Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/396 E. 2018/574 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/396
KARAR NO : 2018/574
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 19/12/2014
KARAR TARİHİ : 24/05/2018
Mahkememizin 17/02/2016 tarih ve …Esas, …Karar sayılı görevsizlik ilamı ile İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilen ve … Esasına kaydı yapıldığı anlaşılan dosyanın İstanbul… Asliye Hukuk Mahkemesinin 16/11/2016 tarih, …Esas, …Karar sayılı ilamı ile görev yerinin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna karar verildiği, bu kez dava dosyasınnı davacı vekilinin 19/02/2017 tarihli dilekçesi ile yargı yerinin belirlenmesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesine gönderildiği ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 17/03/2017 tarih,… Esas, …Karar sayılı ilamı ile de dava dosyasının yargı yerinin Mahkememiz olduğuna karar verildiği, dosyanın da Mahkememizin… Esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmakla mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 2007-2008 yılları arasında …İstanbul adresinde … numaralı elektrik abonesi olduğunu, bu adresi şantiye olarak kullandığını ancak 2009-4.dönem ve 2010-3.dönem borçları olduğu gerekçesiyle 3.882,20 TL fatura çıkarıldığını, faiz ve ferileri ile 4.335,15 TL olan borcu icra takibi, elektrik kesintisi olmaması amacı ile kredi kartından tek çekim olarak ödemeyi yaptığını, borçlu olduğu iddia olunan dönem dışında kalan dönemlerde aylık ortalama 20,00 – 30,00 TL civarında elektrik faturasının geldiğini ve düzenli olarak ödendiğini belirterek; 17/02/2016 tarihli ön inceleme duruşmasında “… adresinde inşaat yaptım ve bu adrese şantiye elektriği bağlattım, abone oldum, aradan uzun bir zaman geçtikten sonra davalı taraf benden bu şantiye elektriği nedeniyle talepte bulunmuştur, ben kendi adıma abone olmuştum, bu nedenle tarafımdan 2009 yılı 4. Dönemi ve 2010 yılı 3.dönemi için tahsil edilen 4.335,15 TL’yi ödediğim tarih olan 19/12/2014’den itibaren yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, davalıya bu miktarda borçlu olmadığının tespitine ve davalının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile cezalandırılmasına, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini isterim”talebini açıklamıştır.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kendisine ait olmadığını iddia ettiği elektrik enerjisi tüketiminin müvekkili şirket kayıtlarından da görülebileceği üzere kendi tarafından yapıldığını, davacının iddia ettiğinin aksine hakkında yapılan tahakkuk ve ek tüketim hesaplamasının mevzuata uygun olduğunu belirterek; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İİK’nun 72 maddesi kapsamında istirdat davasıdır.
Taraflarca ileri sürülen deliller toplanmış, abonelik sözleşmesi ve abonelik dosyası, aylık tüketimleri gösterir fatura örnekleri ile tüm dosya kapsamı incelenmiştir.
09/03/2018 Tarihli bilirkişi raporunda; 03/04/2009 tarihli -2009/04 dönem faturasının; davacının şantiyesinde 27/08/2008-03/04/2009 tarihleri arasındaki 13964 kwh lik elektrik tüketimine binaen düzenlendiğini, fatura dönemi kış dönemine tekabül ettiğinden şantiyedeki elektrikli cihazlar (vinç, kaynak, aydınlatma, testere, çalışan işçilerin elektrikli sobalar ile ısınması vb) tüketimlere tekabül edebileceğini, davalı vekilinin iddia ettiği gibi ilave tüketimin söz konusu olmadığını, faturaya eklenmiş tüketim bulunmadığını bu nedenle de sayacın eksik tüketim kayıt etmesi gibi bir durumun olmadığını, 17/03/2010 tarihli- 2010/03 dönem faturasının elektrik kesme- bağlama bedeli olduğu dolayısıyla 2009/04 dönem faturasının ödenmemesi nedeniyle elektriğin davalı kurumca kesildiğinin davalı kurumun mevzuat gereği edimini yerine getirdiğini, davacı …’ın mevcut abonman sözleşmesinin varlığı süresince davaya konu faturalara ait elektrik tüketim borçlarından sorumlu olduğunu, menfi tespit ve istirdat gerektirecek davalı kurum uygulaması bulunmadığını belirtilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında 07/12/2007 tarihli elektrik abonelik sözleşmesi bulunduğu, abonelik sözleşmesinde şantiye tarifesinin uygulandığı, elektrik mühendisi bilirkişiden alınan rapora göre; davacı adına kesin 03/04/2009 tarihli 2009/04 dönem faturasının şantiye sahası için sıradışı bir tüketim içermediğinin, davalı yanca da faturaya ilave tüketim bedeli yansıtılmadığının; 17/03/2010 tarihli 2010/03 dönem faturasının ise 9,65-TL elektrik kesme bağlama bedeli içerdiğinin, herhangi bir tüketim bedelinin faturaya yansıtılmadığının tespit edildiği, davacının halen anılan abonelik sözleşmesinin tarafı olduğu, tanzim edilen 3.882,20-TL lik tüketim faturasının tüketim oranı ile uyumlu olduğu, elektrik kesme bağlama bedelinin yansıtıldığı faturanın da davacı tarafından ödenmeyen fatura bedelleri nedeniyle kesilen elektriğin yeniden bağlanması amacıyla sözleşmeye ve mevzuata uygun tanzim edildiği, davacı tarafından ileri sürülen menfi tespit talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 35,90-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.180,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan 945,00.-TL gider avansından arta kalan 36,00.-TL’nin talep halinde ve hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin üzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı

HARÇ BEYANI /
35,90.-TL KARAR HARCI
74,05.-TL PEŞİN HARÇ /
38,15.-TL TALEP HALİNDE
DAVACI TARAFA İADESİNE.