Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/667 E. 2019/683 K. 18.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/667 Esas
KARAR NO: 2019/683

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 25/07/2017
KARAR TARİHİ: 18/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı sürücünün kazada asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkili şirkete sigortalı araçta 9.710,47 EURO ödeme yaptığını, … plakalı aracın trafik aracın trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olduğu davalı Halk Sigorta’nın 16/03/2017 tarihinde 2.620,00 EURO karşılığı 10.347,00 TL tutarında ödeme yaptığını, bakiye alacağın 5.040,06 EURO olduğunu belirterek, 5.040,06 EURO tutarındaki maddi tazminatının davalı sigorta şirketleri poliçe limitleri ile sınırlı kalmak koşuluyla kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı …A.Ş vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava dilekçesinde dava konusu, değeri ve talep sonucunda dilekçenin unsurları bakımından çelşiki ve eksiklikler olduğunu, dava açılırken yargılama harçlarının mahkeme veznesine yatırılması zorunluluğuna rağmen harç ikmal yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından sigortalı olduğunu, müvekkilinin ancak poliçe tarih,limit ve teminatları ile sorumlu olduğunu, müvekkilinin 10.347,00-TL tazminat tutarını davacı tarafa ödediğini, davacı tarafça tazminata ilişkin iddia edilen bedelin gerçek dışı olduğunu, faiz başlangıcının ancak dava tarihi olarak kabul edilebileceğini ve uygulanması gereken faiz türünün ticari değil, yasal faiz olması gerektiğini, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, zamanaşımı yönünden reddine, davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sanatkarlar ..vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava konusunun haksız fiile ilişkin maddi tazminat olması, kazadaki araçların özel kullanım durumunda olmaları dolayısıyla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, dava konusu kazada zarar gören 3.kişi…’ün mutad meskenin sigorta poliçesini yapan acentenin ve kazanın vuku bulduğu yerin Antalya ili olması karşısında davacının davasını Antalya mahkemelerinde açması gerektiğini,uygulanması gereken faiz türünün ticari değil, yasal faiz olması gerektiğini, zamanaşımı yönünden reddine, davanın görevsizlik nedeniyle reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde ve özetle; dava konusunun haksız fiile ilişkin maddi tazminat olması, kazadaki araçların özel kullanım durumunda olmaları dolayısıyla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, dava konusu kazada zarar gören 3.kişi…’ün mutad meskenin sigorta poliçesini yapan acentenin ve kazanın vuku bulduğu yerin Antalya ili olması karşısında davacının davasını Antalya mahkemelerinde açması gerektiğini, davanın zamanaşımı yönünden reddine, davanın görevsizlik nedeniyle reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, trafik kazası sebebiyle davacının sigortalısına ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle yapılan ödemenin TBK’nun 49, 2918 Sayılı Kanunun 85, 91 ve devamı maddeleri kapsamında davalılardan rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları;dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne oluğu, … plakalı araçta kaza sonucu meydana geldiği iddia olunan gerçek hasar tutarının ne olduğu, davacının sigortalısına yaptığı ödemeyi davalılardan talep edip edemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
6098 Sayılı Kanun’un 49 maddesi uyarınca kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkalarına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Bu sorumluluğun hukuki niteliği kusur sorumluluğu olup haksız fiil failinin sorumluluğu bu madde kapsamında değerlendirilir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
10/12/2018 teslim tarihli bilirkişi raporunda; Olayın kaza tespit tutanağında anlatıldığı şekilde meydana gelmiş olması durumunda; … plakalı aracın davalı sürücüsü …’ un asli ve tam kusurlu (100% oranında) olduğu,… plakalı aracın sürücüsü…’ m kusursuz olduğu,Olayın davalı sürücü ve tanık beyanında anlatıldığı şekilde meydana gelmiş olması durumunda;… plakalı aracın davalı sürücüsü …’ un kusursuz olduğu,… plakalı aracın sürücüsü…’ ün, asli ve tam kusurlu (100% oranında) olduğu,… plakalı aracın 02/09/2015 tarihli hasarı nedeniyle meydana gelen onarım zararının 16.621,00 TL olduğu belirtilmiştir.
11/03/2019 teslim tarihli bilirkişi ek raporunda; Olayın kaza tespit tutanağında anlatıldığı şekilde meydana gelmiş olması durumunda; … plakalı aracın davalı sürücüsü …’un asli ve tam kusurlu (100% oranında] olduğu,… plakalı aracın sürücüsü…’ın kusursuz olduğu,Olayın davalı sürücü ve tanık beyanında anlatıldığı şekilde meydana geldiği meydana gelmiş olması durumunda;… plakalı aracın davalı sürücüsü …’ un kusursuz olduğu, … plakalı aracın sürücüsü…’ un, asli ve tam kusurlu (100% oranında] olduğu,… plakalı aracın 02/09/2015 tarihli hasarı nedeniyle meydana gelen onarım zararının 20.056.83 TL, zararın davalı tarafından ödenen 10,347,00 TL kısmından geriye kalan bakiyenin 9,709,83 TL olduğu görüşü bildirilmiştir.
İddia, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre; dava konusu kazanın meydana gelişi hususunda bilirkişi heyetince ihtimalli olarak rapor tanzim edildiği, somut olayda davalılarca kaza tespit tutanağnın aksini ispatlar delil sunulmadığı görüldüğünden, olayın aksi ispat oluncaya kadar geçerli olan kaza tespit tutanağına göre gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği, buna göre dava konusu kazanın meydana gelişinde … plakalı aracın sürücüsü davalı …’un asli ve tam kusurlu, … plakalı aracın sürücüsü…’ın kusursuz olduğu, kaza nedeniyle meydana gelen gerçek hasar tutarının ek bilirkişi raporuna göre yapılan ödemenin mahsubu sonucu 9,709,83 TL olduğu, aynı rapor içerisinde mahsup yapılmaksızın euro cinsinden zarar tutarının 6.033,58-Euro olduğu tespitininde yapıldığı, davacının zararının euro cinsinden tazminini talep ettiği anlaşılmış, mahkememizce davalı sigorta şirketinin 16/03/2017 tarihinde yaptığı 10.347,00-TL ödeme, bu tarihteki kur( 1-euro=3,9490-TL) karşılığında Euro’ya çevrilmiş, ödeme tarihindeki karşılığı 2.620,16-Euro bulunmuş, davacının toplam zararı olan 6.033,58-Euro’dan bu tutarın mahsubu ile bakiye zarar 3.143,42-Euro bulunmuştur. Bu zarardan davalı … TBK’nun 49 maddesi uyarınca, davalı Kooperatif 2918 Sayılı Kanunun 85 maddesi uyarınca, davalı sigorta şirketi ise 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri uyarınca müteselsilen sorumlu bulunduklarından, davanın kısmen kabulü ile; 3.143,42-Euro’nun davalı sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 16/09/2015 tarihinden itibaren; diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/09/2015 tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının bir yıllık Euro cinsinden mevduat hesabına uyguladıkları en yüksek faiz işletilmek suretiyle davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde4 karar verilmiştir. Davacı tarafından davalı sigorta şirketine başvuru tarihi 03/09/2015 olduğundan, 2918 Sayılı Kanunun 99 maddesi uyarınca bu tarihten itibnaren sekiz iş günü işletilmiş ve 16/09/2015 tarihi temerrüt tarihi olarak tespit edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
Davanın Kısmen Kabulü ile; 3.143,42-Euro’nun davalı sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 16/09/2015 tarihinden itibaren; diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/09/2015 tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının bir yıllık Euro cinsinden mevduat hesabına uyguladıkları en yüksek faiz işletilmek suretiyle davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 888,96-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 344,29-TL harcın mahsubuna, eksik kalan 544,67-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Halk Sigorta ve davalı … Koop. verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.432,70-TL yargılama giderinin davadaki kabul oranına 888,27-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı ve davalı … A.Ş. tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan bakiyelerinin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, davalı … haricinde tüm taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

HARÇ BEYANI /
888,96-TL KARAR HARCI
344,29-TL PEŞİN HARÇ /
544,67-TL KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
31,40- TL BVH
900,00- TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
501,30- TL TEBLİĞLER /
1.432,70- TL TOPLAM