Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/940 E. 2023/94 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/940
KARAR NO : 2023/94

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/10/2017
KARAR TARİHİ : 09/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin çocuk ve gençlere yönelik rehabilitasyon hizmetleri alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirketin davalı … şirketi ile 30/06/2015 başlangıç ve 30/06/2016 bitiş tarihli … Poliçe numarası ile İşler Rayında Kobi Sigorta Poliçesi imzaladığını ve davaya konu işyerini ve işyerinde bulunan tüm demirbaşları davalı … şirketine sigortalattığını, yine müvekkili şirket ile davalı … şirketi ile 07/07/2015 başlangıç ve 07/07/2016 bitiş tarihli, … Poliçe numarası ile Kar Kaybı Sigorta Poliçesi imzalandığını ve davaya konu işyerinden elde edeceği karı, davalı … şirketine sigortalattığını, daha sonra müvekkilinin faaliyet gösterdiği … ilçesinde, meydana gelen ve davacı müvekkili tarafından öngörülmeyen ve öngörülmesi dahi mümkün olmayan terör olayları cereyan ettiğini, … ilçesinde … Valiliği tarafından 01/10/2015 tarihi itibariyle sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini, davacı müvekkilinin işyeri kapalı kalmış ve çalışamamış olduğunu neticede 10 aylık kadar kar kaybına uğradığını, davacı müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kaydıyla; 10 aylık kazanca denk gelen yaklaşık tahmini 11.382,22 TL’lik bir kar kaybı oluştuğunu, terör olaylarının devam etmesi nedeniyle müvekkili işyerinin 13/03/2016 tarihinde tamamen yıkıldığını, müvekkili işyerinde demirbaş ve eşyaları yerle bir olduğunu, söz konusu faturaların toplamı 18 adet fatura olup toplamda 62.152,83 TL olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirkete zararlarının ödenmesi için başvurulduğunu ancak başvuruların reddedildiğini, bu nedenlerle İşler Rayında Kobi Sigorta Poliçe’nden kaynaklı 62.152,83 TL’nin talep tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, Kar Kaybı Sigorta Poliçesi’nden kaynaklı şimdilik 1.000 TL’nin talep tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … adresinde mukim iş yeri, müvekkili şirkete 30/06/2015/2016 ve 07/06/2015/2016 tarihleri arasında … ve … sayılı poliçeler ile bu poliçelerde verilen teminatlar çerçevesinde sigortalı ise de poliçe başlangıçtan itibaren hükümsüz olduğundan husumetin taraflarına yöneltilmesi hukuken mümkün olmadığını, ve reddinin gerektiğini, poliçenin yapıldığı tarihte sigortalı tarafından rizikonun gerçekleştiği bilinmekte olup bu durum kasten müvekkilden gizlenerek poliçe akdettirildiğini, bu nedenle doğmamış poliçe ve hukuken korunmayan menfaat nedeniyle müvekkilin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davacı sigortalının hasar ihbarı üzerine müvekkili şirket nezdinde … sayılı hasar dosyası açıldığını, yapılan inceleme neticesinde hasarın Yangın Sigortası Genel Şartları teminatı dışında kaldığı anlaşılarak talebin reddedildiğini, her ne kadar davacı yan, dava konusu olayın poliçe kapsamında kaldığını poliçede yer alan terör teminatına dayandırmakta ise de yukarıda zikredilen madde anlamında meydana gelen riziko, mahiyeti itibari ile ve uluslararası literatürde kabul edildiği haliyle terör olayı olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle bu kloz kapsamında müvekkilin bir sorumluluğu doğmayacağını, başvurunun reddinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile geçerli bir poliçe bulunduğuna ve tazminat sorumluluğuna hükmedilmesi halinde, poliçenin iptali sonrası sigortalıya iade edilen primlerin de tazminattan mahsubu, ayrıca poliçe özel şartları gereği kıymet tenzili, sovtaj tenzili, muafiyet gibi tüm indirim sebeplerinin de incelemede dikkate alınmasını talep ettiklerini, talebin poliçe teminatında kaldığını kabul anlamına gelmemek kaydı ile talep edilen zarar miktarı fahiş olduğundan başvurunun da reddinin gerektiğini, davanın Kaymakamlık ve Valilik Zarar Tespit Komisyonuna ihbar edilmesini ve davacının dava konusu taşınmazın uğradığı hasar ile ilgili komisyonca çalışma ve nakdi veya ayni ödeme yapılıp yapılmayacağı hususunun sorulmasını, davanın aktif husumet ve menfaat yokluğu sebebi ile reddine, yürürlükte olmayan ve hükümsüz poliçe nedeniyle sorumluluğu bulunmayan müvekkili hakkında açılan davanın reddine, esasa geçilmesi halinde poliçe teminat kapsamında kalmayan, idare hukuku ilkelerine göre idarenin kusursuz sorumluluğu kapsamında devlet tarafından giderilecek zarar nedeni ile açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, … A.Ş’nin 27/11/2017 tarihli yazı cevabı ve ekinde poliçe ve hasar dosyası, … Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı’nın 15/02/2018 havale tarihli yazı cevabı, … Tapu Müdürlüğü’nün 22/02/2019 tarihli yazı cevabı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 01/03/2019 tarihli yazı cevabı, … Kaymakamlığı’nın 18/03/2019 havale tarihli yazı cevabı, … Kaymakamlığı’nın 27/03/2019 tarihli yazı cevabı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 03/11/2021 tarihli yazı cevabı, bilirkişi raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememiz 14/02/2019 tarihli celse 1 nolu ara kararı gereğince, .. ili … İlçesi 347 Ada 48-47-S.A Pafta 13 nolu parsel sayılı taşınmazın bulunduğu adreste keşif yapılmasına karar verildiği ve … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazıldığı bilirkişiler tarafından ayrı ayrı düzenlenen bilirkişi raporlarından İnşaat Müh. Vasfi Doğan tarafından hazırlanan raporda özetle; dava konusu taşınmaz hakkında yapılan keşif esnasında söz konusu parsel de yapının yıkılmış olduğu, molozlarının da kaldırılmış olduğu bu nedenle yapının özelliklerini dosyada bulunan resmi evraklardan incelenmesi gerektiğini, dava dosyasında bulunan belgeler ve tapu kayıtlarında … ili … İlçesi … Mah. 347 ada 12 parsel 430,68 m2 alana sahip kaiden ruhsat ekinde yapının bodrum, zemin ve birinci + asma kattan oluştuğu ve toplam yapı alanının 1043,20 m2 olduğunun anlaşıldığı, ayrıca yapının fotoğraf ve sigorta poliçelerinden de anlaşılacağı gibi yapının ruhsata göre yapıldığı ve rehabilitasyon merkezi olarak kullanıldığının anlaşıldığı, yapı ruhsat ekinde binanın yapı sınıfı ve gurubunun III. Sınıf A grubu olduğu ve ayrıca dava tarihi itibari ile yapının … de çıkan terör olayları sonucu Valilik tarafından uygulanan yasal dönemlerinde yıkıldığı ve bu sürenin yaklaşık olarak 2016 tarihine denk geldiğinin anlaşıldığı, bu şartlarda yapının 2016 tarihinde ruhsat tarihi baz alınarak 11 yıllık olduğunun anlaşıldığı, yapı durumunun bodrum kat al:164,32m2 + 52,68 m2 = 217,00 m2 Zemin + Asma kat al:481,35 m2 toplam inşaat alanı:1043,20 m2 bina yapı sınıfı 3A olup yaklaşık 11 yıllık olduğunun anlaşıldığı, dava tarihi itibariyle yapı bedelinin; 2017 yılı yapı yaklaşık birim maliyet hakkından yararlanılacağını, yapı III. Sınıf A grubu yapılarda, konutlar kısmında bulunduğu ve m2 birim fiyatı 694,00TL/m2 olarak hesaplandığı, yapılarda aşınma ve yıpranma payı içinde 02/12/1982 tarih ve 17886 sayılı Resmi gazete’de yayınlanan bina aşınma payı indirim oranları tablosunda yararlanılacağını, bina aşınma payı indirim oranları tablosunda görüldüğü gibi yapılının betonarma karkas yapılarda; 11-15 yaş arası binalar için aşınma payı %15 olduğunu toplam yapı alanı:1043,20 m2 1043,20 m2 x 694,00 TL =723.980,80 TL – 108.597,12 =615.383,68 TL keşif tarihi yapı bedelinin ise 2020 yılı yapı yaklaşık birim maliyet hakkında tebliğ’den yararlanılacağını Yapı III. Sınıf A grubu yapılarda, konutlar kısmında bulunduğu ve m2 birim fiyatı 1.100 TL/m2 olarak hesaplandığı, yapılarda aşınma ve yıpranma payı içinde… tarih ve … sayı Resmi gazete’de yayınlanan bina aşınma payı indirim oranları tablosunda yararlanılacağını, bina aşınma payı indirim oranları tablosunda görüldüğü gibi yapının betonarme karkas yapılarda; 1043,20 m2 1.100 TL=1.147,520,00 TL Yıpranma payı:108.597,12 TL x %15 = 172.128,00 TL toplam bedel = 1.147,520,00-172.128,00 = 975.392,00 TL olarak hesaplandığı görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 02/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya ve davacı … Ltd. Şti’ye ait defter ve belgelerinde yapılan incelemede rehabilitasyon merkezinde kullanılmak üzere 2004 yılında sokağa çıkma yasaklarından önce 2015 yılına kadar raporda belirtilen tabloda belirtilen demirbaş listesinden de anlaşılacağı gibi KDV hariç toplam 115.475,86 TL değerinde demirbaş aldıklarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Fen Bilirkişisi Harita Müh. … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu … Mah. 347 Ada 12 nolu parseli sınırları krokide kırmızı kalemle çizildiğini, 430,60 m2 yüzölçümünde tapu kaydında avlulu kargir evve arsası vasfında olduğu ancak mevcut durumun evin yıkıldığı ve arsa vasfında olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Sigorta Bilirkişisi … tarafından hazırlanan … tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacıya ait riziko mahallinde bulunan işyerinde meydana gelen hasarın terör kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, terör teminatının da davacının sigorta poliçesinde var olduğu, … numaralı işyeri poliçesinin hem bina ve hem de demirbaş değerlerini teminat altına aldığı, hasarın ilgili poliçe kapsamında karşılanması gerektiği, eksper tarafından bina hasarı işyerinin tam zayi olması nedeniyle eksik sigorta uygulanmaksızın poliçede belirtilen 250.000,00 TL bedel üzerinden poliçedeki terör özel şartı gereği %20 müşterek ve %2 muafiyet tenzili düşüldükten sonra bina hasar tutarının 196.000,00 TL tespit edildiği, demirbaş hasarı için ise işyerinin tam zayi olması nedeniyle eksik sigorta uygulanmaksızın poliçede belirtilen 100.000,00 TL bedel üzerinden, poliçedeki terör özel şartı gereği %20 müşterek ve %2 muafiyet tenzili düşüldükten sonra demirbaş hasar tutarının 78.400,00 TL olmak üzere toplam işyeri hasarının 274.400,00 TL olduğunun anlaşıldığı, dava konusu olayda işyerinde meydana gelen terör sonucu oluşan kazanç/kar kaybının sigorta şirketinin sorumluluğu kapsamında olduğu, belirtilen tazminat hesabı ile alanında uzman Mali Müşavir bilirkişisi tarafından hesaplanacak kar kaybı hasarının da sigortalının poliçesi kapsamına değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 07/10/2021 tarihli celse 6 nolu ara kararı gereğince, davacı defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri olup olmadığı, usulüne uygun tutulup tutulmadığı, davacının defterleri ve vergi dairesi kayıtları itibariyle 01/10/2015-07/07/2016 tarihleri arasında kar kaybı olup olmadığı, var ise miktarı hususlarında bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği ve bilirkişi … tarafından hazırlanan 24/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında 07/07/2015-07/07/2016 (başlangıç-bitiş tarihi) … Poliçe numarası ile Kar Kaybı Sigorta Poliçesi’nin imzalandığı hususunda bir çekişmenin mevcut olmadığı, davacı tarafın faaliyet gösterdiği … de poliçe döneminde meydana gelen terör olayları nedeniyle mücbir sebep ilan edildiği ve bu süreçte davacı tarafın işyerinin kapalı kaldığının anlaşıldığı, davacı tarafın poliçe kapsamında da kar kaybı talep ettiği bu çerçevede yapılan hesaplamada davacının muhtemel kar kaybının 8.410,33 TL olarak hesaplandığı, davacıya ait işyerinin bu süreçte yıkılması nedeniyle işyerinde mevcut demirbaş ve eşyaların enkaz altında kaldığı ve zarar gördüğü neticede davacının demirbaş eşya yönünden 62.152,83 TL zararının olduğunu beyan ettiği, yapılan hesaplamada davacının kullanım süreleri göz önünde bulundurularak fatura değerlerinden 213 VUK hükümleri çerçevesinde amortisman ayrıldıktan sonra kalan tutar olan 29.375,05 TL”nin demirbaş eşya zararı olarak hesaplandığı, sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 24/03/2022 tarihli celse 1 nolu ara kararı gereğince, dava dilekçesinde talep edilen demirbaş ve eşyaların rizikonun gerçekleşmesi anındaki dosya kapsamına davacı tarafça sunulan belgeler, ticari defter ve kayıtlardaki değerler, faturalar, bu eşya ve demirbaşlarda oluşabilecek muhtemelen eskime ve yıpranma dikkate alınarak kıymetinin belirlenmesi, ile sigorta poliçesindeki terör klozuna binaen muafiyet indirimi yapılarak davacının talebine konu değerlerinin ne kadar olduğunun denetime elverişli hesaplama yapılması hususunda bilirkişi raporu aldırılmasına karar verildiği ve Sigorta Uzmanı Öğretim Üyesi … tarafından hazırlanan 23/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı … Tic. Ltd. Şti. … adresinde kain binada kiracı olarak çocuk ve gençlere yönelik rehabilitasyon hizmetleri (zihinsel engelliler için olanlar) alanında ticari faaliyet gösterdiği, davacı taraf ile davalı … şirketi arasında 30.06.2015 – 30.06.2016 dönemi için … Poliçe numarası ile İşler Rayında Kobi Sigorta Poliçesi ile işyerini ve işyerinde bulunan tüm demirbaşları davalı … şirketine sigortalattığı, ayrıca 07.07.2015 – 07.07.2016 dönemi için, … Poliçe numarası ile Kar Kaybı Sigorta
Poliçesi ile davaya konu işyerinden elde edeceği karı davalı … şirketine sigortalattığı, 2015 yılı son baharında başlayan ve 14.03.2016 tarihinde kısman hafifleyen terör olaylarında sigortalı işyerinde, eşya / demirbaşlarda meydana gelen hasarın ve kar kaybının poliçeler teminat kapsamında olduğu, … no.lu İşler Rayında Kobi Sigorta Poliçesi Bakımından; taraflar arasında imzalanan … no.lu İşler Rayında Kobi Sigorta Poliçesi gereği işyeri binası için 250.000,-TL ve işyerinde bulunan bilumum demirbaşlar için 100.000,-TL sigorta bedeli üzerinden poliçede belirtilen rizikolara karşı sigortalanmıştır. Poliçede bina için 250.000,-TL ve bilumum demirbaşlar için 100.000,-TL sigorta bedeli üzerinden poliçede belirtilen rizikolara karşı teminat verilmiştir. Poliçe kapsamında olmakla terör riskinin gerçekleşmesi sonucunda… no.lu İşler Rayında Kobi Sigorta Poliçesi gereği oluşan hasar poliçe teminatı kapsamında karşılanması uygun olacaktır. Poliçede, terör özel şartı gereği %20 müşterek ve %2 muafiyet tenzili bulunmakta olup bu şartların uygulanması ile bina hasarının 196.000,- TL (250.000,- TLx%80=200.000,-TLx%98=196.000, TL) olacağı; Demirbaşların ise sigorta başlangıç tarihi ile hasar tarihinin yakın olması nedeniyle herhangi bir kıymet tenzili uygulanmaksızın poliçede yazılı 100.000,-TL sigorta bedelinin poliçedeki terör özel şartı gereği %20 müşterek ve %2 muafiyet tenzili bulunmakta olup bu şartların uygulanması ile demirbaş hasarının 78.400,-TL (100.000,-TLx%80=80.000,-TLx%98=78.400,-TL) olacağı, bu rakamın da davacının demirbaş eşya yönünden 62.152,83 TL’lik talebini kapsadığı, … Poliçe Numarası İle Kar Kaybı Sigorta Poliçesi
bakımından; 07.07.2015- 07.07.2016 dönemini kapsayan Kar Kaybı Sigorta Poliçesi ile verilen teminatın terör hadisesi sonucundan davacının uğradığı kar kaybı zararını kapsadığı ve sigorta şirketine uzman mali müşavir tarafından hesaplanacak meblağ kadar ödeme sorumluluğu getireceği, uzmanlık alanımızın dışında olması nedeniyle kar kaybının uzman mali müşavir tarafından hesaplanmasının uygun olacağı, dosyada bulunan uzman mali müşavir … tarafından hazırlanan 24.02.2022 tarihli raporda hesaplanan “muhtemel kar kaybının” tarafınca uygun mütalaa edildiği, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE:Dava, sigorta sözleşmesine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
… ili … ilçesinde yaşanan terör olayları nedeni ile … Kaymakamlığı’nın 12/03/2019 tarihli yazısı ile bildirildiği üzere 01/10/2015 tarihinden başlayarak çeşitli tarihlerde çeşitli süreler ile birden çok defa sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Taraflar arasındaki 30/06/2015-30/06/2016 dönemi arasında akdedilen işler rayında kobi sigorta poliçesi ve 07/07/2015-07/07/2016 dönemi arasında akdedilen kar kaybı sigorta poliçesi ile sigortalıya terör teminatı verilmiş, meydana gelen terör eylemleri sonucunda davacının işyeri zarar görmüştür.
Sigortacı tarafından gerçek durumun bilinmesi başlıklı, Madde 1438 “ (1) Bildirilmeyen veya yanlış bildirilen bir hususun ya da olgunun gerçek durumu sigortacı tarafından biliniyorsa, sigortacı beyan yükümlülüğünün ihlal edilmiş olduğunu ileri sürerek sözleşmeden cayamaz. İspat yükü sigorta ettirene aittir” düzenlemesini haizdir. Olay tarihlerinde güvenlik güçlerinin terör örgütü üyelerine yönelik operasyonlar yaptığı ulusal televizyon ve basında yer almıştır. Anılan bölgede uzun yıllardır terör örgütüne karşı güvenlik güçlerinin operasyonlarının devam ettiği ve bunun tüm kamuoyu tarafından bilindiği dikkate alındığında davalının TTK’nın 18/2. maddesine göre basiretli bir tacir gibi hareket etmesi ve riziko analizi konusunda gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekeceğinden, dava konusu olayda TTK’nın 1435. maddesi anlamında sigortalının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğine yönelik delil bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı tarafın poliçenin hükümsüz olduğuna dair savunmalarına itibar edilmemimiştir. Diğer taraftan, sözleşmenin yapıldığı sırada davacının evi hasar görmediğinden, riskin muhtemel olmaktan çıkıp kesin hal aldığı” iddiası da kabul edilemez. Sözleşmenin yapılması sırasında, riskin gerçekleşeceği, diğer bir ifâde ile evin hasar göreceği de mutlak değildir, Nasıl ki deprem bölgesi olan yerler için de deprem teminatı verilebiliyorsa, terör bölgesi olan yerde de teröre karşı teminat verilebilir. Zaten, sigorta gerçekleşebilme ihtimali olan olaylar için yapılır. Riskin gerçekleşme ihirnalinin yüksek olması ise riskin mutlak surette gerçekleşeceği anlamına gelmez. Ayrıca, risk ölçümünde ve değerlendirilmesinde uzman olan sigortacı, bölgeyi bilmesine rağmen, teröre karşı teminat vermiştir.
Sigorta sözleşmesi 6102 sayılı TTK’nın 1401.maddesinde tanımlanmıştır. Hükme göre sigorta sözleşmesi, “sigortacının bir prim karşılığında, kişinin para ile ölçülebilir bir menfaatini zarara uğratan tehlikenin, rizikonun, meydana gelmesi halinde bunu tazmin etmeyi ya da bir veya birkaç kişinin hayat süreleri sebebiyle ya da hayatlarında gerçekleşen bazı olaylar dolayısıyla bir para ödemeyi veya diğer edimlerde bulunmayı yükümlendiği sözleşmedir.” Bu hükme göre sigortacı belli bir prim karşılığında sigorta ettirenin malını yahut bedensel zararlarını doğabilecek rizikolara sigorta etmeyi kabul etmektedir. Bu hüküm kapsamında değerlendirecek olursak sigorta sözleşmesinin riziko unsurunu ve menfaat unsurunu içinde barındırması gerekmektedir. Bu nedenledir ki sigorta sözleşmesi sigortacının ve sigorta ettirenin karşılıklı güven ilişkisine dayanmaktadır. Somut olayda o güven ilişkisi kurularak davalı … şirketi ile davacı şirket arasında davacının işyerinin davacının menfaati ölçüsünde ödenecek primlerle garantisi sağlanmış ve sözleşme işyeri sigorta poliçesi kapsamında imzalanmıştır. İmzalanan bu sözleşme kapsamında TTK’nın 1409. Maddesi hükmüne göre sigortacı, sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumlu olacaktır.
01/10/2015 tarihinden başlayarak çeşitli tarihlerde çeşitli süreler ile birden çok defa … ili … ilçesinde sokağa çıkma yasağı ilan edildiği, terör örgütü üyeleri tarafından yapılan eylemlere karşılık güvenlik güçlerince operasyonlar gerçekleştirildiği, operasyonlar sırasında sivil vatandaşların zarar görmemesi için sokağa çıkma yasağı ilan edildiği, bu sırada güvenlik güçleri ile terör örgütü üyeleri arasındaki çatışma sırasında zarar meydana geldiği anlaşılmaktadır. Oluşan zarar, poliçenin atıfta bulunduğu Yangın Sigortası Genel Şartları A.4 maddesinde düzenlenen savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma, iç savaş, ihtilal, isyan, ayaklanma ve bunların gerektirdiği intibati ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelen zararlar olarak kabul edilemez. Bu nedenle zararın terör klozu teminatı dahilinde olduğu anlaşılmakta olduğu kanaatine varıldığından davalı taraf bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir. Bu nedenle de meydana gelen hasar poliçe kapsamında kalmakta olup davalının sigorta poliçesi gereği sorumlu olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı taraf 30/06/2015-30/06/2016 dönemi arasında akdedilen işler rayında kobi sigorta poliçesi kapsamında davacıya ait işyerindeki eşya ile demirbaş zararını ve 07/07/2015-07/07/2016 dönemi arasında akdedilen kar kaybı sigorta poliçesi ile de kar kaybını talep etmektedir. Eşya ve demirbaş zararına ilişkin olarak dosyaya sunulan fotoğraflar, eksper raporu ve bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere işyerinin tamamen yıkılması nedeniyle davacının kullanabileceği herhangi bir eşya ve demirbaşın kalmadığı da anlaşılmakla dosyaya sunulan faturalarda dikkate alınarak muafiyet tenzilinin de uygulandığı 23/06/2022 tarihli nitelikli hesaplama uzmanının denetime açık, hüküm kurmaya elverişli davalı tarafça itiraz edilmeyen raporuna itibar edilmiş ve davacının 62.152,83 TL demirbaş ile eşya zararının bulunduğu kanaatine varılmıştır. Kar kaybına ilişkin olarak ise mali müşavir bilirkişinin davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak poliçe dönemine ait tarihlere ilişkin teknik nitelikteki kar kaybı hesaplamasını içerir denetime açık, hüküm kurmaya elverişli davalı tarafça itiraz edilmeyen raporuna itibar edilmiş, davacının 8.140,33 TL kar kaybının bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili 14/11/2022 tarihinde ıslah dilekçesi sunmuş, ıslah ettiği miktara ilişkin harcı yatırmış dilekçeden bir suret davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili faiz başlangıç tarihi olarak talep tarihini belirtmiş ise de, Yangın Sigortası Genel Şartları B.8.1. Maddesi uyarınca: “sigortacı kesinleşmiş olan tazminat miktarını en geç bir ay içerisinde sigorta ettirene/sigortalıya ödemek zorundadır.” Bu nedenle eksper rapor tarihi olan 29/12/2016 tarihinden 1 ay sonrası olan 30/01/2017 tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir.
Bu nedenlerle davanın kabulü ile 62.152,83 TL demirbaş ile eşya zararı ve 8.410,33 TL kar kaybı olmak üzere toplam 70.563,16 TL maddi tazminatın 30/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kabulü ile 62.152,83 TL demirbaş ile eşya zararı ve 8.410,33 TL kar kaybı olmak üzere toplam 70.563,16 TL maddi tazminatın 30/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 4.820,17 TL karar ve ilam harcının davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.078,50 TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 126,55 TL olmak üzere toplam 1.205,05 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 3.615,12 TL daha harcın davalı taraftan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen 3.600-TL bilirkişi ücreti, 1.068,85 TL posta masrafları, 1.205,05 TL mahsup edilen harç ve 31,40 TL başvuru harcı, 314,00 TL keşif harcı olmak üzere toplam 6.219,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 11.290,11 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır