhüdü doğrultusunda davalı şirketin dava konusu faturanın 26.557,50.-TL’sinden (asıl alacak) sorumlu tutulabileceği, taraflar arasında imza edilen sözleşmenin 4.2.maddesi hükmü gereği davacı şirketçe 3.186,90.-TL icra cezai şart bedeli ve 597,54-TL takip öncesi faiz talep edilebileceğinin hesap edildiği, bilirkişi raporlarının teknik açıdan yeterli ve denetime ve hüküm vermeye elverişli bulunduğu, buna karşı davalının borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı, bu hali ile davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 26.557,50-TL asıl alacak, 3.186,90-TL icra cezai şart, 597,54-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.341,94-TL yönünden iptaline, takibin 26.557,50-TL-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %54 faiz yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına karar vermek gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren kabul edilen miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 26.557,50-TL asıl alacak, 3.186,90-TL icra cezai şart, 597,54-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.341,94-TL yönünden İPTALİNE, takibin 26.557,50-TL-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 54 faiz yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine
2-Hükmolunan 30.341,94-TL nin % 20 si oranında (6.068,38-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.072,66.-TL nispi karar ve ilam harcından, dava ilk açılırken davacı taraftan peşin alınan 414,59.-TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 1.658,07.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 414,59.-TL peşin harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 4.551,29.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 3.984,80.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90.-TL başvurma harcı, 846,70.-TL bilirkişi masrafı, posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 882,60.-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve ret oranına göre; 780,14.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 102,46.-TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 14,00.-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve ret oranına göre; 1,63.-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 12,37.-TL’sinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde ilgili masrafların ilgili taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.02/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır