Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1053 E. 2019/353 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/1053 Esas
KARAR NO : 2019/353
DAVA : Kasko Hasar ve Ekspertiz Ücreti Alacağı
DAVA TARİHİ: 02/11/2018
KARAR :GÖREVSİZLİK NEDENİYLE USULDEN RED
KARAR TARİHİ: 04/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan kasko hasar ve ekspertiz ücret alacağı davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;Yetki yönünden İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olduğunu, davalı şirkete sigortalı …’ın malik ve işleteni olduğu … plakalı aracın 28/08/2017 tarihinde hasara uğradığını, … plakalı aracın 14/01/2017/2018 vade tarihli … Nolu Kasko Poliçesi ile davalıya sigortalı olduğunu, meydana gelen kaza neticesinde … Plakalı araçta KDV dahil 3.622,23 TL hasar meydana geldiğini, davalı kasko poliçe genel şartları gereği KDV dahil hasar tutarının tamamından sorumlu olduğunu, hasar alan parçaların tespiti ile hasar bedelinin tespiti için ekspertiz raporu alınmak zorunda kalınmış ve bu rapor için 250,00 TL ekspertiz ücreti ödendiğini, davalı sigorta şirketine araçta meydana gelen hasar bedelinin, alacağın temliki sözleşmesine uygun olarak taraflarına ödenmesi için 10/09/2018 tarihinde başvuru yapıldığını, davalının 20/09/2018 tarihinde temerrüde düştüğünü, …’ın davalı sigorta şirketinden alacağını Bk. M.183 vd. Maddeleri gereği, hukuka uygun olarak ve şekil şartlarını da sağlamak suretiyle alacağın temliki yoluyla müvekkili …Şti’ye devrettiğini, bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar arttıracaklarını fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 250,00 TL hasar bedelinin ve 250,00 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 20/09/2018 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte tahsiline , her türlü başvuru yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı tarafın sigortalanın aracın 28/08/2017 tarihinde tek taraflı karıştığı kaza neticesinde zarara uğradığını iddia ettiğini, bu nedenle uğradığı 250,00 TL maddi hasar ve 250,00 TL bağımsız exper ücretine yönelik olmak üzere belirsiz alacak niteliğinde toplam 500 TL maddi tazminat talebinde bulunduğunu, davacının iddia ettiği alacak kalemi belirsiz nitelikte değil hesaplanabilir bir alacak iddiası olduğunu, davacı şahıstan alacağı temlik alanın tacir olduğunu, delil olarak sunduğu exper raporu faturasından ve exper ücretinden dava değerinin 3.622,23 TL artı 354,00 TL toplam 4.006,23 TL olduğu açık olduğunu, davanın basit yargılama usulüne tabi olup dava dilekçesindeki talepleri ile bağlı olduğunu ve bunun üzerine geçmesinin hukuken mümkün olmadığını, davaya konu edilen … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde 14/01/2017-14/01/2018 tarihlerini kapsayan … nolu Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava konusu kazaya ilişkin olarak taraflarına Kaza Tespit Tutanağı ve diğer belgelerin tebliğ edilmediğini, davaya ilişkin olarak salt dava dilekçesi doğrultusunda cevap verme imkanının bulunmadığını, davacının yasal temerrüt faizini 20/09/2018 tarihinden itibaren talep ettiğini davacının alacak iddiasını kabul anlamına gelmemek kaydıyla faize, tarihe ve temerrüt iddiasına da itiraz ettiklerini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Dava; davacı tarafın ( alacağı temlik sözleşmesi ile devraldığı sigortalı …’ ın haklarına halef olup buna dayanarak temlik edenin haklarına dayanarak dava açılmıştır) davalı sigorta şirketinden gerçekleşen riziko nedeniyle kasko sigorta poliçesine dayanarak hasar tazmini ve ekspertiz ücreti alacağının tahsiline ilişkindir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’ un 3/1-k maddesinde tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, 3/1-l maddesinde ise tüketici işlemi ; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmış olup , aynı yasanın 73/1 maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevli kılınmıştır. 6502 sayılı kanunun 83/2 maddesine göre, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğini düzenlemiştir. Temlik eden ile temlik alanın halefiyet ilişkisinin temelinde dava açıldığı, temlik edenin gerçek kişi tüketici … olduğu, davacının temlik edenin tüketici haklarına temlik sözleşmesi gereğince halef olduğu, temel ilişki baz alınarak tüketici sıfatını haiz olduğu, davalı aleyhine kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan çekişmeye ilişkin açılan iş bu davada mahkememizce Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmiştir. Esas ilişki baz alındığında temlik eden …’ ın tüketici, davalının kasko sigorta sözleşmesi yapan tüzel kişi olduğuna dikkat edilmiştir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının HMK nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında re’ sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine kanunen karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının mahkememizin görevsiz olması nedeniyle usulden reddine,
2-HMK.nun 20. mad. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin usulen başvurusu halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin görevli mahkemesince hüküm altına alınmasına, HMK 20 maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde başvuru yapılmaz ise davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği ve yargılama giderleri konusunda karar verileceğinin ihtarına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır