Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1020 E. 2021/611 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/603
KARAR NO : 2021/630

DAVA : Tapu İptali ve Tescil
DAVA TARİHİ : 02/11/2017
KARAR TARİHİ : 22/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali ve Tescil davasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili asıl davadaki dava dilekçesinde özetle; Davacı Yapı Kooperatifin kuruluş amacına aykırı olarak, davacı yapı kooperatifine ait olan … ili … İlçesi … Mah. … parsel C-29 Blok 9.Kat 61,63,64,65,66 nolu taşınmazlar bedelsiz olarak/bağışlama … Belediyesi’ne devredildiğini, söz konusu hukuka aykırı işlemi tesis eden kooperatif eski yönetim kurulu üyeleri döneminde bir çok hukuka aykırı işlem tesis edilmiş ve davacı kooperatifin 16/10/2010 tarihli genel kurulunda ibra edilmeyip, yeniden seçilmeyerek görevlerinden uzaklaştırıldığını, ayrıca yapılan usulsüz işlemlerine karşı da sorumluluk davası açıldığını dosyanın derdest olduğunu, davacı Yapı Kooperatifinin 20/04/2016 tarihli yönetim kurulu toplantısının 453 karar nolu kararın 2. Maddesinde ”Kooperatifimize ait imar planlarının tanzimi ve bilahare imar uygulamalarındaki desteği sebebiyle ve arsa transferlerindeki iyi niyetli yaklaşımları nedeniyle … Belediyesine kendilerince de talep edilen C 30 Blok 9.kattaki büro tanının bağış olarak tahsis edilmesine, … belediyesi’ne yapılan bu bağışın ilk Genel Kurul onayına sunulmasına” şeklinde karar verildiği, Bu yönetim kurulundan sonraki ilk genel kurul olan 03/06/2006 tarihli olağan genel kurulun 10. Gündem maddesinde”Yönetim Kurulumuzca alınana 20/04/2006 tarih ve 453 sayılı kararın onaylanmasına ..” şeklinde genel kurulda karar alındığı, 20/04/2006 yönetim kurulu toplantısının 453 karar nolu kararın 2. Maddesi onaylandığı, daha sonrasında 21/06/2006 tarih ve 457 sayılı yönetim kurulu kararının 5 maddesi ile 20/04/2006 tarih ve 453 sayılı yönetim kurulu kararının 2. Maddesindeki maddi hata düzeltilerek(C 30 Blok önceki hatalı karar) C29 Blok 9.kat olarak kabul edilmiş ve tapu işlemleri bu şekilde yapıldığı, Tapuda C29 Blok 9.Kat 6 Bağımsız bölüm olarak 61,62,63,64,65 ve 66 numaralarında kayıtlı taşınmazlar olduğunu, bu taşınmazlardan C29 Blok 9. Kat 61,63,64,65, ve 66 nolu taşınmazlar 2007 yılında ferdileşme ile …. Belediyesinin bağışlama yolu ile aktif mal varlığı arttırılırken müvekkil yapı kooperatifinin aktif mal varlığı azaltıldığı, davacı kooperatifin eski yönetimi tarafından hukuka aykırı olarak işletme kooperatifine … ili … ilçesi, … Mah. 20619 parsel C 28 bloktaki taşınmazlara ilişkin yapılan bağışlama işlemine karşı müvekkil kooperatif tarafından … 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile genel kurul kararının yok hükmünde ve butlanı nedeniyle tapu iptal ve tescil davası ikame edilmiş ve mahkeme müvekkil kooperatif lehine olarak davanın kabulüne, C28 Bloktaki taşınmazların müvekkil kooperatif adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Bu dosyanın davaya emsal nitelikte olduğunu, Kooperatifin amacı dikkate alındığında gayrimenkul bağışlamak bu amaçla bağdaşmayacağını, Kooperatifler Kanunu kooperatifin bağış yapıp yapılamayacağını düzenlemediğini, ilke olarak kooperatifin bağış yapabilmesi ancak faaliyet konusu ile bağdaşmaması halinde mümkün olduğunu, yapı kooperatiflerinde ise taşınmaz bağışlanması kooperatifin faaliyet konusu ile bağdaşmadığını, genel kurul kendisine dahi verilmeyen bir yetkiyi kullandığını, bu nedenle verilmiş olan bu karar kendiliğinden hükümsüz olduğunu, söz konusu kararlar kooperatifler hukukuna egemen olan mal varlığının korunması ilkesine de aykırı olduğunu, genel kurul tarafından kooperatifin genel yapısına uymayan ve mal varlığı korunması ilkesine aykırı bu karırın batıl olduğunu, genel kurul kararının yok hükmünde olduğunu bu nedenle borçlandırıcı işlem de yok hükmünde olduğunu, bağışlama nedeni olarak gösterilen nedenler bir belediyenin zaten yapmakla yükümlü olduğu görevler olduğu, belediyenin görevini yerine getirirken teşekkür mahiyetinde yüklüce bir bağış istemesi veya verilmesi oldukça düşündürücü olduğunu, dava konusu işlemin dayanağı olan davacı kooperatifin 03/06/2006 tarihli 10 nolu Genel Kurulu Kararının yok hükmünde olduğunun tespitini ve yok hükmünde olan genel kurul kararına (borçlandırıcı işlem) istinaden yapılan tasarruf işlemi olan tapudaki devir işlemi(… Belediyesi adına yapılan devir) geçerli olmadığı, yolsuz tescil olduğunun tespit ve karar verme yetki ve hakkı mahkemenin olduğunu, davalı tarafından ipotek ve benzeri takyitler ve/veya 3. Kişilere devir yoluyla taşınmazın el değiştirmesine engel olmak için tensiple birlikte teminatsız olarak dava neticelenincceye kadar dava konusu taşınmazların devrinin önlenmesine dair ihtiyati tedbir karar verilmesini, taşınmazların davalı adına tapu kaydının iptali ve müvekkil davacı kooperatif adına tescilini, vekalet ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının yapı kooperatifin kuruluş amacına aykırı olarak, davacı yapı kooperatifine ait olan … İli … İlçesi … Mah. … parsel C-29 Blok 9. Kat 61,62,63,64,65,66 nolu taşınmazları bedelsiz olarak/bağışlama … Belediye ‘sine devredildiğini, Davacı yapı kooferatifinin 20/04/2006 tarihli yönetim kurulu toplantısının 453 karar nolu kararın 2. Maddesinde “Kooperatifimize ait imar planlarının tanzimi ve bilhare imar uygulamalarındaki desteği sebebiyle ve arsa transferlerindeki iyi niyetli yaklaşımları nedeniyle … Belediyesine kendilerince de talep edilen C 30 Blok 9. Kattaki büro katının bağış olarak tahsis edilmesine, … Belediyesi ‘ne yapılan bu bağışın ilk Genel Kurul onayına sunulmasına, “şeklinde karar verildiğini, kooperatifin amacı dikkate alındığında gayrimenkul başğışlamanın bu amaçla bağdaşmayacağını, kooperatifler kanununun kooperatifin bağış yapıp yapılamayacağını düzenlediğini, ilke olarak kooperatifin bağış yapabilmesi ancak faaliyet konusu ile bağdaşması halinde mümkün olduğunu, bu nedenlerle dava konusu taleplerinin, … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının bağlıntılı olup ek davası niteliğinde olduğundan ve her iki dava arasında mutlak bağlantı olduğundan daha önce tarihli olarak ikame edilen … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … dosyasında davaların birleştirilmesine karar verilmesini, dava konusu hukuka aykırı olarak bağışlanan … İli … İlçesi … Mah. … parsel C-29 Blok 9. Kat 62 nolu taşınmazın dava devam ederken devrinin ve ipotek benzeri şekilde takyit altına sokulnamasının önlenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacı kooperatifin 03/06/2006 tarihli 10 nolu Genel Kurulu Kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile dava konusu hukuka aykırı olarak bağışlanan … İli … İlçesi Sağmalcılar Mah. … parsel C-29 Blok 9. Kat 62 nolu taşınmazın davalı adına tapu kaydının iptali ve müvekkili davacı kooperatif adına tesciline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Asıl ve birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … İlçesinde bulunan …, kuru gıda alanında faaliyet gösteren büyük bir alış veriş merkezi olduğunu, ve 2500 civarı zengin esnaf üyenin kurduğu davacı kooperatif tarafından inşa edildiğini, Davacı kooperatif üyelerince daha sonra…” adında işletme kooperatifi kurulduğunu, …, şu an bu işletme kooperatifi tarafından işletildiğini, davacı kooperatifin ise, tasfiye aşamasında olduğunu, kapanması gerekirken şu an atıl olarak varlığını devam ettirdiğini, davacının … 18.Asliye Tic. Mah. … E. …K. Sayılı ve 04/05/2017 tarihli kararı iş bu davada emsal göstermesinin yersiz olduğunu, davanın kesinleşmediğini, dava muhteviyatının da görülen bu davadan farklı olduğunu, emsal olarak gösterilen davada üç bilirkişi heyetinden ayrı ayrı üç rapor alındığını, iki rapor bağışın butlan kapsamında olmadığını, bir rapor ise bağışın butlan kapsamında olduğunu, mahkemece de davanın reddine dair karar verilmesi yerine bağışın butlan kapsamında iptaline karar verdiğini, hukuken ihtilaf olduğunda aynı seviye bir hakimin içtihatı diğer hakimi bağlamayacağından ayrıca kararında henüz kanun yollarından geçip kesinleşmediğinden emsal olarak dikkate alınmamasını, kooperatiflerin sermaye şirketleri gibi fiil ehliyeti olarak bağış yapma ehliyetine sahip olduğunu, kanunlarda kooperatiflerin bağış yapma ehliyetini sınırlayan bir düzenleme bulunmadığını, ayrıca kanunlarda kooperatiflerin fiil ehliyeti açısından bağış yapamayacağına ilişkin de açık bir hüküm bulunmadığını, işbu davada bir tüzel kişi olan davacı irade değiştirerek verdiğini geri istediğini, burada hakkın suistimali olduğunu , bir tüzel kişi olan davacı, dava konusu bağımsız bölümlerin belediye’ye bağış olarak devrine karar vermiş ve bu iradesini tapuda da göstererek dava konusu bağımsız bölümlerin devrini gerçekleştirdiğini, Yönetim kurulu üyeleri değişti diye tüzel kişi ayrı bir tüzel kişiye dönüşemeyeceğini bağış iradesi gösteren ve devri gerçekleştiren davacı kooperatifin (yönetim kurulu üyeleri değişti diye) önceki iradesinden dönerek üçüncü kişilere ”verdiğimi geri ver” demeye hakkı bulunmadığını, Belediyenin tapu devrine ilişkin kooperatif işleminde bir sakatlık olup olmadığını bilemeyeceğini(4721 m.1024) dava konusu kooperatif işlemine eğer bir sakatlık var ise budurum üçüncü kişi olan belediye’ye karşı değil önceki yönetim kurulu üyelerine karşı ileri sürülmesi gerektiğini, aksi takdirde hukuk ve işlem güvenliğinin sarsılarak sistem karmaşık haline geleceğini, bir hak söz konusu olsa bile bu şekil geri alım talebi(eski yönetimi kurulu üyelerine garaz taşıdığından ve uzun süredir kullanılmadığından) hakkın süistimali sayılacağını, işlem güvenliğinin korunması ve hakkın süistimalinin himaye görmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesini, bağışa ilişkin genel kurul kararı oybirliği ile alındığından şekli anlamda da bir sakatlık bulunmadığını, belediye’nin … bünyesinde üyelerin ve gelen müşterilerin menfaatine olarak kültür merkeiz olarak kullanmak üzere yer talep ettiğini, belediyenin de … yapımında davacı kooperatife …’nın gelişmesi için olağanüstü yardımcı olduğunu ve bağış olarak belediye’ye verilen dava konusu yerlerin üyelerin ve müşterilerin menfaatine olarak bugüne dek kültür merkezi olarak kullanıldığını, kooperatiflerin bağış yapması kanuna aykırı olmadığından davanın reddine karar verilmesini, üyelerin menfaatine olan yatırımlar, bedelsiz veya harcama yapılarak da olsa sermayenin korunması ilkesini zedelemeyeceğini, Kooperatiflerin kuruluş amacına ve üyelerin menfaatine uygun bağış yapabileceğini söyleyen çok sayıda yargıtaya karar da bulunduğunu, belediye’ye yapılan dava konusu bağışın …’da değer artış sağlama amacıyla yapıldığından ve ilgii yerler … bünyesinde kültür merkezi olarak kullanıldığından)sermayennin korunması ilkesine aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddini, yolsuz tescile karşı açılacak davalar için 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmiş olduğunu, dava konusu yerlerin belediyenin adına tescil tarihinin 09/03/2017 tarihi olduğunu, işbu davanın açılış tarihinin ise 18/08/2017 tarihi olduğunu, zamanaşımı süresinin geçtiğinin davanın reddini, mahkeme masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE /
Mahkememizin 2021/470 E. Sayılı 16/09/2021 tarihli tensip tutanağının 1 nolu ara kararı ile davacının asıl dava dosyası ve birleşen … 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas, … Karar sayılı dava dosyasındaki tapu iptal ve tescil talebine yönelik davalarının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 09/06/2021 tarihli 2020/279 Esas 2021/616 Karar sayılı mahkememiz kararının kaldırılmasına dair ilamı uyarınca iş bu asıl ve birleşen dosyadan HMK’nun 167/1. Maddesi gereğince tefrik edilerek yeniden esas defterine kaydının yapılmasına karar verildiği anlaşıldı.
Davacı taraf olan kooperatif asıl ve birleşen dava dosyalarında davalı taraf olan belediyeye karşı tapu iptal ve tescil davası açmıştır. Tapu iptal ve tescil davaları Kooperatifler Kanunu’nda düzenlenen davalardan olmayıp Türk Medeni Kanunu’ndan kaynaklanan davalardır. Yine davacı kooperatif olup davalı taraf kamu tüzel kişisi belediyedir. Dava şartları 6100 Sayılı HMK’ nın 114. maddesinde düzenlenmiş olup 115. Madde gereğince incelenmektedir. Görev konusu re’ sen yargılamanın her aşamasında incelenmesi gereken dava şartlarındandır. Dava şartlarının eksikliği halinde davanın usulden reddine karar verilir. Mahkememizin görevli olmadığı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 09/06/2021 tarihli 2020/279 Esas 2021/616 Karar sayılı mahkememiz kararının kaldırılmasına dair ilamında;”…mahkemece, davacının tapu iptal tescil talebi yönünden görevsizlik kararı verilmek üzere tefrik kararı verilmesi,..” şeklinde açıkça ifade edilmiştir. Bu nedenle de iş bu tapu iptal ve tescil şeklindeki davacı talebinin içeren asıl ve birleşen davalar yönünden İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının asıl ve birleşen … 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, …Karar sayılı davalarının HMK’nın 114/1-c. ve 115/2. maddeleri gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle ayrı ayrı usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda asıl ve birleşen dava dosyasının görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarakasıl ve birleşen dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce asıl ve birleşen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra asıl ve birleşen davanın yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5- Harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemesince hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu tensiben karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır