Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/789 E. 2018/628 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/789 Esas
KARAR NO : 2018/628
DAVA : BELİRSİZ ALACAK DAVASI
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR : USULDEN RED
KARAR TARİHİ : 06/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan belirsiz alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkil şirketin …Projesi kapsamında yüklenici mühendis… (yüklenici) ile anlaşarak proje de yer alan ”31649 nolu 1600 kVA TM+OG yer altı kablousu” Elektrik Tesisinin yapılması üzerine anlaştığını, elektrik tesisi projesinin Mühendis … tarafından 16/06/2014 tarihinde düzenlendiğini, projenin … tarafından 15/08/2014 tarihinde 295 sayısı ile onaylandığını, müvekkil şirket tarafından sözleşmeye konu yerin 24/09/2014 tarihinde yükleniciye teslim edildiğini, …Projesinin elektrik tesisat işlerinin ise alt yüklenici …-Mühendislik şirketi tarafından yapıldığını, müvekkil şirketin yüklenici firma ili birlikte ”…nolu 1600 kVA TM+OG yer altı kablosu” elektrik tesisini T.C Mevzuatındaki tüm yasal ve idari düzenlemelere uygun şekilde ve Elektrik Tesisleri Kabul Yönetmeliğinde belirtilen standartlara uygıun şekilde yaptığını, elektrik tesisinin 10/11/2014 tarihinde bitirildiğini, müvekkil firma tarafından Elektirk Tesisi tamamlandıktan sonra geçici kabul onayı için başvuruda bulunduğunu ve 31649 nolu 1600 kVA TM ve kablo tesisi işine ait geçici kabul işlermlerinin 10/12/2014 tarihinde yapılmış olup tanzim edilen geçici kabul tutanaklarının 19/12/2014 tarih ve 5821 sayı ile onaylandığını, geçici kabul onayı üzerine müvekkil şirket tarafından … nolu 1600 kVA TM ve kablo tesisini devralması ve yatırıma ait bedelin ödenmesi için Dağıtım Şirketin olan …’a başvurulmuş ise de davalı yanın bu talebinin 28/01/2014 tarih 28896 Sayılı ”Elektrik Piyasası Bağlantı Sistem Kullanım Yönetmeliği” gereği uygun görmediğini belirterek reddettiğini, müvekkili tarafından yapılan ”31649 nolu 1600 kVA TM+OG yer altı kablosuu” Elektrik Tesisi’nin … tarafından devralınarak müvekkili tarafından elektrik tesisinin yapımında harcanmış olan bedelin geri verilmesi için müracat etme zaruretinin hasıl olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere henüz belirsiz olan zararın şimdilik 10.000,00 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesine, elektrik tesisinin devir bedelinin avans faiziyle tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davaya konu edilen taleplerin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle eldeki davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın eldeki davanın türünü belirsiz alacak davası olarak tespit ettiğini, eldeki davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edilmesinde hukuka uyarlılık bulunmadığını, 6100 Sayılı HMK’nın 107.maddesinde belirsiz alacak davasının açılabilme koşullarının belirtildiğini, davacı tarafın davaya konu etmiş olduğu yerdeki … numaralı trafo merkezine ilişkin işlemlerin müvekkil şirket ile dava dışı… A.Ş. ve…A.Ş. arasında yapılmış olup, davacı tarafın aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının gözetilmesi gerektiğini, nitekim tarafımızca dava dosyasına işbu dilekçemiz ekinde kazandırılan bilgi ve belgelerden de anlaşılacağı üzere, davaya konu yerde inşa edilecek trafo merkezine ilişkin olarak isimleri zikredilen dava dışı şirketlerin başvurusu üzerine düzenlenen 8.11.2013 tarihli Tip-C/2 Enerji Müsaadesi Belgesi ve gerekçe raporu incelendiğinde davacı tarafın aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının anlaşılacağını, anlatımı yapılan nedenlerle ve aktif husumet ehliyetinin dava şartı niteliğinde olduğu gözetilerek eldeki davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkil şirkete husumet yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu, Yüksek Planlama Kurulu’nun 17.03.2004 tarih ve 2004/3 sayılı Kararı ile kabul edilen “Elektrik Sektörü Reformu ve Özelleştirme Stratejisi Belgesi” çerçevesinde Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 02.04.2004 tarih, 2004/22 kararı ile …A.Ş. özelleştirme kapsam ve programına alındığını, bu kapsamda Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın 21.07.2006 tarih ve 6747 sayılı yazısı ve 24.07.2006 tarih, 31–513 sayılı Yönetim Kurulu kararına istinaden… Genel Müdürlüğü ile %100 hissedarı olduğu …Şirketi arasında İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 24.07.2006 tarihinde imzalandığını, taraflar arasında ikame edilen Enerji Müsaadesi Belgesi hukuken geçerli bir sözleşme niteliğine haiz olup, sözleşme özgürlüğü bağlamında sonuçlarını doğurduğunu, bu bağlamda aradaki sözleşme ilişkisi gereğince davaya konu edilen alacak kalemlerinin müvekkil şirketten talep edilmesinin mümkün olmadığını beyan ederek öncelikle husumet ehliyetinin yokluğu nedeniyle davanın reddine, nihayetinde hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Belirsiz alacak davası 6100 S HMK m. 107 gereğince davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin belirlenemediği , belirlenmesinin beklenemediği durumlarda ve ya belirlemenin imkansız olduğu durumlarda alacaklı tarafından hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ile yada değeri belirtmek sureti ile dava açabilir.
İş bu davada somut olayda davanın açılığı tarihte alacağın miktarı ve değerinin dava dilekçesinde de ikrar edildiği üzere belirli olduğu, belirlenen miktarın bulunduğu, fatura vb ile de elektrik tesis yapımında harcanan bedelin belirlenebilir bir miktar olduğu anlaşılmıştır. Ancak davacı 10.000,00 TL üzerinden belirsiz alacak davası olarak davayı açtığını yine dava dilekçesinde beyan etmiştir.
Hukuki yarar davacının sübjektif hakkına hukuki korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hali hazırda hukuken korunmaya değer bir yararın bulunmasını ifade etmektedir. Davacının belirlenen alacağının mevcut olduğunu beyan etmesine rağmen açıkça belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle aşağıdaki şekilde kanunen karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı bulunmaması nedeniyle HMK’nın 107/1, 114/1, 115/2 gereğince usulden reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 134,88 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa talebi ile iadesine,
3- İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır