Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/757 E. 2018/800 K. 12.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/757 Esas
KARAR NO : 2018/800
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/08/2017
KARAR : USULDEN RED- GÖREVSİZLİK
KARAR TARİHİ : 12/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkil şirket alacağının tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile borçlu … hakkında cari hesaba dayanan ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, borçlunun süresi içinde 23/06/2017 tarihinde borçlu olmadığını iddia ederek itiraz edip takibi durdurduğunu, borçlunun itirazının hakısz ve dayanaksız olduğunu, müvekkil şirket ile borçlu … arasında mal alım satımı yapıldığını, cari hesapta kalan bakiye bedel olan 3.755,22 TL’nin müvekkiline ödenmemesi üzerine icra takibine başlandığını, karşı yan itiraz dilekçesinde hiçbir belge sunmadan böyle bir borcu olmadığını beyan ettiğini, bu iddiaların tamamen farazi olduğunu, bu hususun ticari defter ve kayıtlarında da mevcut olduğunu, hal böyle iken edimini ifa etmeyen borçlu tarafından takibe itiraz edilmesinin müvekkilin alacağını almasının borçlu tarafça engellenmesi amaçlı olduğunu, her iki tarafın ticari defter ve kayıtları incelendiğinde haklılığın ortaya çıkacağını beyan ederek borçlunun itirazının iptali ile takibin cari hesap bakiyesi üzerinden takip tarihi itibariyle işleyecek faiz, vekalet ücreti ve tüm feriler ile devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, mahkeme masraflarının ve avukatlık ücretlerinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı taraftan herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. Davalı tarafın 6100 S. HMK m. 128 kapsamında süresinde cevap vermemenin sonucu olarak iddia olunan vakıaları tamamen inkar etmiş sayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı, mal alım satımı nedeni ile cari hesap bakiyesine ilişkin alacağının varlığını ileri sürerek İstanbul … İcra Dairesi’ nin … E sayılı takip dosyasında İİK 67 gereğince itirazın iptalini talep etmektedir.
Davalı tacir olmayan ( gelen müzekkere cevaplarından anlaşılmaktadır) taraf, genel mahiyette ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Dava, İstanbul … İcra Dairesi’ nin … E sayılı takip dosyasındaki itirazın İİK 67 gereğince iptaline ilişkindir.
Hukuk mahkemelerinin hangileri olduğu ve bunların kuruluşu 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 4 ve 5 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre asliye hukuk mahkemeleri, sulh hukuk mahkemelerinin görevleri dışında kalan ve özel hukuk ilişkilerinden doğan her türlü dava ve işler ile kanunların verdiği diğer dava ve işlere bakar. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2 nci maddesiyle de teyit edilmiştir. Anılan maddenin ikinci bendi Hukuk Muhakemeleri Kanununda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğunu vurgulamıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri de 5235 sayılı Kanunun üçüncü fıkrasında düzenlenmiştir ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinin 1 numaralı bendi uyarınca bu mahkemeler, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Bir davanın ticari nitelikte olup olmadığı, bir diğer ifade ile asliye ticaret mahkemesinde görülüp görülmeyeceğinin belirlenmesi işi de Türk Ticaret Kanununun 4 üncü madde-sinde gösterilen ilkelere göre yapılmalıdır. Öğretide de benimsenen görüşe göre ticari davalar mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrılmaktadır. Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin 1 inci bendinin (a) alt bendi uyarınca bu Kanunda düzenlenen hukuk davaları mutlak ticari davalardır. Nispi ticari davalar ise konusu ne olursa olsun, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarıdır (TTK.m.4/1). Kanuni düzenleme uyarınca sadece mutlak ya da nispi ticari davalar asliye ticaret mahkemesinde görülürken, bunlar dışında kalan davalar (istisnalar saklı kalmak kaydıyla) asliye hukuk mahkemelerinde görülmelidir.
Davalı tarafı tacir olmayan ve genel hükümlere dayanan mal alım satımından kaynaklanan cari hesap alacağına ilişkin itirazın iptali davası genel hükümlere göre çözülür. İş bu dava yukarıdaki açıklamalara da dikkat edildiğinde ticari dava değildir. Bu nedenle mahkememizce Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmiştir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; 6100 Sayılı HMK.nun 1. maddesine göre, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, m.2 gereğince asliye hukuk mahkemelerinin de görevi belirlendiğine göre; aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca dava şartı olan bu husus, HMK.nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılmıştır. Mahkememiz davaya bakmakla görevsiz olup, bu dava şartı noksanlığının sonradan giderilmesi de mümkün olmamakla, davanın saptanan dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK.nun 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının mahkememizin görevsiz olması nedeniyle usulden reddine,
2-HMK.nun 20. mad. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin usulen başvurusu halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3- Yargılama giderlerinin görevli mahkemesince hüküm altına alınmasına, HMK 20 maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde başvuru yapılmaz ise davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği ve yargılama giderleri konusunda karar verileceğinin ihtarına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır