Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1012 E. 2020/102 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1012 Esas
KARAR NO : 2020/102

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2018
KARAR TARİHİ : 30/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı borçlunun dosya borcuna yaptığı itirazın haksız ve mesnetsiz olup iptalinin gerektiğini, davalı borçlu firmanın, müvekkili şirkete muhtelif zamanlarda Gönderici olarak taşıttırdığı kargo veya ücret alıcı olarak kabul ettiği kargo bedellerinden oluşan icra dosyasındaki borç miktarını tüm girişimlerine rağmen ödemediğini, bunun üzerine müvekkili firma alacağının hukuki yollardan tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibini başlattığını, ancak davalı borçlunun haksız bir şekilde borca ve ferilerine itiraz ettiğini, borçlunun yaptığı itirazın tebliğ edilmediğinden 06/02/2018 tarihinde yapılan dosyaların genel kontrolünde itirazdan haberdar olunduğunu, bunun üzerine işbu itirazın iptali davasını açma zarureti hasıl olduğunu, davalı borçlu ile müvekkili firma arasında gerçekleşen kargo taşıma hizmeti nedeniyle müvekkili firmanın kendisine düşen yükümlülüğü olan kargo taşıma hizmetini süresinde, eksiksiz ve sağlam olarak gerçekleştirdiğini, yani taşıma hizmetinde herhangi bir zayi, hasar veya gecikme söz konusu olmadığını, bunun neticesi olarak sözleşme ve tarifeye uygun olarak taşıma faturası düzenlendiğini, davalı borçluya imza karşılığı teslim edildiği halde davalı borçlu sebepsiz yere bugüne kadar ödemeyi yapmadığını, davalı tarafın süresinde herhangi bir itirazı da söz konusu olmadığından bu faturaların münderecatına karşı bağlayıcı durumunda olduğunu, borçlu firma vekili itiraz dilekçesinde takip konusu faturaların gerçeği yansıtmadığını belirtmişse de dilekçe ekinde borçlu firma yetkilisi tarafından kaşelenmiş ve imzalanmış fatura teslim tutanakları mevcut olduğunu, nitekim davalı borçlunun icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde, müvekkili şirket ile yapılan ticari ilişkiyi inkar etmemekle beraber, soyut bir açıklama ile itiraz etmesi borcu sürüncemede bırakma ve daha fazla zaman kazanma sebebiyle ve kötü niyetli itiraz ettiği açık olduğunu, bir diğer hususun da davalı borçlunun, uygulanan ve talep edilen faiz miktar ve oranına yaptığı haksız itiraz olduğunu, zira taraflar arasında ticari bir ilişki söz konusu olup her iki tarafın da tacir olduğu hususunda herhangi bir şüphe olmadığını belirterek, davanın kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
HMK’nun 137.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davalının takibe itirazının haklı olup olmadığı, davacının takibe dayanak faturalar nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne tutarda alacaklı olduğu, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Davalı tarafça icra dosyasının yetkisine yapılan itiraz, takibin dayanağının faturaya dayalı para alacağı olduğu, İİK’nun 50/1, HMK’nun 10 ve 6098 sayılı TBK’nun 89/1 fıkraları uyarınca davacının ikametgahı itibariyle İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkili bulunduğu anlaşılmakla reddedilmiştir.
İcra dosyası celbedilerek incelenmiş, takibe itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, takibe dayanak fatura asılları ve kargo gönderi listesi kasaya alınmıştır.
Selçuk Nöbetçi Asliye Hukuk(Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi’ne talimat yazılarak; davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, davacı alacağının varlığı ve miktarı ile dava konusu faturaların davalının ticari defter ve kayıtlarında ne şekilde göründüğünün tespiti için, SMMM bilirkişi marifetiyle, davalının 2015 yılı ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, talimat mahkemesince davalı şirket adına usulüne uygun meşruhatlı tebligat çıkartılmasına rağmen, davalının defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle inceleme yapılamamıştır.
Bu kez, davacının iddiası ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için davacının 2015 yılı ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde mali bilirkişi incelemesi yaptırılmış, SMMM bilirkişi… tarafından tanzim edilen 08/11/2019 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın incelenen ticari defterlerinin TTK. ve VÜK, Hükümlerine uygun olarak tutulduğu görülüp, düzenlenen faturalar ile ödeme belgelerinin davacı defterlerinde usulüne uygun olarak kayıt altına alındığı, davalı tarafın icra dosyasına yaptığı itirazında, zamanında ABD’deki ilgili fuar ve sergiye yetiştirmek vaadi ile müvekkili şirketten teslim alınan ve antika halılardan oluşan kargonun, adreste belirtilen yere süresinde teslim edilmediği gibi halen …’de bulunmakta olduğunu ve kendilerine hiçbir şekilde iade edilmediğini beyan etmesine rağmen, bu beyanını destekleyecek şekilde dosyaya yazılı delil sunmadığı, nihai karar mahkemeye ait olmak üzere davacı tarafın davalıdan takibe konu olan 2.517,32-TL tutarı isteyebileceği, bu durumda davacının davalıdan 24.02.2016 takip tarihi itibariyle 2.517,32-TL tutarınca alacağının bulunduğunun ve davacının takipte yıllık % 10,50 ve sonraki dönemlerde değişen oranlarda avans faizi isteminin mümkün bulunduğunun söylenebileceği görüşü bildirilmiştir.
İddia, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında taşıma ilişkisi bulunduğu, davacı tarafından takibe dayanak faturalara konu taşıma hizmeti nedeniyle tanzim edilen faturaların ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine takibe girişildiği, davalının takibe itirazında takibe dayanak faturaların konusu olan taşıma hizmeti dışında, dava ve takip konusu olmayan başka bir uluslararası taşıma hizmetinin davacı tarafından gereği gibi yerine getirilmediğini, bu nedenle davacıya borçlarının bulunmadığını beyan ettiği, takip konusu taşıma ilişkisini inkar etmediği, nitekim davacının dosyaya sunduğu fatura ve kargo gönderi listesi ile davalıya faturalara konu taşıma hizmetini verdiğini ispat ettiği, defterlerini ibraz etmeyen ve dosyaya başkaca yazılı delil sunmayan davalının ödemeyi veya takasa konu olabilecek alacağının varlığını ispat edemediği anlaşılmakla, davanın kabulüne, davalının İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 2.517,32-TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin 2.517,32-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işletilecek ticari avans faizi ile birlikte devamına karar verilmiş, alacak likit olduğundan davalı aleyhine %20 oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜNE, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 2.517,32-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin 2.517,32-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işletilecek ticari avans faizi ile birlikte DEVAMINA,
Davalının alacağın %20’si oranında 503,46-TL inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 171,95-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 42,99-TL harcın mahsubuna, bakiye 128,96-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.517,32-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 42,99-TL peşin harç, 750,00-TL bilirkişi ücreti ve 150,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 978,89-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı