Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/571 E. 2018/1134 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/571
KARAR NO : 2018/1134
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/06/2016
KARAR TARİHİ: 15/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili verdiği dava dilekçesinde özetle; davacı şirket bünyesinde faaliyet göstermekte olan Medical Park Ordu isimli hastane işletmesine Ordu ili elektrik “dağıtım” şirketi olan davalı … A.Ş tarafından sağlanan elektrik dağıtım hizmetlerinden …abone numarası ile faydalandığını, davalılardan … Anonim Şirketi “dağıtım”; diğer davalılar ise “tedarikçi” şirketler olup; 2009 yılı Eylül ayından itibaren bugüne kadar muhtelif tarih aralıklarında davalı … A.Ş tarafından bölgede dağıtılan elektrik enerjisini davacıya tedarik ettiğini, kayıp kaçak bedeli, perakende satış hizmeti bedeli, PSH sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanım bedeli, dağıtım bedeli ve TRT payı adı altında haksız ve hukuka aykırı olarak faturalara eklenen bu ücretleri ve bu haksız ücretlere tahakkuk ettirilen KDV tutarlarını davalı tedarikçi şirketlere ödendiğini, haksız olarak tahsil edilen bu bedeller nedeniyle davalı tedarikçi firmalar dağıtım şirketi olan davalı … ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, faturalandırmalardaki kayıp kaçak bedellerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalarının kabulü ile dava konusu edilen geçmişe yönelik 10 yıldır tahsil edilmekte olan kayıp kaçak, dağıtım, iletim, sayaç okuma, perakende satış hizmeti bedelleri ile KDV ve TRT payının hesaplanmasında dava konusu bedellerin yer almadığı fatura miktarı üzerinden işlem yapılması gerekirken bu bedeller dahil edilerek yapılan hatalı hesaplamalar nedeniyle fazladan ödenmiş olan KDV ve TRT payı bedellerine karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydı ile kayıp kaçak enerji bedeli 200 TL, iletim bedeli 100 TL, dağıtım bedeli 100 TL, perakende satış hizmet bedeli 100 TL, sayaç okuma bedeli 100 TL, kayıp kaçak bedeli üzerinden alınan enerji fon bedeli 100 TL, TRT payı bedeli 100 TL, BTV bedeli 100 TL, KDV bedeli 100 TL,HMK 107 md. Şimdilik 1.000,00 TL nin davalı YEDAŞ ile tedarikçi şirket vasfındaki diğer davalılardan dava tarihinden itibaren işlelenecek ticari avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı …A.Ş vekili verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin hukuki bir karşılığı olmadığını reddinin gerektiğini, davacı taraf ile müvekkil şirket arasında 01.06.2012 ve 01.06.2014 tarihleri arasında elektrik satış sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin 27. maddesine göre davanın İstanbul Mahkemeleri yerine mahkememizde ikame edilmesi nedeniyle öncelikle yetki itirazının kabulü ile davanın yetki yönünden reddini talep ettiklerini, müvekkil şirketin dağıtım şirketi olmadığını, dava konusu edilen bedellerin müvekkil şirketin uhdesinde olmadığını, müvekkil şirket ile ilgili olarak pasif husumet yokluğundan davanın reddinin gerektiğini, dava konusu edilen bedellerin EPDK tarafından bir kurul kararı olarak alındığını, müvekkil şirketin bu kurul kararına göre işlem tesis ettiği, söz konusu kurul kararının aksine davranışın müvekkil şirketi Enerji Piyasası Kanunu kapsamında sorumluluk altına sokacağını, söz konusu taleplerin zaman aşımına uğradığını, dava konusuna ilişkin olarak 17.06.2016 tarihli resmi gazetede 6719 sayılı kanunun yayınlandığını, belirtilen kanun uyarınca söz konus bedellerin talep edilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu edilen bedellerin taraflar arasında akdedilen sözleşmeye, tarifelere ve tarafların iradesine uygun olduğunu, usul hukukuna ilişkin itirazlarının kabulüne, davanın tüm istemleri ile birlikte reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinde Davacı vekili tarafından davalılar … Aş, … Aş, … AŞ, … AŞ, …AŞ aleyhine açılan … Esas sayılı dava dosyasında, 18/04/2017 tarihli celsesinde davalı … yönünden dosya tefrik edilmiş olup, tefrik edilen dosya yine Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı sırasına kaydedilmiş bu kez; Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas, … Karar sayılı ve 26/04/2017 tarihli yetkisizlik kararı ile de dosya Mahkememize tevzi edilmiş ve… Esas sayılı sırasına kaydedilmiştir.
DELİLLER:
Abonelik sözleşmesi ve ilgili faturalar dava dosyası arasına alınmıştır.
Dosya rapor tanzimi için Elektrik mühendisi bilirkişi …’ a tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 24/07/2018 teslim tarihli raporda özetle; davalı tarafça EPDK’nun düzenleyici işlemlerine uygun olarak faturalara yansıtılan toplam kayıp kaçak bedelinin 655.915,79-TL olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları uyarınca taleple bağlı kalınarak davacıdan tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin iadesinin mümkün olduğu hususları tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava elektrik abonesi olan davacıdan tahsil edilen kayıp-kaçak vs. bedellerin davalıdan tahsili talepli eda davasıdır.
Taraflar arasında Elektrik Abone Sözleşmeleri’nin düzenlendiği ve sözleşmelerin halen geçerli olduğu uyuşmazlık konusu değildir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sırasında yürürlüğe giren yasal değişiklik karşısında dava sonuçlandırılmıştır.
6719 sayılı Kanunun ilgili maddelerinin Anayasaya aykırı olduğunun ilişkin itirazlar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuruların mahkememizce bekletici mesele yapılmasına yönelik ara karardan Anayasanın 152/1 madde ve fıkrası kapsamında rücu edilmiştir.
Bilirkişi raporunda; davacıdan tahsil edilen bedelin toplam 655.915,79-TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Kayıp-kaçak, dağıtım ve iletim bedeli, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedeli ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve … E.- … K. sayılı kararı ile Anayasa’nın “Vergi Ödevi” başlıklı 73.maddesinde “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir” şeklindeki düzenlemeye göre kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığından bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak elektrik bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğundan EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınması doğru bulunmayarak hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Dava tarihinden sonra, 17.06.2016 tarihinde 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21.maddesi ile 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bent ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; Tüketici Hakem Heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” hükmü getirilmiştir.
Ayrıca, 6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19.madde de; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” ve Geçici 20.madde de ise, “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır” hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre Tüketici Hakem Heyetleri’nin ve mahkemelerin bu konuda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri geçmişe de etkili olarak sadece dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmıştır.
Dava tarihi olan 05/06/2016 tarihinden sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Buna karşılık davacının talebinin davalı yanca tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin tamamının iadesi olduğu, başka ifade ile davacının kurum işlemlerine dayalı olarak ve mevzuata uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş olsalar dahi kayıp kaçak bedellerinin iadesini talep ettiği göz önünde bulundurulduğunda dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan yukarıda anılı yasal düzenleme kapsamında davalının kayıp kaçak bedellerini kurum işlemlerine uygun tahakkuk ettirip ettirmediği yönündeki bir araştırmaya gidilemeyeceği, anılan düzenleme ile davacının kayıp kaçak bedellerinin iadesi hakkının ortadan kaldırıldığı bu nedenle eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Davanın devamı sırasında, dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde, mahkemece; esas (asıl talep) hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. Bu tür kararlar, hükümler gibi (eda, tespit, inşai) nihai kararlardandır. Mahkeme kararı, aynı zamanda dava konusu hakkın mevcut olmadığını da tespit ettiği için tespit hükmü niteliğindedir.
Davanın konusuz kalması halinde, mahkemece; yargılamaya devam edilerek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haklı olduğunun tespit edilmesi, o taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Başka bir deyişle, yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada, yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde, davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden taraf lehine “maktu vekalet” ücretine hükmedilmesi, yargılama giderlerinin ise karşı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarih, … E.-… K. sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Somut olayda, dava tarihi itibariyle HGK kararı uyarınca davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Yargılama harç ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir (HMK md.326/1). Aynı şekilde, vekalet ücreti yönünden de haksız çıkan taraf aleyhine hüküm kurulur (HMK md.330/1). Dava açıldığı anda haklı durumda bulunan tarafın, yargılama sırasında oluşan yasa değişikliği sonucu haksız duruma düşmesi halinde yargılama giderlerinden, dolayısıyla karşı tarafın vekalet ücretinden sorumlu tutulması olanaklı değildir.
İzah edilen gerekçelerle 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17.maddesine 6719 sayılı Kanunun 21.maddesiyle eklenen 10.fıkra hükmü ile aynı yasa ile eklenen geçici 20.madde hükmü dikkate alınarak konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, konusuz kalan dava hakkında, toplanan deliller çerçevesinde davacının dava tarihi itibariyle haklılığını ispatlamış olduğu anlaşılmakla yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline ve davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17.maddesine 6719 sayılı Kanunun 21.maddesiyle eklenen 10.fıkra hükmü ile aynı yasa ile eklenen geçici 20.madde hükmü dikkate alınarak konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin …E.sayılı dosyasından davalı …A.Ş. yönünden tefrik edilerek … E.sayısını almış olup, …Karar numarası ile yetkisizlik kararı uyarınca dosya fotokopisi mahkememize gönderilmiş olmakla tefrik edilen dosyadan harç yatırılmadığından, Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması 35,90-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline,
3-Davacı tarafça yapılan aşağıda dökümü gösterilen toplam 600,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacının kendsini bir vekil aracılığı ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1.000,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafça yatırılan 601,60.-TL gider avansından arta kalan 1,60.-TL’nin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı
HARÇ BEYANI /
35,90.-TL KARAR HARCI /
DAVACI GİDERİ /
600,00.-TL B.KİŞİ ÜCRETİ /