Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/359 E. 2019/573 K. 13.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/359 Esas
KARAR NO: 2019/573

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 13/04/2017
KARAR TARİHİ: 13/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket ile davalı arasındaki taşıma sözleşmesinden doğan ticari ilişki neticesi oluşan cari hesap borcunun süresinde ödenmemesi üzerine davalı hakkında icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerinde takibin durduğunu, davalının kargo taşıma hizmeti aldığı ve bedelini ödemediğini, davalının kargo taşıma hizmeti karşılığında şirketçe her hangi bir ödemenin alınamadığını, davalı tarafın itiraz ettiği borcun ferilerine istinaden ticari işlerdeki reeskont avans faizinin istenmiş olduğunu, davalının sırf takibi uzatmaya matuf haksız ve mesnetsiz itirazları sebebiyle durmuş olan takibin devamı için dava açmış bulunduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ve takibine devamına, alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi , yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak gösterilen taşıma ilişkisi nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının itirazının haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün 2016/20801 sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 1.474,37-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalı tarafından yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Taraflarca tarafından gösterilen deliller toplanmış, davacı taarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak rapor alınmıştır.
13/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin davacı lehine delil niteliğinde bulunduğunu, davacı yasal defter kayıtlarına göre 209/06/2016 takip tarihi itibari ile davacı asıl alacağın 1.474,37-TL’ si olduğu, davalı tarafın yasal süre içerisinde defterlerini ibraz etmediğini, davalıya takip konusu faturaların tutanak ile davalının kaşesi üzerine atılan imzalar ile teslim edilmiş olduğunu, davalının takibe konu olan hizmet teslimlerinin bedelini ödediğini ispat edemediği, yine alınan hizmetlerin iadesi ve/veya ödendiğine dair dosya kapsamına göre ispat edilemediği dikkate alındığında 29/06/2016 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 1.474,37-TL si asıl alacak olduğunun ispatlandığı, 29/06/2016 takip tarihi itibari ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlenmiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı, 29/06/2016 tarihli 1.474,37-TL’ lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında fazla talebin söz konusu olmadığı, bu itibarla 1.474,37-TL üzerinden devamı ile davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 29/06/2016 takip tarihinden itibaren talep doğrultusunda davacı asıl alacağı 1.474,37-TL ‘ sine davacı talebi doğrultusunda 3095 Sy.K.’ nun 4489 Sy. K.’ nun ile değişik 2. Maddesi gereğince T.C. Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları (01.01.2015-31.12.2016 tarihleri arası % 10,50;01.01.2017-30.06.2018 arası % 9,75, 01.07.2018 sonrası %19,50) üzerinden basit usulde temerrüt faizi tahakkununun uygun olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu yerinde görülerek hükme dayanak alınmıştır.
İddia, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; taraflar arasındaki taşıma ilişkisi kapsamında davacının davalıya takibe dayanak açık hesaba konu faturalar kapsamında taşıma hizmeti verdiği, faturaların davalıya tebliğ ve teslim edildiği, davalının ödeme hususunu kanıtlayamadığı, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 1.474,37-TL alacağının bulunduğu anlaşılmakla davanın kabulüne , davalı tarafça İstanbul… İcra Müdürlüğü’ nün… esas sayılı sayılı takibine yapılan itirazın iptaline, takibin takipteki koşullar ile devamına karar verilmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren tespit edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
Davanın KABULÜ İLE; İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin takipteki koşullar ile devamına,
Davalının % 20’si oranında 294,87-TL inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 100,71 -TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan tahsiline, peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 93,34-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
Davacı tarafından yapılan 29,20 başvru harcı, 7,37 peşin harç, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 187,10-TL posta gideri olmak üzere toplam 923,67 -TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 1.474,37-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK. nun 333. maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından yatırılan avans olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır