Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/801 E. 2020/808 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/801 Esas
KARAR NO:2020/808

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :18/09/2017
KARAR TARİHİ:24/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM/
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili ve davalı arasında olan ticari ilişki nedeniyle cari hesap alacağı olduğunu, alacağın tahsil edilememesi üzerine davalı hakkında ….İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE/
Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
….İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 308.071,95-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının takibe yedi dünlük itiraz süresi içerisinde itiraz ettiği anlaşılmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Davalının itiraz dilekçesinde davalı taraf takibe dayanak açık hesaba konu suni derilerin fitalatsız olması gerekirken ve fitalatlı oldukları ve bu suni deriler kullanılarak üretilen ürünlerde çatlama olduğu, suni derilerin ayıplı olması nedeniyle zararlarının doğduğu belirtilmiştir.
Uyuşmazlığın, davacı tarafından satılarak davalıya teslim edilen suni deri emtiasının ayıplı olup olmadığı, süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı, bundan dolayı davacının cari hesap alacağının varlığı ve miktarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının uyap çıktısı dosya arasına alınmış, davalı şirketin 2016 yıllına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, ancak davalı taraf usulüne uygun tebligata rağmen inceleme gününde defterlerini hazır etmemiş, incelemeye de katılmamıştır. Bunun üzerine davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi için … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
…Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat sayılı dosyasında alınan 20/02/2019 muhabere tarihli bilirkişi raporunda; davacıya ait ticari defterlerin e-defter olduğu, GİB sistemine tebliğde belirtilen süresi içerisinde yüklemeleri yapıldığı e-berat çıktılarının alındığı, davacının 2016-2017-2018 yılı ticari defterleri 213 sayılı sayılı VUK ve 6102 sayılı TTK da belirtilen esasların yerine getirilmesi sebebi ile VUK ve TTK’na göre mahkemelerde sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı tarafından 25/05/2017 tarihinde ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 297.863,00 TL tutarında icra takibi başlattığı, icra takip tarihinde davacının ticari defterlerindeki alacak tutarının 178.397,93 TL olduğu, takip tarihinden sonra cari hesabına karşılıksız çek iade girişleri yapılmak sureti 2017 sonunda davalının borcunun 416.525,93 TL , 2018 sonunda ise davalının borcunun 626.525,93 TL olduğu, davalının davaya cevap vermediği, davalı tarafın icra müdürlüğü tarafından gönderilen takip talebinde itirazda bulunduğu, davacının düzenlediği fatura ve münderecatına fatura tarihleri esas alındığında yasal süresi içinde itiraz ettiğine dair bir belgeyi dosyaya sunmadığından fatura muhteviyatlarına itiraz edilmediği belirtilmiştir.
Mahkememizce; 18/02/2019 tarihli raporun bir örneğinin HMK’nun 280.maddesi gereğince davalının Ticaret Sicil Memurluğu tarafından bildirilen … Mahallesi, … Caddesi, …, No:… … adresi itibariyle tebliğine, tebellüğ tarihinden itibaren mevcut ise yazılı beyan ve itirazlarını sunmak üzere Hukuk Muhakemeleri Kanununun 281.maddesi gereğince davalıya iki hafta süre verilmesine, davetiyenin tebliğ edilememesi halinde bu defa gün beklemeden aynı adrese 7201 sayılı yasanın 35.maddesine göre bilirkişi raporu ekli tebligat yapılmasına karar verilmiş, 18/02/2019 tarihli bilirkişi raporunun ve davalı defterleri üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasına yönelik ara kararın davalı şirketin sicil adresine TK 35 maddesi uyarınca tebliğ edildiği, defterler ibraz edilmediğinden inceleme yapılmadığı, 01/04/2014 tarihli duruşma tutanağı ile duruşma gün ve saatinin davalı şirkete tebliğ edildiği, dava dışı …’in tebligatın yapıldığı adreste davalı şirketin değil kendisinin kiracı olarak bulunduğunu bildirir dilekçe sunduğu; ancak tebligatın gönderildiği adresin davalı şirketin sicilde kayıtlı adresi olduğu, tebligatın usulüne uygun olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında açık hesaba dayalı olarak yürütülen suni deri satışına yönelik ticari ilişki bulunduğu, davacının, davalıya satılıp teslim edilen derilerden doğan bakiye açık hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine ilamsız takip başlattığı, davalının takibe itiraz dilekçesi ile kendisine teslim edilen suni derilerin ayıplı olduğunu beyan ettiği görülmüştür. Başka ifade ile suni derilerin teslimi hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır.
TTK’nun 23/1-c bendi uyarınca, ticari satış ilişkilerinde, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.
TBK’nun satış sözleşmesinde alıcının gözden geçirme ve ayıp ihbar külfetini düzenleyen 223. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca; alıcı satın aldığı malı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
Alıcı gözden geçirme ve ihbar külfetini yerine getirdiğini ispatla yükümlüdür. Somut olayda davalı tarafça açık hesaba dayanak faturalara konu ve teslim alınan suni derilerin ayıplı olduğuna ilişkin ayıp ihbar külfetinin yerine getirildiğine dair herhangi bir delil sunulmamıştır. Bu durumda davalı, teslim aldığı suni derilerin ayıplı olduğu varsayımında dahi TBK’nun 223/2 fıkrası uyarınca satılanı ayıpla birlikte kabul etmiş sayılacaktır.
Mahkememizce davacı defterleri üzerinde yaptırılan mali bilirkişi incelemesi neticesinde; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 178.397,93 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı ayıp ihbar külfetini yerine getirdiğini ispat edemediği gibi, ödeme yaptığını da ispat edememiştir. İzah edilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalı itirazında haksız bulunduğundan, İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince davalı aleyhine takdiren tespit edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 178.397,93-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin 178.397,93-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işletilecek yasal faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın %20’si oranında 35.679,59-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 12.186,36-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 8.465,63-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yatırılan 3.720,74 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 20.897,80TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 834,15-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre % 58’inin (483,81 TL) davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/12/2020

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır