Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/960 E. 2021/329 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/960 Esas
KARAR NO:2021/329

DAVA:Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:03/11/2017
KARAR TARİHİ:20/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 2012 yılında T.C. Vatandaşlarının hac ve ömre’ ye götürülmesi hakkında bir sözleşmenin imzalandığını, davalı şirketin müvekkiline 388.000,00-TL borcunun bulunduğunu davalı şirket bu borcunu 04/10/2017 tarihinde aralarında yapılan yeni bir protokol ile müvekkili lehine kesmiş olduğu 05/10/2012 tarih … seri nolu 50.000,00-TL bedelli ve 15/11/2012 tarih ve … seri nolu 333.000,00-TL’ lik çekleri borcuna karşılık olmak üzere müvekkiline verdiğini, davalı şirketten 383.000,00-TL bedelin ticari faizi ile birlikte alınarak dacıya ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi , yazılı bildirimde de bulunmadığından H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava TTK’nun 818 maddesi atfı ile TTK’nun 732 maddesi kapsamında zamanaşımına uğramış çek bedelinin tahsili talebini içerir eda davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının zamanaşımına uğramış çekler nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı hususundadır.
Davacı vekiline, dava dilekçesinde iki adet çek bedeli toplamı olan 383.000,00-TL alacağın varlığından bahsedilmiş ise de; neticei talep bölümünde 333.000 TL nin tahsilinin talep edildiği harcında bu miktar üzerinden yatırıldığı anlaşılmakla; netice-i talebin somutlaştırılması ve eksik harcın ikmali hususunda kesin süre verilmiş, davacı vekilince verilen kesin süre içerisinde dava değerinin iki çek toplamı 383.000,00-TL olduğu belirtilerek eksik harç ikmal edilmiştir.
Dava konusu 04/10/2012 tarihli protokol aslı, hesap ekstresi örneği, … AŞ …/ … Şubesi’ ne ait 05/10/2012 keşide tarihli 50.000,00-TL miktarlı çek aslı, … AŞ …/ … Şubesi’ ne ait 15/11/2012 keşide tarihli 333.000,00-TL miktarlı çek asılları mahkememiz kasasına alınmıştır. Çeklerin incelenmesi neticesinde keşidecisinin davalı, lehdarının davacı olduğu, çeklerin süresinde bankaya ibraz edilmedikleri tespit edilmiştir.
Eldeki davanın TTK’nun 818/1-m bendi atfı ile TTK’nun 732 maddesi kapsamında zamanaşımına uğramış çeke dayalı sebepsiz zenginleşme davası olduğu anlaşıldığından, davalı şirket defterleri üzerinde inceleme yapılması ve davalı şirket yetkilisinin isticvabına yönelik ara kararlardan rücu edilmiştir.
TTK nun 732 maddesi zamanaşımına uğramış yada poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması halinde hakkı poliçeye bağlı olan ancak süresi içersinde ibraz edilmemiş yada zamanaşımına uğramış poliçe için alacaklının keşideciye karşı açacağı, Türk Borçlar Kanununda düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümlerinden farklı, özel bir dava türü olup, bu davada ispat yükü sebepsiz zenginleşmediğini iddia eden keşideciye aittir. Somut olayda davacı lehdar ve aynı zamanda çeklerin zamanaşımına uğradığı andaki hamili olup TTK’nun 732 maddesine dayalı olarak, düzenleyene/keşideciye dava açma hakkı bulunmaktadır(bkz. Bozer,Ali/Göle Celal; Kıymetli Evrak Hukuku, Güncellenmiş ve Genişletilmiş Yedinci Bası, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ekim, 2017, Ankara, s. 159).
TTK nun 732 md uyarınca açılmış bu davada zamanaşımı süresi, çekin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıldır. Bu süre hak düşürücü süre olmadığından davalı tarafça def’i olarak süresinde ileri sürülmez ise mahkemece re’sen nazara alınamaz. Somut olayda dava konusu çeklerin keşide tarihleri 05/10/2012 ve 15/11/2012’dir. TTK’nun 814/1 fıkrası uyarınca hamilin düzenleyene karşı çeke dayalı başvuru hakkı bir ibraz süresinin bitiminden itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davaya konu çeklerin sırasıyla 16/10/2015 ve 26/11/2012 tarihinde zamanaşımına uğradıkları, bu tarihten itibaren TTK’nun 732/4 fıkrası uyarınca işlemeye başlayan bir yıllık zamanaşımı süresininin dolduğu, buna karşılık davalı tarafça usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap verilmediği ve süresi içerisinde zamanaşımı def’inin ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Zamanaşımı süresi mahkemece re’sen nazara alınamayacağından davanın süresinde açıldığı kabul olunmuştur. Yukarıda izah edildiği üzere eldeki davada sebepsiz zenginleşilmediğini(çek bedellerinin ödendiği, çeklerin bedelsiz olduğu gibi) ispat yükü keşideci davalı üzerindedir. Davalı tarafça usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap verilmemiş, dava inkar edilmiş, başka ifade ile sebepsiz zenginleşilmediği savunulmuştur. Buna karşılık bu savunmayı ispata elverişli herhangi bir delil sunulmadığından, davalının sebepsiz zenginleşmediğini ispat edemediği tespit edilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davacı vekili 24/12/2019 tarihli beyan dilekçesi ile ticari faiz talep etmiş ise de; dava dilekçesinde yasal faiz talep ettiği, netice-i talebini ıslah etmediği anlaşılmakla hükmedilen alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile , 383.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca hesap olunan 26.162,73-TL nispi karar harcından peşin alınan 6.541,81-TL’ nin mahsubuna, bakiye 19.620,92 -TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi uyarınca hesap olunan 35.260,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40 başvuru harcı, 6.541,81-TL peşin harç, 195,25-TL posta gideri olmak üzere toplam 6.768,46-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
HMK nun 333. Maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı tarafça yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/04/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır