Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/952 E. 2019/527 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/952 Esas
KARAR NO: 2019/527

DAVA : İtirazın iptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/11/2017
KARAR TARİHİ: 23/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalılar arasında tanzim edilen bayilik sözleşmesi kapsamında müvekkilinin hak ettiği prim faturalarının ödenmemesi sebebi ile faturaların tazmini ve tahsili için açılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı icra takibine davalı/borçluların takibin durmasına sebebiyet veren itirazlarının iptalini, takibin devamını, davalı/borçlular aleyhine % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalılar vekilinin davaya cevap dilekçesi özetle; …, …, … markalarının ” …” tek markası altında birleştirme kararı alarak… markası altında entegre olduklarını ancak hukuki ya da fiili bir birleşmenin söz konusu olmadığını, şirketlerin tüzel kişilikleri korunmakta olduğunu, yalnızca tüketici iletişiminde ve ticari faaliyetlerde tek markanın kullanıldığını, müvekkil şirket aleyhine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … esas sayılı dosyası üzerinde ikame ettiği dava ile huzurda görülen davanın konuları bakımından ayın olduğunu, derdestlik itizarı gereği davanın usulden reddinin gerektiğini, davalı müvekkili …’ ya düzenlenmiş bir fatura nedeniyle diğer müvekkili şirketler adına ne sebeple dava açıldığını anlamadıklarını, …’ ya ait bir fatura nedeniyle diğer müvekkil şirketlerin sorumlu olmayacağını, diğer davalılar yönünden davanın pasif husumetten reddinin gerektiğini, davacı tarafın mevzu bahis ettiği faturalar kayıtlara alınmış ancak bedellerinin davacının taraflarına olan borçlarına mahsup edildiğini, artan bir miktarın bulunmaması nedeniyle ödeme yapılmadığını, haksız ve kötü niyetli olarak takip başlatan davacı şirket aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirket üzerine bırakılmasını talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava İİK’nun 67 ve devamı maddeleri kapsamında itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık;davalı tarafından takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davacının takibe dayanak faturalar nedeniyle davalılardan takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu, davalılar … ve … A.Ş nin pasif husmetlerinin bulunup bulunmadığı, davalılar arasında hakim-bağlı şirket ilişkisinin bulunup bulunmadığı, faturaların taraf şirketin ticari defter ve kayıtlarında ne şekilde göründüğü, icra inkar ve kötü niyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığının tespit edilmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı takip dosyası ile İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
İcra dosyasının incelenmesinde; takibe itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacının iddiası davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için tarafların 2016 yılı Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde SMMM bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
05/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflarca ibraz edilen yasal defterlerin taraflar lehine delil niteliğinde olduğu, davaya konu faturaların davacı ve davalı … defterlerinde aynen kayıtlı olduğu, taraflar arasında fatura içerikleri ile ilgili herhangi bir çekişme ve mutabakatsızlığın bulunmadığını, davacı tarafça ibraz edilen yasal defterlerde davalı … adına takip konusu yapılan 2016 yılı faturaları ile ilgili 2017 yılında devir olan davacı alacağının bulunmadığı, davacı tarafça sunulan yasal defter kayıtlarına göre 2017 yılına davacı tarafın 11.773,36-TL’ lik borcunun devir olduğu, bu itibarla davacının takibe konu ettiği faturalar ile ilgili davalı taraftan alacaklı olduğunun dosya kapsamına ve davacı defterlerine göre ispat edilemediği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı … A.Ş. Arasında 25/01/2011 tarihli bayilik sözleşmesi bulunduğu, davacının bu sözleşme kapsamında bu davalıdan prim alacakları bulunduğu iddiasıyla takibe dayanak tamamı 2016 yılına ait ve davalı … adına tanzim edilmiş e-faturalar ile tüm davalılar aleyhine ilamsız icra takibine giriştiği, yapılan mali bilirkişi incelemesinden söz konusu faturaların gerek davacı gerek davalılardan … şirketinin 2016 yılı ticari defterlerinde aynen kayıtlı olduğunun, fatura içerikleri ile ilgili taraflar arasında herhangi bir mutabakatsızlık bulunmadığının, buna karşılık davacının bu davalıdan 2017 yılına devreden herhangi bir alacağının bulunmadığının, aksine davacının kendi defterlerine göre davalı …’ya 2017 yılına devreden 11.773,36-TL borcunun bulunduğunun, başka ifade ile 2016 yılına ait takibe dayanak faturaların 2016 yılında ödendiğinin her iki taraf ticari defterlerinden anlaşıldığının tespit olunduğu, bu haliyle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle dayanak e-faturalar nedeniyle alacağının bulunduğunu ispatlayamadığı, öte yandan davacının diğer davalılar ile ayrı ayrı bayilik sözleşmeleri imzaladığı; ancak takibe dayanak faturaların davacı ile davalı … arasındaki 25/01/2011 tarihli bayilik sözleşmesi kapsamında düzenlendiğinin her iki taraf ticari defterlerinden anlaşıldığı, diğer davalıların bu faturalara dayalı alacak talebi yönünden pasif husumetlerinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın; davalılar … A.Ş. İle Türk Telekonikasyon A.Ş. yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle, davalı … A.Ş. Yönünden esastan reddine karar verilmiş, davacının takipte kötü niyetli olduğu ispat olunamadığından davalılar vekilinin kötü niyet tazminatı talebi reddedilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
Davanın ; davalılar … A.Ş. İle … A.Ş. yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle, davalı … A.Ş. Yönünden esastan reddine,
Davalılar vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin yasal şartlar oluşmadığından reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesap olunan 44,40.-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubuna, artan harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı … A.Ş. Yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.236,55-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalılar … A.Ş. İle … A.Ş. Yönünden dava pasif husumet yokluğundan rededildiğinden, red sebebi ortak olan bu davalılar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalılara iadesine,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır