Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/107 E. 2018/1196 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/107 Esas
KARAR NO : 2018/1196
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :23.10.2013- Bozma ilamı sonrasına Mahkememize kayıt tarihi: 26/01/2018
KARAR : RED
KARAR TARİHİ: 29/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davacı şirket ile davalı …Genel Müd.arasında 03/09/2003-05/11/2008 tarihleri arasında 1’er yıllık süre ile artarda imzalanan Hizmet Alım Sözleşmelerinin yapıldığı, dava dışı davacı alt işveren yanında davalı hizmetlerinde kullanılmak üzere sözleşme kapsamında istihdam edilen işçi Seyfettin Hanedar’ın Bakırköy … İş Mahkemesi’nin … karar sayılı ilamı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen kıdem ve ihbar tazminatının tahsiline karar verildiği, kararın Bakırköy … İcra Müd’nün … esas sayılı dosyasından alacaklı işçi tarafından davanın tarafları aleyhine ilamlı icra takibine konu edildiği, davacı alt işveren tarafından 26/05/2011 tarihli sulh ve ibra sözleşmesi itibariyle iş bu icra dosyasının toplam borcuna karşılık icra tehdidi altında borcun tamamı olarak 26.147,50 TL ödeme yaptığını, davacı ile davalının borçtan mahkemece müteselsil sorumlu tutulduğu, taraflar arasındaki sözleşme ve ihale hükümlerinde fazla çalışma ücreti ve kıdem tazminatı yönünden bir düzenleme bulunmadığı ve bu giderlerin ödenmesi için davalı kurumun davacıya herhangi bir ödeme yapmadığı, bu sebeple taraflar arasındaki sözleşmenin 36.maddesi ve genel hükümleri gereğince ödenen miktarın tamamının …’den tahsiline karar verilmesi gerektiğini belirterek, 26.147,50 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte …’den tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava konusu alacağın ödeme tarihi itibariyle BK’nun 73.mad.ger.zamanaşımına uğradığını, ihale şartnamesi ve sözleşmedeki tarafların hak ve menfaatlerin düzenlenmiş olduğu, Yargıtay kararlarına göre davacı yanın ödediği miktarı kendilerinden talep edemeyeceği, bunun sözleşme hükümleri yürürlükteki mevzuat karşısında mümkün olmadığını, davacının tacir olup, elde edeceği kardan fazla ödemek zorunda kaldığı iddiasında bulunamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında 03.09.2003-05.11.2008 tarihleri arasında birer yıllık süre ile yenilenen Hizmet Alım Sözleşmesinin yapıldığını, müvekkili alt işveren yanında davalı hizmetlerinde kullanılmak üzere sözleşme kapsamında istihdam edilen dava dışı işçi Seyfettin Hanedan’ın açmış olduğu Bakırköy … İş Mahkemesi’nin… E., …K sayılı ilamı ile kıdem ve ihbar tazminatının müvekkili ile davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini, ilgili ilama dayalı olarak dava dışı işçi tarafından işbu davanın tarafları aleyhine Bakırköy… İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, müvekkili şirketin 26.05.2011 tarihili sulh ve ibra sözleşmesi uyarınca icra dosyasının toplam borcuna karşılık icra tehdidi altında 26.147,00 TL ödemede bulunduğunu, mahkemece müvekili ile davalının müteselsil sorumlu tutulduğunu, taraflar arasındaki sözleşme ve ihale hükümlerinde fazla çalışma ücreti ve kıdem tazminatı yönünden bir düzenleme bulunmadığnı, davalı kurumun müvekkiline de herhangi bir ödemede bulunmadığını, bu sebeple taraflar arasındaki sözleşmenin 36. maddesi ve genel hükümleri gereğince ödenen miktarın tamamını davalıdan rücuen tahsil haklarının bulunduğunu ileri sürerek, ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, öncelikle zamanaşımı itirazında bulunarak, ihale şartnamesi ve sözleşmede tarafların hak ve menfaatlerinin düzenlenmiş olduğunu, Yargıtay kararlarına göre davacı yanın ödediği miktarı müvekkilinden talep edemeyeceğini, kaldı ki bunun sözleşme hükümleri ile yürürlükteki mevzuat karşısında da mümkün olmadığını, davacının tacir olup elde edeceği kârdan fazla ödemek zorunda kaldığı iddiasında da bulunamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece ilk karar ile; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 6098 sayılı TBK’da öngörülen zamanaşımı süresinin, olayda eski Yasa zamanında işlemeye başlayan zamanaşımı süresinden daha az olması sebebiyle, yeni TBK’daki süre kadar zamanın geçmesiyle zamanaşamının oluşacağı ve 01.07.2012 tarihinden itibaren başlayan 2 yıllık zamanaşımı süresinin de dava tarihi itibariyle henüz dolmadığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği işçi ücretleri yönünden davalı kurumun yapacağı ödemelerin yazılı olduğu, dava konusu edilen fazla çalışma, kıdem tazminatı ve benzeri haklar yönünden bir düzenleme bulunmadığı, ancak dava dışı işçinin açmış olduğu dava sonucunda verilen kesinleşmiş mahkeme ilamı gereği, tarafların işçiye karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu tutuldukları, TBK’nın 167. maddesinde (818 sayılı BK’nın 147. maddesi) müteselsil sorumlular arasında rücu ilişikisinin düzenlenmiş olup, aynı Yasa’nın 168. maddesine göre de borcun tamamını ödeyen davacının yapmış olduğu ödemenin 1/2’si oranında davalı taraftan rücuen tahsil hakkının bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
YARGITAY … Hukuk Dairesi’ nin … E- …K sayılı 08.06.2015 tarihli bozma ilamı ile İstanbul(Kapatılan) … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 27/02/2014 tarih,… E-…K sayılı kararı bozulmakla dava dosyası Mahkememiz yukarıdaki esas sırasına kaydolmuştur. Bozma ilamına uyularak yargılama yapılmıştır.
Taşeron (yüklenici) ile asıl işveren arasındaki bir düzenlemeyi içermeyen 1475 sayılı Yasa’nın 1/son maddesinin dava konusu olaya uygulanması mümkün olmayıp, bu itibarla, uyuşmazlığın, davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümlerine göre, çözümlenmesi gerektiğinden, TBK’nın 167. maddesinin de uygulanması sözkonusu olmayacaktır. Zira, yüklenici ile işveren arasında imzalanmış olan sözleşme hükümleri ve eklerine göre, bu tür ihtilaflardan yüklenici sorumludur. Bu nedenlerle davanın reddi gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 446,55 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, 410,65 TL bakiye harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa talebi ile iadesine,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İşbu dava nedeni ile davalı tarafından yatırılan 100 TL delil avansından geriye kalan 75,00 TL’nin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa iadesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 3.137,70 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen davacı gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay’a gönderilmek üzere temyiz yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır