Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/723 E. 2020/194 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/723 Esas
KARAR NO : 2020/194

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/08/2017
KARAR :KISMEN KABUL-KISMEN RED
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı borçlu adına …A.Ş adına … nolu tesisata ait elektrik tüketim bedellerine ilişkin, müvekkili şirket tarafından tahakkuk ettirilen, muhtelif tarihli faturalardan doğan borcun ve ödenmeyen kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için 28/06/2016 tarihinde davalı (borçlu) hakkında İstanbul … İcra Mad. … E. Sayılı icra dosyası ile yasal takibata girişildiği ve ödeme emri borçlu tarafıdan tebellüğ edildiği, davalının 21/07/2016 tarihinde söz konusu icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, işbu takibe konu olan ve ilgili yasa, yönetmelik ve EPDK kararlarına göre hesap edilen ve icraya konulan kaçak elektrik faturasını ödemeyerek itiraz eden davalı/borçlu aynı zamanda haksız ve kötü niyetli olduğunu %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, borçlunun icra dosyasına yapmı şolduğu haksız itirazın iptali ile asıl alacağa uygulanan %16,80 yıllık 6183 Sayılı Yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme zammına işbu gecikme tutarına işleyecek %18 KDV ile birlikte takibin devamını, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA / Davalıya yasaya uygun tebligat yapılmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından H.M.K.nun 128. maddesi hükümü gereğince davada ileri sürülen vakıaları inkar ettiği kabul edilmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE / Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı- alacaklı; İstanbul … İcra Müdürlüğünün…E. Sayılı takip dosyası ile davalı- borçlu aleyhine aralarındaki elektrik satış abonelik sözleşmesi fatura alacağı tahsili için ilamsız takip yapmıştır. Davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur. Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır. Davalıya yasaya uygun tebligat yapılmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından H.M.K.nun 128. maddesi hükümü gereğince davada ileri sürülen vakıaları inkar ettiği kabul edilmiştir.
Dava; taraflar arasındaki elektrik abonelik sözleşmesine ilişkin davalının takip dosyasındaki itirazının iptaline, alacağın varlığına ve varsa miktarına ilişkindir.
İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. HMK 222 gereğince ticari defterlerin ibrazı ve delil olma vasfına dikkat edilmiştir. Ayrıca faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır. İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası incelenmiştir. Bilirkişi elektrik elektronik mühendisi … ve SMMM… tarafından düzenlenen 07.08.2019 tarihli ve 28.11.2019 tarihli bilirkişi raporları incelenmiş ve denetlenerek hükme esas alınmışlardır.
Davacı tarafça, davalı … AŞ adına abonelik sözleşmesi bulunan…Şantiyesi adresinde son ödeme tarihli elektrik tüketimlerine (normal fatura + kaçak) tekabül eden toplam 15.707,87 TL tutarındaki faturalar toplamı olduğu, dosya kapsamında yer alan sözleşme örneğinden, davalı … A.Ş ile … arasında faturalara konu… tesisat numarası için 03/03/2006 tarihinde imzalanmış Elektirik Enerjisi Satışına ilişkin abonelik sözleşmesi bulunduğu, normal fatura tahakkukları için; Taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme madde 5-d ve dava konusu faturalardan adına sözleşme olan davalı şirketin abonelik taraf sıfatı kapsamında sorumlu tutulması gerektiği, davalı tarafça aboneliğin borçsuz olarak iptal edildiğine ilişkin belgelerin sunulmadığı, faturaların ödendiğine dair bilgi ve belge bulunmadığı, dosya kapsamında yer alan takibe konu faturaların aylık tüketimler doğrultusunda tahakkuk ettirilmiş faturalar oldukları (200/5 akım trafo oranı doğrultusunda tüketimin 40 ile çarpıldığı), tamamının davalı şirket adına tahakkuk ettirilmiş olduğu, taraflar arasında imza edilen sözleşme madde 5-f de ödenmeyen faturalar için davacı kurumca 6183 sayılı Kanunun 51. Maddesine göre gecikme zammı talep edilebileceği kararlaştırılmışsa da Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/21176 E. 2018/9070 K. Sayılı ve 2016/22457 E. 2018/9197 K. Sayılı emsal ilamları gereği, takibe konu 28/12/2007 son ödeme tarihli fatura için fatura öncesinde ödenmemiş fatura bulunmaması nedeniyle davacı şirketin kesme yükümlülüğü dolayısıyla müterafik kusurunun bulunmayacağı ayrıca sözleşmede 6183 sayılı kanun ile belirtilen faiz oranının talep edilebileceği belirtildiğinden takip tarihine kadar davacı şirketin gecikme faiz talebinin uygun olduğu, ancak Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2 Maddesine göre detayları verilen fatura için 28/12/2007 son ödeme tarihli fatura akabinde yapılacak ikinci bildirim (toplamda fatura son ödeme tarihini takip eden 10 gün içerisinde) davalının elektriğin kesilmesi gerekirken kesilmemesi davacı şirket bakımından müterafik kusur teşkil etmekte olup emsal ilamlarda müterafik kusur indirimin en fazla yasal faize kadar olacağı nazara alınarak, son ödeme tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz uygulanması gerekeceği kanaatine varıldığı, açıklanan nedenlerle, 28/06/2016 takip tarihi itibariyle normal fatura tahakkukları için; 15.212,60 TL (asıl alacak) 16.248,66 TL (6183+ yasal faiz) 2.924,76 TL (faiz KDV si) olmak üzere toplam 34.386,02 TL üzerinden sözleşmenin tarafı davalı … A.Ş adına devam etmesi gerektiği, kaçak tahakkuku için; davalı … A.Ş’nin 495,27 Tl tutarındaki kaçak tahakkuku + 782,52 TL (işlemiş avans faiz) + 140,85 TL (faiz KDV si) olmak üzere toplam 1.418,64 TL üzerinden sözleşmenin tarafı davalı … A.Ş adına devam etmesi gerektiği, sonuç itibariyle normal ve kaçak fatura tahakkukları için; 28/06/2016 takip tarihi itibariyle takibin; 15.707,87 TL (asıl alacak), 17.031,18 TL gecikmiş gün faizi (yasal + 6183), 3.065,61 TL (faiz KDV si) olmak üzere takibin toplam 35.804,66 TL üzerinden sözleşmenin tarafı davalı … A.Ş adına devam etmesi gerektiği kanaatine teknik inceleme raporu değerlendirilerek varılmıştır. Davacı takibinde haklı olmakla alacağın likit, hesaplanabilir olması karşısında tazminata hükmolunmuştur. Taraflar arasındaki sözleşmeye dikkat edilerek TTK kapsamında bulunan aralarındaki ticari işin değerlendirilmesi sonucu; davalının elektrik abonelik sözleşmesi fatura alacağı nedeni ile davacı tarafa aşağıda hükümde belirlendiği üzere borçlu olduğu, aksine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığına kanunen kanaat getirilmiştir. Aksine dair bilgi ve belge bulunmamaktadır. Faturalar yasal olarak geçerli olup iade vb. işleme tabi tutulmamıştır. Zamanında ödenmeyen borçlar için dava konusu ödenmeyen 28/12/2007 son ödeme tarihli ilk fatura akabinde elektriğin davacı kurumca kesilmesi gerekirken kesilmediği, bu nedenle davacı şirketin müterafik kusurunun bulunduğu, bu nedenle dava konusu son ödeme tarihli faturaların son ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki süre için hesap edilen gecikme zammı tutarlarına müterafik kusur indirimi uygulanması gerektiği anlaşılmıştır. Sonuç olarak davacı alacağının aşağıda hükümde yazılan miktar kadar olduğu hesaplanmıştır. Davacı tarafın özel ve teknik olarak incelenen kayıtları gereğince aşağıda belirlendiği şekilde davalı taraftan mevzuat ve sözleşme gereğince alacağının bulunduğu, davalı tarafın yukarıda açıklamalar ışığında hesaplanan miktar kadar sorumlu olduğu, aşağıdaki miktar kadar davacının davasını ispatladığı, davacının fazlaya ilişkin talebinin yerinde olmadığı değerlendirilerek davalı tarafın itirazında aşağıdaki hükümde belirlenen miktar kadar haksız olduğu ve sorumlu olduğu, alacağın likit olduğu ve tazminata hükmolunması gerektiği, davacının talebi dikkate alındığında davanın kısmen kabulünün gerektiğine kanaat getirilmiş, saptanan ve hukuksal durum karşısında aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü-kısmen reddi ile;İstanbul …İcra Dairesinin… E. Sayılı takibe yapılan itirazın “15.212,60 TL fatura + 16.248,66 TL yasal faiz + 2.924,76 TL KDV toplamı 34.386,02 TL ile 495,27 TL kaçak elektrik faturası + 782,52 TL avans faizi + 140,85 TL KDV toplamı 1.418,64 TL ve takip tarihinden ödeme tarihine dek normal kullanımı faturaları için yasal faiz ve KDV’si ile kaçak kullanım açısından avans faizi ve KDV’si”üzerinden kısmen iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, davacı lehine 7.160,93 TL icra inkar tazminatına hükmolunmasına davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 2.445,82-TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 554,66 TL ile icraya yatan 229,62 TL olmak üzere toplam 784,28 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 1.661,54TL daha harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 554,66 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince haklılık durumuna göre; davacı tarafından sarf edilen bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 1.180,20 TL yargılama giderinin 920,13 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan bakiye 260,07 TL sinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 5.370,70 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirmediğinden vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır