Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/281 E. 2019/1017 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/281 Esas
KARAR NO : 2019/1017

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2017
KARAR TARİHİ : 19/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili davalı arasında 01.05.2011 tarihinde yürürlüğe girerek, muhtelif tarihlerde uzatımı yapılan Destek Hizmet Alım Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin sona erdiği tarihe kadar da söz konusu hizmetlerin müvekkil şirket tarafından eksiksiz ve kusursuz olarak yerine getirildiğini, müvekkil şifketin çalıştırdığı işçilerin sigorta primleri için Hazinece karşılanan %5’lik teşvik miktarının hak edişlerden kesinti yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, özel sektör işvereni olan müvekkil şirketin, davalı şirket ile aralarında imzalanan Hizmet Sözleşmesiyle hak edişlerinde yasanın tanıdığı bir hak olan %5 teşvik primleri müvekkil şirketten kesilmiş olduğundan, söz konusu yasal hak edişten kaynaklanan toplam 572.061,45-TL tutarındaki iki adet fatura ile davalı şirkete fatura edilerek, ödenmesi cihetiyle davalı şirkete … Noterliği’nin 20.04.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, davalı şirketin … Noterliği’nin 12.05.2016 tarih ve…yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesinde, faturaların dayanağı olarak ve ihtarnamede belirtilen kesintilerin tamamen sözleşmeye ve mevzuata uygun olduğundan bahsedildiğini, anılan faturanın iade edildiğini, yasa gereği uygulanan %5 teşvik primini almaya hak kazanan davacının, bu alacağının tahsili için davalıya gönderdiği ihtarnameye cevaben böyle bir alacağın olmadığını ihtaren bildirdiğinden fazlaya dair talep hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00-TL’lik kısmı için huzurdaki davayı açma zorunluluğu doğduğu belirtilerek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı müvekkil şirketin yasada hüküm altına alınan hak edişinden kaynaklanan %5’lik prim teşviğinin davalıdan 22.04.2016 tarihi itibariyle işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı tarafından müvekkil şirket aleyhine açılan İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi… E., İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi … E., İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayıları ile kayıtlı davaların konusu ve taraflarının aynı olması sebebiyle davaların birleştirilmesini talep ettiklerini, davacının bölünebilir bir alacağı mevcut olmadığını, bölünebilir edime konu olmayan alacağın kısmi davaya konu etmesinin hukuka aykırı olduğunu, söz konusu maddenin halen yürürlükte olduğunu, taraflar arasında personel teminine ilişkin bir sözleşme akdedildiğini, davacının müvekkil şirkete sadece bordrolama hizmeti verdiğini, sözleşme kapsamında davacı tarafından temin edilen personellerin müvekkil şirket işyerlerinde müvekkil şirketin emir ve talimatları ile çalışmakta olduğunu, personellerin çalışması konusunda tüm kontrolün müvekkil şirkette olduğunu, iş sözleşmeleri davacı ile imzalanan hizmet sözleşmesinin devamı esnasında sonlanan tüm personellerin işçilik haklarının müvekkil şirket tarafından ödendiğini, davacı firma bordrosunda gözüken pek çok kişinin sözleşme süresi içerinde müvekkil şirket bordrosuna geçirildiğini, hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra davacı bünyesinde 1 tane dahi müvekkil şirket işlerinde çalışan personel kalmadığını, bu hususun davacının yalnızca bordrolama hizmeti verdiğinin en açık göstergesi olduğunu,davacı tarafından temin edilen personellerin aslen müvekkil şirket tarafından çalıştırılmakta olduğunu, bu sebeple özel sektör işverenlerinin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden işveren hissesinin 5 puanlık kısmına isabet eden tutarın hazinece karşılanması öngörülen teşvikten müvekkil şirketin de yararlanması gerektiğini, davacıya personel maliyetleri üzerine %10 kar payı ödendiğini, Sözleşmenin kuruluş aşamasında işveren teşvik tutarının müvekkil şirket üzerinde kalacağının tarafların kabulünde olduğunu, müvekkil şirketin asıl işveren sıfatıyla sözleşme kapsamında çalışan personelin sigorta prim borçlarından sorumlu olduğunu, asıl işveren olan ve söz konusu personelleri gerçek manada istihdam eden müvekkil şirketin söz konusu düzenlemeden faydalanamayacağını iddia etmenin gerek hukuk, gerekse hakkaniyet kuralları ile bağdaşmadığını, davacının taleplerinin kabul edilmesi halinde davacı yönünden sebepsiz zenginleşme şartları oluşacağı belirtilerek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işe iade talepli huzurdaki davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; Alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; 01/05/2011 tarihli destek hizmet sözleşmesi kapsamında davacının, 5510 Sayılı Kanunun 81 maddesi kapsamında hakettiğini iddia ettiği %5 teşvik tutarını davalıdan talep edip edemeyeceği, davacının davalıdan bu çerçevede alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne olduğu, noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme örneği, SGK kayıtları, … kayıtları dosya arasına alınmış, davacının iddiası, davalının savunması tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için tarafların 2011-2013 yıllarına ait Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bir mali bilirkişi ve bir sosyal güvenlik uzmanı bilirkişiden oluşan heyet marifetiyle inceleme yaptırılmıştır.
Mali Müşavir … ve Çalışma Ekonomisti Sosyal Güvenlik Uzmanı … tarafından tanzim edilen 25/03/2019 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu ihtilafın, 5510 sayılı Kanunun 81 maddesinin birinci fıkrasına eklenen (ı) bendi gereğince, davacı yüklenicinin, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden ve şartlarını sağlamak suretiyle 01.05.2011-01.05.2012 sözleşme hizmet dönemi için prime esas kazanç tutannın %5’i nispetindeki (585.994,58-TL X %5) 29.299,73-TL Hazine desteğinin, davalı idare tarafından hak edişlerinden yapılmış olan kesintisinden kimin faydalanılacağı noktasında toplandığı, İstihdamı ve düzenli prim ödeyenleri teşvik amacıyla, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 81/1 maddesinin 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren (ı) bendi ile getirilen beş puanlık hazine teşvikinin davacı işverene tanınmış bir hak olduğu, bu nedenle dava konusu yapılan dönemdeki 5 puanlık teşvik bedeli olarak hesaplanan 29.299.73-TL’nin davacı tarafından talep edilebileceği, davacının…Noterliği’nin 20.04.2016 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesi ile hak edişlerden kesilen %5 oranındaki teşvikten kaynaklanan ve ekte bulunan… ile … numaralı 2 adet faturadan kaynaklanan toplam 572.061,45-TL’nin ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde hak edişlerin ödendiği banka hesaplarına ödenmesi talep edildiği, mezkur ihtarnamenin 22.04.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiğinin mübrez tebliğ mazbatasından görüldüğü, bu itibarla 29.04.2016 tarihinde davalının temerrüde düştüğünün kabulünün gerekeceği, neticeten, 01.05.2011-01.05.2012 sözleşme hizmet dönemi için prime esas kazanç tutarının %5’i nispetindeki 29.299,73-TL Hazine desteğinin davacı tarafından 29.04.2016 tarihinden itibaren davalıdan avans faizi ile talep edilebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
İddia, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında 01/05/2011 tarihli destek hizmet alım sözleşmesi akdedildiği, sözleşmenin ifası sırasında 5510 sayılı Kanun’un 81/1-ı maddesi gereğince sigorta prim ödemelerinde Hazine tarafından yapılan %5’lik indirim tutarının, davalı tarafça haksız olarak davacının hak edişlerinden kesildiği, yapılan toplam kesinti tutarının, detayları bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 29.299,73-TL olduğu anlaşılmış, davacı talebinin 10.000,00-TL talep olması nedeniyle taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile bu miktar alacağın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiştir. Kabul edilen tutara, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarname içeriği ve tebliğ tarihine göre tespit edilen 29/04/2016 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın Kabulüne, 10.000,00-TL’nin 29/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 683,10-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubuna, bakiye 512,32-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 2.328,18-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avanslarından geriye kalan kısımlarının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

HARÇ BEYANI /
683,10-TL. KARAR HARCI
170,78-TL. PEŞİN HARÇ
512,32-TL. KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
202,18-TL İLK GİDER
126,00-TL POSTA MASRAFLARI
2.000,00-TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
2.328,18-TL TOPLAM