Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1006 E. 2022/304 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/784 Esas
KARAR NO : 2022/249

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/08/2018
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 16.08.2008 tarihinde, … ili sınırları içinde, dava dışı … A.Ş’ye ait … plakalı çekici, dava dışı …’in kullandığı … plaka sayılı araç ile müvekkiline ait … plakalı aracın karıştığı çok taraflı maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde, dava dışı … A.Ş’ye ait …plakalı çekicinin pert olduğunu, kaza tespit tutanağına göre ve bu kaza sebebiyle … 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası üzerinden açılan tazminat davasında alınan bilirkişi raporunda, müvekkili …’ın %25, dava dışı …’in ise %75 oranında kusurlu bulunduğunu, bahsi geçen davanın, … plakalı çekicinin sahibi …A.Ş tarafından, … plakalı aracın sahibi … ve … plakalı aracın sahibi müvekkili … ile müvekkile ait aracın sigorta şirketi … Sigorta A.Ş. aleyhine açıldığını, bu davaya müvekkili tarafından verilen cevap dilekçesinde, kendi kusuruna denk gelen tazminatın sigorta şirketi … Sigorta A.Ş tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile ihtiyari mali mesuliyet poliçesi kapsamında ödendiği hususunun belirtildiğini ve davanın reddini talep ettiğini, yapılan yargılama sonucunda davanın müvekkili yönünden kısmen kabul edildiğini ve müvekkilinin 3.799,43-TL’den sorumlu olduğuna dair karar verildiğini, ihtiyari mali mesuliyet poliçesi limitleri müsait olduğu halde … Sigorta A.Ş yönünden davanın reddedildiğini, hükmün müvekkili tarafından temyiz edildiğini, diğer davalının ve davacının hükmü temyiz etmediğini, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2015/855 Esas, 2015/11667 karar sayılı, 05/11/2015 tarihli ilamında; müvekkilinin temyiz nedenlerini haklı bularak kararı bozduğunu, ancak, … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin kararının davacı ve diğer davalılar tarafından temyiz edilmediğinden ve bunlar yönünden oluşan usûlî kazanılmış haklar sebebiyle “davalı … ile davalı … Sigorta AŞ arasındaki iç ilişkide geçerli olmak üzere; davalı … Sigorta AŞ’nin 29.299,43 TL tazminatın davalı …’ın kusuruna isabet eden bakiye 6.924,43 TL tazminattan bakiye poliçe teminatı ile davalı …’a karşı sorumlu olduğu hususunun tespiti ile yetinilmesi” şeklindeki ifadesiyle, bahsi geçen dava yönünden icrai nitelikte olmamak kaydıyla … Sigorta A.Ş’nin sorumluğunu kabul ettiğini, bozmadan sonra … 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bozma ilamına uyduğunu, … Sigorta A.Ş ‘nin iç ilişkide müvekkile karşı sorumlu olduğu hususu hüküm altına alınarak (Hüküm davacılar ve diğer davalılar tarafından temyiz edilmediğinden ve bunlar yönünden usuli kazanılmış hak oluştuğundan) … Sigorta A.Ş yönünden yine davanın reddine karar verdiğini, müvekkilinin … 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. …K sayılı kararıyla dava dışı …A.Ş’ye, ödemek zorunda bırakıldığı 3.799.43 TL’nin kaza tarihi olan 16.08.2008’den itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, sözü geçen dava neticesinde müvekkilinin aleyhine olmak üzere hüküm altına alınmış olan toplam 903,70 TL yargılama giderlerinin karar tarihi olan 07.03.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle bilikte davalı … Sigorta A.Ş’den tahsiline, bütün yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davaya konu edilen olay ile ilgili olarak müvekkili sigorta şirketi tarafından gerek trafik sigorta poliçesinden ve gerekse de kasko poliçesinden yapılan ödemeler bulunduğunu, bu ödemeler karşısında müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun da bulunmadığını, … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosya, … 33.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, …Karar (Kapanan mahkeme) Müvekkili sigorta şirketinden istenilecek … hasar dosyası ve eklerinden olan (83243 hukuk, 35981 hukuk, 38402 hukuk, 52028 hukuk nolu dosyaları) dosyaların istenilmesini, poliçe de yazılı limitlerin belli olduğunu ancak bunun limitlerin tümününde ödeneceği anlamına da gelmediğini, trafik poliçesinden … için 12.500 TL, Kasko poliçesinden de 2.200,57 TL ödeme yapıldığını, davayı kabul anlamına gelmemekle beraber yapılan bu ödemenin dosya hesabı için seçilecek aktüerya bilirkişisince güncelleme yapılması gerektiğini, müvekkili şirkete yapılan başvuru neticesinde yapılan ödeme nedeni ile müvekkili şirketin sorumluluğunun kalmadığını, dolayısıyla müvekkili şirketin temerrüdünden de bahsetmek mümkün olmadığını, davanın itibari ile dava konusu olay haksız fiilden kaynaklı bir olay olup dava da uygulanacak faiz yasal faiz olması gerektiğini beyanla haksız ve mesnedsiz olarak açılan davanın reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri, masraf ve ücreti vekaletin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; zorunlu mali sorumluluk ve ihtiyari mali sorumluluk sigorta poliçeleri kapsamında sigorta sözleşmesine dayalı olarak …A.Ş’ye ödenen alacağın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin…Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden ve fiziken dosyamız arasına alınmış, davacı hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış, hasar dosyaları celbedilmiş, … plakalı aracın trafik kayıtları celbedilerek incelenmiştir.
HMK’nun 320/2 fıkrası uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; taraflar arasındaki zorunlu ve ihtiyari mali sorumluluk sigorta sözleşmeleri kapsamında, davacının … 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası davacısına ödediği bedelin ve bu dosyada aleyhine hükmedilen yargılama giderinin davalıdan tahsilini talep edip edemeyeceği noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
… 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …A.Ş, davalıların … Sigorta A.Ş., … ve …, davanın tazminat, dava tarihinin 06/04/2009 olduğu ve Mahkemenin 28/12/2012 tarihli ilamı ile; ”1-Davanın davalı … Sigorta yönünden reddine,
2-Davanın diğer davalılar … ve … yönünden kısmen kabulü ile … 25.500 TL , … da 3.799,43 TL alacaktan sorumlu olduklarının tespiti ile toplam 29.299,43 TL nin kaza tarihi olan 16/08/2008 tarihinden itibaren bu davalılardan müştereken ve müteselsilen işleyecek ticari faizi ile alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,…” karar verildiği, verilen kararı davalılar … ve … vekillerinin ayrı ayrı temyiz ettiği, temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 05/11/2015 tarih, 2015/855 Esas ve 2015/11667 Karar sayılı ilamı ile; ”…1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı … vekili ve davalı … vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı … %75 oranında, davalı … %25 oranında kusurludurlar. Davacı aracı kaza sonucu pert olmuş, aracın 2.el piyasa rayiç değeri 115.000 TL, sovtaj değeri 28.500 TL, davacı zararı 86.500 TL olarak tespit edilmiştir. Davalı …’un kusur oranına isabet eden tazminat miktarı 64.875 TL, davalı Hilmi’nin kusuruna isabet eden tazminat miktarı 21.625 TL’sıdır. Dava açılmadan önce davalı …’un … şirketi …AŞ’ce 12.500 TL, … şirketi … AŞ’ce 30.000 TL ödenmiştir. Yine davalı …’ın … şirketi … Sigorta AŞ tarafından 12.500 TL poliçe limiti ve … poliçesini düzenleyen aynı sigorta şirketi tarafından 2.200,57 TL dava açılmadan önce davacıya ödenmiştir. Davalı … AŞ’nin … poliçe limiti 25.000 TL olup, bu poliçe kapsamında 22.799,43 TL bakiye teminatı bulunmaktadır. Davacı tarafın olayda hiç kusuru bulunmayıp davacı tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Ancak, mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davalılar arasındaki iç ilişkide geçerli olmak üzere kusurlarına isabet eden tazminat miktarları da belirlenmiştir. Bu tazminat belirlenirken davalı …’un kusuruna isabet eden 64.875 TL tazminattan, … ve … şirketlerince ödenen toplam 42.500 TL’nin mahsubu ile bu davalının davacının bakiye 29.299,43 TL zararının 22.375 TL’sından davalı …’ın da (21.675 TL-14.700,54 TL = 6.924,43 TL) 6.924,43 TL’sından sorumlu olmak üzere, 29.299,43 TL’nin davalılardan tahsiline şeklinde karar verilmesi gerekirken, davalı …’in trafik sigortasınca ödenen 12.500 TL’nin %75’inin davalı …’un sorumlu olduğu tazminattan, %25’inin davalı …’ın sorumlu olduğu tazminattan mahsubu ile davalı … yönünden iç ilişkide sorumlu olduğu tazminatın fazla (25.500 TL olarak) hesaplanması doğru görülmemiştir.
3-Davalı … Sigorta AŞ, davalı …’a ait aracın … ve … şirketidir. Davalıların sorumluluğu yasadan kaynaklanan müteselsil sorumluluk ve aralarındaki münasebette ihtiyari dava arkadaşlığıdır. Müteselsil borçluluk niteliği itibariyle bölünebilen bir edimin birden fazla borçlusundan herbirinin edimin tamamını ifa etmekle yükümlü olduğu bir borçluluk türü olup borçlulardan birinin edimin tümünü ifa ederek alacaklıyı tatmin etmesi halinde, evvelce mevcut olmasa dahi ifayı gerçekleştiren borçlu ile diğer borçlular arasında bir hukuki ilişki doğacaktır. Alacaklıyı tatmin eden bir borçlu kendisine isabet eden bir paydan daha fazla bir ödemede bulunduğu takdirde bu fazlalık ölçüsünde diğer borçlulara başvurabilecektir. Bu durum bir borçlunun alacaklıyı tatmin etmesi halinde diğer borçlularında alacaklı karşısında alacaklının tatmin edilmesi ölçüsünde borçtan kurtulmalarının (BK 145/1.md) doğal bir sonucudur. Buna bağlı olarak yasa koyucu da alacaklıyı tatmin eden borçlunun kendi payından fazla ödemede bulunması durumunda bu fazlalık ölçüsünde diğer borçlulara başvurabileceğini açıkça düzenlemiştir. (BK 146/1 md) Bu şekilde belirlenen hak, o borçlunun rücu hakkıdır. Yasa koyucu kendi payından fazla ödemede bulunan bir borçluya tanıdğı rücu hakkını kuvvetlendirmek amacıyla halefiyete de yer vermiştir. Açıklanan maddi hukuk hükümleri usul hukukunda dava olarak tezahür etmektedir. Müteselsil borçlular arasındaki ihtiyari dava arkadaşlığı nedeniyle hükmü temyiz etmeyenler hakkında lehe ya da aleyhe verilen kararın kesinleştiği düşünülebilir ise de; kesinleşme sorumluluk davasına ilişkin olup ardından görülecek rücu davası yönünden yani, borçlular arasındaki iç ilişki yönünden hüküm ifade etmez. Rücu davası dikkate alındığında davalı … vekilinin hükmü temyizde hukuki yararı bulunduğu aşikardır.
Zira sorumluluk davasındaki karar kesin hüküm oluşturmaz ise de rücu davası yönünden sorumluluk davasının kararı güçlü delil oluşturmaktadır. Hakkında güçlü delil oluşan davalının rücu davası yönünden sorumluluk davası hükmünü diğer müteselsil borçlu aleyhine temyiz etmesinde hukuki yararı vardır. İhtiyari dava arkadaşlarının sonradan birbirlerine karşı açacakları rücu davasında esas alınacak mahkeme kararı ihtilaf henüz önünde iken doğru olarak oluşmalı ve mahkeme davalıların ne oranda sorumlu tutulup tutulmayacaklarını sorumluluk davası sırasına halletmelidir.
Bu kabul tarzı rücu davasında haksız yere temyiz edenler aleyhine güçlü delil oluşturmaması yönünden doğru olduğu gibi usul ekonomisi yönünden de tarafları tatmin edecektir. Temyiz etmeyen tarafların usulü müktesep hakları da mahkemece icrai nitelikte bir hüküm kurulmayacağı, bozma sonrası kararın gerekçesinde haklarındaki karar temyiz edilmediğinden kesinleşen davalının da sorumluluk derecesinin tespit edilmesiyle yetinileceği dikkate alındığında ihlal edilmemiş olacaktır. (YHGK 2009/16-428-483 sayılı ilamı)
Somut olayda davacı vekili, davalılar … ve …’ye ait araçların sebebiyet verdiği kazada müvekkiline ait aracın pert olduğunu belirterek zararının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı …’un %75, davalı …’nin %25 oranında kusurlu oldukları, aracın pert olduğu, sovtaj indiriminden sonra 86.500 TL zarar olduğu, bunun 64.875 TL’sının davalı …’un kusuruna 21.625 TL’sının …’nin kusuruna isabet ettiği davalılara ait araçların … ve … şirketlerince davadan önce ödenen tutarların mahsubu ile bulunan 29.299,43 TL’nin 25.500 TL’sından davalı …, 3.799,43 TL’sından davalı … sorumlu olmak üzere 29.299,43 TL’nin davalılardan tahsiline, davalı … Sigorta AŞ poliçe limitini ödediğinden onun hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir. “2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların kusurlarına isabet eden tazminat miktarları doğru tespit edilmediği gibi davalı … Sigorta AŞ davalı …’a ait aracın hem … hem de …şirketidir. … poliçe teminatı 12.500 TL davacıya tamamen ödenmiş, … poliçe teminatı 25.000 TL olup bunun 2.200,57 TL’sı davacı tarafa ödenmiştir. Davalı sigortacı, … poliçe teminatının bakiye kısmı ile davalı …’la birlikte tazminattan sorumludur. Bu nedenle davalı … Sigorta AŞ hakkındaki davanın reddi doğru değildir. Ancak sigorta şirketi yönünden hüküm sadece davalı … vekili tarafından temyiz edilmiş olup, hükmü temyize gelmeyen davacı ile bu yöne ilişkin temyizi bulunmayan diğer davalı … yönünden hüküm kesinleşmiştir. Davalı sigorta şirketi lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Davacı tarafın temyizi olmadığından davalı … vekilinin temyizi üzerine davalı … Sigorta AŞ’nin sorumluluğu cihetine gidilemez, zaten bunun icra kabiliyeti de bulunmamaktadır. Yine hükmü bu yönden temyiz etmeyen davalı … yönünden de bu hususta aleyhine kurulan hüküm kesinleştiğinden davalı sigortacıdan fazla olan ödeyeceği kısmı rücu hakkı kalmamıştır. Ancak davalı … davalı sigorta şirketinden aralarındaki iç ilişkiye (sözleşme ilişkisi) göre bunu rücu edebilir. Açıklanan gerekçelerle rücu davası ile borçlular arasındaki iç ilişki ve usul ekonomisi dikkate alındığında kararın temyizinde davalı …’ın hukuki yararının bulunduğunun kabulü zorunlu olduğu gibi hakkındaki karar kesinleşen davalı sigortacının … bakiye poliçe teminatı ile tazminattan sorumluluğuna ilişkin değerlendirme yapılarak davalı … ile davalı … Sigorta AŞ arasındaki iç ilişkide geçerli olmak üzere; davalı … Sigorta AŞ’nin 29.299,43 TL tazminatın davalı …’ın kusuruna isabet eden bakiye 6.924,43 TL tazminattan bakiye poliçe teminatı ile davalı …’a karşı sorumlu olduğu hususunun tespiti ile yetinilmesi, bu şekilde icrai nitelikte bir hüküm kurulmayarak davacı ve davalı …’e karşı davalı sigorta şirketi yönünden usulü kazanılmış hakkında ihlal edilmemesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekili ile … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,…” karar verildiği ve dosyanın tekrar … 10.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği ve … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sırasına kaydedildiği, işbu esas üzerinden yapılan yargılama neticesinde 07/03/2017 tarihli ilamı ile; ”Bozma öncesi mahkememizce verilen kararın davacı ve davalılar … sigorta ile … tarafından temyiz edilmemiş olması nedeniyle oluşan usulü mübtesep haklar nazara alınarak;
1-Davanın davalı … Sigorta yönünden reddine,
2-Davanın diğer davalılar … ve … yönünden kısmen kabulü ile … 25.500 TL , … da 3.799,43 TL alacaktan sorumlu olduklarının tespiti ile toplam 29.299,43 TL nin kaza tarihi olan 16/08/2008 tarihinden itibaren bu davalılardan müştereken ve müteselsilen işleyecek ticari faizi ile alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,…” karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği, temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 24/11/2020 tarih, 2019/1320 Esas ve 2020/7543 Karar sayılı ilamı ile; ”…Dava,trafik kazasından kaynaklanan davacıya ait araçta oluşan hasar bedelinin tahsili istemine ilşkindir.
Dairemizin 05/11/2015 tarihli 2015/855 -2015/11667 sayılı bozma ilamı öncesi mahkemece hükmedilen tazminat miktarı ile bozma sonrası hükmedilen tazminat miktarı aynıdır. Dairemizin bozma ilamında hükmedilen vekalet ücretleri yönünden bozma kararı da bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, bozma öncesi hükmedilen vekalet ücretlerinin kesinleştiği dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, temyiz edenin sıfatına göre reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden davacı alehine yeniden vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün 5.bendi sonundaki “tahsil edilerek davacı vekiline verilmesine” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “olacak şekilde davalılar … ve davalı …’dan müşterek ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine” ibarelerinin eklenmesine, hükmün 6. bendindeki “6.565,00 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak, yerine “3.242,06 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün 7. ve 8. bendinin hükümden çıkarılarak yerine hükmün 7. bendi olarak “Reddolunan kısım yönünden davalı … ve … vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince 3.247,06 TL (… için 1.461,17 TL’si, … için 1.785,88 TL’si) nispi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı … ve …’e verilmesine” ibarelerinin eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,…” karar verildiği tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası birlikte değerlendirildiğinde; 16/08/2008 tarihinde, … ili sınırları içinde, dava dışı … A.Ş’ye ait …. plakalı çekici, dava dışı …’in kullandığı … plaka sayılı araç ile davacıya ait … plakalı aracın karıştığı çok taraflı maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasının meydana geldiği, kaza neticesinde, dava dışı Arkas Ulaştırma A.Ş’ye ait … plakalı çekicinin pert olduğu, dava dışı …A.Ş’nin aracının pert olduğunu belirterek zararının karşılanması için, dava dışı …, … ve davalı … Sigorta A.Ş aleyhine … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile dava açtığı, açılan davada hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı …’un %75, davalı …’nin %25 oranında kusurlu oldukları, aracın pert olduğu, sovtaj indiriminden sonra 86.500 TL zarar olduğu, bunun 64.875 TL’sının davalı …’un kusuruna 21.625 TL’sının …’nin kusuruna isabet ettiği davalılara ait araçların … ve … şirketlerince davadan önce ödenen tutarların mahsubu ile bulunan 29.299,43 TL’nin 25.500 TL’sından davalı …, 3.799,43 TL’sından davalı … sorumlu olmak üzere 29.299,43 TL’nin davalılardan tahsiline, davalı … Sigorta AŞ poliçe limitini ödediğinden onun hakkındaki davanın reddine karar verildiği ve işbu kararın Yargıtay ilamı ile de kesinleştiği tespit edilmiştir. Yine davalı … Sigorta AŞ davacı …’a ait aracın hem … hem de … şirketidir. … poliçe teminatı 12.500,00-TL’nin dava dışı …A.Ş’ye tamamen ödendiği, … poliçe teminatı 25.000,00-TL olup bunun 2.200,57 TL’sinin dava dışı …A.Ş’ye tarafa ödendiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte davalı sigortacı, … poliçe teminatının bakiye kısmı ile davalı …’la birlikte tazminattan sorumlu iken davalı … Sigorta A.Ş aleyhine açılan davanın reddedilmesi doğru değil iken, ancak sigorta şirketi yönünden hüküm sadece davalı … vekili tarafından temyiz edilmiş olup, hükmü temyize gelmeyen davacı ile bu yöne ilişkin temyizi bulunmayan diğer davalı … yönünden hüküm kesinleştiği tespit edilmiştir. Davalı sigorta şirketi lehine usulü müktesep hak oluşmuştur. Başka bir deyişle davalı Sigorta şirketi … poliçe teminatı kapsamında bakiye teminatı ile dava dışı … A.Ş tarafından açılan davada sorumlu iken davanın reddine karar verilmesi, Yargıtay ilamı ve usuli müktesep hak gereğince sorumlu tutulmasına karar verilememiş davacı aleyhine hüküm kurulmuştur. İşbu eldeki davada da, davacı … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında aleyhine hükmedilen 3.799,43-TL’nin ve 903,70-TL yargılama giderinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında; davalı … Sigorta A.Ş’nin … poliçe teminatı kapsamında bakiye teminat limiti ile dava dışı …A.Ş’ye karşı sorumlu olması gerekirken Mahkemece bu hususta sehven hatalı hüküm kurularak davacı aleyhine karar verilmesi, keza işbu hükmün davalı … Sigorta A.Ş yönünden hatalı olduğunun Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 05/11/2015 tarih, 2015/855 Esas ve 2015/11667 Karar sayılı ilamı ile sabit olduğu ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak davacının işbu davadaki taleplerinde haklı olduğu kanaatine varılarak Mahkememizce davanın kabulü ile; -Davacının davalıya ödediği 3.799,43-TL’nin ibraname tarihi olan 05/12/2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, -Davacı aleyhine … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında hükmedilen 903,70-TL yargılama giderinin 07/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KABULÜ ile;
-Davacının davalıya ödediği 3.799,43-TL’nin ibraname tarihi olan 05/12/2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davacı aleyhine … 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında hükmedilen 903,70-TL yargılama giderinin 07/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 321,27-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 80,34-TL harcın mahsubuna, eksik kalan 240,93-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.703,13-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 80,34-TL peşin harç ve 127,30-TL posta masrafları olmak üzere toplam 243,54-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/03/2022

Katip
¸

Hakim
¸