Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/635 E. 2018/551 K. 23.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/635 Esas
KARAR NO : 2018/551
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 14/07/2017
KARAR : USULDEN RED- GÖREVSİZLİK
KARAR TARİHİ : 23/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; tacir olan davalının müvekkil şirket servisine …plaka numaralı… Marka, …tip kamyon olan ticari aracını ”sağ kısımdan hasarlı” şikayeti ile getirdiğini ve onarımını talep ettiğini, … plaka numaralı ticari aracın müvekkil şirket servisinde davalının talebi doğrultusunda onarıldığını, onarım bedelinin 24.500 TL olduğunu, buna ilişkin 24/06/2013 tarih ve … sıra numaralı fatura suretinin dilekçe ekinde olduğunu, davalı tarafın tacir olduğunu ve dava konusu faturaların muhteviyatı olan onarım bedellerine ilişkin … plaka numaralı aracın da … marka… tip kamyon olup ticari bir araç olduğunu, tacir olan davalının söz konusu ticari aracını ticari işletmesi için kullandığını, davalının tacir olduğunun davalıya ait vergi levhası sureti, Giresun Kamyoncular ve Kamyonetçiler Odası Kayıt Belgesi, Sigorta kimlik tespit formu, davalının imzasını taşıyan 07/05/2013 tarihli … Sigorta taahhüt belgesi ile kasko teslim, ibra ve temlik belgesi suretinden de açıkça anlaşılacağını, 24/06/2013 tarih ve … sıra numaralı fatura bedelinin bir kısmının davalının … numaralı kasko sigorta poliçesi kapsamında sigorta şirketi tarafından tazmin edildiğini, bakiye 2.083,18 TL’nin davalının sigorta şirketi tarafından ödenmediğini, iş bu hususun davalıya bildirildiğini ancak davalı tarafın bakiye 2.083,18 TL’lik fatura bedelini müvekkil şirkete ödemediğini, iş bu hususun müvekkil şirket çalışanları tarafından defalarca davalıya bildirilmiş olmasına rağmen davalının borcunu müvekkil şirkete hiç bir şekilde ödemediğini, netice itibariyle müvekkil şirketin davalıdan 2.083,18 TL bakiye alacağının kaldığını, sunulan deliller ve yapılacak bilirkişi incelemesiyle de borçlunun müvekkil şirkete borçlu olduğu 2.083,18 TL bakiye fatura bedelini müvekkil şirkete ödemediğinin ve müvekkil şirketin alacağının tahsil etmesini geciktirmek niyetinde olduğunun anlaşılacağını, tacir olan davalının müvekkil şirkette 28 K 0957 plaka numaralı ticari aracının onarımının yaptırmasına rağmen 2.083,18 TL’lik bakiye fatura borcunu ödememesinin müvekkil şirketin mağduriyetine neden olacağını beyan ederek haklı davanın kabulüne, davalının bakiye fatura borcu olan 2.083,18 TL’yi ticari faiziyle birlikte müvekkil şirkete ödemesine, müvekkil şirketin alacağı olan 2.083,18 TL’nin ticari faiziyle birlikte davalı taraftan tahsiline, yargılama gideri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmili yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı taraftan herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. Davalı tarafın 6100 S. HMK m. 128 kapsamında süresinde cevap vermemenin sonucu olarak iddia olunan vakıaları tamamen inkar etmiş sayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir.
Davacı şirket, davalı tacir olmayan gerçek kişiden genel hükümlere tabi olan araç onarım alacağını talep etmektedir.
Davalı cevap vermeyerek iddia olunan vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Dava; araç onarım alacağının ödemesinden doğan alacak davasıdır.
*Dava konusu yapılan onarıldığı iddia olunan aracın tenteli kasa cinsi ile kayıtlı olduğu, ticari olduğuna dair dosya kapsamına gelen belgelerden herhangi bir bilginin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
*Davalı gerçek kişinin tacir olmadığına dair ticaret sicil müdürlüğünce cevap verildiği, davalının herhangi bir şirkete ortak olmadığı ve gerçek kişi tacir olmadığı anlaşılmaktadır.
Hukuk mahkemelerinin hangileri olduğu ve bunların kuruluşu 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 4 ve 5 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre asliye hukuk mahkemeleri, sulh hukuk mahkemelerinin görevleri dışında kalan ve özel hukuk ilişkilerinden doğan her türlü dava ve işler ile kanunların verdiği diğer dava ve işlere bakar. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2 nci maddesiyle de teyit edilmiştir. Anılan maddenin ikinci bendi Hukuk Muhakemeleri Kanununda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğunu vurgulamıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri de 5235 sayılı Kanunun üçüncü fıkrasında düzenlenmiştir ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinin 1 numaralı bendi uyarınca bu mahkemeler, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.
Bir davanın ticari nitelikte olup olmadığı, bir diğer ifade ile asliye ticaret mahkemesinde görülüp görülmeyeceğinin belirlenmesi işi de Türk Ticaret Kanununun 4 üncü madde-sinde gösterilen ilkelere göre yapılmalıdır. Öğretide de benimsenen görüşe göre ticari davalar mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrılmaktadır. Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin 1 inci bendinin (a) alt bendi uyarınca bu Kanunda düzenlenen hukuk davaları mutlak ticari davalardır. Nispi ticari davalar ise konusu ne olursa olsun, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarıdır (TTK.m.4/1). Kanuni düzenleme uyarınca sadece mutlak ya da nispi ticari davalar asliye ticaret mahkemesinde görülürken, bunlar dışında kalan davalar (istisnalar saklı kalmak kaydıyla) asliye hukuk mahkemelerinde görülmelidir.
Mahkememiz dosyasının incelenmesinde; davacı şirketin, dava konusu aracın ticari olduğundan bahisle onarım bedelini tacir olmayan gerçek kişi davalıdan talep ettiği, davanın onarım bedeli talepli alacak davası olduğu değerlendirilmiştir. Genel hükümlere tabi olan alacak davası ( dava konusu ticari araç değil, davalı tacir değil) , ticari dava olarak nitelendirilemez.
Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; 6100 Sayılı HMK.nun 1. maddesine göre, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, m. 2 gereğince asliye hukuk mahkemelerinin de görevi belirlendiğine göre; aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca dava şartı olan bu husus, HMK.nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılmıştır. Mahkememiz davaya bakmakla görevsiz olup, bu dava şartı noksanlığının sonradan giderilmesi de mümkün olmamakla, davanın saptanan dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK.nun 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının mahkememizin görevsiz olması nedeniyle usulden reddine,
2-HMK.nun 20. mad. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin usulen başvurusu halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3- Yargılama giderlerinin görevli mahkemesince hüküm altına alınmasına, HMK 20 maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde başvuru yapılmaz ise davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği ve yargılama giderleri konusunda karar verileceğinin ihtarına,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır