Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/36 E. 2018/1249 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/36
KARAR NO : 2018/1249
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/01/2017
KARAR TARİHİ: 13/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının …Noterliğinin 07/11/2016 tarih,… yevmiye nolu ihtarnamesiyle müvekkili şirkete birtakım eksikliklerin ve sözleşmeye aykırılıkların tespit edildiğini, sözleşmeye aykırılıkların müvekkili şirkete defalarca yazılı olarak bildirildiğini ancak bu aykırılıkların müvekkili şirketçe giderilmediğinden sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini bildirdiğini, davalı tarafın bu feshinin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye aykırı olduğunu, davalı tarafın müvekkili şirkete bildirim yapmadığını, müvekkili şirketin kusurlu ve sorumlu olduğuna yönelik tek bir somut delil olmadığını soyut iddialarla feshe dayanak oluşturma çabasını kabul etmediklerini, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshetmesinden dolayı müvekkili şirketin uğramış olduğu maddi zararın ve kar kaybının şimdilik 20.000,00 TL’sini ve işlemiş olan avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında … kentsel dönüşüm alanında, … adalarda yapacağı … projesine ait alanda güvenlik hizmetini sağlamak amacıyla 09/12/2015 tarihinde özel güvenlik hizmet sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket, davacı güvenlik firması ile imzalamış olduğu özel güvenlik hizmet sözleşmesini, güvenlik zafiyetleri ve sözleşmeye aykırılık sebebiyle ve yine bu konularda hiçbir iyileşme olmaması sebebiyle tek taraflı ve hukuka aykırı olarak fesih edildiğini beyanla davacının hukuka ve sözleşmeye aykırı açmış olduğu davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; taraflar arasında imzalanan özel güvenlik hizmet sözleşmesinin davalı tarafca erken feshedildiği iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan hususlar; dava konusu sözleşmenin davalı tarafça haksız olarak feshedilip edilmediği, haksız fesih söz konusu ise davacının haksız fesih nedeniyle maddi zarar ve kar kaybı zararının varlığı ve miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme, çekilen ihtarnameler, davalı vekilince suınulan tutanak ve fotoğraflar incelenmiş, taraf şirketlerin defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi heyetine inceleme yaptırılmıştır.
01/03/2018 teslim tarihli bilirkişi heyet raporunda; tarafların 2015-2016 yıllarına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğunu, tarafların ticari defter kayıtlarına göre davacı şirketin davalı şirketten 12/01/2017 dava tarihi itibariyle cari hesaptan kaynaklı bir alacağının bulunmadığını, tarafların ticari defter ve belgeleri arasında herhangi bir uyumsuzluk bulunmadığını, raporun özel güvenlik bilirkişisi tarafından yapılan değerlendirmede davacı bünyesinde kurulu güvenlik biriminde görevli personel tarafından yerine getirildiği, adli makamlarca yapılan kusur tespitinin bulunmadığı bu nedenle de davalının akdi feshetme koşullarının oluşmadığını belirttiğini, talep edilebilir brüt kar kaybının 4.500,00 TL, talep edilebilir net kar kaybının 286,00 TL olduğunu, %3,81 faaliyet karlılığı oranı brüt kara uygulandığı takdirde çok düşük tutarda bir kazanç hesaplanacağından hakkaniyet uygun bu işin sona ermesiyle doğrudan bağlantılı olmayan, işi yapmadığından dolayı tasarruf edebileceği tutarın ne olabileceğinin hesabı somut olarak tespit edilemediğinden brüt kar kaybına tenkis yapılıp yapılamayacağının takdirinin mahkemeye ait olduğunu belirtmiştir.
28/09/2018 teslim tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı hakkında adli makamlara yansıyan herhangi bir soruşturma ya da ceza davası bilgi ve belgesine rastlanılmadığını, olay tarihinde anılan şantiyenin genel çevre güvenlik hizmetlerinin dosyada belirtilen Özel Güvenlik Hizmet Sözleşmesine göre davacı bünyesinde kurulu özel güvenlik biriminde görevli personel tarafından yerine getirildiği, akdin feshi konusunda davalı tarafından kendilerine önceden ihtarname bildiriminde bulunulmadığının anlaşıldığını, davacı hakkında adli makamlara yansıyan herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığını, belirtilen nedenlerle davalı tarafın akdi feshetme koşullarının oluşmadığı sonucuna varıldığını, kök rapordaki aynı kanaate varıldığını belirtmişlerdir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 09/12/2015 tarihli ve 15/12/2015 – 15/06/2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere özel güvenlik hizmet sözleşmesi imzalandığı, davalının 07/11/2016 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi haklı nedenlerin mevcudiyeti iddiası ile feshettiği, davacının 25/11/2016 tarihli cevabi ihtarname ile feshin haksız olduğu, sözleşme ihlali bulunmadığı, feshin taraflar arasındak sözleşmenin 5. Maddesine aykırı olduğu hususlarını davalı yana bildirdiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafça dosyaya sunulan, taraflarca da inkar edilmeyen e-mail yazışmaları, davacı personeline ait uyurken çekilmiş fotoğraflar ve 08/01/2016, 01/07/2016, 04/07/2016, 05/07/2016, 06/07/2016 tarihli tutanaklar birlikte incelendiğinde, davacı personelinin, görev yerine üst üste gelmeme, görev yerinde uyuma gibi davranışlarının, taraflar arasındaki özel güvenlik sözleşmesinin 3.maddesine aykırılık teşkil ettiğinin anlaşıldığı, tutanaklarda davacı çalışanı olan güvenlik görevlilerinin de imzalarının bulunduğu, davalı tarafça, sözleşmeye aykırılıkların giderilmesi için davacı yana muhtelif tarihlerde e-mailler gönderildiğinin dosya kapsamı ile sabit olduğu, tarasındaki sözleşmenin akdin feshi başlıklı 5. maddesinde; taraflardan herhangi birinin sözleşme hükümlerini ihlal etmesi halinde, karşı tarafın ihlal eden tarafa yedi günlük süre içerisinde ihlalin giderilmesi isteğini içeren ihtarname göndereceğinin, ihtarnamenin tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde ihlalin giderilmemesi halinde sözleşmeyi haklı nedenle feshetme hakkının doğacağının düzenlendiği, davacı tarafça, feshin sözleşmenin anılan maddesine aykırı olduğunun iddia olunduğu; buna mukabil taraflarca inkar edilmeyen e-mail yazışmaları incelendiğinde, davalı tarafça davalı yana, 13/07/2016, 02/08/2016, 04/08/2016, 05/08/2016, 06/08/2016, 24/08/2016, 25/08/2016, 07/09/2016, 30/09/2016, 12/10/2016, 28/10/2016 tarihli ve davacı personelinden kaynaklanan sözleşmeye aykırılıkların giderilmesi talepli e-maillerin gönderildiğinin, en son gönderilen e-mailin üzerinden yedi günden fazla süre geçtikten sonra 09/11/2017 tarihinde davalı tarafça sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin anlaşıldığı, davacının sözleşmeye aykırılıkların giderildiğini ispat edemediği, taraflar arasındaki sözleşmenin 5.maddesinde ihtarnamenin şekline yönelik bir düzenleme bulunmadığı, ihtarnemenin şekline ilişkin bir düzenleme bulunsaydı dahi, sözleşmenin başladığı tarihten fesih tarihine kadar geçen süreye yayılmış bulunan sözleşme ihlalleri göz önünde bulundurulduğunda, davacı yanın şekil noksanlığına dayanmasının 4721 Sayılı Kanunun 2.maddesi kapsamında hakkın kötüye kullanılmasını teşkil edeceği, bu kapsamda sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği mahkememizce sabit görülmekle, davacı tarafın yasal şartları oluşmayan maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.180,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 300,00.-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 2.808,00.-TL gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından yatırılan avanstan kalan olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı
HARÇ BEYANI /
341,55.-TL PEŞİN HARÇ
35,90.-TL RED HARCI /
305,65.-TL TALEP HALİNDE DAVACIYA İADESİNE.
DAVALI GİDERİ /
300,00.-TL B.KİŞİ ÜCRETİ /