Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/760 E. 2019/1062 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/760 Esas
KARAR NO : 2019/1062

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/08/2017
KARAR TARİHİ : 26/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesi özetle; 23/03/2016 günü sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen motosiklet tipi aracı ile müvekkili …’ a motosikletin ön kısımları ile çarpması sonucu yaya müvekkili …’ un yaralanmasına neden olduğunu, davalı …na yapılan müracaatta ile 11.115-TL tazminat ödendiğini, müvekkiline ödenmesi gereken tazminat miktarının aktüer hesap raporunun davalı kurumca gönderilmemesinden dolayı taraflarınca belirlenemediğini, müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet vermemek adına bu davanın açılmak zorunda kalındığını, müvekkiline şimdilik 1.000,00-TL sürekli ve geçici iş göremezlik ve sürekli/ kalıcı iş gücü kaybına uğrayan müvekkili için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00-TL maddi tazminatın ve tedavi süresince mutad iştigalinden gere kalan ve çalışmayarak gelir kaybına uğrayan müvekkili için fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekilinin davaya cevap dilekçesi özetle; müvekkili kurum tarafından davacıya ödeme yapıldığını, ek tazminat talebi için başvuru şartdı yerine getirilmeden ikame edilen iş bu davanın usulden reddini, müvekkili …nın sorumluluğunun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası teminat limitleri ve tescilsiz motosikletin kusuru oranı ile sınırlı olduğunu, haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Trafik kaydı, tedavi evrakları, soruşturma dosyası, hasar dosyası, sosyal ekonomik durum araştırma tutanakları ve taraflarca gösterilen diğer deliller toplanmıştır.
01/02/2019 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda özetle; … doğumlu …’un 23.03.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 syaılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre; Tablo 1.6 ve Tablo 1.7 ye göre; tüm vücut engellelilik oranının %30.0 (yüzdeotuznoktasıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce kusur ve tazminat tutarının tespiti için alınan 23/08/2019 teslim tarihli heyet raporunda özetle; davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda plakası ve sürücüsü tespit edilmeyen motosiklet sürücüsünün % 25 (yüzde yirmi beş) tali derecede kusurlu olduğu, davacı mağdur yaya …’ un kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda % 75 (yüzde yetmiş beş) oranıda asli derecede kusurlu olduğu; davalı tarafça yapılan ödemenin davacının zaranının ödeme tarihi itibariyle % 53,31’lik kısmını karşıladığını, yapılan ödemenin yerindce olup olmadığında takdirin mahkemeye ait olduğunu, davaının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 2.708,25-TL olduğu, davacının talep edebileceği bakiye sürekli iş göremezlik zararının 15.624,22-TL olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 04/11/2019 havale tarihli talep arttırım dilekçesi ile; 500-TL sürekli kalıcı maddi tazminat ve 500-TL geçici iş göremezlik tazminat taleplerinin 7.975,30-TL artırarak toplam 8.975,30-TL’ nin dava tarihi olan 24/08/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 ve devamı maddeleri ile 97 maddesi ve 5634 Sayılı Kanun’un 14. maddesi kapsamında, zorunlu mali sorumluluk sigortacısına yönelik maddi tazminat talepli eda davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne oluğu, davacının yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise ise maddi tazminat tutarının ne olduğu, davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesinde; ” Bu Kanunun 13’üncü maddesi, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde … oluşturulur. Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …” başvurulabileceği öngörülmüştür.
Anılan düzenlemeler, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda plakası ve sürücüsü tespit edilmeyen motosiklet sürücüsünün % 25 (yüzde yirmi beş) tali derecede kusurlu olduğu, davacı …’ un kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda % 75 oranında asli derecede kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacının % 30 oranında malul kaldığı ve geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) olduğu, davacının kaza nedeniyle talep edebileceği maddi tazminat tutarının davalı tarafça yapılan ödemenin güncellenmiş değerinin mahsubu ile 18.332,47–TL olduğu; ancak davacı vekilinin 04/11/2019 havale tarihli talep arttırım dilekçesi ile; 500-TL sürekli kalıcı maddi tazminat ve 500-TL geçici iş göremezlik tazminat taleplerini 7.975,30-TL artırarak toplam 8.975,30-TL’nin dava tarihi olan 24/08/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, mahkemenin talep ile bağlı olduğu, davalının bu zarardan 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. Maddesi kapsamında sorumlu olduğu anlaşılmakla, Davanın 04/11/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi talep edilen tutar üzerinden kabulü ile; 8.975,30-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın 04/11/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesinden talep edilen tutar üzerinden KABULÜ ile; 8.975,30-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 613,10-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40-TL nispi harç ile 44,40-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 537,30-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL peşin harç ile 44,40-TL tamamlama harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 255,55-TL posta, tebligat gideri olmak üzere toplam 1.831,35 yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır