Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/493 E. 2019/749 K. 12.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/493 Esas
KARAR NO: 2019/749

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ: 04/10/2016
KARAR TARİHİ: 12/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; İstanbul… İcra Müdürlüğü’ nün … esası üzerinden yürütülen takip nedeniyle düzenlenen ödeme emrine, tebliği alan oğlunun bilgi vermemesi üzerine süresinde itiraz edilemediği ve takibin kesinleştiği ve bu takiple ilgili gayrimenkul haczi ve araç muhafazası sonucu haberdar olduğu bahisle, davacının sadece 22/05/2009 tarih ve … nolu sözleşmeyi kefil olarka imzaladığı bu sözleşmeye dayalı açılan kredinin süresinde ödendiği ve herhangi bir borcun kalmadığı bu durumda asıl borçlu …’ in sonradan kullandığı kredilere ilişkin bir kefilliğinin bulunmadığı, davalı tarafından keşide edilen 04/11/2015 tarihli ihtarnameye karşın 08/12/2015 tarihli ihtarname keşide edilerek ihtarnamede belirtilen tutarlara kekif olunduğunu gösteren herhangi bir belge olmadan bu tutarların istenilmesinin hukuka aykırı olduğu, davacı borcun temilini oluşturan krediler itibariyle kefilliği olmadığının davalıya bildirilmesine rağmen itiraz süresini kaçırdığından icra tehdidi altında dosya borcuna karşılık 63.226,00-TL ödemek durumunda kalındığını beyan ederek İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün… esas sayılı dosyasında konu alacak nedeniyle davalıya borçlu olunmadığının tespiti, ödenmek zorunda kalınan 63.226,00-TL’ nın ödemek zorunda kalınan 63.226,00-TL’ nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte istirdadı, davalının % 20 icra inkar tazminatı ödemesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi yazılı bildirimde de bulunmadığından H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava İİK’nun 72/7 fıkrası kapsamında istirdat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının dava konusu icra takibine dayanak genel kredi sözleşmesi ve ekleri nedeniyle davalıya müteselsil kefil sıfatıyla borçlu olup olmadığı, davacı tarafça ödenen paranın istirdadı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, icra dosyası celbedilmiş, dava konusu; 03/12/2015 tarihli 12/11/2015, 26/11/2015 tarihli ıslak imzalı onaylı ihtarnameler, … Bankası A.Ş. Islak imzalı onaylı Bankacılık hizmetleri sözleşmesi ve … Bankasından gelen 24/06/2016 tarihli kredi kartı üyelik sözleşmesi aslı, 23/05/2018 22/05/2009, 07/10/2010 ve 30/12/2014 tarihli 3 adet Genel Kredi Sözleşme asılları mahkememiz kasasına alınmıştır.
Davacının iddiası ve tüm dosya kapsamına göre, tespit edilen uyuşmazlıkların halli ile davacının takibe dayanak nakdi ve gayrınakdi kredi sözleşmeleri ile kredi kartı ve kredili mevduat hesabı alacakları açısından müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluğunun bulunup bulunmadığı husularının çözümü için BANKACI bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmış, 23/05/2018 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; 22/05/2009 tarihli 50.000,00-TL limitli ve 30/12/2014 tarihli 100.000,00-TL limitli Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında dava dışı asıl borçlu …’e kullandırılan krediler itibariyle, davacı kefil… un 50.000,00-TL’ lik sözleşmedeki müşterek borçlu mütesilsil kefil sıfatıyla kefalet imzası ve 50.000,00-TL ‘ lik kefalet limiti nedeniyle sadece taksitli ticari kredi ve ticari kredili mevduat (KMH-Tek hesap) kredilerinden sorumlu olduğu, davacı kefilin 03/02/2016 ödeme tarihi esas alınarak kefalet nedeniyle sorumlu olunan krediler itibariyle toplamda 33.866,64-TL’ dan sorumlu olduğu, 03/02/2016 tarihinde davacı kefil …’ dan kefaleti nedeniyle tahsil edilen tutarın 60.475,00-TL, fazladan tahsil edilen tutarın 60.475,00-33.866,64=26.608,36-TL olduğu ve bunun 03/02/2016 tarihinden tahsiline kadar hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan iadesinin istenebileceği ve bu tutara ilişkin masraf yada vekalet ücreti anlanımdaki hususların mahkemenin takdirinde olduğunu, davacı kefil tarafından sonradan yapılan 2.751,00-TL tutarındaki ödemeye ilikşin olarak davacı tarafından sunulacak belgeler kapsamında iade edilmesi istenebilecek tutara eklenip eklenmeyeceği hususundaki nihai kararın mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazları da göz önünde bulundurularak, dosyanın daha önce rapor tanzim eden bilirkişiye tevdi ile dosyaya sunulan her bir genel kredi sözleşmesi kapsamında hangi kredilerin kullanıldığının tespiti, davacının hangi genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan kredilerden müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu hususlarının tespiti ve dosyaya sunulan sözleşme asılları da incelenerek tarafların rapora itirazlarının tek tek değerlendirilmesi için ek rapor tanzimi istenilmiştir. Bilirkişi tarafından sunulan 21/01/2019 teslim tarihli ek raporda özetle; asılları dosyaya sunulu genel kredi sözleşmelerinin incelenmesi neticesinde dava dışı asıl borçluya kullandırılan taksitli ticari kredinin 30/12/2014 tarihli sözleşme kapsamında kullandırıldığı, bu sözleşmede imzası bulunmayan davacının bu kredi nedeniyle sorumlu olmadığı, davacının, dava dışı asıl borçluya 22/05/2009 tarihli genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan ve takip tarihinde halen ödenmemiş olan KMH kredisi kapsamında sorumluluğunun devam ettiği, bu tutarın 10.570,54-TL asıl alacak, 403,68-TL işlemiş faiz ve 20,18- TL BSMV olmak üzere 10.994,40-TL olduğu, davacıdan fazla alınan 40.480,60-TL nin iadesinin gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna taraf vekillerinin itirazları ve davacı vekilince sunulan dekont örneğide gözönünde bulundurularak bilirkişiden yniden ek rapor tanzimi istenilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 03/06/2019 tarihli ikinci ek bilirkişi raporunda özetle; tespit ve değerlendirmeler ile dosyaya sunulan 04/02/2016 tarihli, 2.751,61-TL’ lik ödeme dekontu esas alınarak, 60.745,00-TL icra dosyasına yapılan 03/02/2016 tarihli ödeme ile 2.751,61-TL icra dosyasına yapılan 04/02/2016 tarihli ödemenin toplamı olan 63.496,61-TL den 10.994,40-TL KMH hesabından sorumlu olunan tutarın çıkarılması ile 52.502,21-TL’ nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans fazii ile birlikte davacı…’ a iade edilmesi gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
İddia, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; davalı ile dava dışı asıl borçlu … arasında 22/05/2009 tarihli 50.000,00-TL limitli ve 30/12/2014 tarihli 100.000,00-TL limitli Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığı, davacı …’un sadece 22/05/2009 tarihli 50.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu ve bu sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerden sorumluluğunun kabul edilebileceği, teknik açıdan yeterli, denetime açık ve hükme esas almaya elverişli bilirkişi kök ve ek raporlarına göre dava dışı asıl borçluya 22/05/2009 tarihli 50.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi, 07/10/2010 tarihli 100.000,00-TL limitli ve 30/12/2014 tarihli ve 100.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmeleri kapsamında, taksitli ticari kredi ve kredili mevduat hesabı kredisi kullandırıldığı, bu kredilerden sadece KMH kredisinin 22/05/2009 tarihli 50.000,00-TL limitli sözleşme kapsamında kullandırıldığı, diğer taksitli ticari kredilerin davacının kefil sıfatıyla imzasının bulunmadığı 07/10/2010 tarihli 100.000,00-TL limitli ve 30/12/2014 tarihli ve 100.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmeleri kapsamında kullandırıldıkları, dolayısıyla davacının sadece 22/05/2009 tarihli sözleşme ile kullandırılan ve ödenmeyen kredili mevduat hesabı kredisinden sorumlu olacağı, davalının dava dışı asıl borçludan takip tarihi itibariyle 10.570,54-TL asıl alacak(KMH), 403,68-TL işlemiş faiz ve 20,18- TL BSMV olmak üzere 10.994,40-TL alacaklı olduğu; buna karşılık davacı aleyhine müteselsil kefil sıfatıyla imzasının olmadığı sözleşmelerden doğan alacaklar da dahil edilmek suretiyle takip başlatıldığı ve davacıdan toplam 63.496,61-TL tahsil edildiği, davacının sorumlu olduğu 10.994,40-TL nin bu tutardan mahsubu sonucu, davalının davacıdan 52.502,21-TL fazla tahsilat yaptığı anlaşılmakla; davanın kısmen kabulü ile; 52.502,21-TL’nin, 2.751,61-TL’sine 04/02/2016 ödeme tarihinden, kalan kısmına 03/02/2016 ödeme tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
Davanın Kısmen Kabulü ile; 52.502,21-TL’nin, 2.751,61-TL’sine 04/02/2016 ödeme tarihinden kalan kısmına 03/02/2016 ödeme tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 3.586,42-TL nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Maktu başvuru harcı olan 44,40-TL ‘ nin davalıdan tahsiline,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 6.125,24-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının kendisini bir vekil aracılığı ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.000,00-TL bilirkişi ücreti, 130,60-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.130,60-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre 938,39-TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır