Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1100 E. 2019/211 K. 01.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/551 Esas
KARAR NO : 2019/173
DAVA : İpotek (Terkin İstemli)
DAVA TARİHİ: 09/06/2018
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde açılan İpotek (Terkin İstemli) davasında yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin eşinin ortak olduğu firmanın davalı şirketle finansal kiralama sözleşmesi yaptığını, müvekkilinin eşi …’nun yurt dışında yabancı firma olan … isimli firmanın ortağı olduğunu, sözleşme konusu emtianın gemi olduğunu, kira bedellerinde temerrüt olması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, müvekkilinin eşi … ve diğer ortağı …’ın taşınmazları üzerine ipotek tesis edildiği,… Blok,14 nolu bağımsız bölüm müvekkilinin adına kayıtlı olan taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını, davalı firmanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığını ve acık arttırmaya çıkarıldığını, taşınmazın aile konutu olması nedeniyle taşınmazın satılması halinde müvekkilinin sokakta kalacağını belirterek İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı “ipoteğin paraya çevrilmesi” yoluyla takibe ilişkin icra dosyasının durdurulmasına, … adına kayıtlı …ada, 28 cilt, 2687 sahifede kayıtlı E 34 Blok,14 nolu bağımsız bölüm üzerindeki 12/05/2011 ve … yevmiye nolu ipoteğin terkinine, davalının % 20 oranında kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacının iddialarının dayanaksız ve kötü niyetli olduğunu, ipotek tesis işlemi sırasında aile konutu olduğu bilinmeyen taşınmaza ilişkin davacıdan 01/07/2011 tarihinde açıkça ve noter huzurunda olmak üzere muvafakatname alındığını, davacının verdiği muvafakatnameyi yok saymasının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, davacının taraflar arasında akdedilen porotokolü de yok saymaya çalıştığını, bu tip davalarda taşınmazın malikinin de davalı olarak gösterilmesi gerektiği hususunun göz ardı edildiğini, davacının, eşi olan …’na da davalı sıfatıyla işbu dosyada husumet yöneltilmesi gerektiğini, usulüne uygun olarak açılmayan davanın bu yönüyle de reddi gerektiğini, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde…’na davanın ihbarını ve davacının medeni durumunun tespitini, davacının aile konutu olduğunu iddia ettiği taşınmazın, İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra dosyasından 02/07/2018 tarihinde yapılan icra satışı ile alacağa mahsuben müvekkili şirket tarafından alındığını, bu kapsamda; işbu davanın konusuz kaldığını belirterek davacılar vekilinin hukuki dayanaktan yoksun iddialarının ve müvekkili şirket aleyhine açılan ipoteğin terkini talebi ve ihtiyati tedbir kararı verilmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, TMK nın 194 maddesi hükmüne dayalı ipoteğin kaldırılması, geçersizliğinin tespiti ve takibin iptali istemine ilişkindir.
Dosya içeriği delillere göre; davacının eşi …nun maliki olduğu ve tapuda… sayfada kayıtlı, e34 blok 14 nolu bağımsız bölüm üzerinde 12/05/2011 tarihli ve … yevmiye numaralı, davalı şirket yararına konulan ipoteğin davacı eşin rızası alınmadığından geçersiz olduğu ve üzerinde “aile konutu” şerhi bulunduğu belirtilerek ipoteğin terkini isteminde bulunulmaktadır.
İpotek resmi senedine ilişkin fotokopi belgeler incelendiğinde; 12/05/2011 tarihinde davacının eşi ve asli müdahale isteminde bulunan … tarafından 12/05/2011 tarihinde, 450.000,00 UDS bedelle davalı şirket yararına, dava dışı …şirketinin finansal kiralama borçları için ipotek tesis edildiği görülmüştür. İpotekli takibe konu olan taşınmazın tapu kaydına 03/01/2014 tarihinde “…” şerhi yazılmıştır. Davada; aile konutu niteliği taşıyan taşınmazda, davacı eşin açık rızası alınmadığından bilgisi ve onayı dışında TMK 194/1 maddesine aykırı olarak ipotek tesis edildiği belirtilerek bu ipoteğin terkini isteminde bulunulmaktadır. TMK 194/1 maddesinin uygulanması mahkememizin görevi kapsamında olmayıp Aile Mahkemelerinin görevli olduğu, sonucuna varılmıştır.
HMK nun 1. Maddesi hükmüne göre; göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca, dava şartı olan bu husus, HMK nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır. Mahkememiz davaya bakmakla görevsiz olup, bu dava şartı noksanlığını sonradan giderilmesi de mümkün olmamakla, davanın saptanan dava şartı noksanlığı nedeni ile HMK nun 115/2 maddesi hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Açıklanan gerekçeye göre;
Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 mad. uyarınca davanın usulden REDDİNE,
HMK.nun 20. mad. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin usulen başvurusu halinde dava dosyasının görevli ve yetkili İSTANBUL NÖBETÇİ AİLE MAHKEMES’NE gönderilmesine, süresi içinde talep olmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılacağı hususunun ihtarına,
HMK.nun 331/2. maddesi gereğince harç, yargılama giderleri ve bu kapsamdaki vekalet ücretinin görevli mahkemede dikkate alınmasına,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. Açıklandı.
Başkan
Üye
Üye
Katip