Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/761 E. 2020/342 K. 18.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/761
KARAR NO : 2020/342

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/08/2017
KARAR : DAVANIN REDDİ
KARAR TARİHİ : 18/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalının … adresinde … nedeni ile…no ile abonesi olduğu tesisata ait bir kısım kaçak-usulsüz elektrik tüketim fatura bedellerini ödememiş ve bu nedenle müvekkil şirket tarafından aboneliğine son verildiğini, davalı hakkında denmeyen bu tüketim tutarları ve gecikme zammı ve gecikme zammına ait KDV ile birlikte İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulmuş, davalı icra takibine ilişkin ödeme emrini tebliğ almış borcun tamamına itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, davalının kaçak tutanağı müşteri hizmetleri yönetmeliği, kontrol bülteni enerji tarifesi, zabıt uyarınca ödenmesi gereken Elektrik bedeli (37.647,70)- TL işbu kaçak bedeli ve ferilerin zamanında ödenmemiş olması sebebi ile Yönetmelik uyarınca takip tarihine kadar tahakkuk eden Gecikme zammı tutarı (720,33)- TL 3065 sayılı KDV vergisi Kanununun 24. Maddesi uyarınca gecikme zammı katma değer vergisi matrahına dahil olduğundan icra takibine esas gecikme zammı için tahakkuk eden KDV si (129,66)-TL olduğunu, bu nedenlerle icra takibine haksız olarak itiraz edilmiş olması sebebi ile takibin durmuş olduğundan İİK 67 madde uyarınca iş bu itirazın iptali davasının açılması gerektiğini, davalının toplam 38.497,69 TL’si alacağına vaki itirazın haksız olması sebebi ile iptaline; takibin devamına %20 inkar tazminatı ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA /
Davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı- alacaklı İstanbul … İcra Dairesinin … E. sayılı takip dosyası ile davalı- borçlu aleyhine elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklanan ödenmeyen enerji bedeli+ gecikmiş gün faizi+ faizin KDV si alacağı için ilamsız takip yapmıştır. Davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur. Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır. Davalı genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Dava; İcra ve İflas Kanunun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup; davalı tarafın hakkındaki icra takibine vaki itirazlarının iptali, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağının varlığı ve varsa miktarına ilişkindir.
Davalı tarafın TTK ve vergi mevzuatı uyarınca ticaret odası ve vergi dairesi cevabi yazılarından tacir olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmenin de ticarethaneye ilişkin olup işin ticari iş niteliğinde bulunduğu görülmüştür.
4721 Sayılı TMK m. 6 ve m. 7 ile 6100 Sayılı HMK 187- 293. maddeleri ve İİK m.67 gereğince ispat hususuna, ispat kurallarına dikkat edilmiştir. Taraflar arasında akdedilen elektrik satış sözleşmesi incelenmiştir. İstanbul …İcra Dairesinin…E. sayılı takip dosyası incelenmiştir. Ayrıca faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır. Faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim veya bilişim aracıyla veya diğer bir teknik araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıyı alan kişi, bunu aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa, söz konusu teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır. 6100 Sayılı HMK m. 222 gereğince usule uygun tutulan ticari kayıt ve defterlerin sahibi lehine delil teşkil edeceği ilkesine dikkat edilmiştir. Bilirkişiler Elektrik Elektronik Mühendisi … ve SMMM …’ın 28/05/2019 havale tarihli kök raporu ve 14/10/2019 tarihli bilirkişilerin ek raporu incelenmiştir. Dava konusu faturanın, davacı kurumca davalı adına sözleşmenin erken feshi gerekçe gösterilerek sözleşme süresince tahakkuk ettirilen en yüksek fatura bedelinin 2′ (iki) katı tutarındaki ceza bedeli olduğu, sözleşme başlangıç tarihi 14/11/2014 olup davacı taraf serbest tüketici davalının elektrik ihtiyacını 01/01/2015 tarihinden itibaren karşılamaya başladığı, taraflardan herhangi birisinin sözleşme bitiş tarihinden en az 90 gün öncesinden yazılı bildirimde bulunmak şartıyla sözleşmeyi fesh edilebileceğinin kararlaştırıldığı, davalı tarafça taahhüt sonu olan 14/11/2016 tarih öncesinden sözleşmenin feshine ilişkin davacı kuruma yapılmış müracaat bulunmadığı, dosya kapsamında yer alan Abone Detay Form içeriğinden aboneliğin 03/10/2016 tarihinde sözleşme süresi dolmadan sonlandırılmış olduğu tespit edildiği, aboneliğin sonlandırılma gerekçesi hususunda dosya kapsamında belge beyan bulunmadığı, takibe konu sözleşme ceza bedelinin hesap edilmesinde değerlendirmeye alınan davalı şirket adına tahakkuk ettirilen 2016/03 dönem faturasında davacı kurumca taahhüt edilen %5 indirimin davalıya sağlanmadığı, fatura her ne kadar sözleşme madde 9 ve10 hükümlerine uygun tahakkuk ettirilmiş ise de, davacı tedarikçi şirketçe davalı faturalarına indirim uygulanmamasının da sözleşme madde 5 şartlarına aykırılık arz ettiği, bu durumda davalının davacı şirket portföyünde kalmasının menfaat sağlamayacağı, Sözleşme madde 10 içeriğinde sözleşme iptali hususunda “Davalı adına haklı bir gerekçe” şartının arandığı, açıklanan nedenlerle davalı tarafça takibe yapılan itirazın yerine olduğuna kanaat getirilmiştir. Takibe konu faturanın dahi indirimsiz bedel üzerinden hesap edildiği anlaşılmakla davalının itirazda haklı olduğu, davacının davasını ispatlayamadığı, sözleşme şartlarına davacının davalıya vaat edilen indirimi uygulamayarak kendisinin uymadığı ve bu durumda davalı feshinin haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Saptanan ve hukuksal durum karşısında; davacı davalı ile aralarındaki sözleşmeye aykırı olarak gereken indirimi sağlamadığından sözleşmenin feshine davacının neden olduğu ve bu durum karşısında davalının davacı portföyünde kalmasının dürüstlük kuralları çerçevesinde beklenemeyeceği sonuç olarak davacının fesih tazminatına hak kazanmadığına kanaat getirilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme ve dürüstlük ilkesi çerçevesinde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar ve ilam harcı olan 54,40 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 657,45 TL harçtan mahsubuna Hazine’ ye gelir kaydına ve bakiye 603,05 TL harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına, İş bu dava nedeniyle davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı/sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır