Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/535 E. 2018/373 K. 11.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/535 Esas
KARAR NO : 2018/373
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/06/2017
KARAR : Usulden Red
KARAR TARİHİ : 11/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 10/04/2016 tarihinde plakası belirlenemeyen bir araç sürücüsünün… Sokağı hizasında müvekkil …’e çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kaza tespit tutanağı ile ispat edileceğini, kaza tespit tutanağında olay yeri basit krokisi ile tüm kaza dosyasından da anlaşılacağı üzere kazanın oluşumunda müvekkilin herhangi bir kusurunun bulunmayıp söz konusu kazanın oluşumunda bilinmeyen araç sürücüsünün kusuruyla meydana geldiğini, bu durumun yargılama esnasında mahallinde yapılacak keşif ile alınacak kusur bilirkişi raporuyla netlik kazanacağını, davacı müvekkil …’in meydana gelen trafik kazası nedeni ile … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüğünü, kaza nedeniyle davacı müvekkilin vücudunda şekil bozukluğu olması sebebi ile iş göremez hale geldiğini, kaza nedeniyle sakat kaldığını, söz konusu kazada 9 yaşındaki genç müvekkilin sakat kalmasına sebep verdiği için müvekkilin görevini sağlıklı şekilde yerine getiremediğini, ileri ki yaşlarında da iş görememe durumunun olduğunu, meydana gelen kaza nedeniyle yaralanan ve sakat kalan davacı müvekkilin yargılama esnasında ortaya çıkacak maddi zarardan faizi ve karşı taraf vekalet ücreti ile birlikte davalı … Hesabının sorumlu tutulmasını talep ettiklerini, yasal ön başvuru için davalı … hesabına 16/11/2016 tarihinde resmi başvuru yapıldığını, şirketin yetkilisi tarafından teslim alındığını, 21/12/2016 tarihinde taraflarına dönüş yapıldığını, temin edilmesi için bazı belgeler ile kazadan sonra kesin ve kalıcı maluliyet oranına ilişkin sağlık kurulu raporu istenmiş ise de mağdur tarafından kısa sürede tamamlanacak bir evrak olmadığı için bu durumun davalı tarafından hakların sürüncemede bırakılmasına sebebiyet verdiğinden iş bu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, heyet raporunun yazılı olarak değil maluliyeti gösteren oransal rakam istendiği için istinaf mahkemeleri görüşü doğrultusunda heyet raporunun kaza tarihinden sonra en az 1 yıl içinde alınabilen bir rapor olması nedeniyle hakkın geç alınmasına sebep olduğundan uzlaşı reddi sayarak dava açılabildiği için iş bu davanın açıldığını beyan ederek fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davacı müvekkilinin uğramış olduğu, 3.800,00 TL daimi maluliyet tazminatı, 1.000 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 200,00 TL bakıcı giderleri tazminatı kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine, 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu 4667 Sayılı Kanunda değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı taraf vekalet ücretinin avukat olarak adlarına hükmedilmesine, tensiple birlikte… Eğitim ve Araştırma Hastanesine müzekkere yazılarak tedavi evraklarının istenilmesine, müvekkilin sosyal ve ekonomik durum araştırmasının yapılmasına, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/23043 soruşturma dosyasının istenmesine, müvekkilinin kaza sonucu meydana gelen daimi maluliyet, geçici iş göremezlik ve bakıma muhtaç kalıp kalmadığı kalmış ise ne kadar bakıma muhtaç kaldığının tespiti için müvekkillerinin Gaziantep Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak heyet şeklinde maluliyet raporu alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, 2918 Sayılı Kanunun 97 nci maddesindeki değişikliğe göre; ”Madde 97- Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içerisinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklinde düzenlemeyle, dava öncesinde müvekkil kuruma öncelikle başvuru yapılmış olması şartı getirildiğini, ancak davacı tarafından maluliyeti sebebiyle tazminat talebine ilişkin olarak dava öncesinde müvekkil kuruma başvuru yapıldığını, başvuru sırasında müvekkile sunulmamış olan ve tazminat hesabı için zaruri olan, davacının söz konusu kazaya bağlı sürekli maluliyetini gösterir Sağlık Kurulu Raporu ve kazaya ilişkin daimi arama kararı davacı vekilinden yazılı olarak talep edildiğini, davacı tarafın bu belgeleri müvekkil kuruma sunmadığını, bu nedenle de, usulüne uygun başvuru şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, Sağlık Kurulu raporu Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre, ibraz edilmesi gereken belgeler arasında yer aldığını, bu belge ibraz edilmeden açılacak olan bir davanın dava şartları yerine getirilmediğinden yok hükmünde sayılacağını, 6704 sayılı Kanunun 5. Maddesiyle değiştirilen 2918 sayılı Kanunun 99’uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu” ibaresi “ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI GENEL ŞARTLARIYLA BELİRLENEN BELGELERİ” şeklinde düzenlendiğini, talep edilen belgeyi göndermeden dava açması veya Tahkime başvurması halinde,yine KTK ‘nun 97 inci maddesinin gereğini yerine getirmemiş sayılacağını ve davanın reddi gerekeceğini, Sayın mahkemece müvekkil kuruma yalnızca dava dilekçesinin tebliğ edilmiş olup, başkaca hiçbir delilin tebliğ edilmediğini, kazaya tespit edilemeyen aracın neden olduğunun tanık, kamera kaydı vs. delillerle ispatlanması gerektiğini, Türk Medeni Kanunu’ nun 6. Maddesi uyarınca “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” …nın sorumluluğunun plakası tespit edilemeyen aracın kusur oranı sınırlı olduğunu, burada …nın tazmin etmekle yükümlü olduğu zararların zarar-kusur ilişkisine bağlı olup zararların kusur oranında karşılanması gerekliliğinin esas olduğunu, bu nedenle de davacı tarafın öncelikle kazanın oluşumunda plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın kusurlu olduğunu ispatı gerektiğini, ayrıca bu aracın …’ nın sorumluluğuna sebep olacak araçlardan olup olmadığının da bilinmediğini, bu durumun da tespit edilmesi gerektiğini, yapılacak yargılamada, müvekkil kurum aleyhine hüküm kurulması halinde, zarar görenin kusuru oranında tazminattan indirim yapılması gerektiğini, zarar görenin tam kusurlu olması halinde ise davacının tazminat talep hakkı bulunmadığını, Sayın davacı vekilinin kazaya sebebiyet veren araç sürücüsünün ve davacının kusur oranına ilişkin geçerli bir rapor ibraz etmediğini, davacı küçüğün kaza tarihinde 7 yaşında olduğunu, davacıyı küçük yaşta araç trafiğinde yalnız bırakan anne-babasının da kazanın gerçekleşmesinde ve davacının yaralanmasında müterafik kusuru bulunduğunu, bu nedenle, kusur hesabında ve müvekkil aleyhine karar verilmesi halinde hesaplanacak tazminatta müteveffayı bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan davacıların MÜTERAFİK KUSURU DİKKATE ALINMALI ve bu nedenle, söz konusu olayda 3. kişinin kusuru bulunduğundan DAVANIN REDDİNE karar verilmesini; Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise hesaplanan tazminattan bu doğrultuda %40 dan az olmamak üzere indirim yapılmasını talep ettiklerini, daimi maluliyetin varlığından söz edebilmek için tıbbi tedavinin sona ermesi ve daimi malûliyetin kati surette tespiti gerektiğini, davacının kaza sebebiyle duçar olduğu daimi sakatlık sonucu meydana gelen sürekli iş gücü kaybı var ise, bunun Yargıtay içtihatları doğrultusunda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, ayrıca malüliyetin sebebi ve oranının da böylece tespit edilmesi gerektiğini, tazminata konu olayın haksız fiilden kaynaklanmakta olup, ticari herhangi bir unsur taşımadığını, müvekkil kurumun haksız fiilin gerçekleşmesinde taraf olmadığını, sorumluluğu kanundan kaynaklandığını, … aleyhine karar verilmesi halinde ancak dava tarihinden itibaren ve ancak yasal faiz oranlarına hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı küçük …’ya 10.04.2016 tarihinde plakası belirlenemeyen aracın çarpması nedeni ile daimi maluliyeti, geçici iş görememezliği ve bakıcı giderleri nedeni ile cismani zararının tazmini talep edilmektedir.
Davalı taraf genel mahiyette davanın reddini savunmuştur.
Dava, 10.04.2016 tarihli trafik kazasından kaynaklanan yaya davacının maluliyeti, iş görememezliği ve bakıcı ihtiyacı sebebi ile maddi tazminatın tazminine ilişkindir.
Davacının, davalı tarafa 16.11.2016 tarihli dilekçe ile 22.11.2016 tarihinde kanunen zorunlu olan yazılı başvurusunun bulunduğu, davalı sigorta şirketinin 21.12.2016 tarihinde davacıya cevap verdiği, verdiği cevapta davacının maluliyeti açısından poliçe ile verilen teminat gereği ” Sağlık Kurulu Raporu ve İlgili Cumhuriyet Başsavcılığının daimi arama kararı veya soruşturma devam ediyor ise buna ilişkin yazının ” taraflarına ulaştırıldığında değerlendirme yapılacağının bildirildiği ( ödeme yapılmayacaktır şeklinde bir ibare bulunmamaktadır.) ancak bu eksiklikler giderilmeksizin 09.06.2017 tarihinde mahkememizde dava açıldığı anlaşılmaktadır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun iş dava ile ilgili maddeleri ”… Maddi ve manevi tazminat: Madde 90 – (Değişik:14/4/2016-6704/3 md.) Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır. … Doğrudan doğruya talep ve dava hakkı: Madde 97 – (Değişik: 14/4/2016-6704/5 md.) Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir. … Tazminat ve giderlerin ödenmesi: Madde 99 – Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Ödemeyi yapan sigortacı, ödenen miktarın sorumluluk oranlarında paylaşılmasını diğer sigortacılardan yazılı olarak talep eder. Diğer sigortacılar talep tarihinden itibaren sekiz iş günü içinde kendilerine düşen miktarı talepte bulunana öder. (Değişik: 21/5/1997 – 4262/4 md.) Bu madde hükmüne uymayan sigortacılar, 108 000 000 lira hafif para cezası ile cezalandırılırlar. … ” hükümlerini içermektedir.
02.08.2016 tarihli 29789 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ”Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar ” tebliğine göre ” Madde 1 – 14/5/2015 tarihli ve 29355 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.2 nci maddesinde yer alan (ç) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki bentler eklenmiştir. “ç) İşletilme Hali: Motorlu aracın mekanik aksamının çalışması, (Mekanik aksamı çalışmasa bile motorlu aracın kendiliğinden de olsa hareket haline geçmesi işletilme hali olarak kabul edilir. Kazanın temassız olması sorumluluğa engel olmaz.)” “g) Sorumluluk Riski: Sigortalının motorlu araç işletilmesinden doğan; kazaya sebep olan mücbir sebepler dahil olaylar ile kazazede, hak sahibi ve diğer ilgili üçüncü kişilerin kusurları çerçevesinde belirlenen tazminat yükümlülüğünü, ğ) Arabulucu: 7/6/2012 tarihli ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa göre arabuluculuk siciline kayıtlı olup uyuşmazlık çözümünde görev yapan kişiyi,” Madde 2 – Aynı Genel Şartların A.5 inci maddesinde yer alan (a) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “a) Maddi Zararlar Teminatı: Hak sahibinin kaza tarihi itibariyle bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır. Sigortalının sorumlu olduğu araç kazalarında değer kaybı, talep edilmesi halinde ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edilir. Değer kaybının tespiti bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılır.” Madde 3 – Aynı Genel Şartların B.2 nci maddesinin üçüncü ve beşinci paragrafları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “2.1. Sigortacı; hak sahibinin, kaza veya zararın tespit edilebilmesi için bu genel şartlar ekinde yer alan gerekli tüm belgeleri sigortacının merkez veya şubelerinden birine ilettiği tarihten itibaren sekiz işgünü içinde tazminatı hak sahibine öder. Sigortacının kendisine iletilen belgelere haklı olarak itiraz etmesi veya kendisinin hak sahibinden ya da başka bir kurumdan haklı olarak yeni bir belge talep etmesi halinde söz konusu süre yeni talep edilen belgenin sigortacının merkez veya şubelerinden birine iletilmesinden sonra başlar. Sigortacı hak sahibinden münhasıran hak sahibinin tazminat hakkını etkileyen bilgi ve belgeleri talep edebilir.” “Eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal parça ile değişim mümkün olduğu halde, sigortacının bilgisi ve onayı dahilinde olmadan orijinal parça ile onarım sağlanır ise sigortacının sorumluluğu, sigortacının kaza tarihi itibariyle benzer hasarlardaki onarım uygulamasına göre, eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal parça bedeli ile sınırlıdır. Sigortacı bu paragraf kapsamındaki onaya ilişkin tercihini hasar ihbarından itibaren 2 iş günü içinde onarım merkezine veya hak sahibine bildirmediği durumda onayı varsayılır. İspat yükümlülüğü sigortacıya aittir.” Madde 4 – Aynı Genel Şartların C.7 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “C.7. ARABULUCUYA BAŞVURU VE YETKİLİ MAHKEME Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigortacıya yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigortacının başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, hak sahibi sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinde, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgâhının bulunduğu mahkemede dava açılabileceği gibi uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonuna da başvurabilir. Sigortacı başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde tazminat tutarında anlaşma sağlayamadığı durumda, anlaşma sağlayamadığı tutar için arabulucuya başvurabilir. Anlaşma sağladığı tutarı ise bu Genel Şartların B.2 nci maddesi çerçevesinde hak sahibine öder. Hak sahibi de arabulucuya başvurabilir. Sigortacıya karşı dava açılmış olması arabulucuya müracaata engel değildir. Arabuluculuk usulünde hak sahibinin vekil ile temsil edilmesi durumunda vekâlet ücretini ilgili mevzuat dâhilinde sigortacı öder.” Madde 5 – Aynı Genel Şartlara ekteki EK-6 eklenmiştir. Madde 6 – Bu Genel Şartlar yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Madde 7 – Bu Genel Şartları Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yürütür. “Ek:6 Tazminat Ödemelerinde İstenilecek Belgeler Maddi Zararlar • Trafik Kazası Tespit Tutanağı. • Hak sahibi tüzel kişiler için: imza sirküleri ve sirkülerde yer alan yetkililerin nüfus cüzdan fotokopileri. • Hak sahibi gerçek kişiler için: T.C Kimlik No. • Hak sahibine ait banka hesap bilgileri. Bedeni Zararlar Sürekli Sakatlık • 30/3/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu. • Hak sahibi gerçek kişiler için: T.C Kimlik No. • Kaza raporu. • Mağdura ait son 3 aylık döneme ilişkin ücret belgesi. • Hak sahibine ait banka hesap bilgileri. Ölüm • Kaza raporu. • Veraset ilamı. • Güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği. • Mağdura ait son 3 aylık döneme ilişkin ücret belgesi. • Hak sahibine ait banka hesap bilgileri.”
6100 sayılı HMK m.114 Dava şartları ”… (2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.”, m. 115 Dava şartlarının incelenmesi ” (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. ” hükümlerini ihtiva eder.
Başvuru dosyası incelendiğinde davacı tarafından davalıya maluliyet nedeni ile sadece yazılı başvuru yapılmış olup davalı sigorta şirketi cevabi yazısı ile davacı tarafından tamamlanması gereken tamamlanabilir eksikliklerin giderilmesi halinde dosyanın neticelendirileceğini bildirmiştir davacı gerekli yasal eksikleri tamamlamamış başvuru sonucu değerlendirmeyi beklememiş ve yazılı başvuru şartının kanun koyucunun kanun yapmadaki amacı aşılarak dava açılmıştır.
Yasa gereği başvuru dava şartı olup sadece başvuru yapılmış ancak başvuru gereği verilen cevabi yazıdaki eksiklikler giderilmeksizin sonucu beklenilmeksizin ( kaldı ki heyet raporu davalı şirketçe temin edilebilir bir eksiklik değildir, davacı tarafın hastaneye başvurusu- muayenesi ve tetkikleri gerekmektir ve taraf olmayan kişiye soruşturma evrakı verilmemektedir bu nedenle daimi arama veya soruşturma evrakını ancak talep eden taraf temin edebilir ) 09.06.2017 tarihinde dava açılmış olduğundan cevabi yazı gereğince yasa gereklerinin yerine getirilmemesi halinde başvurunun usulüne uygun olduğundan bahsedilemez.
Kanun koyucunun düzenlediği emredici hükümler bu iken eksik yasal aranan evraklar tamamlanmaksızın usul aşılarak, kanun dolanılarak başvuru yolunun sonucunu beklemeksizin, başvuru yolu tüketilmeden mahkememizde dava açılmış olması aranan dava şartı eksikliği sonucunu doğurmaktadır. Bu dava şartı eksikliği olup sonradan giderilmesi mümkün değildir. Davanın açıldığı tarihte aranması gereken bir husus olup eğer aksi değerlendirilecek olsaydı yasal düzenlemenin hukuken geçerliliği yok sayılmış olacak ve yasal düzenlemeler tartışılır hale gelecektir. Bu nedenle aşağıdaki şekilde davanın kanunen usulden reddi gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının usulden reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar ve ilam harcı olan 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubuna ve bakiye 4,50 TL daha harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen davacı gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
Hakim …
¸e-imzalıdır