Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/987 E. 2023/237 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/987 Esas
KARAR NO : 2023/237

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/11/2017
KARAR TARİHİ : 30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 20/08/2016 tarihinde sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile … plakalı aracın çarpışarak kazaya sebebiyet verdiğini, bu kazanın … plakalı motosiklette yolcu olan müvekkilinin yaralanmasına neden olduğunu, söz konusu kazadan dolayı kalıcı olarak beden gücü kaybına maruz kalan müvekkilinin, kazadan sonra … Üni. Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, tedaviye ilişkin evrakların dilekçe ekinde mevcut olduğunu, kazaya sebebiyet veren … plakalı motosiklet ve … plakalı aracın olay tarihinde ZMMS’nin bulunmadığını, buna göre … Hesabı kapsamındaki zararın; zarar tarihinden itibaren muaccel hale gelen tazminatı davalı yanın ödemesi gerektiğini, taraflarınca davalıya 07/09/2016 tarihinde olayın ihbar edildiğini, tüm tedavi belgelerinin de gönderildiğini ve fakat taraflarına ödemenin yapılmadığını, bu nedenle davalı yanın bahsi geçen kazaya yönelik taraflarına ödeme yapmamasının tamamen kötü niyetli olup ödenmesi gereken tazminatın geciktirilmesi amaçlı olduğunu ve hukuka ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, kaza sonucu müvekkilinin tedavi gördüğünü, daha sonra da çeşitli operasyonlar geçirdiğini ve kaza sonucu vücudunda telafisi mümkün olmayan kalıcı hasarların meydana geldiğini, müvekkilinin, yaşamı boyunca geçirmiş olduğu bu kazanın izlerini taşıyacak, sağlıklı insanlar gibi çalışamayacak ve kazançlarını elde edemeyeceğini, müvekkilinin söz konusu maluliyetinden kaynaklı olarak hali hazırda ve geleceğe yönelik ciddi kazanç mahrumiyetlerinin söz konusu olduğunu beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00-TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalı yandan alınarak taraflarına verilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Usule ilişkin olarak, 6704 sayılı Kanun’un 5.maddesi ile 2918 sayılı Kanunun 97.maddesinde yapılan değişiklik gereği, dava açmadan önce gerekli belgelerle müvekkili kuruma başvuru koşulu arandığından ve huzurdaki davada gerekli şart tam olarak yerine getirilmeden açıldığından davanın usulden reddi gerektiğini, davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, bu nedenle Mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davacının yerleşim yeri Kahramanmaraş olup, kazanın da aynı yerde meydana geldiğini, bununla birlikte müvekkilinin adresinin de ”…” olup, dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini, davanın kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen … plakalı araç ile kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü ve işletenine ihbar edilmesini talep ettiklerini, Esasa ilişkin olarak, maddi tazminatın müvekkili kurumun gidermek zorunda olduğu bir talep olmadığını, söz konusu talebin teminat dışı olduğundan davanın esastan reddi gerektiğini, müvekkili kurumun sorumluluğunun trafik sigorta poliçesi bulunmayan motorlu araca atfedilen kusur oranı ve kaza tarihindeki teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacı yolcunun sürücü belgesiz sürücünün kullandığı motosiklette yolcu olduğu için hatır taşıması ile kusura katılımının Mahkemece değerlendirilmesi gerektiğini, davacının … plakalı motosiklette yolcu olduğu belirtildiğinden 2918 sayılı KTK gereği sürücünün uygun ehliyetinin olmadığı, koruyucu tertibat kullanıp kullanmadığının net bir şekilde araştırılmalı ve kendisine ait kusur durumunun da göz ardı edilmemesi gerektiğini, olayda hatır taşımasının kabulü ile hakkaniyete uygun indirimin Mahkemece değerlendirilmesi gerektiğini, ayrıca yolcu konumunda bulunan davacı yolcunun kusura katılımının tespit edilmesi gerektiğini, davacının ehliyetsiz sürücünün kullandığı motorlu araca binmesinin kusura katılımı olduğunun en tipik göstergesi olduğunu beyanla usule ilişkin itirazları değerlendirilerek öncelikle özel dava şartı itirazları doğrultusunda davanın usulden reddine, kaza yerinin ve davacının yerleşim yerinin Kahramanmaraş olması sebebiyle süresinde yapılan yetki itirazının kabulü ile Mahkemenin yetkisizliği sebebiyle dava dilekçesinin reddi ile dava dosyasının yetkili ve görevli … Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, müvekkili kurumun sorumluluğunda olmayan taleplerin kabul edilmemesi ile esas bakımından dahi haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, avukatlık ücreti ve yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Tedavi evrakları celbedilmiş, … ve … plakalı araçların malik ve ruhsat bilgileri ile trafik tescil kayıtları ve tramer kayıtları celbedilmiş, hasar dosyası celbedilmiş, hastane evrakları celbedilmiş, SGK hizmet dökümü celbedilmiş, nüfus kayıt örnekleri UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, sosyal ekonomik durum araştırması yapılmış, … 3.Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, taraflarca gösterilen diğer deliller toplanmış ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
… 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/06/2017 tarih, … Esas ve …Karar sayılı ilamı ile; ”1-6100 sayılı HMK.nun 19/2 maddesi gereğince davalı vekilinin YETKİ İTİRAZININ KABULÜNE, 2-6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın DAVA ŞARTI NOKSANLIĞI NEDENİYLE USULDEN REDDİNE, 3-MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİNE, 4-6100 sayılı HMK:nun 20/1 maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemenin İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,…” karar verilerek dosyanın Mahkememize tevzii edildiği ve Mahkememizin 2017/987 Esas sayılı sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … tarih ve … Karar sayılı raporunda özetle;
A) Sürücü …’ın %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu,
B) Sürücü …’un %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 23/01/2020 tarihli duruşmasının (3) numaralı ara kararı ile; ”Davacı vekiline 10.000,00-TL lik maddi tazminat talebinin ne kadarının geçici ne kadarının sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu açıklaması ve neticei talebini somuşlaştırması için 2 haftalık kesin süre verilmesine,” karar verildiği, davacı vekilinin 10/12/2020 tarihli dilekçesi ile; 10.000,00-TL’lik tazminat bedelinin 9.000,00-TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatı, 1.000,00-TL’sinin ise geçici iş göremezlik tazminatı olarak talep edildiğini beyan etmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 27/05/2022 tarih ve 7954 Karar sayılı raporunda özetle; Dava konusu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması sonucu oluşan engellilik oranının, güncel radyolojik tetkik raporu olan …Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalının … tarih ve … protokol nolu raporu dayanak alınarak değerlendirildiği, kişinin yeni çekilmiş sağ femur-tibia-fibula grafilerinin DICOM formatında CD kopyalarının gönderilmesi halinde, dosyanın yeniden değerlendirilebileceği,
Mevcut belgelere göre;
… ve … oğlu, 20/12/1989 doğumlu …’ın 20.08.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında değerlendirildiğinde; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, eklem hareket açıklığı, ayak bileği hareket kısıtlılığı, alt ekstremite özürlülük oranı %7, Tablo 3.2’ye göre;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %4 (yüzdedört) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 15/09/2022 tarihli duruşmasının (4) numaralı ara kararı ile; ”…Davacının iddiası, davalının savunması, tüm dosya kapsamı ile kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenen, Mahkememizce de teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunan Adli Tıp 2.İhtisas Kurulunun 27/05/2022 tarih ve 7954 karar sayılı raporu ile ATK Trafik İhtisas Dairesinin 28/06/2019 tarih ve 4819 karar sayılı raporu nazara alınarak ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için dosyanın bir hesap (Vedat Aykırı) bilirkişisine tevdiine,” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Aktüerya Hesap Uzmanı Vedat Aykırı tarafından tanzim edilen 21/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Karayolları Trafik Kanunu‘nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 tarihinde TBMM‘de kabul edilerek 19/06/2021 tarihinde Resmi Gazete‘de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından 04.12.2021 tarihinde Resmi Gazete‘de yayınlanarak yürürlüğe giren “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar” yürürlüğe girdiği 04/12/2021 tarihinden sonra düzenlenen poliçeleri kapsayacağından, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan T.C. Yargıtay 4.Hukuk Dairesi‘nin 27.09.2021 Tarihli 2021/4391 E., 2021/5518 K. Sayılı ve benzer kararları da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı,
-Davalı … Hesabı ya da dava dışı SGK tarafından davacı …‘a Geçici ve Sürekli İş
Göremezlik Zararı yönünden ödeme yapılmadığı, davacının Geçici ve Sürekli İş Göremezlik Zararlarından
yapılan ödeme kaynaklı herhangi bir tenzil yapılmadığı,
-Davacı …‘ın hesaplanan Geçici İş Göremezlik zararının 16.492,25-TL olduğu, kaza tarihi itibariyle Geçici İş Göremezlik zararının karşılanacağı … Hesabı‘nın Şahıs Başına Sağlık Giderleri Teminatı Limitinin 310.000,00 TL olduğu, teminat limitini aşan zararının olmadığı,
-Davacı …‘ın hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının;
Pasif dönemde AGİ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnalı Asgari Ücrete Göre 115.829,37-TL,
Pasif dönemde AGİ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnası Düşülmüş Asgari Ücrete Göre 109.819,81-TL,
Kaza tarihi itibariyle Sürekli İş Göremezlik zararının karşılanacağı … Hesabı‘nın Şahıs Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 310.000,00-TL olduğu, her iki ihtimalde de teminat limitini aşan zararının olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 22/12/2022 havale ıslah dilekçesinde ve özetle; Talep arttırımı sonucu 10.000,00-TL maddi tazminat taleplerinin;
1-) Geçici İş Göremezlik 16.492,25 TL,
2-)Sürekli İş Göremezlik yönünden 109.819,81 TL Olmak üzere toplamda 126.312,06 TL olacak şekilde toplamda 116.312,06 TL olarak ıslah ettiğini, ıslah talebinin ve davanın kabulüne, belirtilen alacaklara 20/08/2016 tarihinden işleyecek temerrüt faizinin işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi raporları -İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … tarih ve … Karar sayılı raporu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.Adli Tıp İhtisas Kurulunun…tarih ve … Karar sayılı raporu ve 22/09/2022 tarihli bilirkişi raporu- teknik anlamda yeterli ve denetime açık, dosya kapsamına uygun ve bilimsel verilere dayalı görülerek Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Dava, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 vd. maddeleri ile 97 maddesi ve 5634 Sayılı Kanun’un 14. maddesi kapsamında, zorunlu mali sorumluluk sigortacısına yönelik maddi tazminat talepli eda davasıdır.
HMK’nun 137.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne olduğu, davacının yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik zararı oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise tazminat tutarının ne olduğu noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85.maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesinde; ” Bu Kanunun 13’üncü maddesi, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla … Şirketleri Birliği nezdinde … Hesabı oluşturulur. Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …” başvurulabileceği öngörülmüştür.
Anılan düzenlemeler, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; Davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda öncelikle davacının kaza esnasında … plakalı motosiklette yolcu konumunda olduğu ve kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun olmadığı, işbu davaya konu kazanın meydana gelmesinde … plakalı otomobil sürücüsü …’ın %25 (yüzdeyirmibeş) oranında alt düzeyde tali derecede kusurlu olduğu, … plakalı motorsiklet sürücüsü …’un ise %75 (yüzdeyetmişbeş) oranında asli derecede kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacının tüm vücut engellilik oranının %4 (yüzdedört) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin ise kaza tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatı tutarının 109.819,81 TL ve geçici iş göremezlik tazminatı tutarının ise 16.492,25 TL olduğu, davacı vekilinin 22/12/2022 tarihli dilekçesi ile müvekkili için 16.492,25-TL geçici iş göremezlik ve 109.819,81-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 126.312,06-TL alacaklarının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davalının işbu zararlardan -geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatlarından- 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 vd. maddeleri ile 97 maddesi ve 5634 Sayılı Kanun’un 14. maddesi kapsamında sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır. Bununla birlikte davalı vekili cevap dilekçesinde hatır taşıması nedeniyle indirim yapılmasını talep etmiş, ceza dosyası ve işbu dava dosyası içeriğine göre davacının, arkadaşı olan …’un sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklette yolcu olarak bulunduğu anlaşıldığından motosiklette bedelsiz taşındığı anlaşılmaktadır. Bu konuda ispat yükü TMK’nun 6. ve HMK’nun 190. maddeleri uyarınca davalı güvence hesabı üzerinde olduğundan ve bu konudada ispata elverişli delil sunulduğundan Mahkememizce hatır taşıması nedeniyle takdiren %20 oranında indirim yapılmıştır. Yine davalı vekili cevap dilekçesinde müterafik kusur indirimi yapılmasını talep etmiş, trafik kazası tespit tutanağında ”kaza yerindeki azami hız limitinin 50 km/h olarak işaretlendiği ve …’un sürücü belgesi olmadığı” nın belirtildiği, yine davacının arkadaşı olan …’un sevk ve idaresinde bulunan motosiklete herhangi bir koruyucu tertibat (kask, kolluk vb.) kullanmadan arkasına yolcu olarak bindiği tespit edilmiştir. Bu konuda ispat yükü MK’nun 6 ve HMK’nun 190.maddeleri uyarınca davalı … Hesabı üzerinde olduğundan ve bu konudada ispata elverişli deliller sunularak ispat edildiğinden Mahkememizce müterafik kusur nedeniyle takdiren %20 oranında daha indirim yapılmıştır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda Mahkememizce sürekli iş göremezlik tazminatı tutarı 109.819,81 TL ve geçici iş göremezlik tazminatı tutarı olan 16.492,25 TL üzerinden önce %20 hatır taşıması indirimi yapılmış, daha sonra tespit edilen miktarlar üzerinden de %20 müterafik kusur indirimi yapılarak Mahkememizce davanın 22/12/2022 harçlandırma tarihli ıslah dilekçesinde talep edilen miktar üzerinden kısmen kabulü ile 80.839,72-TL maddi tazminatın 03/10/2016 temerrüt tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir. Bununla birlikte müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yönünden Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2015/17664 esas 2018/4846 karar sayılı içtihatı da dikkate alınarak davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle Mahkememizce aşağıda yazılı bulunan hüküm tesis olunmuştur
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü KÜ M /
1-Davanın 22/12/2022 harçlandırma tarihli ıslah dilekçesinde talep edilen miktar üzerinden kısmen kabulü ile 80.839,72-TL maddi tazminatın 03/10/2016 temerrüt tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 5.522,16-TL maktu karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 34,16-TL harç ve 2.000,00-TL ıslah harcı toplamı olan 2.034,16-TL’nin mahsubuna, eksik kalan 3.488,00-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Kabul edilen talep yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 12.934,36-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvuru harcı, 34,16-TL peşin harç, 2.000,00-TL ıslah harcı, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti, 1.355,00-TL ATK fatura ücreti ve 561,00-TL posta masrafları olmak üzere toplam 6.079,36‬-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, Davacı vekilinin huzurunda, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/03/2023

Katip
¸

Hakim
¸