Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/444 E. 2018/815 K. 12.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/151 Esas
KARAR NO : 2018/469
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/02/2017
KARAR TARİHİ : 03/05/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı banka ile davalı …r arasında akdedilen Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesine istinaden davalı tarafa kredi kartı kullandırıldığını, davalının kredi kartı borcunu zamanında ödememesi üzerine müvekkili tarafından davalı tarafa ihtarname gönderildiğini, bu ihtarnameye rağmen herhangi bir itiraz olmadığı gibi ödeme de yapılmadığnı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip başlatıldığnıı, davalı tarafın icra dairesine sunulan dilekçe ile ödeme emrinde yer alan borca ve ferilerine itirazda bulunması üzerine takibin durduğunu, davalının icra dairesine yapmış olduğu itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu beyanla davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 24/04/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, müvekkilinin borcun bir kısmını icra takibi başlatılmadan ödediğini, geri kalanını da ilgili banka ile vardığı mutabakat sonucu ödeme yapmayı yapmayı taahhüt ettiğini, itirazın iptali davası açılmadan önce borçlu tarafından yapılan ödeme yönünden davacının itirazın iptali davası açmasında hukuki yararının bulunmadığını, itirazın iptali davası açılmadan önce borçlu tarafından ödeme yapılması halinde yapılan bu ödeme düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden dava açılmasının gerektiğini, taraflardan birinin tüketici olması halinde ilgili mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu, işbu davada görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olması dolayısıyla davanın usulden reddine karar verilmesini, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığnıdan ve icra takibine itirazda yetkiye de itiraz yapıldığından yetkisiz mahkemede açılan işbu davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini, haciz ve muhafaza tehdidi altında ödemelerin yapıldığını, haciz tehdidini ortadan kaldırmak için itiraz etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, banka ile borcun icra takibi başlatılmadan kapatılması doğrultusunda mutabakata varıldığını, alacaklının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını beyanla davanın usulden reddine, haksız ve mesnetsiz davanın reddedilerek ilgili takibin iptaline, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İstanbul … İcra Müdülüğü’nün … esas sayılı dosyası celbedilmiş, dava dilekçesi ekleri, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne ve Büyükçekmece Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkere cevapları incelenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, bankacılık hizmetleri sözleşmesi dayalı alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir
Dava tarihinden önce, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasanın 73/1. maddesinde “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir” düzenlemesine yer verilmiştir.Aynı yasanın 3. maddesinin 1. fıkrasının (l) nolu bendinde, “Tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olak üzere her türlü sözlşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Somut olayda taraflar arasındaki dayanak bankacılık hizmetleri sözleşmesi incelendiğinde, sözleşmenin hesap açılması, banka kartı ve kredi kartı kullandırılmasına yönelik tüketici işlemi mahiyetinde bulunduğu, nitekim İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne ve Büyükçekmece vergi Dairesi2ne yazılan müzekkere cevaplarından davacınn gerçek kişi tacir yahut esnaf olmadığının anlaşıldığı, bu haliyle davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesi’ne ait olduğu anlaşılmakla davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair 5235 Sayılı Kanunun geçici 2.maddesine göre Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 ve 29525 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı
Katip
e-imzalı
Hakim
e-imzalı